bütün işlerinizi programlamakla başlayın öncelikle. ama yazılı olmalı, kağıda dökmelisiniz madde madde. yazdıkça aslında yapmanız gereken ne çok şey olduğunu göreceksiniz. sonra bunları genel/acil/çok acil olarak sınıflandırın. her biri için bir dead-line/son tarih koyun. sonra o listeye iki gün hiç bakmayın. iki gün sonra öncelikleri doğru mu sıralamışsınız yoksa buhranlı ruh halinizden dolayı hatalar yapmış mısınız bakıp son halini verin listeye. haftaya pazartesi başlarım, yarın yaparım gibi ifadeler "asla" kullanmadan listenin son hali ile hemen eyleme geçin. yaptıkça tik atın veya üstünü çizin. görsel olarak o listenin azaldığını görün yani mutlaka. bu listeye edinmek istediğiniz hobilerden tutunda, mutfak dolaplarını düzenlemek gibi maddelere kadar yazın.
evde eşyaların yerini, dolapta kıyafetlerin yerini, mutfak dolabında da tabak çanağın yerini değiştirin. rutin insanı tembelleştirir. rutini bozduğunuzda tekrar zihniniz "alarm" durumuna geçer ve kendiliğinizden hareketlenirsiniz. kendinize format atmak gibi düşünün.
birde gerçekleşme imkanı olmayan, gerçekçi olmayan ama zihninizi sürekli gereksiz yere yoran ve meşgul eden dosyaları zihninizde tek tek inceleyip kapatın ve bir rafa kaldırın. nasıl ki telefon ve bilgisayarımızda ki gereksiz açık duran sekmeler/dosyalar enerjiden yiyor, aynı şeyi zihnimizde yapıyor.
ayrıca geçmişte yaşanan olumsuz deneyimlerin en güzel tarafı geçmişte kalması. cafe olayını bir deneyim/kazanç olarak koyun cebinize. emin olun ilerde o olumsuz deneyimden bile ne çok şey öğrendiğinizi göreceksiniz.
son olarak; kefir tüketin, kış mevsiminde iki ayda bir d vitamini desteği alın, öğün atlamayın, sağlıklı beslenin. bunlar seratonin üretimine destek olduğu için fiziksel olarakta depresif ruh halinden çıkmanıza destek olur.
doktor falan değilim, sadece kişisel deneyimlerim, naçizane paylaşmak istedim :). haydi bakalım, hareket zamanı :).