Boşluğa düşmek

Lohusalıktan bacım 8 aylık benim kızım bende benzer durumdayım ama aştım. Tülay kökü dinle YouTubedan bol bol. Kilodan kaynaklı bunalımdayım ilk kez bu kilolardayım. 4 aylıkken bu kadar değildim hılza 76 dan 87 oldum. Psikolojik gücünü geri kazan geçicek. Gevşeme nefes egzersizleri yap. Kızın büyüsün anne baba dicek gülücek eğleneceksiniz. Şimdi benimki kaçıyor benden babası gelince. Sırıtıyor bana gelmiyor. İyiyiz ya iyi olucaz anneyiz biz.
 
Ah çiçeğim anlatabiliyorsun. Minik tedaviyle atlatırsın. Farkında olarak yarısını tamamlamışsın
 
Baskasini alintiladigini görmedim. Dikkat etmedim açıkçası. Bu ilk oluyor bundan sonra olmaması için dikkat edeceğim artık.
Sitedeki İnsanları kategorize etmişsiniz ya, bir kısım da var ki "bir yanlış goreyimde hemen laf sokmalı yorum atayım" diyenler var. İşte en sinir bozucu grup onlar. İyi geceler
 
İnsan vücudunda yağ dokusu bir organdır endokrin organı ben bunu çok araştırdım okudum hem lohusasın hem de kilo ikisi birden çok gelmiş alışık değilsen kiloya etkiler şekerini etkiler. Sağlıklı insan zaten kilolu olmaz. Altında yatan sebep vardır muhtemelen obez değilsin. Tüm hün hiçbir şey yememek normal değil sonrasında böyle gözün döner. Bebek ne kadar bilmiyorum ama 2 3 gün 2 saat vs ayrı kalın spora gidin gebelikte ve doğum sonrası enkaz var maalesef bebek parazit gibi anneden her şeyi çalar beynini manipüle eder. Değerlere baktırın mutlaka
 
Bi psikiyatriye git istersen emzirmiyorsan belki düşük doz bir ilaç başlanabilir. Depresyona girmişsin, tükenmişlik sendromu gibi duruyor. Çocuktan dolayı birazda kendini ihmal etmişsin sanırım ya da kilolara taktın kafan sürekli mutsuz olmak için bahaneler üretiyor gibi. İleride çalışırsın belki tutunacak bi dala ihtiyacın var gibi en kötüsüde insan ne ona iyi gelir onuda bilemiyor bende öyleyim ama sen biraz daha ilerdesin kafa olarak
 
Son düzenleme:
O zaman hala neden bu adamla berabersiniz ? Demek ki sizin için doğru insan bu adam değil veya birbiriniz için doğru insanlar değilsiniz. Neden bu adamla zaman kaybediyorsunuz ki ?
Çünkü o değil başkasıda olsa o da 4/4 lük olmayacak onu biliyorum. İlk hayatıma giren kişi değil ki diğerlerlerinide gördüm sorunsuz bir adam yok. Herkeste iyi olan ve kötü olan yönler de var neticede ben de dört dörtlük değilim. Elbetteki ters Düştüğümüz noktalar olabiliyor ama en ufak ters düşme de ayrılırsak zaten hayatımıza yalnız devam etmemiz gerekiyor. Ve ben artık mükemmel adamı arayarak ömrümü geçirmek istemiyorum. Dikenleriyle sevmek lazım bazende şikayet etsekte..
 
escada35 yazdıklarına ve kendini ifade edişine bakarak bu adamdan ve bu ilişkiden daha iyisine layık olduğunu düşünüyorum. "Zaman geçiyor, hangimiz mükemmeliz ki" vb derken kendine haksızlık etmezsin umarım.

Yaş, biyolojik saat paniğiyle hareket eden, sonrasında ayrılık ve uzun mahkeme süreçleriyle uğraşan konu sahiplerine ait çok konu okuduk forumda.

Karşındaki adamın hatalarını örtmediğinden, onun adına bahaneler bulmadığından emin ol en azından.

Bugün ortada bir resmiyet, kanuni haklar, evde ağlayan veya hırçınlaşan bir çocuk yokken anlayışsız olan adam; bu şartlar altında anlayışlı olur mu mesela ?
 
hayır esim destek olur ev işlerinde. kaldı ki aksama kadar tek bir çöp kaldırmasam da laf etmez, karışmaz. çoğu zaman sen yapma, aksam gelince ben hallederim der. aöa rahat edemiyorum. cocuk uyuduğunda veya keyfi yerindeyken topluyorum, ediyorum vs. ama evet sürekli her anı doldurman, sürekli şunu yapayım, bunu yapayım diye planlamak da yorucu. ama drdiğim gibi yapmasam daha çom rahatsız hissedeceğim
 
evet.. eskiden ölümden korkardım. simdi bir yandan bebeğimin büyüdüğümü görmek istiyorum ama bir yandan da ölsem de kurtulsam diye düsünüyorum sürekli. sesli dile getiremiyorum cünkü kücük bir bebeğim var.. korkuyorum bu düsüncelerim yüzünden bebeğime bakamayacağımk düsünürler diye
 
bedenimden memnun değilim.. spora gidiyorum ama dediğim gibi bazen kendimi tutamayıp tatlıya abanıyorum. esim engellemeye çalışıyor. bugün öyle oldu mesela.. sabahtan beri zaten abur cubur yiyorum.. aksam da isteyince laf etti. neden iraden yok falan dedi. sürekli motivasyon konusmalarından bıktım.

ama kendimi sevmememin tek nedeninin de fiziksel olduğunu düsünmüyorum. ruhsal olarak çok yorgunum. dönüp bakmak bile istemeyeceğim yaşlı, pasaklı bir ihtiyar gibi hissediyorum kendimi. ama ruhen. dıs görüntü olarak değil. aynaya bakınca gördüğüm hosuma gidiyor giyinip kuşandığımda. ama içten yorgunum. arkadaslarımla sohnetlerde konuları takip edemiyorum, konusurken esimle dahi gözgöze gelemiyorum. soru sorulduğjnda bazen cevap vermiyorum bile. süreki oflayıp pufluyorum. insana bir soruya cevap vermek neden yorucu gelir ya? su an sadece bebeğime karşı sabırlıyım. onunla gülüp eğleniyorum, onun için yaptığım ve planladığım seylerde hevesliyim. onun dısında yok yani içimden gelmiyor
 
sürekli kontrole gidiyorum.. sağlık açısından hiçbir sorunum yok. çok sükür her seyim iyi.

bebekten ayrı vakit geciriyorum. esim evdeyken arkadaslarımla çıkıyorum ve hafatada 3 gün spora gidiyorum. bebekten ayrılmak iyi hissettirmiyor bana açıkcası. çünkü tek kendimi tatmin edebildiğim konu annelik olduğu için bebeğim etrafta değilken amaçsızım. bu arada bebeğimle iyiyim. gülüyoruz eğleniyoruz.. hamileyken hep mutlu bir insan olsun diye dua ettim.. çok şükür neşeli bir bebek.. ilk zamanlar zordu ama 3.aydan itibaren çok güzel her sey. bebek bu tabii ki yorduğu zamanlar da var ama genel olarak rahat bir bebek. ama bebek konusu da ince bir telde duruyor sanki. salyası aksa ve temizlemesem o an hemen ben ne biçim anneyim, sokak çocuğu gibi görünüyor bebeğim triplerine giriyorum. oğlum istediğini yaptırmadan susan bir bebek değil. uykusu varsa o an uyutmalısınız, kucağa gelmek istiyorsa o an almalısınız. ama bazen işim oluyor, ocağa yemek koymus oluyorum veya tuvalette vs oluyorum. işiö bitene kadar ağlıyor.. ağlamak da değil, çığlık atıyor. geriliyorum böyle olunca. komsular duyacak ve ne biçim anne, cocugunu susturmuyor diyecekler diye düsünüyorum. halbuki kime ne bebek benim bebeğim. ay ne biliyim yoruldum çok
 
Tek nedeni tabiki fiziksel değildir ama bedenini sevmemek hayatı büyük ölçüde negatif yönde etkiliyor. Ruhsal olarak yorgunluğun sebebi aslında geçmişe yüklediğimiz duygular. Bizi yoran şey duygulardır. Geçmişinizde zor bir hayat yaşadınız mı ya da bazı şeyler için çok çabalamanız gerekti mi ? Çünkü bazen tam istediğim yerdeyim dedikten sonra geçmişin yükleri çıkmaya başlar. Bu süreçte psikolog desteği alabilirsiniz. Ama dediğim gibi her şey istediğim gibi ama ben memnun değilim durumu mümkün değil. Mutlaka bir şey vardır bilinçli olarak yoksa bilinçaltında vardır.
 
cocuk sahibi olma yolunda kendimi çok hırpaladım. esimde de bende de sorun vardı ve umutsuzdum. buna rağmen çabaladım sürekli. saçma veya değil her seyi denedim bebek sahibi olabilmek için. hamileyken de 6.aydan sonrası benim için çok stresli gecti. ailemin yanında ve esimden ayrıydım mecburi sebeplerle. sürekli ağlıyordum ve neden bilmiyorum ama bebeğimi kucağıma alabileceğime inanmıyordum. o dönem terapi alıyordum. anksiyete vs dendi. çok işime yaramadı açıkcası.

sağlıklı ve güzel bir doğum gecirdim ama doğum sonrası da bebeğim ve cevrem çok sınadı beni. yetersiz hissettirildim sürekli. sadece esim destekcim oldu.

o zamanlara göre su an her sey çok daha kolay ve güzel. herkesten uzaktayım.. çekirdek ailemle başbaşayız. sanırım sürekli bir seylerle savaştıktan sonra sakinleşmek iyi gelmedi. kaos mu seviyorum nedir bilmiyorum. ama sürekli bir sey olsun bekliyorum. ne olmasını beklediğimi bilmiyorum ama.

yani ömrüm boyunca em çok istediğim şey bir evlattı ama simdi ne yetmeyen bana anlamıyorum. bu aralar tasınma vs gğndeminde olduğumuz için terapiyi erteliyorum. ama içten içe çok inancım da yok bir seyleri düzelteceğine.

düzenli spora, kuaföre, yürüyüşlere vs gidiyorum. hepsinde de iyi gelir diye düsünerek basladım. hiçbiri iyi gelmedi. bitse de eve gitsem modundayım hep
 
Anladım şimdi o süreçte savaş moduna girmişsiniz. Bebeğin sağlıklı gelebilmesi ve sonrası için endişelere kapılmışsınız. O dönemden itibaren gelecekte yaşamaya başlamışsınız. Hala o savaş modundasınız o nedenle gözünüz gelecekte an'dan zevk alamıyorsunuz. Eğer yapmak isterseniz kendimde uyguladığım birkaç öneride bulunacağım, iyi geleceğine eminim. Önce güzel bir duş alın, kendinize sevdiğiniz bir içeceği yapın ama yanında atıştırmalık olmasın. Yalnız kalabileceğiniz bir odaya geçin. Kağıt ve kalem alın bir de el aynanızı alın yanınıza. Mum da olursa süper olur ama yoksa problem değil. Bugünün tarihini atın kağıdın üst ortasına, altına da kendi isim ve soyisminizi büyük yazın. Altına bu çocuk sahibi olma yolunda başlangıç ve bugüne kadar ki olan tüm yaşadıklarınızı yazın. Ve bunları yaşarken ne hissettiniz. Ama objektif olun kendinizi kandırmayın neyse o. Çünkü bu kağıdı yırtıp atacaksınız. Ne yaşamıştım diye şu an hatırlamadıklarınızı hatırlamaya çalışmayın. Sadece bırakın duygularınız aksın kendilerini size farkettirsinler. Her şeyi yazdığınız o kağıdı 3 kere baştan sona okuyun. Gözlerinizi kapatıp o duyguları hissedin ve hepsini kabul edin. Örneğin: ''bir çok şeyle savaşmak zorunda kaldım çok yoruldum ama şu an benim için her şey yolunda tüm yaşadıklarımı kabul ediyorum, şükrediyorum'' deyin. Bunları da yaptıktan sonra aynayı elinize alın ve kendi yüzünüze bakarak ''şu an istediğim hayatı yaşıyorum benim için her şey yolunda, güvendeyim, şükrediyorum'' deyin bunu kendi sesinizle söyleyin iç sesinizle değil. Fısıltıyla da olabilir. Bu olumlamayı ard arda 15- 20 defa söyleyin ama yavaş yavaş, heceleyerek. Sonra kağıdı yırtın, atın. Bu uygulamayı her gün sabah ve akşam uygulayın. 1 hafta içinde çok daha iyi hissedeceksiniz. Dediğim gibi bu süreçte psikolog desteği de alabilirisiniz. Algınızı gelecekten şimdiye çekmeniz lazım. Ben bunun için kahve içiyorsam ''şu an ne güzel keyifli bir kahve içiyorum'' diyordum. Spora gidiyorsunuz ya ''şu an bedenim için çalışıyorum ve keyifliyim'' deyin. Olumlamalarda şimdiki zaman ve her şeyin yolunda olduğunu belirtin kendinize. Başlarda komik gelecek ama sonuçları süper oluyor. Algımız neredeyse o alanı çoğaltırız. O nedenle hep olmasını istediğimiz şeylerde ve an'da kalalım. İşin güzelliği anında etkisi başlıyor bir kez yaptığınızda zaten farkedeceksiniz. Ama tabiki yapıp yapmamak size kalmış.
 
Çocuklu hayata adapte olmak böyle bir süreç. İlk iki sene özellikle çok kötü geçmişti benim de. Yeni hayatını kabullenmek, bundan sonra hep böyle olacak hisleri geliyor insana. Zamanla düzen oturuyor, yeni hayatından da zevk alıyorsun.
 
Mükemmel insan yok belki ama sizin için mükemmel biri olabilir. Yani tamamen size uyumlu, her kısmından memnun olduğunuz ilişkiler de mümkün.
Yaşım geçiyor diye bir şeylere kendinizi mecbur hissetmişsiniz. Ama her ilişki böyle değil. İçinize sinem, size gerçekten iyi gelecek biri de olabilirdi. Bana da hata yapıyorsunuz gibi geldi.
 
Geçiş dönemi diye okudum. Şu an sorumluluk arttı, vücut değişti,hayat rutini değişti, duygular farklı boyuta evrildi. Çok normal. Bunun için 1-2 seneye ihtiyacınız var.
Yine de siz bir yerlere çıkın. Bir seyler yapın. Elinizden geldiğince aktiviteleri artırın. Kendinizden manevi yükü kaldırmaya çalışın. İyisiniz. Bebeğiniz iyi. Hep iyi olacak
 
Yazınızı okurken kendime benzettim . Ben de bir hiçlik içinde kaybolmuş gidiyorum. Erkenden ölsem de kurtulsam bu dünyadan diye dua ediyorum. Hiç yaşama hevesim yok. Ölümü düşününce seviniyorum. Öyle başıboş amaçsız yaşıyorum. Yataktan zar zor kalkıyorum. Anda kalamıyorum. Ya geçmişi ya da geleceği düşünüyorum. Düşünceler içinde boğuluyorum. Yaşamaktan korkuyorum galiba. Gelecek kaygısı peşimi bırakmıyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…