sevgili ebru ben bu aralar siteye sık uğrayamadım. geç bir cevap oldu kusuruma bakma.
öncelikle senin canını sıkan içini daraltan durumlar belki sıklığı değişmekle birlikte eminim tüm premature anneleri tarafından yaşanıyordur. ben yaşıyorum doğrusu.
bazen daralıyorum. bebeğime bakınca göz yaşlarımı tutamıyorum hep küvözdeki el kadar hali gözümün önüne geliyor.
geçen gün çalıştığım hastaneye uğradım arkadaşları görmek için. bu nedenle de yenidoğan seevisini ziyaret etmiş bulundum. 900 gramlık küçük bir kız yatıyordu. öyle zorlanarak nefes alıyordu ki anlatamam. makineden çıkmış kendi kendine soluyordu ama çok zorlanıyor gibiydi. her aldığı nefesle yoruluyordu. işte o an bebeğimin o halleri tekrar gözümün önünde canlandı. aynı öyleydi kızım minik yavrum. tutamadım kendimi başladım ağlamaya ama ne ağlama. uzun süre susturamadılar. herkes bir şaşkın. ne yapacağını bilemez haldeydi görmeliydin. neyse demek istediğim en ufak bir negatif uyaran bile tüm içimize attıklarımızı dışa vurmamıza neden oluveriyor. bazen kızgınlık, bazen küskünlük ne bileyim işte normalde vermeyeceğimiz tepkiler istemesekte olabiliyor. bir yanımız hep eksik. bir şeyler her an ters gidebiliyor. ya da hiçbirşey ters gitmese bile böyle ihtimallerin var olması insanı inaılmaz yoruyor ve de mutsuz ediyor. çok uzattım galiba
sana bir şey söylemek için yazmaya başladım bak nelere vardı laf. neyse sen fizyoterapistinizin otistik dediğini zannetmiş olabilir misin acaba diyecektim. bu kelimeye çok benzeyen ama tamamen farklı bir anlama gelen spastik sözünü biraz açmak istedim. prensesimiz güzel Beril'in kaslarına yeterli sinir uyarısı gitmediği için ve de bu nedenle az hareket eden kaslarda sertleşmeler başlamışsa ve bu sertleşmeler biraz ilerlemişse (kemikleşmiş gibi demesinden bunları çıkardım) spastik(kasların spazmı oluyor ama gevşeme olmadığı için sürekli kasılı kalıyor anlamında) oluşumlar başlamış demek istemiş olabilir mi? çünkü otizm arkadaşaların da bahsettiği gibi daha ileri yaşlarda bulguları belirginleşen ve tanısı çocuk nöroloji ve çocuk psikiyatrları tarafından ortak konulan bir hastalıktır. fizyoterapistin bu konuda bilgi düzeyi çok yeterli değildir diye düşünüyorum.
iyi geceler diliyorum herkese