7 senedir bu sektörde çalışıyorsunuz yani artık 30 yaşı geçmişsiniz
bence bunu -artık- kendinize yapmayın
ben de çok deli mesailerle çalıştım....senelerce de bunu yaptım kimseye yaranılmıyor bile. sizden gidiyor yaşınız 40'a vurunca beden iflas eder.
kalan son enerjimi de kendi işimi kurmak geliştirmek için harcadım
artık normal saatlerde çalışıyorum -tabi bana göre normal yoksa tr'de çalışanların büyük kısmı da lak lak et çay kahve iç sigara içmeye çık, işyerinde kahvaltı yap whatsapp'da 13802357 tane mesaj gelsin gitsin... takılıyorlar biliyoruz. hele devlette. ben normal 8 saat bilfiil mesaiyi asla sektirmem ama bugün 6da başlarım yarın 14'te o başka. böyle esnekliklerle zaman yönetmeye çalışıyorum.
dişinizi gösterin
mail attım cevap yok mail attım cevap yok demeyin.
resmi prosedürünüz neyse başlatın
3 aydır fazla mesaimiz toplam şu kadar saat ekibin yarısı yok, bunu devam ettiremeyiz bundan sonra normal mesai neyse o kararı verin, kararınızı da uygulatın.
sözlü konuşuyorsanız yalvarmayın...ayrılacam tazminatımı hesaplıyorum diyin.
iş bulamam diye korkuyorsanız bile hissettirmeyin. "akademik çalışmayı" düşünüyorum diyin...genelde kadınlar bir yerden sonra akademik işlere yöneldiği için bu çok var zaten. deyin yani kendinizi ağırdan satın biraz.
özel sektör sizin gidemeyeceğinizi düşünürse ananızı ağlatır...bu kadar basit.
ayrıca sanki vakıf/dernek/insanı yardım vs. gibi "ulvi" işlerde çalışan arkadaşlar böyle bir "çok kutsal iş yapıyorum" bırakmayayım kafası oluyor.
aynı şey böyle çoook elit (papyonlu fularlı) patronları olan arkadaşlarımda da var. ya bana ne elitliğinden isterse köylü amca olsun patron. yeter ki bana hakkımı versin işime saygı duysun...benim "elit" hiç bir patronum 12 saat mesailerde ne yiyor ne içiyor bu insanlar bile demezdi. hepsi egoist sadece kendini düşünen insanlardı. sizin sektörde de sanıyorum bir üretim satış vs. olmadığı için bürokrası işleri çok fazla sanırım çok ayrı ayrı yönetim unsurları var ve bir yönetim kurulu kararı alınır işler yürür gibi bir şey yok . tahminim bu tabii. ama neyse ne sonuçta kabak sizin başınıza patlıyor.
bırakın Allah aşkına, para için çalışıyoruz hepimiz.
İnsan hakkı kurumu önce kendi çalışanına hakkını versin...
Siz başkalarına yardım edebilmek için önce kendinize yardım edebilmelisiniz.
Ben olsam aynen böyle yazardım. işime olan saygım bunu gerektirir bir kere.
kendi çalışanını hakkına saygısız insan hakkı kurumu, yemişim kurumsallığını da ulviliğini de kar amacı gütmeyen kuruluşunu da, kendilerini yönetmeyi becersinler önce de sonra birilerine yardım etsinler.