Beraber Yaşamak

Benim yaşadığım çevreye ve yetiştirilme tarzıma göre, yani "kendi adıma" böyle birşeyi yaşamak istemem.
Aynı evde yaşayacaksam eğer kıyarım nikahımı yaşarım resmi olarak.
Tabi bu kişinin yetiştirilme tarzı, ahlaki değerleri, inanışı vs. değişebilir. Kimsenin kimseyi bu durumda kötüleme veya kınama gibi bir hakkı olamaz.
 

neden bu kadar evlilik meraklısı bir toplumuz ? neden hayata sadece cinsellik ayıp günah kaka kadının yeri erkeğinin yanı evi 30 yaşına gelip evlenmeyen evde kalmış vah vah larla yaşıyoruz? açıkcası 20li yaşlarında biri olarak hiçbir zaman sizin tabirinizle "dımdızlak" ortada kalmayacağıma eminim.okumuş yüksek lisans yapan bir genç kızım neden başkasının eline bakayım ki? çalışır kazanırım.ayrıca tüm hayat 30una gelmiş evli mutlu 3 çocukludan ibaret değil.bir çok iş kadını bekar insanlar herkes anaç olmak zorunda da değil.ayrıca cinsellik karşılıklı zevk alınan aşkla yapılan birşeydir.kimse kimseyi kullanmış olmaz çıkın şu zihniyetten erkek egomanyasından bayanlar.her genç kızın hayalinin beyaz gelinlik olduğunu da kim söylüyor acaba ?
 

bir kez daha kendimi savunmak amacıyla cevap yazıyorum devamında fazla uzatmıycam. beraber yaşamak ya da evlilik diye bir tartışmamız yok. beraber yaşamak olabilir mi, olamaz mı acaba diye tartışıyoruz. beraber yaşayanlar evlenmicek diye bir kaide yok. onlar da evlensinler sözümüz yok. ama bence insanlar kendilerini hazır hissetmiyorlarsa evliliğe bir süre beraber yaşabilirler, bakarlar nasıl gidiyor, oluyor mu?

belki siz severek evlendiniz ama hala mal gibi alınan satılan kadınlar var bu ülkede, ekonomik özgürlükleri yok, evliliğe mahkumlar, ilk gece çarşaflarına bakılıyor. ve ben burada bu sistemi savnunan kadınlar gördüm. kadın evlenmezse ortada kalır, öncesinde bir beraberlik yaşamış olursa anne olamaz, evliliği iyi olmaz diyenleri sayfalarca okudum. tepkim bunlara.
 
Çorap ne ki ben kendime seramik fırını bile yaptırmıştım o takı paraları ile... Düğün masrafına ya da başkalarına zırnık dahi vermedim o takılardan....

valla en güzelini yapmışsınız, ne başlıklar var görüyoruz. kayınvalidem takıları evine götürdü, kocam aldı vermiyor, diye yakınanlarla dolu sayfalar.
 
aslında dinimize ve toplumuza gören yanlış bişey evlenmeden birliktelik. toplum yönünü eleştirmek istyorum aslında bu türlü baskı, insanların özgürlüğünün kısıtlanması, etraf ne der diye evlenmek falan bunları çok yanlış buluyorum. Fakat burda öyle bi nokta varki o da dini yönü maalesef bunu eleştrimek ne bana ne de birisine düşer kızlar. yasak konulmuş bikere sorgulamak asıl olan yanlıştır
 
bir de dikkatimi çeken bir şey var.Türkiye'nin en iyi kazanan mankenleri,şarkıcıları,televizyoncuları (kadınlar) düğünlerinde o evlilik cüzdanlarını nasıl sallıyorlar öyle."başerdııım başardııım"der gibi.ekonomik özgürlükse en babası var,kaç kişiyle de baeraber yaşadılar.e o zaman evlenirken neden bu kadar mutluluk,o cüzdanlar neden öyle sallanıyor.:26:
 
Herkes kendi tercihlerini yaşar, sorumlusu kendisidir!

Her koyun kedi bacağından asılır!

Herkes nasıl yaşamak istiyorsa òyle yaşar ve günahıda, sevabıda kendisinedir!

Herkesin tercihleri yine kendisine aittir ve sorumlusu yine kendisidir!

Diğerleri sadece dış kapının mandalıdır!
 

nikah memurunun gazına geliyolardır
 

iyide sizin dediğiniz olayla o zaman bu konun alakası ne ??? zaten onlar beraber yaşamaya kararda verecek pozisyonda değiller değil mi?? bu çok başka bir konu o zamn değil mi???

ve eğer denicek baktı 3 yıl sonra ;
- tııı bunla olmayacak yaa dedi..
ee evlendi 3 yıl sonra boşandı ne fark var ???
haa eğer toplum baskısı olmaz o zaman ,,boşanınca olur derseniz, kusura bakmayında beraber yaşamak daha büyük bir toplum baskısı görür.
yada boşanmada adam sorun çıkartır. beraber yaşarken çıkartmaz derseniz,
ülkede ayrılmak isdeği için şiddet gören kadınların %60 ı imam nikahlı beraberlik, yada birlikte yaşayan sevgileler arasından çıkıyor ..

not: sizin bahsettiğiniz sistemi savunan kadınlara için bişey diyemeyeceğim. zira benim görüşümü belirtmiyorlar.
 
valla en güzelini yapmışsınız, ne başlıklar var görüyoruz. kayınvalidem takıları evine götürdü, kocam aldı vermiyor, diye yakınanlarla dolu sayfalar.

Evet,bu şekilde olan durumları ilk defa kk de okudum duydum..İlk zamanlar çok şaşırmıştım...Ama sonra okuya okuya alıştım..Kendim için değil tabi,başkaları için normal olabilir düşüncesine alıştım yani..Herkesin anlayışı,yaşayışı farklı tabi...Ben azcık kavgacıyım,buraya yazıncaya dek ortalığı inletirdim...İzin vermezdim yani...Cadı Narmik...

Kendim şahsen evlilik öncesi yaşama sıcak bakmıyorum... Erkeklerin büyük çoğunluğunun bunu kötüye kullanabilecekleri inancında olduğumdan sanırım...
 

bu konuyu düşünmem bile, banane
benim için önemli olan arkadaşlarımın komşularımın insanlığı, nezaketi, görgüsü, ahlakı, hümanist olması, saygılı olması
yoksa berabermi yaşamış, gaymiymiş, dini neymiş, dinsizmiymiş beni hiiiiiç alakadar etmez, ba na ne
kimse kimseyi uyaramaz yargılayamaz kişisel tercihleri için kimsenin akıl hocasına ihtiyacı yok bu devirde
 

o cüzdanları sallayanlara bakarsak iş adamıyla falan evlenenler. biliyorlarki güzelliklerile gençlikleriyle kazandılar şimdiye kadar ama hiç biri kalıcı değil, e hazıra da dağ dayanmaz. insan lükse de alışınca vazgeçmesi zor. bir nevi kendini güvenceye almak işte.
 
Bana ters, beraber yaşamam. Ama yaşayana da kendi bilir der geçerim. Beni ilgilendirmez ki...
 
Sonunda nikahı masasına oturtmayı başardım bakışı de mi :))

Yok ya..Son zamanlarda evlenen o ünlülerin çoğu 35 yaş üstü...Hatta 40 yaş civarı olan ünlü gelinler....
 
nikah memurunun gazına geliyolardır

tabi bi de hayran kitlesini kaybetmemek için evlenmiyolar zaten evli gibi yaşadıkları için de imza atmaya gerek duymuyo bi taraf. genelde erkek tarafı. nikah yaptırınca da bu bi başarı oluyo haliyle inş toplum olarak geleceğimizde böyle olmaz
bu gidişle olur gerçi ama ...
 
Atatürk, biz kadınlara eşitlik ve özgürlük sağladığı için.
yıkılmaz ve değiştirilemez ilkeler koyduğu için.
teşekkürler Atam
 
Son düzenleme:

20'li yaşlarınızda olduğunuz belirtmenize gerek yokmuş, çünkü oldukça belli.. Sizinle bir de kırkınıza yaklaşırken görüşmek isterim tabi hala, kendinizi beyaz gelinlik hayallerine kaptırıp evlenmemişseniz...

neyse benim mesajımın ana fikrini kaçırmışsınız sanırım, örnekleyerek açıklamaya çalışayım.. diyelim ki iki sevgili var, 25 yaşından 35 yaşına kadar ''evli gibi'' yaşadılar. ve sonunda adam bir gün bu ilişkiden sıkıldığını, ayrılmak istediğini söyledi. sizce o noktadan sonra olacaklar nelerdir? ben size söyleyeyim adam gider tekrar 25 yaşında bir sevgili bulur, yoluna devam eder.. peki kadın ne yapar? lütfen beni söylemediğim şeylerle itham etmek yerine gerçekçi bir bakış açısıyla cevap verin.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…