Bakin biri ölmüs, gencecik ve yakin cevrenizden bir arkadasiniz.
"Ta ki Ahmetin ölümüne kadar" diye cumle arasinda, ne kadar duygusuz bir bicimde lafini etmissiniz. Bir maalesef bile yok. Ölen siz de olabilirdiniz, sevgiliniz de.
Ölüm gibi bir gercege bu kadar yakindan sahit olmusken, nasil hala yok face de resim begenmedi, o bunu demis su sunu demis gibi seyleri cidden dert edebiliyorsunuz?
Köprüden önce son çıkış. Aman dikkat et sonra nişanı boZmayalım aman boşandı dul derler diye diye ömrün gider. Sevgilin çok sağlam bi imaj yaratmadı. Düşün tekrar
ayy yani sevgiliniz beni baydı yemin ederim, sizin arkanızdan atıp tutmasına rağmen o insanlara değer veriyorsa hala belkide size çok değer vermiyordur, baksana böyle bir iftirayı görmezden gelebilmek, gerçekten çok fena
Resim beğenme-beğenmeme arkadaşlık kriteri mi olmuş? Yaşlandığımı ilk defa böyle net hissettim.
Mehmet'in Ceren'e sizi örnek gösterdiğini kimden öğrendiniz. Olayları ilk başlatan o bence.
Resim beğenme-beğenmeme arkadaşlık kriteri mi olmuş? Yaşlandığımı ilk defa böyle net hissettim.
Mehmet'in Ceren'e sizi örnek gösterdiğini kimden öğrendiniz. Olayları ilk başlatan o bence.
Henüz olgunlaşmamış insanlar nişanlanıyor, senin rahat sevgilin gidip orda göbek atıyor.
Ve yüksek ihtimal orda dolduruşa geliyor ve sana "şimdiye kadar neyimi alttan aldın" diye soru soruyor.
Devam edersen hayatın boyunca dışlanacaksın, hep kendini açıklama yapmak zorunda hissedeceksin.
Alttan alacaksın gören olmayacak, burda konuların çoğalacak.
Seni sahiplenmeyen biri için yıllarını feda edeceksin, karar senin.
*Ayrıca laf arasında Ahmet'in vefatından ufak bir ayrıntıymış gibi bahsetmen çok duygusuzca ve bencilce.
Allah rahmet eylesin.
Bence ikinizde birbirinize zaman verin bi uzaklaşin hava alın.o onu dedi, bu bunu dedi .böyle olmaz nişanlınızda çabuk dolduruşa geliyor ,sizde herşeyi çok fazla kafaya takıyorsunuz,birbirinizi yıpratmışsınız, gereksiz şeylerle.Başkaları evlenip keyif çatarken siz hala geçmişle uğraşıyorsunuz.hakli olabilirsiniz ama bu size birşey kazandırmıyor.