Bir anda uzaklaşan adam

Elde ettikten sonra uzaklaşmış bence iletişimi tamamen koparın bu adamla olmaz

aglakmadam .!.:

Yüzünde bir gariplik vardı. Birkaç dk sonra geçer belki kalkınca böyle oluyordur dedim ama geçmedi. Çok farklıydı, çok soğuktu bana karşı. Gece ne oldu hiç anlamadım. Ona rahat uyuyup uyumadığını sordum, çok rahat uyuyamadığını söyledi. O kadar bozuldum ki. Buz gibiydi sanki bir gece önce , yedi ay boyunca bana öyle içten öyle inanılmaz davranan adam o değil de bir yabancı, bir başkasıydı.

Genişletmek için tıkla...

Insan bir gecede değişir mi ? Ten uyuşmazlığı olsa bile olmaz ergen değil yaptığı hal ve hareketler yaşınla uyumlu değil bu saatten sonra sana ne açıklama yaparsa yapsın seni o an düşürdüğü durumu düzeltemez telafi edemez bana göre ergence tavıri sen yap engelle gitsin sana hiç bir yerden ulaşamasın

Yapacağınız şey çok belli. Aynı onun gibi uzaklaşmak bir de hayatına almamak üzere çıkarmak. Yapabilir misiniz bilmiyorum ama yapmazsanız daha çok üzülürsünüz. Çünkü bu kart horoz istediğini almış ve sizden uzaklaşmış

Maalesef adam alacağını almış keşke birlikte uyumasaymışsınız bence hiç peşinden gitmeyin engelleyin gitsin

aglakmadam .!.:

Merhaba kızlar. Uzun zamandır yazmıyordum. Burası benim kaçış alanım. Bu sefer işin içinden gerçekten çıkamadım ve yardımınıza ihtiyacım var. Hayatımda ilk kez hakikaten bu kadar ilginç bir şey yaşıyorum. Çok acayip bir ortamda yaklaşık yedi ay önce kendimden yaşça oldukça büyük, Avusturyalı ve pilot bir adamla tanıştım.

Onu ilk gördüğüm saniyeden itibaren çok etkilendim ve ilk başta gerçekten bu durumdan çok korktum. Her an, bucak bucak kaçtım ondan. O ise tam tersi her hafta gittiğim mekanda tüm işine gücüne rağmen, inatla beni görmeye, benimle aynı ortamda bulunmaya çalıştı. Etrafımda onu tanıyan birkaç kişi vardı. Bu insanlar adamı bana karşı o kadar övdüler ki mutlaka benimle bir kahve içmek istediğini, çok iyi niyetli biri olduğunu falan söylediler. Sonunda bir gece yine gittiğim ortamlardan bir tanesinde karşılaştık ve birkaç dakika aynı masada oturduk. İlginç bir şekilde birkaç dakika içerisinde birçok ortak noktamız olduğunu fark ettim. Bunu fark ettiğim an daha çok kaçmaya başladım.

Her sabah bana günaydın yazdı, nasıl olduğumu sordu. Kısa kısa mesajlaşmalar geçti aramızda ve bir gün pes ettim. Tamam dedim yarın akşam dışarıya çıkabiliriz. Çok güzel bir yerde bir şeyler içtik. İnanılmaz bir akşamdı. Ayrılırken birbirimize hiç ayrılmayacakmış gibi sarıldık. Arkasından yine her sabah mesajlaşmalar.... Sonra tekrar görüşmeler... Ben ciddi ciddi yabancı dil çalışmaya başladım. Haftada bir gün değil belki 10 günde bir buluştuk ama mutlaka bana zaman ayırdı. Korona geçirdi, kapısının önüne çorba yapıp bıraktım. Doğum günü oldu, ona video çektim gönderdim, hatta incelik olsun diye videoyu karekod haline dönüştürüp, karekodu bastırıp kutuya koydum falan. Doğum gününü ailesiyle Salzburg'da geçirdi ve saat 00:00 da ailesinin yanında kutuyu açtı falan. Aile sorunlarını konuştuk, hayatını konuştuk, ben anlattım, o anlattı...

Saatlerce görüntülü konuştuğumuz günler oldu. Yer yer gözlerime bakarken kaybolduğu anları gördüm. ve sonunda bir gece beraber kaldık. Daha önce de aramızda bir şeyler geçti ama o gece ilk kez yan yana uyuduk. Elimi tuttu uyurken. Ben hep ona sarıldım.... Öncesinde bütün gün yan yanaydık. Mükemmel bir restoranda yemek yedik, ofisime geldi... Gece zaten tek bir sorun bile yoktu öyle söyleyeyim siz anlayın. (ki bu konu beni aşırı geriyordu.)

Sabah uyandım. Benden önce kalkıp başucuma kahve koymuş. Yüzünde bir gariplik vardı. Birkaç dk sonra geçer belki kalkınca böyle oluyordur dedim ama geçmedi. Çok farklıydı, çok soğuktu bana karşı. Gece ne oldu hiç anlamadım. Ona rahat uyuyup uyumadığını sordum, çok rahat uyuyamadığını söyledi. O kadar bozuldum ki. Buz gibiydi sanki bir gece önce , yedi ay boyunca bana öyle içten öyle inanılmaz davranan adam o değil de bir yabancı, bir başkasıydı.

İstersen dedim, bir daha beraber uyumayabiliriz.
-Herşeyi çok düşünüyorsun dedi bana.

Neyse ben artık gideyim dedim. Taksi çağırdım kendime ve gittim.
O günden sonra onu bir daha hiç görmedim. Yer yer yine bana mesaj attı ama artık her sabah değildi.

Bir hafta önce beni arayıp 4 aylığına Miami'ye gitmesi gerektiğini söyledi. Üzüldüm, şaşırdım ama bunun benim için bir önemi yoktu o zaten benim onu bekleyeceğimi ve artık onun hayatında olmak istediğimi biliyordu. Bir sessizlik oldu ve görüşürüz deyip telefonu kapattım.
İnanılmazdı çünkü bu sefer üzerinden 1 hafta geçti. Tam 1 hafta boyunca bana tek kelime bile yazmadı.

İki gece önce dayanamadım ve ona bir mesaj attım.

Nerdesin? Seni çok özledim. Seni rüyalarımda görüyorum. Bunun böyle olmasını istemiyorum. dedim beş dakika sonra cevap geldi;

Çok yoğun ve yorgun olduğunu, bu günlerde hayatının karışık olduğunu, bana hak etmediğim gibi davrandığının farkında olduğunu ve bunun için çok üzgün olduğunu yazmış. Yarın seni arayacağım diye de eklemiş.

Bu sabah beni aradı. Yine soğuk bir telefon konuşması geçirdik. Bu sefer bana honey demedi mesela. Sadece işlerinden bahsetti ben de oldukça soğuk konuştum ve yüz yüze konuşmamız gerektiğini, buna ihtiyacımız olduğunu söyledim. Farkındayım dedi. Önümüzdeki hafta buluşmak üzere telefonu kapattık.

Olaylar böyle. Kafam çok karışık. Yüz yüze geldiğimde nasıl davranmam gerektiğini bilmiyorum. Yüz yüze gelsem mi? ondan bile emin değilim. Onu gerçekten çok özledim ve bunu gayet iyi bildiğini biliyorum. Bir anda onu ne bu kadar geri çekmiş olabilir? Nasıl davranmalı ve ne söylemeliyim? Bana yardımcı olursanız sevinirim.

Bu arada bu adamın benden yaşça büyük olduğunun ve hareketlerinin tutarsız olduğunun altını çiziyorum. (not: evli değil evli olmadığından eminim. Yaşından da eminim pasaportunu gördüm.)

Buyurun tartışalım ne olur bu konuyu. Ben kafayı yemeden çözelim. Adama aşık kız pozu vermek istemiyorum. Ben ne yapıyordum da bu benim peşimden koşuyordu anlayamıyorum. Adil Yıldırım izlemekten iflahım kurudu.
Teşekkürler.

Genişletmek için tıkla...

Coktan baska yere demir atmis, sen gemi nerede diyorsun

Huuuuuu komsu, adam guzel vakit gecirmis, yemeginin uzerine tatlisini yemis, bitirmis.

Yasadigin guzel anilarla avunmaya calis. Gecmis olsun

Hayat hep honey olsa keşke.

hakaret ve küfür olmadan bir mesaj yaz ve çık hayatından
ya da sessiz sedasız çık
ama hiç hiç arkasına düşme
sen düştükçe o daha da kaçacak
senin bir suçun yok klasik erkek hemde andropoza girmiş egosu okşanmış en tehlikeli erkek tipi

aglakmadam .!.:

Merhaba kızlar. Uzun zamandır yazmıyordum. Burası benim kaçış alanım. Bu sefer işin içinden gerçekten çıkamadım ve yardımınıza ihtiyacım var. Hayatımda ilk kez hakikaten bu kadar ilginç bir şey yaşıyorum. Çok acayip bir ortamda yaklaşık yedi ay önce kendimden yaşça oldukça büyük, Avusturyalı ve pilot bir adamla tanıştım.

Onu ilk gördüğüm saniyeden itibaren çok etkilendim ve ilk başta gerçekten bu durumdan çok korktum. Her an, bucak bucak kaçtım ondan. O ise tam tersi her hafta gittiğim mekanda tüm işine gücüne rağmen, inatla beni görmeye, benimle aynı ortamda bulunmaya çalıştı. Etrafımda onu tanıyan birkaç kişi vardı. Bu insanlar adamı bana karşı o kadar övdüler ki mutlaka benimle bir kahve içmek istediğini, çok iyi niyetli biri olduğunu falan söylediler. Sonunda bir gece yine gittiğim ortamlardan bir tanesinde karşılaştık ve birkaç dakika aynı masada oturduk. İlginç bir şekilde birkaç dakika içerisinde birçok ortak noktamız olduğunu fark ettim. Bunu fark ettiğim an daha çok kaçmaya başladım.

Her sabah bana günaydın yazdı, nasıl olduğumu sordu. Kısa kısa mesajlaşmalar geçti aramızda ve bir gün pes ettim. Tamam dedim yarın akşam dışarıya çıkabiliriz. Çok güzel bir yerde bir şeyler içtik. İnanılmaz bir akşamdı. Ayrılırken birbirimize hiç ayrılmayacakmış gibi sarıldık. Arkasından yine her sabah mesajlaşmalar.... Sonra tekrar görüşmeler... Ben ciddi ciddi yabancı dil çalışmaya başladım. Haftada bir gün değil belki 10 günde bir buluştuk ama mutlaka bana zaman ayırdı. Korona geçirdi, kapısının önüne çorba yapıp bıraktım. Doğum günü oldu, ona video çektim gönderdim, hatta incelik olsun diye videoyu karekod haline dönüştürüp, karekodu bastırıp kutuya koydum falan. Doğum gününü ailesiyle Salzburg'da geçirdi ve saat 00:00 da ailesinin yanında kutuyu açtı falan. Aile sorunlarını konuştuk, hayatını konuştuk, ben anlattım, o anlattı...

Saatlerce görüntülü konuştuğumuz günler oldu. Yer yer gözlerime bakarken kaybolduğu anları gördüm. ve sonunda bir gece beraber kaldık. Daha önce de aramızda bir şeyler geçti ama o gece ilk kez yan yana uyuduk. Elimi tuttu uyurken. Ben hep ona sarıldım.... Öncesinde bütün gün yan yanaydık. Mükemmel bir restoranda yemek yedik, ofisime geldi... Gece zaten tek bir sorun bile yoktu öyle söyleyeyim siz anlayın. (ki bu konu beni aşırı geriyordu.)

Sabah uyandım. Benden önce kalkıp başucuma kahve koymuş. Yüzünde bir gariplik vardı. Birkaç dk sonra geçer belki kalkınca böyle oluyordur dedim ama geçmedi. Çok farklıydı, çok soğuktu bana karşı. Gece ne oldu hiç anlamadım. Ona rahat uyuyup uyumadığını sordum, çok rahat uyuyamadığını söyledi. O kadar bozuldum ki. Buz gibiydi sanki bir gece önce , yedi ay boyunca bana öyle içten öyle inanılmaz davranan adam o değil de bir yabancı, bir başkasıydı.

İstersen dedim, bir daha beraber uyumayabiliriz.
-Herşeyi çok düşünüyorsun dedi bana.

Neyse ben artık gideyim dedim. Taksi çağırdım kendime ve gittim.
O günden sonra onu bir daha hiç görmedim. Yer yer yine bana mesaj attı ama artık her sabah değildi.

Bir hafta önce beni arayıp 4 aylığına Miami'ye gitmesi gerektiğini söyledi. Üzüldüm, şaşırdım ama bunun benim için bir önemi yoktu o zaten benim onu bekleyeceğimi ve artık onun hayatında olmak istediğimi biliyordu. Bir sessizlik oldu ve görüşürüz deyip telefonu kapattım.
İnanılmazdı çünkü bu sefer üzerinden 1 hafta geçti. Tam 1 hafta boyunca bana tek kelime bile yazmadı.

İki gece önce dayanamadım ve ona bir mesaj attım.

Nerdesin? Seni çok özledim. Seni rüyalarımda görüyorum. Bunun böyle olmasını istemiyorum. dedim beş dakika sonra cevap geldi;

Çok yoğun ve yorgun olduğunu, bu günlerde hayatının karışık olduğunu, bana hak etmediğim gibi davrandığının farkında olduğunu ve bunun için çok üzgün olduğunu yazmış. Yarın seni arayacağım diye de eklemiş.

Bu sabah beni aradı. Yine soğuk bir telefon konuşması geçirdik. Bu sefer bana honey demedi mesela. Sadece işlerinden bahsetti ben de oldukça soğuk konuştum ve yüz yüze konuşmamız gerektiğini, buna ihtiyacımız olduğunu söyledim. Farkındayım dedi. Önümüzdeki hafta buluşmak üzere telefonu kapattık.

Olaylar böyle. Kafam çok karışık. Yüz yüze geldiğimde nasıl davranmam gerektiğini bilmiyorum. Yüz yüze gelsem mi? ondan bile emin değilim. Onu gerçekten çok özledim ve bunu gayet iyi bildiğini biliyorum. Bir anda onu ne bu kadar geri çekmiş olabilir? Nasıl davranmalı ve ne söylemeliyim? Bana yardımcı olursanız sevinirim.

Bu arada bu adamın benden yaşça büyük olduğunun ve hareketlerinin tutarsız olduğunun altını çiziyorum. (not: evli değil evli olmadığından eminim. Yaşından da eminim pasaportunu gördüm.)

Buyurun tartışalım ne olur bu konuyu. Ben kafayı yemeden çözelim. Adama aşık kız pozu vermek istemiyorum. Ben ne yapıyordum da bu benim peşimden koşuyordu anlayamıyorum. Adil Yıldırım izlemekten iflahım kurudu.
Teşekkürler.

Genişletmek için tıkla...

Adam sırtlan hevesini almış gitmiş bence üzerinde çok durmayın bir adamın 3 ay boyunca hareket ve konuşmalarına sözlerine kanmayın diye tüm ilişki uzmanları uyarıyor

Görüşme bile o yüzsüzle. Yaz mesajını bitir bu işi.

He bu arada, buna benzer bir versiyon yasadim, sonunda evli cikiyor, ya da nisanli vs. Hep ayni yemek yemekten bikan, parasi pulu kariyeri karizmasi yerinde bu adamlar, tatli olarak citir genc hatun buluyor. Ve kesinlikle kisa surede bulutlarin uzerinde hissettiriyorlar.

Simdi gencsin, muhtemelen da boyle bir olayi ilk defa yasiyorsun. Sok olup, uzuntuden aglayacaksin, ama gececek.

Bu arada Sana guzel bir haberim var, bu Tür adamlarin dikkatini cekebilecek kadar citir ve albenin var demek ki, bunun kiymetini bil :)

Yatağa girene kadar yapmadığı kalmamış, yataktan kalktıktan sonra ilgisini yitirmiş.
Adil yıldırım yerine how i met your mother izleyin, çünkü bu adam Barney stinson

yenGEnC .!.:

Yatağa girene kadar yapmadığı kalmamış, yataktan kalktıktan sonra ilgisini yitirmiş.
Adil yıldırım yerine how i met your mother izleyin, çünkü bu adam Barney stinson

Genişletmek için tıkla...

Klasik bir "parasi pulu kariyeri olan yakisikli orta yas " adami. Ama bunun kadin versiyonuna toplum namussuz kadin diyor.

Bu olay ne ilk ne de son olacak. Hayat boyle iste, illa tekme atacak insana

yenGEnC .!.:

Yatağa girene kadar yapmadığı kalmamış, yataktan kalktıktan sonra ilgisini yitirmiş.
Adil yıldırım yerine how i met your mother izleyin, çünkü bu adam Barney stinson

Genişletmek için tıkla...

Challenge Accepted..

yenGEnC .!.:

Yatağa girene kadar yapmadığı kalmamış, yataktan kalktıktan sonra ilgisini yitirmiş.
Adil yıldırım yerine how i met your mother izleyin, çünkü bu adam Barney stinson

Genişletmek için tıkla...

Bir adil yıldırımcı daha adamın lakabı sırtlansavar zaten herkes dinleyip uygulasa bu erkekler ekmek bulamaz

Bir daha beraber olmak istediğinizi söyleyin , sabah bir not bırakın ve birdaha aramayın . karşılıklı ego tatmini

science2004 .!.:

Klasik bir "parasi pulu kariyeri olan yakisikli orta yas " adami. Ama bunun kadin versiyonuna toplum namussuz kadin diyor.

Bu olay ne ilk ne de son olacak. Hayat boyle iste, illa tekme atacak insana

Genişletmek için tıkla...

Neyse ki hiç parası pulu kariyeri olan yakışıklı adamlar ilgimi çekmiyor da bu durumla karşılaşmadım .
Çok sinir bozucu. Daha önce başka benzer konular da açılmıştı KKda. Hersey gayet normal hayatın akışında ilerlerken, pıtır pıtır bir aşk hikayesiyken,taraflar kendi isteğiyle birlikte olurken adamın ilk birliktelik sonrası buzdolabına dönüp aramayı sormayı kesmesi en kendini seven, en modern,hatta seksi başlatan kadına bile bir 'kullanilma/ değersizlik' hissi verir. Bu çok normal. sanki kandırılmış, bir tiyatro çevrilmiş gibi.
Bence böyle bir adami insandan sayip konuşmak bile sadece adamın kendini iyi hissetmesine neden olur. İnsan olarak konuşulduğu müddetçe yaptığının serefsizlik olduğunu anlamaz bile.
Pis şeref yoksunu, niyetin gecelik ilişkiyse bu devirde bunu bulmak zor değil ki, bu şekilde ilişkiler kur. Elbet seninle sadece düşüp kalkmak takılmak isteyen ama uzak mesafe/dil bariyeri olan insanla sevgililik hayali kurmayacak tonla kadın bulabilirsin. Neden rol çeviriyorsun?
Hele konu sahibi şey yazmış,daha çok üzüldüm

aglakmadam .!.:

o zaten benim onu bekleyeceğimi ve artık onun hayatında olmak istediğimi biliyordu.

Genişletmek için tıkla...

aha da cepte bir kadın. Adam uçsun daldan dala. Bilsin ki her geldiğinde onu sevkatli kollarıyla bekleyen biri var. Arasıra yemledigi, birkaç jest yapıp umut vadeden söz söylediği müddetçe onu bırakmayacak, egosunu tatmin edecek... Oh ne ala .
Böylelerini pat diye terketmek lazım ki görsün vazgecilmez olmadigini. İletişim kurmaya ne gerek yok.
Cumartesi konuşalım diye sozles,cumartesi konuşma saatinde ulaşabileceği her yerden engelle:)

sizinle yaşamak istediğini yaşayıp soğuk yapmış işte neyini anlamadınız?
siz çok kaptırmışsınız kendinizi ama maalesef o aynı duyguları taşımamış

sen olaya çok duygusal bakarken onun amacı cinsellikmiş belli ki, onu da yaşadıktan sonra alacağımı aldım moduna girip uzaklaşmış işte, anlamak için daha ne olmalı ki? ve bu cinsellik onun açısından çok da iyi geçmemiş gibi. sen huzur içinde uyumuşken o gece rahat uyuyamadığını söylemiş falan mesela.

bas kçına tekmeyi bu kart horozun, boşver.

Yabancılar ılıskılere bızım gıbı bakmıyor maalesef.
Sendekı duygu yogunlupu onu korkutmus.
Bastakı tavrın kacman vs tatlı gelmos adama pesıne düşmüş.
Hala adamla neden görüşmek ıstıyorsun kı .
Adam bıtırmıs kafasında ha bıtırmese bıle arada takılır senle kı bu senı daha çok Uzer.
Ben olsam artık ıletısıme gırmem bu adamla.
Yazarsa ararsa mesafelı olurum asla güvenmem.

Bütün yazılanlara katılmakla beraber bence adam seksten çok memmun kalmamış. Zaten bütün amacı buyken bir de yaşanılan cinsellik hoşuna gitseydi sık sık olmasa bile arardı bence.
Zor olacak ama silip engelleyip hiçbir şey yaşanmamış gibi devam etmelisin.