Bir arkadaş sarsmasıyla karışan kafalar!

Peki yoğun çalışmanın fiziksel ve mental ilacı alışveriş midir? Beni en çok üzen şey sanırım özgürlüğümün alınması ve bunları dahi yapacak zamanım olmaması. Ben hep çalışan kadın olacağım ama beni 200 liralık bir mont mutlu etmeyecek. Biraz bana zaman veremezler onu ben yaratmalıyım. Bundan sonra odaklanacağım şey bu olmalı.

alışveriş değil çözüm tabii ki

ama konfor almak

yani o yoğun çalışmasaydın evde, yolda, markette her nerede zaman kaybedeceksen onları ortadan kaldırmak

mesela sabah 8 de işe gidiyorsun diyelim

evde olsan 9 da kalkıp kahvaltı hazırlayacaktın şimdi de o kahvaltını seni mutlu edecek malzemeler ile hazırlamak farklılık katmak

atıyorum eskiden beyaz peynir yerken şimdi her çeşit peynirden tatmak

bunları şimdi yapmıyorsunuz anlamına gelmesin tabii yazdıklarımız ama basite indirgenmiş örnekler

mesela severseniz kaşınıza kalıcı işlem yaptırmak dahi zaman satın almaktır, mutluluk satın almaktır

evet sizin iş yoğunluğunuzu azaltmaz ama karşısındaki artı değeri hissetmenizi sağlar

parayı hep biriktirmek için kazanırsak paranın artı değerini hissedemeyiz

mesela çalışıyorum, çocuğum özel okula gidiyor

online eğitimde komşunun akran çocuğu online birkaç saat okulda iken benimki her gün 7 saat online eğitim alabiliyor

bu bir girdi, ha bana kısa vadede bir faydası yok, yorgunluğuma da bir çözümü yok

komşum da ben evdeyim çocuğuma ders çalıştırıyorum, meyvesini soyup hazırlıyorum diyor mesela onun girdisi de bu

lakin parayı alıp kenara koyduğumda, hem geç saatlere kadar çalışıp yorulup hem çocuğum ile tarifteki şekilde ilgilenemediğimde mevcut toplumsal algılar içerisinde bunalırım

çünkü çalışmamın girdisi yoktur, biriktiriyorum derim ama kısa vadeli bir dönüş yok

zira yarın hayatta mıyım bu dahi belirli değil

sizi mutlu edecek şeyleri bulun

sizi 200 liralık mont mutlu etmez, ama yolda gördüğünüz bir köpek için ilerideki benzinliğe gidip mama alıp geri dönmek mutlu eder bunu yapamayan o kadar çok kişi var ki mesela

siz kendinize göre sizi mutlu edeceği bulun evet yorgunluğunuz azalmaz ama kendinizi daha tamam hissedersiniz

ilk yorumumdaki gibi de özellikle bu süreçte evde sizi bekleyen diğer işlerden uzak durun, hizmet alın yaşamınızı kolaylaştırın
 
Peki yoğun çalışmanın fiziksel ve mental ilacı alışveriş midir? Beni en çok üzen şey sanırım özgürlüğümün alınması ve bunları dahi yapacak zamanım olmaması. Ben hep çalışan kadın olacağım ama beni 200 liralık bir mont mutlu etmeyecek. Biraz bana zaman veremezler onu ben yaratmalıyım. Bundan sonra odaklanacağım şey bu olmalı.


Bunu belirttim zaten herkesi mutlu eden şey farklıdır diye. sizin de belki bir hobiniz vardir ona para harcarsınız belki yurtdısı seyahati vardir aklinizda ona para harcarsınız ya da evinize yardımcı tutarsınız ev temizliginizi yemeginizi yapar ev temizligi yapmaktansa calisir kazanir baskasına yaptırim diye dusunur oyle motivasyonunuz olur ama bunların hic birini yapmamak ustune bir de cok yogun calismak cok yıpratır.

Tabiki zamanın yerini hiçbir sey tutmaz. benim meslegım istersen cok yogun calisip daha cok maas alabileceğin istersen daha az calisip ona gore de maas alabilecegin bir meslek. Bu yuzden mesela ben simdi daha az maas alıyorum ama daha az calısıyorum bunu kendim tercih ettim. Şu an hamilelik var cocugumu dogurunca da 2 yıl ucretsiz izin kullanmayi dusunuyorum. ilk cocugumda kullanmadım cok yogun calistim cok yıprandım ama tamamen is hayatını birakamam hatta 2 yılda evde sıkılıp tekrar başlarım diye düşünüyorum.

Kendinizi siz tanıyorsunuz neyi mutlu edecegine siz karar verirsiniz ama cok yogun calisip motivasyon kazanacağıniz bir alan olmazsa sadece yıpranirsınız.
 
Diğer çalışanlar da işkolik belki de öyle görünmek istiyorlar bilmiyorum.

öyle görünüyorlar

muhtemelen bu daha prim yapıyordur

yıllar önce çalıştığım bir yerde bir grup erkek çalışan vardı

akşamları mesaiye kalırdı vs

neyse bir gün bilgiişlem departmanı bunları patlattı

akşamları bilgisayarda yasak delici kullanarak olağandışı sitelerde olağandışı gezintiler yaparlarmış

patron da bize laf sokar bakın adamlara günlerinin uzun bir süresini burada geçiriyorlar, çok çalışıyorlar der baskı yapardı

bir süre sonra oturur işiniz az sabredin derim

güzel günler sizin olsun

bir de pandemi de beter mesela hava düzeliyor ama haftasonu çıkmak da mümkün değil hayat hep o ofislerden ibaretmiş hissi de yoruyor
 
Ne güzel bir arkadaşınız varmış. Kıymetini bilin 😊
Çok haklı bence. Kariyer için kendinizi paralamayın. Gençlik gidince geri gelmiyor. Güzel zamanlarınızın tadını çıkarın.
 
belki haklısın

ama şimdi ben modelini seçtiğim bir perdenin maliyetini konuşamazsam kendimi yetersiz hissederim

yani bu işten anlarken neden anlamıyormuş gibi yapayım

ya da bunu eşin nasıl kabul ediyor

eşime ben X mağazada Y şeyi beğendim adamla bir konuş pazarlık yap desem şoke olur

sen beğenirken neden konuşmadın, parasını sormadan mı beğendin der

ya da şöyle söyleyeyim aynı iş için iki kişi ayrı ayrı mı gideceğiz der

aaa benim eşimin bana ihtiyacı var diye düşünmez ki

mesela bunu benim yaşasa idi 100 yaşında olacak babaannem de yapmamıştır 65 yaşındaki annem de yapmamıştır

ellerinde gelirleri olur ve onu yönetirler, pazarlığı sen yap demezler ki

ben senin eşim olsam ömrün para ile geçiyor şimdi neden pazarlığı bana bıraktın derim

tembelleştirme pasifleştirmeye katılıyorum

ihtiyaçlar kadın tarafından karşılandıkça her şeyden ellerini ayaklarını çekmeleri zaten aleni ama mali konuları erkeğe bırakalım bunun sorumluluğu onda olsun bana uzak galiba :)))

Perdeyi ben seçtim zaten, adam fiyatı da verdi. O an orada el sıkışabilirdim. Ama bana fiyat çok geldi beğendiğim perdelere de kıyamadım :) Git pazarlığı sen yap adamla sen muhattap ol dedim.
Ben dişi enerjim ile yaratıcılığımı kullanıp organize ettim, eşim erilliğini kullanıp harekete geçti.
İyi de yapmışım, eşim otomotiv sektörünün içinde. Adamla muhabbet ederken onunda bir işini çözdü daha güzel indirim aldık:) He aynı gün birlikte de gidebilirdik, seçimi ve fiyatı aynı anda halledebilirdik ama iş yoğunluğundan zamansızlık diyelim.

Detaylara çok takılma, önemli olan talep etmek, istemek.
Ha bu bir örnekti, şimdi alacağı her şeyi eşinden bekleyen kadın gelmesin gözünün önüne.
Cam önü berjerlerimi beğendim, pazarlığımı yaptım aldım mesela. :))
Hayatta tek başıma kalsam ayaklarımın üzerinde duracak gücü hissediyorum zaten. Ama ortak yaşamda neden her yükü ben sırtlanayım ki.
Yaş almak bakış açını o kadar değiştiriyor ki, eskiden tek taşımı kendim aldım şarkısında zıplarken, şimdi partnerim varsa o alsın hediye etsin kafasındayım. Benim dişil enerjim hediye almayı erkeğin ki vermeyi ister çünkü.
 
Kariyer için kendini yıpratma ne demek anlamadım. Kariyer çalışan herkes için önemlidir. Eğer kariyer yapacağı bir işi varsa. Sizin derdiniz işinizin yoğun olması belli. Umarım zamanla yoluna girer. Işı bırak dediyse biraz saçma olmuş. Mutluluk insanın kendi içinde kendi yolunda bulacağı bir şeydir. Kendi paranı kazanmak ve harcamak da sizi mutlu ediyorsa işi bırakırsanız da mutsuz olursunuz..bazilari da tam tersidir mesela bana bakacak, ne istersem alacak, erkek dediğin öyledir kafasindadir onlar da öyle mutlu olur. Yani düşünce tarzınıza göre işi bırakmak bile mutsuzluk kaynağı olabilir size. Umarım daha esnek bir işiniz olur.
 
Ben de sevmediğim masabaşı bir işte çalışıyordum ve aşırı bunalmıştım. Evlenince eşimin desteğiyle bıraktım işi. Şu an ev işleri vs bende, para kazanma eşimde. Hayatı bölüşüyoruz ve inanılmaz rahatlatıcı böyle olması. Yeri geliyor ben ona dertlerimi yaslıyorum yeri geliyor o bana... İleride durum tam tersi olabilir ben çalışabilirim onun işleri kötü gidebilir. Şu an istediğim bi alanda yüksek lisans yapıyorum. Evimle, eşimle ve kendimle ilgilenecek bolca vaktim var. Sabah 9 akşam 6 mesai yapıp kazandığım para bana malesef mutluluk getirmedi.... Şu an evimde aşırı mutluyum. Bence bakış açınızı biraz esnetin.
 
X