• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Bilinçsiz ve Yoksul insanlar neden çok çocuk yapar?

Geçim sıkıntısı,parasızlık ne kadar zor şeyler ben 8 aydır işsizim para kazanamadığım için çıldırmak üzereyim afedersiniz çocuk yapmaya filan odaklanamam yani zihnimde hep eşimin maaşını şuraya buraya veriyoruz öbür ay şunu şunu yaparsak daha iyi oluruz diye kurup duruyorum.Yani şu durumda çocuk yapmayı aklımızın ucundan bile geçirmiyoruz.Bu insanların nasıl canı istiyo ben anlamıyorum.Biz mi çok abartıyoruz her şeye geç mi kalıyoruz bilemedim.Ama sanayide,tarlada çalışan,arkadaşlarını gördükçe kendini mutsuz hisseden çocukları gördükçe ben üzülüyorum.
 
Yolsul taniminiza ne giriyor mesela, kiriteri nedir, aylik ne kadar geliri olmasi lazim bir insanin yoksul kategorisinde degerlendirilmesi icin? Mesela kisirlastirma onerirmisiniz sonucta "cahil" olduklari icin dusunemiyorlardir ya birilerinin onlar icin dusunmesi lazim, ah ozellikle bizler az bucuk murekkep yalayan, Ingiliz Kraliyet ailesinin 10 kusaktir universite egitimi almis, buyuk buyuk babasi matematik profosoru olan insanlar olarak kesin daha iyi biliriz. Soylediginiz hersey derin bir sinif nefreti barindiriyor. Ustelik bunu kendinizi "yoksullar" dediginiz bu kesimden kesinkes bir cizgi ile ayirip, farkli oldugunuzu dusunerek yapiyorsunuz. Peki siz gercekten yoksul dediginiz bu topluluktan ne kadar farklisiniz, kac kusaktir kentli, kac kusaktir universite egitimli aileden geliyorsunuz? Sizin maddi gelirinizle bir cocuga bakamayacak kadar yoksul oldugunu dusunen sizden daha iyi geliri olan ve daha egitimli birilerin oldugunu ve ayni seyi size soyleyebileceklerini hic dusundunuz mu? Oyle sacma sapan, evet sacma sapan seyler yazilmis ki insan hayret etmekten kendini alamiyor.

Turkiye bir tarim toplumu ve yeni yeni sanayilesen, ve bu sanayilesme sonucu koylerden kentlere yogun goc alan bir ulke. Bunun sonucu olarak bati ve dogu farksiz olarak bir iki kusaktan otesi egitimsizdir, ve ne yazik ki Turkiye'nin dogusu bu konuda daha geriden geliyor. Daha dogrusu Osmanli Musluman tebaasi egitimsizdir ve Turkiye imparotorluk sonrasi olusan ve cogunlugu musluman olan bir ulke. Turkiye'nin batisinda da daha onceki donemlerde cocuk sayisi fazladir ve egitim orani artikca, insanlar sehirlestikce ve tarim toplumundan uzaklastikca ve ozellikle kadinlar daha egitimli hale geldikce dogurganlik orani buna paralel olarak dusmustur ve dusmeye devam eder, bu dunyanin her yerinde boyledir, Turkiye'de butunun bir parcasi ve bu gittigi dogrultu bu yonde. Ve Turkiye'nin dogusuda bu sekilde batiyi izleyecektir, bu bir trend.
Turk irkciligi yapanlara ise soyleyecek bir sey yok, Bulgar arkadasimda Bulgaristan'li Turkler icin bazilarinin bugun Kurtler icin soylediklerinin aynisini soylemisti " cok cocuk yapiyorlar, biz bir iki tane cocuk yaparken onlar 4, 5, 6 tane cocuk yapiyorlar, ustelik kizlarini okula gondermiyorlar" ya da Alman asilli Amerikan ninem gibi (90 yasinda) " Turkler cok kotu biliniyor, egitimsiz, kaba" bu soylem tanidik geldi mi size acaba sevgili kafatasci ? Kendiniz ile bu sahislar arasindaki benzerligi buldunuz mu? 1930'lar Turkiye'sinin politik soylemleri ve akli ile 2014 yilini tanimlamaya calismak ise baska bir dunyada yasadiginiz gosteriyor. Bizi degerli yapan etnik yapimiz ya da icine dogdugumuz ailemiz falan degildir, secimlerini yapamayacagiz seyler bizi degerli kilmaz, bizi degerli kilan kendi basardiklarimiz, bizi biz yapan ozelliklerimiz, urettiklerimiz, degerlerimiz, yasama bakisimiz, yani kendi secimlerimiz , etnik, dini, irksal ozelliklerimiz degil. Dusuncelerinize saygi duyulmasini beklemeyin ikinci dunya savasindan beri "copluk" fikirleri, fikir ozgurlugu adi altinda empoze etmeye calisanlarin basimiza neler actiklarini gorduk, ve uzun yillardir saygi duyulmuyorsunuz, yeni degil yani saygi gormememiniz. Ayrica Turkiye'nin genetik haritasini ogrenmeniz sizin icin pek iyi olmayabilir zira sizi uzecek haberler var (bu paragraf irkcilara adanmistir).

Entelektuel olmak ile "ders kitabi okuru olmak" yani sadece bir meslek sahibi olmak icin okumak arasinda daglar kadar fark vardir, siz ilkini olmaya calisin. Ayrica egitimli olmak, universite egitimi almak, bunlar sans, sanslisiniz, sansliyiz, bu donemde dogdugunuz icin. 23 yasina kadar gelip henuz topluma aldiginiz egitimin karsiligini vermeyip, uretmediginiz gibi, yoksul dediginiz ve tepeden baktiginiz o insanlar fabrikada, hizmet sektorunde yasaminizi kolaylastiran isler yapiyor, maaslarindan vergi oduyor, ve belki hic okuyamayacaklari okullara bu butceden para gidiyor. Bazilarida ust perdeden gazel okuyor sanki icinden ciktigi topluma bir katkisi olmus gibi. Kusura bakmayin ama buraya gelip sinif nefreti kusan kimseye saygi duymuyorum.

Bilgi ≠ Egitim


aynen katiliyorum noktasina virgulune kadar :)
 
Yolsul taniminiza ne giriyor mesela, kiriteri nedir, aylik ne kadar geliri olmasi lazim bir insanin yoksul kategorisinde degerlendirilmesi icin? Mesela kisirlastirma onerirmisiniz sonucta "cahil" olduklari icin dusunemiyorlardir ya birilerinin onlar icin dusunmesi lazim, ah ozellikle bizler az bucuk murekkep yalayan, Ingiliz Kraliyet ailesinin 10 kusaktir universite egitimi almis, buyuk buyuk babasi matematik profosoru olan insanlar olarak kesin daha iyi biliriz. Soylediginiz hersey derin bir sinif nefreti barindiriyor. Ustelik bunu kendinizi "yoksullar" dediginiz bu kesimden kesinkes bir cizgi ile ayirip, farkli oldugunuzu dusunerek yapiyorsunuz. Peki siz gercekten yoksul dediginiz bu topluluktan ne kadar farklisiniz, kac kusaktir kentli, kac kusaktir universite egitimli aileden geliyorsunuz? Sizin maddi gelirinizle bir cocuga bakamayacak kadar yoksul oldugunu dusunen sizden daha iyi geliri olan ve daha egitimli birilerin oldugunu ve ayni seyi size soyleyebileceklerini hic dusundunuz mu? Oyle sacma sapan, evet sacma sapan seyler yazilmis ki insan hayret etmekten kendini alamiyor.

Turkiye bir tarim toplumu ve yeni yeni sanayilesen, ve bu sanayilesme sonucu koylerden kentlere yogun goc alan bir ulke. Bunun sonucu olarak bati ve dogu farksiz olarak bir iki kusaktan otesi egitimsizdir, ve ne yazik ki Turkiye'nin dogusu bu konuda daha geriden geliyor. Daha dogrusu Osmanli Musluman tebaasi egitimsizdir ve Turkiye imparotorluk sonrasi olusan ve cogunlugu musluman olan bir ulke. Turkiye'nin batisinda da daha onceki donemlerde cocuk sayisi fazladir ve egitim orani artikca, insanlar sehirlestikce ve tarim toplumundan uzaklastikca ve ozellikle kadinlar daha egitimli hale geldikce dogurganlik orani buna paralel olarak dusmustur ve dusmeye devam eder, bu dunyanin her yerinde boyledir, Turkiye'de butunun bir parcasi ve bu gittigi dogrultu bu yonde. Ve Turkiye'nin dogusuda bu sekilde batiyi izleyecektir, bu bir trend.
Turk irkciligi yapanlara ise soyleyecek bir sey yok, Bulgar arkadasimda Bulgaristan'li Turkler icin bazilarinin bugun Kurtler icin soylediklerinin aynisini soylemisti " cok cocuk yapiyorlar, biz bir iki tane cocuk yaparken onlar 4, 5, 6 tane cocuk yapiyorlar, ustelik kizlarini okula gondermiyorlar" ya da Alman asilli Amerikan ninem gibi (90 yasinda) " Turkler cok kotu biliniyor, egitimsiz, kaba" bu soylem tanidik geldi mi size acaba sevgili kafatasci ? Kendiniz ile bu sahislar arasindaki benzerligi buldunuz mu? 1930'lar Turkiye'sinin politik soylemleri ve akli ile 2014 yilini tanimlamaya calismak ise baska bir dunyada yasadiginiz gosteriyor. Bizi degerli yapan etnik yapimiz ya da icine dogdugumuz ailemiz falan degildir, secimlerini yapamayacagiz seyler bizi degerli kilmaz, bizi degerli kilan kendi basardiklarimiz, bizi biz yapan ozelliklerimiz, urettiklerimiz, degerlerimiz, yasama bakisimiz, yani kendi secimlerimiz , etnik, dini, irksal ozelliklerimiz degil. Dusuncelerinize saygi duyulmasini beklemeyin ikinci dunya savasindan beri "copluk" fikirleri, fikir ozgurlugu adi altinda empoze etmeye calisanlarin basimiza neler actiklarini gorduk, ve uzun yillardir saygi duyulmuyorsunuz, yeni degil yani saygi gormememiniz. Ayrica Turkiye'nin genetik haritasini ogrenmeniz sizin icin pek iyi olmayabilir zira sizi uzecek haberler var (bu paragraf irkcilara adanmistir).

Entelektuel olmak ile "ders kitabi okuru olmak" yani sadece bir meslek sahibi olmak icin okumak arasinda daglar kadar fark vardir, siz ilkini olmaya calisin. Ayrica egitimli olmak, universite egitimi almak, bunlar sans, sanslisiniz, sansliyiz, bu donemde dogdugunuz icin. 23 yasina kadar gelip henuz topluma aldiginiz egitimin karsiligini vermeyip, uretmediginiz gibi, yoksul dediginiz ve tepeden baktiginiz o insanlar fabrikada, hizmet sektorunde yasaminizi kolaylastiran isler yapiyor, maaslarindan vergi oduyor, ve belki hic okuyamayacaklari okullara bu butceden para gidiyor. Bazilarida ust perdeden gazel okuyor sanki icinden ciktigi topluma bir katkisi olmus gibi. Kusura bakmayin ama buraya gelip sinif nefreti kusan kimseye saygi duymuyorum.

Bilgi ≠ Egitim
Öncelikle kafanız çok güzelmiş. Ne içtiyseniz ben de istiyorum.
Konuya gelirsek, yazdıklarınızın benimle ilgili olan ithamlarınıza bu başlık altındaki her bir yorumumda cevap var. Yani konuşulanları çok yanlış yerlerden anlamışsınız.
yoksula yoksul demek sınıf ayrımcılığı yapmak değildir. Bu sizin bir iddianız. Diğer iddialarınız gibi. Mesela burada çok çocukla yoksulluğu ilişkilendiren herkesi burjuva ve yüksek eğitimli ailelerden gelme yaptığınız ve bu ilişkilendirmeyi aşağılama olarak yorumlamanız gibi. Maddiyata girip acitasyona dönüştürmek istemiyorum ama çok çok bencilce ve kırıcı yaklaşmışsınız. Yoksula yoksul diyen 'belki de yoksul insanlara' sizin cebiniz dolu tabi yoksula yoksul demeyi iyi bilirsiniz demek çok ayıp. Burada yorum yapanların maddi olarak ne durumda olduğunu veya geçmişte neler yaşadığını bilemezsiniz.

Yoksulun tanımını yaptık. Çok yaptık. Damdan düştüğünüz için bilmezsiniz. Sokak dedik. Ailesi yüzünden çalışmak zorunda bırakılan binlerce çocuk dedik. Yanlarında 5 çocuğuyla yüzlerce dilenci dedik. Çocuk yaşta evlendirilen kızlar dedik. Giyinemeyen sağlıklı beslenemeyen insan gibi yaşayamayan çocuklar dedik. Her türlü yardıma muhtaç aileler dedik, çocuğunu çalıştırmak zorunda bırakan.

Ha olmadı yoksul ne demek bilmiyorsanız açın bir sözlükten öğrenin. Zenginlik daha göreceli çünkü sınırı yok. Ama yoksul yoksuldur.

O değil gercekten kime yoksul dendiğini bilmiyor musunuz?

Sizde bir çelişki var. Bu kadar şey biliyorsanıZ ve dillendirebiliyorsanız, çocuk sayısının, gelir düzeyinin ve eğitimin arasındaki istatistiksel ilişkileri de bilmeniz gerekirdi.
Bu sosyolojik aynı zamanda verilere dayalı, her türlü bilimsel organın kabul ettiği bir ilişki, bir mesele. Tarihsel bir tartışma yapmıyoruz.
Irkçı söylemleri tasvip etmiyorum. Ama siz genel olarak konuyu çok yanlış anlamışsınız ve muhalefet olmak için alakasız şeylere değinmişsiniz. Verebiliyorsanız önceki mesajlarımda değindiğim şeylere cevap verin.

Yoksullara yoksul demeyin demekle, sefil, aç, muhtaç, ezik, yorgun, çocukluğunu yaşayamayan evinde barınabilmek için çalışmak zorunda olan........ Çocuklara bir dönüp bakmış olmuyorsunuz.
Tek derdim acınası çocuklar yapmamak. Çocuklara yazık. Mutlu edemeyeceğin sevgi ilgi veremeyeceğin çocuğu yapma! Onun için çabalamayacaksan, çocuk dediğin kendi kendine büyür diyorsan çok çocuk yapma! Herkesin çocuk yapmaya hakkı var ama kimsenin sokağa salacağı bakmayacağı umursamayacağı 10 çocuk yapmaya hakkı yok.

Çocuklar da birer birey. Yarının büyükleri anne babaları.

Anlamanız için yapmak gerek? Eksiklik bende mi sizde mi?

bilinçli insanlar da destek olmazsa, ne olur? Sal çayıra mevlam kayıra.
 
Jooker hanim ozellikle sizin yazinizi alinti yapmadim cunku soylediklerim direkt sizin yaziniza karsilik degildi lakin sordugunuz icin soyleyeyim ayik gezmeyi tercih ediyorum ama ozellikle sevdigim sey ise vodka ve saraptir ama kirk yilda bir icerim ehh pek kafa yaptigi soylenemez ama isterseniz siz de deneyebilirsiniz. Arada bir damdan duserim ben kusura bakmayin artik, zira yine gecenlerde burada ogretmen oldugu icin ve biraz tebesir tozu yuttugu icin kendinin ve kendi gibilerin daha cok cocuk yapmasi gerektigini dusunen bir arkadas daha vardi.

Ozellikle bu soylediklerinizin tam aksi seyler soyledim yani beni yanlis anlamissiniz. Kisaca dedim ki donup kendi aile yapimiza bakarsak, bizim kendi ailemiz ne zaman daha az cocuk yapmaya baslamis, bunun kadinin egitimi, kentli olmak, erken evlilik, dogum kontrol yontemlerine ulasim ve kullanim gibi diger etkenlerle iliskisine bakarsak, yoksullar neden daha cok cocuk yapar ve ne zaman daha az cocuk yapmaya baslarlar daha iyi anlariz. Ama inanin daha bir suru farkli faktor var. Hatta evrimsel genetik bile isin icine girer bunu aciklamak icin, ama yadsinamaz aciklayaci etkenlerden biri kadin egitimi. Yani o kadar kolayca aciklanabilecek bir olgu degil bu. Ah ayrica Nisan ayi verilerine gore Turkiye'de yoksulluk siniri 3,802 lira, aclik siniri ise 1,767 liraya yukselmis, bu istatisliklere gore durum epey vahim. Ayrica yoksulluk da gorecelidir, her ulkenin yasam gideri, yoksulluk kriteri farklidir. Ve ust siniflara hareket ettikce yasamdan beklenti, cocuk egitimi, cocuga harcanacak zaman, paranin nereye haracanacagi gibi etmenler hep degisir. Herkesin cocuk buyuturken kaygisi ayni olmaz ve cocuk yetistirmek bambaska bir is. Peki bizim ustumuze dusen gorev ne derseniz bence sosyal siniflar arasinda olusan korkunc ucurumun kapatilmasi icin caba harcamak daha adaletli bir gelir dagilimi icin mucadele etmek, daha nitelikli ve iyi bir egitim sistemi saglamak, kadin egitimine onem vermek. yapabiliyorsak gonullu sivil toplum kuruluslarinda calismak vs. ve inanin cocuk sayisi zamanla zaten kendiliginden azalacak. Neyse umarim kendimi daha net ifade edebilmisimdir.

" Öncelikle kafanız çok güzelmiş. Ne içtiyseniz ben de istiyorum.
Konuya gelirsek, yazdıklarınızın benimle ilgili olan ithamlarınıza bu başlık altındaki her bir yorumumda cevap var. Yani konuşulanları çok yanlış yerlerden anlamışsınız.
yoksula yoksul demek sınıf ayrımcılığı yapmak değildir. Bu sizin bir iddianız. Diğer iddialarınız gibi. Mesela burada çok çocukla yoksulluğu ilişkilendiren herkesi burjuva ve yüksek eğitimli ailelerden gelme yaptığınız ve bu ilişkilendirmeyi aşağılama olarak yorumlamanız gibi. Maddiyata girip acitasyona dönüştürmek istemiyorum ama çok çok bencilce ve kırıcı yaklaşmışsınız. Yoksula yoksul diyen 'belki de yoksul insanlara' sizin cebiniz dolu tabi yoksula yoksul demeyi iyi bilirsiniz demek çok ayıp. Burada yorum yapanların maddi olarak ne durumda olduğunu veya geçmişte neler yaşadığını bilemezsiniz. ""
 
Bu yorumunuz daha hümanistce ve samimi ve sıcak olmuş diğeri üniversiteden kürsüden konuşur gibi olmuş
Jooker hanim ozellikle sizin yazinizi alinti yapmadim cunku soylediklerim direkt sizin yaziniza karsilik degildi lakin sordugunuz icin soyleyeyim ayik gezmeyi tercih ediyorum ama ozellikle sevdigim sey ise vodka ve saraptir ama kirk yilda bir icerim ehh pek kafa yaptigi soylenemez ama isterseniz siz de deneyebilirsiniz. Arada bir damdan duserim ben kusura bakmayin artik, zira yine gecenlerde burada ogretmen oldugu icin ve biraz tebesir tozu yuttugu icin kendinin ve kendi gibilerin daha cok cocuk yapmasi gerektigini dusunen bir arkadas daha vardi.

Ozellikle bu soylediklerinizin tam aksi seyler soyledim yani beni yanlis anlamissiniz. Kisaca dedim ki donup kendi aile yapimiza bakarsak, bizim kendi ailemiz ne zaman daha az cocuk yapmaya baslamis, bunun kadinin egitimi, kentli olmak, erken evlilik, dogum kontrol yontemlerine ulasim ve kullanim gibi diger etkenlerle iliskisine bakarsak, yoksullar neden daha cok cocuk yapar ve ne zaman daha az cocuk yapmaya baslarlar daha iyi anlariz. Ama inanin daha bir suru farkli faktor var. Hatta evrimsel genetik bile isin icine girer bunu aciklamak icin, ama yadsinamaz aciklayaci etkenlerden biri kadin egitimi. Yani o kadar kolayca aciklanabilecek bir olgu degil bu. Ah ayrica Nisan ayi verilerine gore Turkiye'de yoksulluk siniri 3,802 lira, aclik siniri ise 1,767 liraya yukselmis, bu istatisliklere gore durum epey vahim. Ayrica yoksulluk da gorecelidir, her ulkenin yasam gideri, yoksulluk kriteri farklidir. Ve ust siniflara hareket ettikce yasamdan beklenti, cocuk egitimi, cocuga harcanacak zaman, paranin nereye haracanacagi gibi etmenler hep degisir. Herkesin cocuk buyuturken kaygisi ayni olmaz ve cocuk yetistirmek bambaska bir is. Peki bizim ustumuze dusen gorev ne derseniz bence sosyal siniflar arasinda olusan korkunc ucurumun kapatilmasi icin caba harcamak daha adaletli bir gelir dagilimi icin mucadele etmek, daha nitelikli ve iyi bir egitim sistemi saglamak, kadin egitimine onem vermek. yapabiliyorsak gonullu sivil toplum kuruluslarinda calismak vs. ve inanin cocuk sayisi zamanla zaten kendiliginden azalacak. Neyse umarim kendimi daha net ifade edebilmisimdir.

" Öncelikle kafanız çok güzelmiş. Ne içtiyseniz ben de istiyorum.
Konuya gelirsek, yazdıklarınızın benimle ilgili olan ithamlarınıza bu başlık altındaki her bir yorumumda cevap var. Yani konuşulanları çok yanlış yerlerden anlamışsınız.
yoksula yoksul demek sınıf ayrımcılığı yapmak değildir. Bu sizin bir iddianız. Diğer iddialarınız gibi. Mesela burada çok çocukla yoksulluğu ilişkilendiren herkesi burjuva ve yüksek eğitimli ailelerden gelme yaptığınız ve bu ilişkilendirmeyi aşağılama olarak yorumlamanız gibi. Maddiyata girip acitasyona dönüştürmek istemiyorum ama çok çok bencilce ve kırıcı yaklaşmışsınız. Yoksula yoksul diyen 'belki de yoksul insanlara' sizin cebiniz dolu tabi yoksula yoksul demeyi iyi bilirsiniz demek çok ayıp. Burada yorum yapanların maddi olarak ne durumda olduğunu veya geçmişte neler yaşadığını bilemezsiniz. ""
 
Cok cocuk iyidir, bence durum musaitse kadin dogurabildigi kadar, musait degise de 2 tane olmali. Yok 50-60 bin fiyatlar ucusuyo, sasirdinizmi yahu. Hersey para degil, saglik bedava, egitim bedava. Cocuklarin karni doyuyorsa tamamdir, oyanayacak kardesi olmadiktan sonra baslamisim parasina, parayla mi oynayacak. Ben kizimin abisiye oyun oynadigi zamanki mutlulugunu hicbiseye degismem. Keske calismak zoeunda olmasam da baska kardesleri de olsa.
 
sadece son sayfaları okudum öncelikle belirtmek isterim bir kızım var ve ikinci çocuk düşünmüyorum maddi durumum müsait değil ama asla çok çocuklu aileleri horgörmem nedense herkeste bu çok çocuklu ailelere karşı bir küçümseme var maddi durum elveriyorsa çocuk yapılsın maddiden kastım şahsen eğer kendinevin varsa aylık gelirin 2-3 bin tl ise neden ılmasın yani herkes kolejlerde özel okullarda okuyacak vs diye birşey yok.Ama imkanları olupta sırf daha fazla mal mülk gibi bir takım şeylere sahip olabilmek adına birden fazla çocuk yapmayan insanlarda var.Coğorafi üzerinden genelleme yapılmamalı bence karadenizdede çok çocuk yapan var doğuda da. Ben Bulgaristanlıyım mesela anannemler 6 kardeşmiş 5 kız bir erkek .Teyzelerim hep 15-16 yaşında evlenmiş ama zorla değil tabi kaçarak.Bizim oralarda adet öyleymiş.Küçük yaşta evlendiklerine pişman olduklarınıda hiç duymadım ben.


iPhone 'den Kadınlar Kulübü aracılığı ile gönderildi
 
Yolsul taniminiza ne giriyor mesela, kiriteri nedir, aylik ne kadar geliri olmasi lazim bir insanin yoksul kategorisinde degerlendirilmesi icin? Mesela kisirlastirma onerirmisiniz sonucta "cahil" olduklari icin dusunemiyorlardir ya birilerinin onlar icin dusunmesi lazim, ah ozellikle bizler az bucuk murekkep yalayan, Ingiliz Kraliyet ailesinin 10 kusaktir universite egitimi almis, buyuk buyuk babasi matematik profosoru olan insanlar olarak kesin daha iyi biliriz. Soylediginiz hersey derin bir sinif nefreti barindiriyor. Ustelik bunu kendinizi "yoksullar" dediginiz bu kesimden kesinkes bir cizgi ile ayirip, farkli oldugunuzu dusunerek yapiyorsunuz. Peki siz gercekten yoksul dediginiz bu topluluktan ne kadar farklisiniz, kac kusaktir kentli, kac kusaktir universite egitimli aileden geliyorsunuz? Sizin maddi gelirinizle bir cocuga bakamayacak kadar yoksul oldugunu dusunen sizden daha iyi geliri olan ve daha egitimli birilerin oldugunu ve ayni seyi size soyleyebileceklerini hic dusundunuz mu? Oyle sacma sapan, evet sacma sapan seyler yazilmis ki insan hayret etmekten kendini alamiyor.

Turkiye bir tarim toplumu ve yeni yeni sanayilesen, ve bu sanayilesme sonucu koylerden kentlere yogun goc alan bir ulke. Bunun sonucu olarak bati ve dogu farksiz olarak bir iki kusaktan otesi egitimsizdir, ve ne yazik ki Turkiye'nin dogusu bu konuda daha geriden geliyor. Daha dogrusu Osmanli Musluman tebaasi egitimsizdir ve Turkiye imparotorluk sonrasi olusan ve cogunlugu musluman olan bir ulke. Turkiye'nin batisinda da daha onceki donemlerde cocuk sayisi fazladir ve egitim orani artikca, insanlar sehirlestikce ve tarim toplumundan uzaklastikca ve ozellikle kadinlar daha egitimli hale geldikce dogurganlik orani buna paralel olarak dusmustur ve dusmeye devam eder, bu dunyanin her yerinde boyledir, Turkiye'de butunun bir parcasi ve bu gittigi dogrultu bu yonde. Ve Turkiye'nin dogusuda bu sekilde batiyi izleyecektir, bu bir trend.
Turk irkciligi yapanlara ise soyleyecek bir sey yok, Bulgar arkadasimda Bulgaristan'li Turkler icin bazilarinin bugun Kurtler icin soylediklerinin aynisini soylemisti " cok cocuk yapiyorlar, biz bir iki tane cocuk yaparken onlar 4, 5, 6 tane cocuk yapiyorlar, ustelik kizlarini okula gondermiyorlar" ya da Alman asilli Amerikan ninem gibi (90 yasinda) " Turkler cok kotu biliniyor, egitimsiz, kaba" bu soylem tanidik geldi mi size acaba sevgili kafatasci ? Kendiniz ile bu sahislar arasindaki benzerligi buldunuz mu? 1930'lar Turkiye'sinin politik soylemleri ve akli ile 2014 yilini tanimlamaya calismak ise baska bir dunyada yasadiginiz gosteriyor. Bizi degerli yapan etnik yapimiz ya da icine dogdugumuz ailemiz falan degildir, secimlerini yapamayacagiz seyler bizi degerli kilmaz, bizi degerli kilan kendi basardiklarimiz, bizi biz yapan ozelliklerimiz, urettiklerimiz, degerlerimiz, yasama bakisimiz, yani kendi secimlerimiz , etnik, dini, irksal ozelliklerimiz degil. Dusuncelerinize saygi duyulmasini beklemeyin ikinci dunya savasindan beri "copluk" fikirleri, fikir ozgurlugu adi altinda empoze etmeye calisanlarin basimiza neler actiklarini gorduk, ve uzun yillardir saygi duyulmuyorsunuz, yeni degil yani saygi gormememiniz. Ayrica Turkiye'nin genetik haritasini ogrenmeniz sizin icin pek iyi olmayabilir zira sizi uzecek haberler var (bu paragraf irkcilara adanmistir).

Entelektuel olmak ile "ders kitabi okuru olmak" yani sadece bir meslek sahibi olmak icin okumak arasinda daglar kadar fark vardir, siz ilkini olmaya calisin. Ayrica egitimli olmak, universite egitimi almak, bunlar sans, sanslisiniz, sansliyiz, bu donemde dogdugunuz icin. 23 yasina kadar gelip henuz topluma aldiginiz egitimin karsiligini vermeyip, uretmediginiz gibi, yoksul dediginiz ve tepeden baktiginiz o insanlar fabrikada, hizmet sektorunde yasaminizi kolaylastiran isler yapiyor, maaslarindan vergi oduyor, ve belki hic okuyamayacaklari okullara bu butceden para gidiyor. Bazilarida ust perdeden gazel okuyor sanki icinden ciktigi topluma bir katkisi olmus gibi. Kusura bakmayin ama buraya gelip sinif nefreti kusan kimseye saygi duymuyorum.

Bilgi ≠ Egitim

:46::46::46::46:
Her kelimesinin altına imzamı atarım.
Helal olsun, daha güzel anlatılamazdı.
 
Jooker hanim ozellikle sizin yazinizi alinti yapmadim cunku soylediklerim direkt sizin yaziniza karsilik degildi lakin sordugunuz icin soyleyeyim ayik gezmeyi tercih ediyorum ama ozellikle sevdigim sey ise vodka ve saraptir ama kirk yilda bir icerim ehh pek kafa yaptigi soylenemez ama isterseniz siz de deneyebilirsiniz. Arada bir damdan duserim ben kusura bakmayin artik, zira yine gecenlerde burada ogretmen oldugu icin ve biraz tebesir tozu yuttugu icin kendinin ve kendi gibilerin daha cok cocuk yapmasi gerektigini dusunen bir arkadas daha vardi.

Ozellikle bu soylediklerinizin tam aksi seyler soyledim yani beni yanlis anlamissiniz. Kisaca dedim ki donup kendi aile yapimiza bakarsak, bizim kendi ailemiz ne zaman daha az cocuk yapmaya baslamis, bunun kadinin egitimi, kentli olmak, erken evlilik, dogum kontrol yontemlerine ulasim ve kullanim gibi diger etkenlerle iliskisine bakarsak, yoksullar neden daha cok cocuk yapar ve ne zaman daha az cocuk yapmaya baslarlar daha iyi anlariz. Ama inanin daha bir suru farkli faktor var. Hatta evrimsel genetik bile isin icine girer bunu aciklamak icin, ama yadsinamaz aciklayaci etkenlerden biri kadin egitimi. Yani o kadar kolayca aciklanabilecek bir olgu degil bu. Ah ayrica Nisan ayi verilerine gore Turkiye'de yoksulluk siniri 3,802 lira, aclik siniri ise 1,767 liraya yukselmis, bu istatisliklere gore durum epey vahim. Ayrica yoksulluk da gorecelidir, her ulkenin yasam gideri, yoksulluk kriteri farklidir. Ve ust siniflara hareket ettikce yasamdan beklenti, cocuk egitimi, cocuga harcanacak zaman, paranin nereye haracanacagi gibi etmenler hep degisir. Herkesin cocuk buyuturken kaygisi ayni olmaz ve cocuk yetistirmek bambaska bir is. Peki bizim ustumuze dusen gorev ne derseniz bence sosyal siniflar arasinda olusan korkunc ucurumun kapatilmasi icin caba harcamak daha adaletli bir gelir dagilimi icin mucadele etmek, daha nitelikli ve iyi bir egitim sistemi saglamak, kadin egitimine onem vermek. yapabiliyorsak gonullu sivil toplum kuruluslarinda calismak vs. ve inanin cocuk sayisi zamanla zaten kendiliginden azalacak. Neyse umarim kendimi daha net ifade edebilmisimdir.

" Öncelikle kafanız çok güzelmiş. Ne içtiyseniz ben de istiyorum.
Konuya gelirsek, yazdıklarınızın benimle ilgili olan ithamlarınıza bu başlık altındaki her bir yorumumda cevap var. Yani konuşulanları çok yanlış yerlerden anlamışsınız.
yoksula yoksul demek sınıf ayrımcılığı yapmak değildir. Bu sizin bir iddianız. Diğer iddialarınız gibi. Mesela burada çok çocukla yoksulluğu ilişkilendiren herkesi burjuva ve yüksek eğitimli ailelerden gelme yaptığınız ve bu ilişkilendirmeyi aşağılama olarak yorumlamanız gibi. Maddiyata girip acitasyona dönüştürmek istemiyorum ama çok çok bencilce ve kırıcı yaklaşmışsınız. Yoksula yoksul diyen 'belki de yoksul insanlara' sizin cebiniz dolu tabi yoksula yoksul demeyi iyi bilirsiniz demek çok ayıp. Burada yorum yapanların maddi olarak ne durumda olduğunu veya geçmişte neler yaşadığını bilemezsiniz. ""
Ema1'e katılıyorum üslubunuz konusunda. Çok daha anlaşılır olmuş.

Tabii ki her ülkenin yoksulluk anlayışı farklıdır.
Ama bilirsiniz ki ben burada Avusturya kadınlarına seslenmiyorum. Türk kadınına sesleniyorum.
Bu yüzden doğal olarak bizdeki yoksulluk algısından bahsediyorum.

Diğer dediklerinize katılıyorum. Keşke bu dedikleriniz olabilse.
Ama saydıklarınızın daha çok devlet eliyle yapılabileceğine ve
devletin de insanların imkanlarına bakmadan çok çocuk önerisine bakınca, kendimce
çocuk büyütmekle çocuğun kendikendine büyümesi arasında fark olduğunu
bir kadın platformunda dile getiriyorum. Elimden bu geliyor.
Yorumunuz için teşekkürler.
 
Yahu jooker hanımefendi sanki çok çocuğu var diye herkese cahil demiş gibi davrananlar var. Biz ne diyoruz, siz ne anlıyorsunuz? Adamın yiyecek ekmeği yok, 5 çocuğu var işte bu durumda cehalet devreye giriyor. Senin imkanın varsa yap istersen bir düzine, bakabileceğine inanıyorsan. Bu iş imkanla da kalmıyor, bazı insanlar ne yazık ki parası pulu olsa da ebeveyn olma özelliği taşımayabiliyor. Çok güzel örnekleri var hem de çok yakınımda.
Bizim dikkat çekmeye uğraştığımız nokta sokaktaki yarı aç yarı tok olan çocuklar. Rızk diyorsunuz da maalesef bir çoğuna rızk uğramamış. Bizim eski komşumuzun çok çocuğu vardı, eşi sürekli içerdi öyle adama 4 çocuk doğurmuş. Yani senin neyine 4 çocuk?
Hadi bunu geçelim, bir yerde yoğun nüfuslanma var ise tek artısı ucuz iş gücüdür. Gerisi hep olumsuz şeylerdir. Çevre kirliliği, küresel ısınma, işsizlik, çarpık kentleşme, gıdada yetersizlik, salgın hastalıklar, eğitimde ve sağlıkta aksamalar daha neler sayabilirim size.
Her neyse konumuza gelirsek jooker arkadaşımız sizin ailelerinize direk cahil demiş gibi yorumlar yapmışsınız. Tamam sizin aileniz hepinizle çok güzel ilgilenmiş, bugüne getirmiş, okutmuş vs. Ama ya yapamayanlar? Biz işte onları diyoruz. Neden konuyu çarpıtıyorsunuz ki?
 
Arkadaşlar merak ediyorum. Ailemde de çok var böyle. Asgari ücretle büyükşehirde kirada yaşayan insanlar neden 3-5 çocuk yapıyor? Tarla da yok ki çalıştırsın. Üzülüyorum böyle aileler görünce, zorluk çekip çocuklara sağlıklı eğitimli bir hayat sunamayan veya sunmayan aileler. Sonra bir kısır döngü, eğitimsiz ve çocuk yaşta çalışmaya başlayan sonra yine erken yaşlarda evlenip bu kısır döngüyü devam ettiriyorlar.
Kısaca çocuk bereketiyle gelir masalı... Maalesef yok böyle bir şey.

yaptiklari cahillikten baska bisey degil kendi hayatlarini kendileri bitiriyolar
 
Yoksul olup, 4 çocuğunu simit satarak okutan insan da tanıyorum.. her yıl araba değiştirip 5 yaşında ki çocuğunu "sabah uykusunu sevdiği" için kalkmayıp, o çocuğu her gün kahvaltısız okula gönderen anneleri de tanıyorum.. bence herkes çocuk sahibi olmamalı.. ama zenginlik-fakirlik açısından değil, merhamet ve vicdan açısından..
 
Çoğunlukla yaşlılıkta kendilerine bakacak kimsenin olması için bence. Hani biri bakmazsa diğeri bakar gibisinden.
Çok cahil veya ücra yerlerde korunma yöntemlerinden bihaber oldukları için.
Almanya vs gibi yerlerde çocuk parası alabilmek için.
Erkek veya kız çocuk tutturabilmek için > bkz 5 kız ve 1 erkek, erkek en küçüğü.
Ortam baskısı ve etkileşimi. 'A ne çok yakışıyor kucağına, bir tane daha yapın, 1 çocuk çocuk değildir' vs
Çocuk rızkıyla gelir inanışı.
Okutmak, kayda değer miras bıralmak gibi bir endişeleri olmayan bencil aileler de var.
Korunmanın kürtajla eşdeğer olduğu düşüncesi.
Evde bisürü çoluk çocuk sesi ile mutlu olan aileler. Yine, eğitimiymiş, geleceğiymiş hikaye.

Aklıma gelen bunlar. Bu tabi fakirler için geçerli, para varsa neden olmasın, herkesin eğitimi geleceği sağlanacaksa çok güzeldir bir sürü çocuk. Kendimden örnek vereyim, ailemizin genel geliri ve birikimimiz bir çocuğun tam eğitimine, eğitim sonra iş ihtiyaçlarına ve çocuğuma bir ev bırakacak kadar yeterli. Ha 2 katı olsaydı, ikinci çocuğu da düşünebilirdim, ama şu durumda ikinci çocuk yaparsam birinciye tam anlamıyla destek ve gelecek sağlayamam. Şahsi fikrim.
 
Para yetmiyorken çok çocuk yapmayı savunanlara sormak istiyorum: bütün çocuklarda olup bir sizin çocuğunuzda olmayan şeyi istediğinde, ve onu alamadığınızda çocuğun ne hissedeceği umrunuzda mı? Arkadaşları müzik, resim, dans kurslarına gittiğinde çocuğunuzun evde kalması, kişisel, kültürel ve psikolojik olarak gelişememesi önemli değil mi? Bütün arkadaşları üniversiteye gittiğinde ona para olmadığı için okumak yerine çalışmak zorunda olduğunu söylediğinizde gözlerine nasıl bakacaksınız? Ömrünü abilerinin ablalarının eskilerini giyerek geçiren çocuğa yeni kıyafet zevki tattıramadığınız için üzülmeyecek misiniz? Sağlıklı besinlerle beslenemeye para yetmediğinden hastalığa yakalandığında, o bir sürü çocuktan birisi öldüğünde nasılsa diğerleri var diye mi avunacaksınız? Çocuk ömrü boyunca diğerlerinden ezik olduğunu hissettiğinde sizi suçlamayacak mı sanıyorsunuz? Diğerlerinin ailesi çocuklarına gelecek sağladığında, evlendirdiğinde, onlara düğün yaptığında, evlerine vs yardım ettiğinde, sizin çocuğunuzun düğününe paranızın yetmemesi, ona hiç bir şekilde yardım edememeniz rahat uyumanıza mani olmayacak mı?
Ha, dünya fani, uğraşmaya gerek yok diyenler, okumayın, gelişmeyin, dünyadan bi haber olun sonra Amerika böyle bireylerden oluşan toplumu kömürle satın alsın. Peygamber diyorsunuz ya, peygamber cehaleti asla savunmadı, daima okumayı gelişmeyi öğretti. İlk inen ayet boşuna 'OKU' değildi.
 
Çeşit çeşit insan tipleri var biri amann diyor anasından babasından ne gördüyse doğru olarak kabul ediyor diğeri ise yok yahu ben anamın yaptığı yanlışı yapmayacağım diyor kendini geliştiriyor aklını kullanıyor diğeri ise duygusallık yapıyor ben çok çocuk doğuracağım param olmasa diyor bu tip aslınca çok rahat umursamaz aman yani dünya bana mı kalacak gibisi bir eser bırakayım çocuk kendi başına mücadele versin istiyor önemli olan onun için sayı ,sayısal takılıyor
 
Para yetmiyorken çok çocuk yapmayı savunanlara sormak istiyorum: bütün çocuklarda olup bir sizin çocuğunuzda olmayan şeyi istediğinde, ve onu alamadığınızda çocuğun ne hissedeceği umrunuzda mı? Arkadaşları müzik, resim, dans kurslarına gittiğinde çocuğunuzun evde kalması, kişisel, kültürel ve psikolojik olarak gelişememesi önemli değil mi? Bütün arkadaşları üniversiteye gittiğinde ona para olmadığı için okumak yerine çalışmak zorunda olduğunu söylediğinizde gözlerine nasıl bakacaksınız? Ömrünü abilerinin ablalarının eskilerini giyerek geçiren çocuğa yeni kıyafet zevki tattıramadığınız için üzülmeyecek misiniz? Sağlıklı besinlerle beslenemeye para yetmediğinden hastalığa yakalandığında, o bir sürü çocuktan birisi öldüğünde nasılsa diğerleri var diye mi avunacaksınız? Çocuk ömrü boyunca diğerlerinden ezik olduğunu hissettiğinde sizi suçlamayacak mı sanıyorsunuz? Diğerlerinin ailesi çocuklarına gelecek sağladığında, evlendirdiğinde, onlara düğün yaptığında, evlerine vs yardım ettiğinde, sizin çocuğunuzun düğününe paranızın yetmemesi, ona hiç bir şekilde yardım edememeniz rahat uyumanıza mani olmayacak mı?
Ha, dünya fani, uğraşmaya gerek yok diyenler, okumayın, gelişmeyin, dünyadan bi haber olun sonra Amerika böyle bireylerden oluşan toplumu kömürle satın alsın. Peygamber diyorsunuz ya, peygamber cehaleti asla savunmadı, daima okumayı gelişmeyi öğretti. İlk inen ayet boşuna 'OKU' değildi.
Canım çok güzel yazmışsın ama ben burada insanlara bırak fikir değiştirmeyi bir fikir verebilmenin bile imkansız olduğunu gördüm.
Keşke biri de deseydi ki ben 5 çocuk istiyordum ama durumunuz ve maneviyatımız bu kadar çocuğa yetmeyebilir.
Ama yok. Insanlar sana mı soracağım eğitim her şey değildir diyor gidiyor. Sanki mesele bu. Sanki diyoruz ki çocuğunu özelde okutmak zorundasın. Ama yok...
 
Yahu jooker hanımefendi sanki çok çocuğu var diye herkese cahil demiş gibi davrananlar var. Biz ne diyoruz, siz ne anlıyorsunuz? Adamın yiyecek ekmeği yok, 5 çocuğu var işte bu durumda cehalet devreye giriyor. Senin imkanın varsa yap istersen bir düzine, bakabileceğine inanıyorsan. Bu iş imkanla da kalmıyor, bazı insanlar ne yazık ki parası pulu olsa da ebeveyn olma özelliği taşımayabiliyor. Çok güzel örnekleri var hem de çok yakınımda.
Bizim dikkat çekmeye uğraştığımız nokta sokaktaki yarı aç yarı tok olan çocuklar. Rızk diyorsunuz da maalesef bir çoğuna rızk uğramamış. Bizim eski komşumuzun çok çocuğu vardı, eşi sürekli içerdi öyle adama 4 çocuk doğurmuş. Yani senin neyine 4 çocuk?
Hadi bunu geçelim, bir yerde yoğun nüfuslanma var ise tek artısı ucuz iş gücüdür. Gerisi hep olumsuz şeylerdir. Çevre kirliliği, küresel ısınma, işsizlik, çarpık kentleşme, gıdada yetersizlik, salgın hastalıklar, eğitimde ve sağlıkta aksamalar daha neler sayabilirim size.
Her neyse konumuza gelirsek jooker arkadaşımız sizin ailelerinize direk cahil demiş gibi yorumlar yapmışsınız. Tamam sizin aileniz hepinizle çok güzel ilgilenmiş, bugüne getirmiş, okutmuş vs. Ama ya yapamayanlar? Biz işte onları diyoruz. Neden konuyu çarpıtıyorsunuz ki?
Buna cevap yok. :)) neden çarpıttıklarını da bir düşünseler keşke. Mutlaka bunun altında da bir şey vardır.
 
Yorumları okudukça gördüm ki okuma-anlama konsunda oldukça yetersisiz. İnadına istediğimiz tarafa çekmeye bayılıyoruz. Yoksula yoksul demek onları hor görmek anlamına gelmiyor. Birileri demese kendileri bilmiyor sanki durumlarını...
Bunu geçtim, çocuk konusunda inanılmaz bir hassasiyet var. Bakabileceğin kadar çocuk yap denince bir anda hakarete uğramış gibi savunmaya geçiyorlar. Bakabilmenin kriteri nedir vs gibi enteresan tabirler. Çocuk rızkıyla gelir diyip daha bebek bezini karşılayamayanlar var.
 
Back
X