- 28 Temmuz 2018
- 1.897
- 2.402
- 133
Bakın bu da bir genelleme.
Ortalıkta sahte uzman,psikolog,pedagog çok,evet bu konuda haklısınız ama 'tv'de konuşan herkes de ciddiye alınmamalı'
diye bir bakış açısı bence doğru değil.
Geçen akşam psikoloji profesörü Acar Baltaş CNN Türk'teydi,çocuk yetiştirme ve eğitim sistemine bakış hakkında çok güzel bilgiler verdi.
Bugün yine psikiyatri profesörü Kemal Sayar NTV'de aşk üzerine konuşulan bir programın üç konuşmacısından biriydi.
Yine psikolog Doğan Cüceloğlu -ki kitaplarını ve instagram paylaşımlarını çok beğeniyorum-
ara sıra katıldığı tv programlarında çok faydalı bilgiler veriyor.
Kısacası ölçümüz bu uzmanların tv'ye çıkmaları değil eğitim ve çalışma geçmişleri,yayınladıkları makaleler,yaptıkları araştırmalar,yazdıkları kitaplar ve söylemlerinin bilimselliğe uygunluğu olmalı.
Ne dersiniz?
O zaman ben, sizin arka arkaya yazdığınız iki cümlenin,birbirinin devamı olduğunu algılayamadım demek ki.Ben 10 yıldır tv izlemiyorum evimde tv yok. Merak ettiğim duyduğum bir program olursa internetten izlerim o kadar. Doğan Cüceloğlu'nun kitaplarını okurum ama konuşmasını hiç dinlememişimdir sanıyorum. Benim kastettiğim tvde konuşan sahte psikolog pedagoglardı tvde konuşan herkesi kastetmedim orasını okursanız anlayabilirsiniz.
Geçenlerde davalık olan bir kadın vardı sosyoloji okumuş psikolojiyle alakası yok ama psikolog ve pedagog olduğunu söyleyerek insanlara ücret karşılığında terapi yapan özellikle otistik çocuklara, tekrar altını çiziyorum o alanda bir eğitimi bilgisi olmamasına rağmen, sözde yardım eden tv programlarından eksik olmayan bir sahte psikolog. Bunun gibi tonla insan var özellikle psikoloji ve sağlık gibi insanların hassas olduğu alanlarda çıkıp konuşma yapacak kişileri tvlerin iyi araştırıp seçmesi lazım ki genelde en sansasyonel kim varsa onu oturtup konuşturuyorlar insanlar haliyle etkileniyor.
Tv'de antibiyotik zararlı dendiği için çocuğuna kullandırmayan basit bir hastalık yüzünden çocuğunun sakat kalmasına sebep olan yine tv'de duydukları aşı zararlı söylemlerini araştırmadan çocuklarına aşı yaptırmayı reddeden ve yıllar önce kayıplara karışmış hastalıkların tekrar gün yüzüne çıkmasına sebep olan kolay manipüle edilebilen insanların olduğu bir toplumda onlar dikkate almıyorsa bunu insanların orada duyduklarını dikkate almaması gerektiğini söylüyorum.
Celal Şengör'ün yer bilimi alanındaki çalışmalarını yayınlarını takip ederdim ama tvd'de kendi alanı haricinde yaptığı konuşmaları açıklamaları ciddiye almıyorum. Kendi alanı ile ilgili konuşmak için bir programa katılırsa yaptığı ve yapılan diğer çalışmalardan bahsederse severek dinlerim tabi ki. Zaten uzmanlığını bildiğiniz ve eğitimini aldıkları alanda doğruluğu kanıtlanmış bilgilere dayanarak konuşma yapan insanlarla ilgili bir şey söylemiyorum özetle.
Adem Güneş bildiğim kadarıyla Hollanda'da pedagoji eğitimi alıp,Türkiye'de sosyoloji yüksek lisansı yapmış biri.Psikoloğun belgesinin gerçek olduğuna emin misiniz?
Gerçek bir psikolog böyle saçma sapan konuşmaz.
Ayrıca; resmiyette boşanmamış gerçekte ise yıllardır ayrı olan bir ailenin çocuğuyum.
Eğer ayrılmasalardı asla evimizde mutlu olamazdık,yani çocukların mutsuz ve özgüvensiz büyümeleri mi kötü yoksa bir ebeveynini haftada bir görmesi mi? Kararını siz verin.
Söz konusu olan kişi Adem Güneş miydi?Adem Güneş bildiğim kadarıyla Hollanda'da pedagoji eğitimi alıp,Türkiye'de sosyoloji yüksek lisansı yapmış biri.
Aldığı eğitimi, kendi bakış açısı ve dünya görüşü ile takipçilerine yansıtıyor.
Ne yazık ki çocuk eğitiminde, kanun hükmünde kesin kural ve yargılar yok.
Üstelik kendisi psikolog veya psikolojik danışman değil.
Daha çok eğitim kökenli ve pedagog ünvanını kullanıyor o nedenle psikologlar da belli bir yere kadar itiraz edebiliyorlar kendisine.
Adam ''ben pedagoğum ve benim çocuk eğitimine bakış açım bu'' diyor,en fazla yanlış düşündüğünü ve kendisine katılmadığımızı söyleyebiliriz.
Evet,bir şey kaybetmiş değilsiniz tanımayarak.Söz konusu olan kişi Adem Güneş miydi?
Tanımıyorum kendisini de.
Adem Güneş okumayınMerhaba hanımlar.öncelikle kendimden bahsedeyim biraz.önceki konularımı okuyanlar belki hatırlar ama.şöyleki 3 çocuk annesi boşanmak üzere olan çalışan bir bayanım.çok ünlü bir pedagogtan başlıktakine benzer cümleler okudum az önce .neymiş boşanmak çocuklar üzerinde atom bombası etkisi yaratırmış.en kötü baba babasızlıktan iyiymiş.kadının en çok ihtiyaç duyduğu şey kocasıymış.falan filan.ben zaten suçluluk duygularıyla kıvranıyorum.resmen acı çekiyorum.diyorum ki ben bencil kötü bir annemiyim.duymak istemiyorum böyle şeyleri.olumlu şeylerde duyuyorum tabi ama 100 tane olumsuz 10 tane olumlu yani.yaşayıp göreceğim tabi ama işi abartıp hemen anlamazsınki çocuklar büyüyünce hatta evlenince anlarsın ne kadar büyük bir hata yaptığını diyenler bile var.kafayı yiyeceğim.ne duymak istiyorum onu da bilmiyorum.ben yine bildiğimi okuyacağım sanırım.sadece rahatlamak için mi yazdım kimse bana yardım edemez galiba şu aşamada.bu cendereden kendim çıkacağım.şunu da ekleyeyim o pedagogdan ve onun gibi düşünenlerden nefret ediyorum.çünkü yarama tuz basıp canımı fena halde yakıyorlar.
Okumadım zaten hiç.kitaplarını yani bunlar tesadüfen duyduğum gördüğüm fikirler.yaralıyım ya bu konuda .biri bi daha bana boşanmanın çocuklarda onarılması imkansız hasarlar bıraktığını söylerse boğacağım onu.o derece doldum yani.neyse burda söyleyen çıkmadı.tüm sinirimi ondan çıkarırdım herhalde.Adem Güneş okumayın
Gerçekten yazdığınız kara incileriyle kendisini tanımayarak iyi etmişim diyorum.Evet,bir şey kaybetmiş değilsiniz tanımayarak.
Ben de inançlı biriyim ama kendisinin çocuk eğitimi ve psikolojisiyle ilgili görüşlerinin büyük bir kısmına katılmıyorum.
Her insan gibi onun da isabetli görüş bildirdiği bazı konular var ama özellikle bu son postundaki görüşleri, bildiğiniz genelleme ve sadece kendi dünya görüşünü referans alarak yaptığı yanlı yorumlar.
'Kadının tek ihtiyacı kocasıdır' nasıl bir cümle?
'Boşanma, çocuklar üzerinde atom bombası etkisi yapar.'
'En kötü baba,babasızlıktan iyidir'
Bunlar son incileri kendisinin.
Kötü bir evlilikte boşanmamak çocuklarda onarılması imkansız hasarlar bırakır. :)Okumadım zaten hiç.kitaplarını yani bunlar tesadüfen duyduğum gördüğüm fikirler.yaralıyım ya bu konuda .biri bi daha bana boşanmanın çocuklarda onarılması imkansız hasarlar bıraktığını söylerse boğacağım onu.o derece doldum yani.neyse burda söyleyen çıkmadı.tüm sinirimi ondan çıkarırdım herhalde.
Bence bazen bir çocuğa en büyük kötülüğü kendi anne babası yapıyor nasıl mi, "mutsuz" evliliği "yürütmeye" çalışarak..boşanmak varken huzura kavuşmak varken her gün kavga ortamında tutuyorlar masum çocukları ve en büyük kötü örnek oluyorlar...Merhaba hanımlar.öncelikle kendimden bahsedeyim biraz.önceki konularımı okuyanlar belki hatırlar ama.şöyleki 3 çocuk annesi boşanmak üzere olan çalışan bir bayanım.çok ünlü bir pedagogtan başlıktakine benzer cümleler okudum az önce .neymiş boşanmak çocuklar üzerinde atom bombası etkisi yaratırmış.en kötü baba babasızlıktan iyiymiş.kadının en çok ihtiyaç duyduğu şey kocasıymış.falan filan.ben zaten suçluluk duygularıyla kıvranıyorum.resmen acı çekiyorum.diyorum ki ben bencil kötü bir annemiyim.duymak istemiyorum böyle şeyleri.olumlu şeylerde duyuyorum tabi ama 100 tane olumsuz 10 tane olumlu yani.yaşayıp göreceğim tabi ama işi abartıp hemen anlamazsınki çocuklar büyüyünce hatta evlenince anlarsın ne kadar büyük bir hata yaptığını diyenler bile var.kafayı yiyeceğim.ne duymak istiyorum onu da bilmiyorum.ben yine bildiğimi okuyacağım sanırım.sadece rahatlamak için mi yazdım kimse bana yardım edemez galiba şu aşamada.bu cendereden kendim çıkacağım.şunu da ekleyeyim o pedagogdan ve onun gibi düşünenlerden nefret ediyorum.çünkü yarama tuz basıp canımı fena halde yakıyorlar.
Peki bosanma nedeniniz ney de soyluyor bunlari? Hic bi neden yoktu hersey gulluk gulistanlikti ve siz sizofrenlik yapip da mi aldiniz sanki bu karari? Bu raddeye getirmeseymis esiniz....Yanlış anladınız koz olarak kullanan ben değilim eşim başımı beynimi yedi günlerdir.hata yapıyorsun çocukların hayatıyla oynuyorsun.diyip duruyor.
Merhaba hanımlar.öncelikle kendimden bahsedeyim biraz.önceki konularımı okuyanlar belki hatırlar ama.şöyleki 3 çocuk annesi boşanmak üzere olan çalışan bir bayanım.çok ünlü bir pedagogtan başlıktakine benzer cümleler okudum az önce .neymiş boşanmak çocuklar üzerinde atom bombası etkisi yaratırmış.en kötü baba babasızlıktan iyiymiş.kadının en çok ihtiyaç duyduğu şey kocasıymış.falan filan.ben zaten suçluluk duygularıyla kıvranıyorum.resmen acı çekiyorum.diyorum ki ben bencil kötü bir annemiyim.duymak istemiyorum böyle şeyleri.olumlu şeylerde duyuyorum tabi ama 100 tane olumsuz 10 tane olumlu yani.yaşayıp göreceğim tabi ama işi abartıp hemen anlamazsınki çocuklar büyüyünce hatta evlenince anlarsın ne kadar büyük bir hata yaptığını diyenler bile var.kafayı yiyeceğim.ne duymak istiyorum onu da bilmiyorum.ben yine bildiğimi okuyacağım sanırım.sadece rahatlamak için mi yazdım kimse bana yardım edemez galiba şu aşamada.bu cendereden kendim çıkacağım.şunu da ekleyeyim o pedagogdan ve onun gibi düşünenlerden nefret ediyorum.çünkü yarama tuz basıp canımı fena halde yakıyorlar.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?