Beni dizilere ışınlayın

İlk okul,lise ve üniversite hayatımdan bana kalan çok güzel arkadaşlıklar var.ne kadar süre görüşmesek de toplandigimiz zaman kaldığı yerden devam eden.o yüzden bence okul dönemleri gerçek dostluklar edinilir.evlendikten sonra,çalıştığım yerde hiç onlar gibi çevrem olmadı.ha yanlizlik çektim mi Hayır.ihtiyaç duyduğum zaman zaten gidecek yerim var.siz de sahipseniz en az böyle bir kişiye,yeterli bence
 
Vaktinde ektiklerimi biçiyorum bu zamanlar..

Aslında son senelerde gerçekten pek vefalı bir dost değilim.
Özel hayatımdaki sorunlara kapılıp aylarca kimseyi aramadığım oluyor.
Doğumgünlerini unutuyorum falan.. :S

Üst üste onlar arasa da ''hep ben arıyorum ama'' gibi sitemler duymuyorum.
Çünkü ben de memlekete gittiğimde hepsine haber edip buluşalım diyorum. Bana gün ayırın diyorum.
Peşlerinden koşuyorum, onlar çocuklu vs bu yüzden uyum sağlamaya gayret ediyorum.
Fedakarlık, anlayış tek taraflı olmaz.
Zor gününde idare edilmek istiyorsan, idare etmeyi de bileceksin.
Samimiyetimi biliyorlar demek, beni anlıyorlar ve bir araya geldiğimizde kaldığımız yerden devam edebildiğimiz
güzel dostluklarım var.
Arkadaştan yana gerçekten şanslıyım çok şükür..

Ve benim için arkadaş çok önemlidir.
Yalnızlıktan pek hoşlanmam.

Kimi için arkadaş pek kıymetli bir şey değil.
Yalnız da mutlu olabiliyor.

Benim için aileden, eşten bile öte cidden.
 
Dizi pek izlemem de son zamanlarda ben de insanlardan manen uzaklaşmaya başladım. Buradaki bazı yorumlarda tavsiye edildiği gibi kusuru kendimde de aramıyorum üstelik. Çocukluk ve ilk gençlik yıllarından bu yana yakın olduğum birkaç arkadaşım ve akrabam var onların yeri ayrı ki birgün onlarla bile yollarımız ayrılabilir hayat bu. Lakin belli yaştan sonra ilişkilerin daha hesap ve menfaat, daha çok almak ve daha az vermek, gizli bir rekabet üstüne kurulmaya başladığını anladım, dalağı dışında diye tabir edilen biri için bu çok üzücü. Ben de çareyi kendi dünyama daha çok odaklanmakta buldum ve orada mutluyum. Yine de insanın yakın ve içten en az iki dostu olmalı diyorum, çünkü insan hem yalnız hem de sosyal bir canlı.
 
benim cocukluk arkadasim var aramizda dokuz ay var 27 yildir beraberiz bi kez olsun ayrilmadik.ben evliyim oda evlenecek yazin ama her gun saatlerce konusuruz.herkes dostlugumuza hayran kalir ki bizde oyle.ahiretlik olacagiz yakinda.allah herkes boyle kardes gibi dost versin
 
Cocukluk arkadasinla kopmadiysan bi ihtimal ama belli bi yastan sonra saglam arkadasliklar kurmak nadir olan birsey ve ben de zaten kimseyi o kadar yakinima almak istemiyorum acikcasi belli olmuyor insanlar. Diziler guzel tabi :)
Evet öyle oluyor. En yakın arkadaşlarım lise ve üniversite arkadaşlarım, arkadaş canlısı birisi olsam da daha sonra öyle samimi dostluklar kuramadim
 
Benim de çok yakın olduğum arkadaşlarım var.
Hatta yirmi yillik birisinin nikah şahidi oldum,bebeğine benim bulduğum ismi koydu.
Biriyle bir zamanlar aynı evi paylaştık, sonra şehirler ayrıldı hala her sene birkaç defa bir araya gelmenin yollarını ararız.
Bir erkek arkadaşım var, ayda bir evine gider kahvaltı hazirlarim,birkaç ayda bir beraber içeriz. Ben kıtanin öteki ucundayken kart borcumu falan öder. Ne 'ne zaman ödersin?' der,ne soru sorar.
Birinin birkaç ayda bir evine gider kahvaltı hazirlarim, sonra dizime yatırır saçlarını okşarim hayatlarimiz hakkında konuşuruz. Sevgi ve şefkat kotami doldurunca da kalkar evime gelirim:)
Bir arkadaş grubumla her sezon en az üç tiyatro oyununa gideriz, bir arkadaşımla pazarlari veli efendiye gider at yarışı oynariz:)
İyi arkadaşlar gerçekten yaşam kalitesini yükselten birsey. Ben sahip olduklarım için çok mutluyum.
Ama şu da var ki iyi bir arkadaşlık için emek harcamak gerekiyor. Karşı tarafa değer vermen,dinlemen, çağırdığı yere gitmen gerekiyor.
Sürdürmek için de gereksiz yere alinmamak gerekiyor. Ben mesela gerçekten sevildigime eminsem 'bulusalim mi?' diye aramaktan hiç cekinmem. O gün müsait değil,sonraki aramada müsait değil,bir sonrakinde yine müsait değil... Hiç alinmam gücenmem:) derim ki, müsait değil demek ki.
Bir de (bu konuda çok sorun yaşadım, hatta aramız bozulunca aileme telefon açıp tüm özel hayatımı anlatan 'dostlara' sahip olsam da) hep şeffaf olurum.
Hayatımin sadece güzel yanlarını değil kötü yanlarından da bahsederim, kendimi kusursuz gibi gostermem. Ben böyle olunca haliyle karşı taraf da sana bazı sırlarını açıyor ve aranızdaki bağ derinleşiyor. Mesela bu bahsettiğim kişilerin hepsinin hayatının bir takım özel sırlarına,korkularına hakimim.
Ayrıca sık sık buluşmaya,araşmaya önem veririm. Hayatımı şöyle hızlıca özetlerim,onlarınkini dinlerim:) ki yarin büyük bir olay olduğunda konuşurken o kim? Hı? Hangisi? Falan demeyim,olaya hakim olayım:))
Onun dışında karşındaki insanın neleri sevdiğine dikkat ederim. Mesela yakın bir arkadaşım başka şehre taşındı. Aktivist bir kadın, emek verilen şeylere önem verir. Hayatına yeni pencereler açmaya çalışır.... Gitti diye onu unutmam, gittiği şehirdeki tiyatroya bilet alırım mesela, bir arkadaşıyla gitsin diye. Mektup atar,kitap postalarım...
Bir başka arkadaşım ilk arabasini alınca is yerine kırmızı arabalı bir tebrik karti göndermiştim:)
Böyle şeyler yani... Emek vermek gerekir güzel şeyler için.
Bugün mesela pazar. Ailem ablama gidiyorlar. Ben de onlarla gidip bebek sevmek istiyorum. Ama geçen sene gittiğim dil kursundan birinin doğum günü için buluşma organize edildi,ona gideceğim :) istiyor muyum? Valla hiç modumda değilim... Ama işte arkadaşlık.
Emek vermek gerekiyor.
Yeri geliyor bin kere 'yapma' diye uyardığın şeyi yapıp bir de gelip omzunda ağliyorlar,saatlerce uyuz ola ola teselli etmen gerekiyor:)
Bence güzel arkadaşlar edinmek istiyorsan gözüne birini kestir, yakın markaja al. Sohbet falan aç, ortak konu bulmaya çalış. Ya da ne bileyim tiyatroya sinemaya falan davet et. En olmadı bir kahve...
Bol sans
Yazdıklarınız çok güzel içim açıldı. Emek vermek çok önemli, bir o kadar da karşınızda kıymet bilen insanların olması gerekiyor. Aslında bizim ve karşımızdakinin, yani herkesin istediği değer verilmek ve önemsenmek. Düzgün ve sağlıklı bir kişiliğe sahip insana bunları verdiğinizde sağlam bir dostluk kuruluyor doğal olarak.
 
Bu işler hiç belli olmuyor biraz şans meselesi sanki frekansların tutması diyelim.
Misal 3 yıldır aynı yerde çalıştığım bazi insanlarla hala bi mesafe var hep aramda.
Ama geçici olarak 2 ay bi yerde çalışmıştım ve hala orada tanıştığım bi arkadaşımla görüşürüz birbirimize özel vakit ayırırız.

Bence az biraz uyustugunuz kafanızın tuttuğu insanlara biraz sans verin vakit ayırın derim.
Zamanla zaten arkadasliginizin nereye doğru evrilecegi az çok belli olur.
 
Dert olarak mi adlandirirsiniz bilemem ama benim için artık ciddi can sıkıcı hal almaya başlayan bi şey oldu. Sokaklarda koşup neden benim puskevitim yok diye ağlayasım var. Gerek dizilerde gerek sosyal medyada karşıma çıkan kalabalık arkadaş gruplarına özenirim hep. Sorunlu olan ben miyim yoksa onlar farklı dünyalardan mı diye bir de size sorayım dedim. O kadar hesapsız içten insanları bulmak hepsini bir araya getirmek imkansız da ekrandan bize mi kakalıyorlar? Bilip ona göre kendimi sorgulayacağım çünkü. Ya bende bi sorun var ya da evren benle fena dalga geçiyor otur oturduğun yerde yalnızlığına boğul diye. Yalnızlık dediysem öyle arkadaş edinememe değil yanlış anlamayın. Sadece asla hesap yapmayan hem eğlenip hem sonsuz güvenebileceğim kardeşim gibi diyebileceğim kişiler yokmuş gibi geliyor. Birileriyle tanışıyorum sonra içimden gelmiyor yalnızken daha çok eğlendiğimi fark edip uzaklaşıyorum. Genel özet bu çok da uzatmak istemiyorum sizce kendimi zorlayıp istemesem de insanlarla görüşüp bunalım seviyemi mi yükselteyim yalnız kalmamak için yoksa sonsuza kadar seçilmiş kişilerimi bekleyip kendimi mi yiyeyim?
Neredeyse hic Bir en yakin arkadasim ile ayni ideoloji ya da inanci paylasmiyoruz ama Hem en kotu gunlerimde( Abim, oglum vê babami kaybettim) Hem en iyi gunleimde evlilik dogum ya da önemli başarıların günlerinde hep yanımdaydılar gece gündüz farketmeden. Aynı şekilde onlar da beni kendi kardeşlerinden önce arar sorar kollarlar. Ama hiç plan yapmadım bir baktım hayatımın yarısından çoğunda varlar (iyi ki varlar)
İyi dostluklar bir anda gelişiyor enerji ile alakalı bir durum. Dediğim gibi neredeyse hiç ortak noktamız var ama Harika anlaşıyoruz.. siz kendiniz olun sosyal ortamlarda kasmayın çok.
 
Dert olarak mi adlandirirsiniz bilemem ama benim için artık ciddi can sıkıcı hal almaya başlayan bi şey oldu. Sokaklarda koşup neden benim puskevitim yok diye ağlayasım var. Gerek dizilerde gerek sosyal medyada karşıma çıkan kalabalık arkadaş gruplarına özenirim hep. Sorunlu olan ben miyim yoksa onlar farklı dünyalardan mı diye bir de size sorayım dedim. O kadar hesapsız içten insanları bulmak hepsini bir araya getirmek imkansız da ekrandan bize mi kakalıyorlar? Bilip ona göre kendimi sorgulayacağım çünkü. Ya bende bi sorun var ya da evren benle fena dalga geçiyor otur oturduğun yerde yalnızlığına boğul diye. Yalnızlık dediysem öyle arkadaş edinememe değil yanlış anlamayın. Sadece asla hesap yapmayan hem eğlenip hem sonsuz güvenebileceğim kardeşim gibi diyebileceğim kişiler yokmuş gibi geliyor. Birileriyle tanışıyorum sonra içimden gelmiyor yalnızken daha çok eğlendiğimi fark edip uzaklaşıyorum. Genel özet bu çok da uzatmak istemiyorum sizce kendimi zorlayıp istemesem de insanlarla görüşüp bunalım seviyemi mi yükselteyim yalnız kalmamak için yoksa sonsuza kadar seçilmiş kişilerimi bekleyip kendimi mi yiyeyim?
Dediklerine harfiyen katiliyorum ben senin doyasiya eglendigin hemde kardesmiscesine hissettiğin arkadasin olabilirim... :)

Demekki bu sekilde düşünenler arkadaş edinemiyor ve bende cok üzülüyorum cevremde benim gibi dusunen kimse yok kime dayasam yüzüme kendi islerine yararsam araniyorum
 
Bire bir diziye özenmek degil aslinda kronik bir süreç daha çok :KK70:örnek vermek gerekirse friends vb diyeyim

Friendsteki dostluğa kim özenmiyor ki :) bir sürü can ciğer arkadaşım var ama ne zaman friends izlesem keşke böyle hep takıldığım arkadaşlarım olsa diyorum.

Ama Ufak Tefek Cinayetler de dizi sonuçta :)) onu izleyin, arkadaşlıktan soğursunuz. :)
 
Diziler insanin beyninj yikayan algisini degistiren gerceklerden uzaklastiran yapimlar bana gore.
Yataktan kalkan kizlar full makyajli. Dost arkadaslik Iliskileri kendilerini feda edebilcek kadar bir insanin cevresinde birikmis bazilarinda. Sanki kendi isleri gucleri sorunlari yok surekli bu ana roldeki uzerine kurulan ilgiler.
Bitmeyen ve ne olursa olsun sonuna kadar askla bagli olan coftler.
Evlenince sosyal muhabbetli arkadas cevreli harika evlilikleri olan evliler.
Konaklar yalilar .. ya da mutlaka zengin bir kurtaricisi olan gecekonduda yasayanlar..
Bana hic gercekci gelmiyor. Oldukca sikiliyorum bunaliyorum. Kizim haricinde hic bir diziye bakmiyorum. Kizima da muptela deglim.
Siz de asla birakin kendi hayatinizi herhangi bir gercek hayati bile su dizilerle kiyaslamayin.
Bakin cevrenize gercekler cok farkli...
 
Dert olarak mi adlandirirsiniz bilemem ama benim için artık ciddi can sıkıcı hal almaya başlayan bi şey oldu. Sokaklarda koşup neden benim puskevitim yok diye ağlayasım var. Gerek dizilerde gerek sosyal medyada karşıma çıkan kalabalık arkadaş gruplarına özenirim hep. Sorunlu olan ben miyim yoksa onlar farklı dünyalardan mı diye bir de size sorayım dedim. O kadar hesapsız içten insanları bulmak hepsini bir araya getirmek imkansız da ekrandan bize mi kakalıyorlar? Bilip ona göre kendimi sorgulayacağım çünkü. Ya bende bi sorun var ya da evren benle fena dalga geçiyor otur oturduğun yerde yalnızlığına boğul diye. Yalnızlık dediysem öyle arkadaş edinememe değil yanlış anlamayın. Sadece asla hesap yapmayan hem eğlenip hem sonsuz güvenebileceğim kardeşim gibi diyebileceğim kişiler yokmuş gibi geliyor. Birileriyle tanışıyorum sonra içimden gelmiyor yalnızken daha çok eğlendiğimi fark edip uzaklaşıyorum. Genel özet bu çok da uzatmak istemiyorum sizce kendimi zorlayıp istemesem de insanlarla görüşüp bunalım seviyemi mi yükselteyim yalnız kalmamak için yoksa sonsuza kadar seçilmiş kişilerimi bekleyip kendimi mi yiyeyim?
Hayat dizilerden ve sosyal medyadan ibaret değil hatta hiç değil desem yeridir.Başkalarının hayatı sizden farklı değil ama, yöntemleri, bakış açıları,yaklaşımları farklı.Uzun dönemde yalnız takılırsanız sosyal hayattan, insanlardan, yaşamdan kopmaya başlarsınız.Çalışıyorsanız ne ala! Çalışmıyorsanız bir iş edinin. İşiniz var ama, ortam sıkıcı ,kafa denginiz yok diye de kendinizi izole etmeyin.Bu söylediklerinizin toplamı (her şeyinizi paylaşabileceğiniz)maalesef tek bir kişide bulunmuyor.Ayrıca sizi rahatlatacak, nefes aldıracak bir hobi edinin;Resim, dans,müzik, tiyatro , spor ne bileyim mutlaka gizil bir yeteneğiniz vardır.Ben de çoğunlukla tek takılıyorum ama,mutluyum:)arada yalnızlıkta iyi geliyor;)
 
Dert olarak mi adlandirirsiniz bilemem ama benim için artık ciddi can sıkıcı hal almaya başlayan bi şey oldu. Sokaklarda koşup neden benim puskevitim yok diye ağlayasım var. Gerek dizilerde gerek sosyal medyada karşıma çıkan kalabalık arkadaş gruplarına özenirim hep. Sorunlu olan ben miyim yoksa onlar farklı dünyalardan mı diye bir de size sorayım dedim. O kadar hesapsız içten insanları bulmak hepsini bir araya getirmek imkansız da ekrandan bize mi kakalıyorlar? Bilip ona göre kendimi sorgulayacağım çünkü. Ya bende bi sorun var ya da evren benle fena dalga geçiyor otur oturduğun yerde yalnızlığına boğul diye. Yalnızlık dediysem öyle arkadaş edinememe değil yanlış anlamayın. Sadece asla hesap yapmayan hem eğlenip hem sonsuz güvenebileceğim kardeşim gibi diyebileceğim kişiler yokmuş gibi geliyor. Birileriyle tanışıyorum sonra içimden gelmiyor yalnızken daha çok eğlendiğimi fark edip uzaklaşıyorum. Genel özet bu çok da uzatmak istemiyorum sizce kendimi zorlayıp istemesem de insanlarla görüşüp bunalım seviyemi mi yükselteyim yalnız kalmamak için yoksa sonsuza kadar seçilmiş kişilerimi bekleyip kendimi mi yiyeyim?
adi ustunde dizi kurgudan ibaret sende senarist olsan mukkemel arkadasliklar kaddeslikler. yazar cizerdin bence sizin en iyi dostunuz yanlizlik:)
 
Birçok arkadaşım var derdimi paylaşabildiğim . Yanlarında mutlu olduğum . Ama desen ki tüm herkesi bırak ailenle başka şehirde yaşa hemen kabul ederim . Aramızda çıkar ilişkisi de yok ..bende de öyle kardeşim diyebilceğim bir arkadaşım yok sanırsam yada ben mesafe koyuyorum. Özleyince bile özledim diyemeyenlerdenim ben :(
 
Kalabalık arkadaş grupları çok sıkıntı oluyor ya altı yedi kişilik bir arkadaş grubum vardı sevgilimi de eklersek sekiz kişi falandık baya eğleniyoduk sonra grup kızlı erkekli olunca gönül işleri entrikalar birbirinin arkasından atıp tutmalar başladı önce kızlı erkekli olarak ayrıldık sonra kızlarda kendi aralarında kavga etti derken içleriden sadece bir tanesiyle görüşüyorum ilkokuldan kalma bir arkadaş grubum var onlarla gayet iyiyiz çocukluk arkadaşı olunca art niyet falan olmuyo liseden de iki üç kişiyle görüşürüm sadece biriyle çok samimiyim üniversitede de aynı şekilde başta çok kalabalık bir gruptuk sonra gönül işleri o bu şu derken gittikçe azaldık şimdi 3 kişiyiz ama çok da yakın hissetmiyorum üniversitede samimi dostluklar edinebilenler çok şanslı bana göre çünkü bizim sınıfta yoktu böyle bi olay diğer gruplarda da aynı sıkıntılar vardı bir süre sonra baş ağrıtmaya başlıyo nerde çokluk orda şeylik derler ya o misal. Dağılan arkadaş grubumda her gün bir yere çağırırdı sabahtan akşama kadar gezer tozardık dertlerimizi de dinledik eğlendik de ama sonuç sıfır kimseye de güvenemiyorum açıkçası can ciğer diyebileceğim iki arkadaşın birbirinin arkasından nasıl konuştuğuna şahit oldum geçenlerde dediğim gibi küçüklükten gelme arkadaşlıksa dediğiniz olur ama belli bi yaştan sonra o iş pek olmuyo zaten insanlar o yaşa nice kazıklarla gelmiş eski masumiyet olmuyo maalesef
 
Diziler insanin beyninj yikayan algisini degistiren gerceklerden uzaklastiran yapimlar bana gore.
Yataktan kalkan kizlar full makyajli. Dost arkadaslik Iliskileri kendilerini feda edebilcek kadar bir insanin cevresinde birikmis bazilarinda. Sanki kendi isleri gucleri sorunlari yok surekli bu ana roldeki uzerine kurulan ilgiler.
Bitmeyen ve ne olursa olsun sonuna kadar askla bagli olan coftler.
Evlenince sosyal muhabbetli arkadas cevreli harika evlilikleri olan evliler.
Konaklar yalilar .. ya da mutlaka zengin bir kurtaricisi olan gecekonduda yasayanlar..
Bana hic gercekci gelmiyor. Oldukca sikiliyorum bunaliyorum. Kizim haricinde hic bir diziye bakmiyorum. Kizima da muptela deglim.
Siz de asla birakin kendi hayatinizi herhangi bir gercek hayati bile su dizilerle kiyaslamayin.
Bakin cevrenize gercekler cok farkli...
Sizin bahsettikleriniz yerli dizilerde oluyor. Biz onları birakali çok oldu
 
Back
X