Çocuğumu kaybetme korkusu

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Merhabalar yine ben ve yine buraya çaresizliğimi dökmeye geldim.
Bir önceki konumu yukarıya alıntıladım. Nitekim haftasonu alamadı babası oğlumu, istemedim, izin vermedim.
Ama ne yaptı? İnat, intikam duygusu, öfke, canımı yakma arzusu bu...
Pazartesi okuldan aldı çocuğu, tamam dedim, bu gece kalacak mı sende, kalacak dedi, yarın getiririm dedi, tamam dedim.
Salı akşamı bekledim, getirmedi. Bir gece daha kalacak bende diye aradı. Sinirlendim ama sustum çünkü hala mahkemeden geçici velayet çıkmadı. Çarşamba akşamı bekledim, getireceğim dedi, sonra aradı, arkadaşlara geldik, onların çocuğuyla oynuyor oğlum, gelmek istemiyor, bu gece de kalacağız burda dedi. (Arkadaşlarını karı-koca tanıyorum, evliyken çok sık görüşür, kalırdık birbirimizde, burda bir sorun yok) Tabi ben delirdim bu sefer. Bir gece için konuşmuştuk, bana oğlumu getir dedim. Getirmiyorum, ben de babasıyım, benim de hakkım onu görmek vs dedi. Dedim ki ben bugüne kadar asla senin görmeni engellemedim, istediğin zaman gördün, aldın. Ama 1 gece dedin, 3 gece kalacak, bunu inat diye yapıyorsun getir dedim. Çok sinirlendim, kontrolümü kaybettim, polisi arar, çocuğumu aldırırım dedim. Ara dedi kapattı telefonu.
Sonra avukatı aradı, o da üstüme geldi. Ortada henüz velayet yok, istediği zaman alır, bırakır, babası onun, vs. Uzaklaştırma kararım var dedim. Onun süresi bitti dedi avukatı. Takip ediyorlarmış demek ki, tesadüf değil bu zamanlama. Baya bi atıştık avukatıyla, hadi çağır bakalım polisi, ne yapacaklar merak ediyorum, dedi. Tabi hiçbirşey yapamazdım, çünkü tedbir kararımın süresi bitmişti, uzatılması için başvurduk ama karar çıkmadı henüz.
Avukatı üstü kapalı tehdit etti, gerekirse bu konuda dava açarız dedi (velayet davasını kastediyor). Ben de delirdim tabi, açın dedim, hadi alabiliyorsanız açın dedim.
İlk kez kontrolümü kaybettim, ilk kez fevri davrandım ama çocuğumu çok merak ediyordum, çok özlemiştim, ilk kez 3 gece ayrı kaldım oğlumdan, bütün gece ağladım.
Evet, alışmam lazım belki bu ayrılıklara. Ama yapamıyorum, beni bu süreçte ayakta tutan oğlumun varlığıymış, o yanımda değilken çok çaresizim, çok zayıfım. Bir anda yıkıldım, resmen yıkıldım.
Perşembe sabahı konuştum oğlumla, bana anne ben seni özlemedim, oyun oynuyorum arkadaşımla dedi, işyerinde hıçkıra hıçkıra ağladım.
Akşama doğru mesaj attım, oğlumu lütfen getir dedim, getiricem yazdı, akşam 8.30 da getirdi.
O saate kadar kalbim patlayacak gibi acıyordu, oğluma sarılınca hayata döndüm.
Ancak... Oğlum bana karşı çok soğuk. Çok durgun ve mutsuz. Dün akşam üzgünüm diyip durdu. Neden dedim, babam da bizim evimize gelsin, o da bizimle yaşasın dedi. Oyun oynamak istedim, istemiyorum dedi, benim uykum var dedi, erkenden gidip uyudu. Sabah uyandığında hala çok üzgünüm anne, ben artık hep üzgün olacağım dedi. Hiç gülmicem dedi. Sabah okula gitmek istemedi, zor ikna ettim.
Belki okuyanlara çok saçma gelecek ama ben oğlumu kaybedecek gibi hissediyorum. Ödüm kopuyor. Ölecek gibi oluyorum bu düşünce gelince. Benden onu alacaklar gibi geliyor, beynim uyuşyor. Bi de o böyle benden uzaklaşınca...
Ne yapacağım, nasıl aşacağım bu korkuyu, o daha minicik bir çocuk, yaptıklarına söylediklerine çok mu anlam yüklüyorum?
Yine değerli fikirlerinize ihtiyacım var.
Lütfen üzülme ve korkma,6 yaş altı çocuk her halükarda annede kalıyor.Ucunuzle ayrı ayrı görüşme yapacaktir sosyal hizmet uzmanı.Cocukla anne ilişkisine de ayrıca dikkat ediyor ama çocuk bu 3 gün eğlendi diye hemen etkisinde kalsa da bolca vakit geçirirseniz birlikte yine 360 derece dönecektir çocuk bu.Sosyal hizmet uzmanınin nelere dikkat ettiğini istersen yazarım ayrıntılı.Biz o basamağı geçtik çok şükür ama dediğim gibi 6 yaş altı çocuk sende kalır.Babayla şahsi ilişki düzeni kararı gelince o surelerin dışına çıkmazsin çocuğun da kafası karışmaz.6 yaşından sonra da düzenini bozmak istemez artık hiç korkma
 
Merhabalar yine ben ve yine buraya çaresizliğimi dökmeye geldim.
Bir önceki konumu yukarıya alıntıladım. Nitekim haftasonu alamadı babası oğlumu, istemedim, izin vermedim.
Ama ne yaptı? İnat, intikam duygusu, öfke, canımı yakma arzusu bu...
Pazartesi okuldan aldı çocuğu, tamam dedim, bu gece kalacak mı sende, kalacak dedi, yarın getiririm dedi, tamam dedim.
Salı akşamı bekledim, getirmedi. Bir gece daha kalacak bende diye aradı. Sinirlendim ama sustum çünkü hala mahkemeden geçici velayet çıkmadı. Çarşamba akşamı bekledim, getireceğim dedi, sonra aradı, arkadaşlara geldik, onların çocuğuyla oynuyor oğlum, gelmek istemiyor, bu gece de kalacağız burda dedi. (Arkadaşlarını karı-koca tanıyorum, evliyken çok sık görüşür, kalırdık birbirimizde, burda bir sorun yok) Tabi ben delirdim bu sefer. Bir gece için konuşmuştuk, bana oğlumu getir dedim. Getirmiyorum, ben de babasıyım, benim de hakkım onu görmek vs dedi. Dedim ki ben bugüne kadar asla senin görmeni engellemedim, istediğin zaman gördün, aldın. Ama 1 gece dedin, 3 gece kalacak, bunu inat diye yapıyorsun getir dedim. Çok sinirlendim, kontrolümü kaybettim, polisi arar, çocuğumu aldırırım dedim. Ara dedi kapattı telefonu.
Sonra avukatı aradı, o da üstüme geldi. Ortada henüz velayet yok, istediği zaman alır, bırakır, babası onun, vs. Uzaklaştırma kararım var dedim. Onun süresi bitti dedi avukatı. Takip ediyorlarmış demek ki, tesadüf değil bu zamanlama. Baya bi atıştık avukatıyla, hadi çağır bakalım polisi, ne yapacaklar merak ediyorum, dedi. Tabi hiçbirşey yapamazdım, çünkü tedbir kararımın süresi bitmişti, uzatılması için başvurduk ama karar çıkmadı henüz.
Avukatı üstü kapalı tehdit etti, gerekirse bu konuda dava açarız dedi (velayet davasını kastediyor). Ben de delirdim tabi, açın dedim, hadi alabiliyorsanız açın dedim.
İlk kez kontrolümü kaybettim, ilk kez fevri davrandım ama çocuğumu çok merak ediyordum, çok özlemiştim, ilk kez 3 gece ayrı kaldım oğlumdan, bütün gece ağladım.
Evet, alışmam lazım belki bu ayrılıklara. Ama yapamıyorum, beni bu süreçte ayakta tutan oğlumun varlığıymış, o yanımda değilken çok çaresizim, çok zayıfım. Bir anda yıkıldım, resmen yıkıldım.
Perşembe sabahı konuştum oğlumla, bana anne ben seni özlemedim, oyun oynuyorum arkadaşımla dedi, işyerinde hıçkıra hıçkıra ağladım.
Akşama doğru mesaj attım, oğlumu lütfen getir dedim, getiricem yazdı, akşam 8.30 da getirdi.
O saate kadar kalbim patlayacak gibi acıyordu, oğluma sarılınca hayata döndüm.
Ancak... Oğlum bana karşı çok soğuk. Çok durgun ve mutsuz. Dün akşam üzgünüm diyip durdu. Neden dedim, babam da bizim evimize gelsin, o da bizimle yaşasın dedi. Oyun oynamak istedim, istemiyorum dedi, benim uykum var dedi, erkenden gidip uyudu. Sabah uyandığında hala çok üzgünüm anne, ben artık hep üzgün olacağım dedi. Hiç gülmicem dedi. Sabah okula gitmek istemedi, zor ikna ettim.
Belki okuyanlara çok saçma gelecek ama ben oğlumu kaybedecek gibi hissediyorum. Ödüm kopuyor. Ölecek gibi oluyorum bu düşünce gelince. Benden onu alacaklar gibi geliyor, beynim uyuşyor. Bi de o böyle benden uzaklaşınca...
Ne yapacağım, nasıl aşacağım bu korkuyu, o daha minicik bir çocuk, yaptıklarına söylediklerine çok mu anlam yüklüyorum?
Yine değerli fikirlerinize ihtiyacım var.
Yahu anlamadığım avukatı kim oluyor da seni arayip tehdit edebiliyor. Sizin avukatiniz yok mu? Siz avukatıyla muhattap olmak zorunda değilsiniz. Avukatinizla iletişim kursunlar. Size göz dağı vermişler ve başarıya ulaşmışlar. Avukatiniza danışın ama sonuçta onların yaptığı da psikolojik şiddet şuan.
 
Çocuğunuz sizi unutmaz, sevmekten vazgeçmez, size sırtını dönmez. Her şey daha yeni ve hayatında ilk defa böyle bir süreç yaşıyor. Yaptıkları söyledikleri gayet normal. Psikolojik desteğe devam edin.
 
Yahu anlamadığım avukatı kim oluyor da seni arayip tehdit edebiliyor. Sizin avukatiniz yok mu? Siz avukatıyla muhattap olmak zorunda değilsiniz. Avukatinizla iletişim kursunlar. Size göz dağı vermişler ve başarıya ulaşmışlar. Avukatiniza danışın ama sonuçta onların yaptığı da psikolojik şiddet şuan.

Karşı taraf da avukatı da y.vşak afedersiniz


Bir kadına çocuğuyla şantaj yapmaktan çekinmiyorlar şefersizler

Ayrıca avukat bir uyuşturucu bağımlısı ve tecavüzcü pisliği savunuyor. Para için şu yapılmaz yanş Allah akıl fikir versin

Aynı şeyi yazmaya geldim karşı avukat sindirme politikası uyguluyor. Konu sahibesi senden korkmuyorum y.vşak sakın beni arama diyip yüzüne kapatmalı
 
Karşı taraf da avukatı da y.vşak afedersiniz


Bir kadına çocuğuyla şantaj yapmaktan çekinmiyorlar şefersizler

Ayrıca avukat bir uyuşturucu bağımlısı ve tecavüzcü pisliği savunuyor. Para için şu yapılmaz yanş Allah akıl fikir versin

Aynı şeyi yazmaya geldim karşı avukat sindirme politikası uyguluyor. Konu sahibesi senden korkmuyorum y.vşak sakın beni arama diyip yüzüne kapatmalı
Büyük ihtimalle de karşı avukat bayandır. Bende benzer seyleri yaşadım. Açmadım aradı sürekli, meşgule attım mesaj atmaya başladı. En son bir kez daha ararsan seni baroya şikayet edeceğim mesajlarıni kanıt gösterip dedim kesti aramayı. Yahu avukat bu yaa diyorlar ya avukat önemli. Bence değil kendi işini kendin takip edeceksin onların sadece hukuki bilgisinden yararlanacaksin. . Çünkü meslek gereği yalana, hileye her türlü pisliğe aliskinlar... Senin avukatın 3 kuruşa seni bile satabilir diye düşünüyorum
 
Merhabalar yine ben ve yine buraya çaresizliğimi dökmeye geldim.
Bir önceki konumu yukarıya alıntıladım. Nitekim haftasonu alamadı babası oğlumu, istemedim, izin vermedim.
Ama ne yaptı? İnat, intikam duygusu, öfke, canımı yakma arzusu bu...
Pazartesi okuldan aldı çocuğu, tamam dedim, bu gece kalacak mı sende, kalacak dedi, yarın getiririm dedi, tamam dedim.
Salı akşamı bekledim, getirmedi. Bir gece daha kalacak bende diye aradı. Sinirlendim ama sustum çünkü hala mahkemeden geçici velayet çıkmadı. Çarşamba akşamı bekledim, getireceğim dedi, sonra aradı, arkadaşlara geldik, onların çocuğuyla oynuyor oğlum, gelmek istemiyor, bu gece de kalacağız burda dedi. (Arkadaşlarını karı-koca tanıyorum, evliyken çok sık görüşür, kalırdık birbirimizde, burda bir sorun yok) Tabi ben delirdim bu sefer. Bir gece için konuşmuştuk, bana oğlumu getir dedim. Getirmiyorum, ben de babasıyım, benim de hakkım onu görmek vs dedi. Dedim ki ben bugüne kadar asla senin görmeni engellemedim, istediğin zaman gördün, aldın. Ama 1 gece dedin, 3 gece kalacak, bunu inat diye yapıyorsun getir dedim. Çok sinirlendim, kontrolümü kaybettim, polisi arar, çocuğumu aldırırım dedim. Ara dedi kapattı telefonu.
Sonra avukatı aradı, o da üstüme geldi. Ortada henüz velayet yok, istediği zaman alır, bırakır, babası onun, vs. Uzaklaştırma kararım var dedim. Onun süresi bitti dedi avukatı. Takip ediyorlarmış demek ki, tesadüf değil bu zamanlama. Baya bi atıştık avukatıyla, hadi çağır bakalım polisi, ne yapacaklar merak ediyorum, dedi. Tabi hiçbirşey yapamazdım, çünkü tedbir kararımın süresi bitmişti, uzatılması için başvurduk ama karar çıkmadı henüz.
Avukatı üstü kapalı tehdit etti, gerekirse bu konuda dava açarız dedi (velayet davasını kastediyor). Ben de delirdim tabi, açın dedim, hadi alabiliyorsanız açın dedim.
İlk kez kontrolümü kaybettim, ilk kez fevri davrandım ama çocuğumu çok merak ediyordum, çok özlemiştim, ilk kez 3 gece ayrı kaldım oğlumdan, bütün gece ağladım.
Evet, alışmam lazım belki bu ayrılıklara. Ama yapamıyorum, beni bu süreçte ayakta tutan oğlumun varlığıymış, o yanımda değilken çok çaresizim, çok zayıfım. Bir anda yıkıldım, resmen yıkıldım.
Perşembe sabahı konuştum oğlumla, bana anne ben seni özlemedim, oyun oynuyorum arkadaşımla dedi, işyerinde hıçkıra hıçkıra ağladım.
Akşama doğru mesaj attım, oğlumu lütfen getir dedim, getiricem yazdı, akşam 8.30 da getirdi.
O saate kadar kalbim patlayacak gibi acıyordu, oğluma sarılınca hayata döndüm.
Ancak... Oğlum bana karşı çok soğuk. Çok durgun ve mutsuz. Dün akşam üzgünüm diyip durdu. Neden dedim, babam da bizim evimize gelsin, o da bizimle yaşasın dedi. Oyun oynamak istedim, istemiyorum dedi, benim uykum var dedi, erkenden gidip uyudu. Sabah uyandığında hala çok üzgünüm anne, ben artık hep üzgün olacağım dedi. Hiç gülmicem dedi. Sabah okula gitmek istemedi, zor ikna ettim.
Belki okuyanlara çok saçma gelecek ama ben oğlumu kaybedecek gibi hissediyorum. Ödüm kopuyor. Ölecek gibi oluyorum bu düşünce gelince. Benden onu alacaklar gibi geliyor, beynim uyuşyor. Bi de o böyle benden uzaklaşınca...
Ne yapacağım, nasıl aşacağım bu korkuyu, o daha minicik bir çocuk, yaptıklarına söylediklerine çok mu anlam yüklüyorum?
Yine değerli fikirlerinize ihtiyacım var.
Çocugun beynini yıkamıilar bu sürece.
Bir uzmana görüşün bence.
 
Büyük ihtimalle de karşı avukat bayandır. Bende benzer seyleri yaşadım. Açmadım aradı sürekli, meşgule attım mesaj atmaya başladı. En son bir kez daha ararsan seni baroya şikayet edeceğim mesajlarıni kanıt gösterip dedim kesti aramayı. Yahu avukat bu yaa diyorlar ya avukat önemli. Bence değil kendi işini kendin takip edeceksin onların sadece hukuki bilgisinden yararlanacaksin. . Çünkü meslek gereği yalana, hileye her türlü pisliğe aliskinlar... Senin avukatın 3 kuruşa seni bile satabilir diye düşünüyorum
aralarında mesleğini kötüye kullananlar var diye bütün avukatlara böyle ithamlarda bulunamazsınız.her mesleğin iyisi kötüsü var ayrıca.kadın zaten zor durumda derdini anlatmış üzüntülü.bir de avukatın seni 3 kuruşa satabilir denmez denmemeli
 
aralarında mesleğini kötüye kullananlar var diye bütün avukatlara böyle ithamlarda bulunamazsınız.her mesleğin iyisi kötüsü var ayrıca.kadın zaten zor durumda derdini anlatmış üzüntülü.bir de avukatın seni 3 kuruşa satabilir denmez denmemeli
Ben onun avukatından bahsetmedim ki genel olarak söyledim yok mu böyle şeyler. Tabiki her avukat aynı kefete konulmaz. Sırf yanlısı savunmam diye dava almayan avukat tanıyorum. Ama malesef aksi de bir hayli fazla. Benim söylediğim sanki abartılarak yanlış anlaşılmış yada ben yanlış anlattım. Mesela şunu düşündüm karşı avukat bunları yaparken konu sahibinin avukatı nerde? Madem kendi muhattap olacak niye avukat tuttu ki arkadaş. Yazık değil mi sinirlerine...
 
Merhabalar yine ben ve yine buraya çaresizliğimi dökmeye geldim.
Bir önceki konumu yukarıya alıntıladım. Nitekim haftasonu alamadı babası oğlumu, istemedim, izin vermedim.
Ama ne yaptı? İnat, intikam duygusu, öfke, canımı yakma arzusu bu...
Pazartesi okuldan aldı çocuğu, tamam dedim, bu gece kalacak mı sende, kalacak dedi, yarın getiririm dedi, tamam dedim.
Salı akşamı bekledim, getirmedi. Bir gece daha kalacak bende diye aradı. Sinirlendim ama sustum çünkü hala mahkemeden geçici velayet çıkmadı. Çarşamba akşamı bekledim, getireceğim dedi, sonra aradı, arkadaşlara geldik, onların çocuğuyla oynuyor oğlum, gelmek istemiyor, bu gece de kalacağız burda dedi. (Arkadaşlarını karı-koca tanıyorum, evliyken çok sık görüşür, kalırdık birbirimizde, burda bir sorun yok) Tabi ben delirdim bu sefer. Bir gece için konuşmuştuk, bana oğlumu getir dedim. Getirmiyorum, ben de babasıyım, benim de hakkım onu görmek vs dedi. Dedim ki ben bugüne kadar asla senin görmeni engellemedim, istediğin zaman gördün, aldın. Ama 1 gece dedin, 3 gece kalacak, bunu inat diye yapıyorsun getir dedim. Çok sinirlendim, kontrolümü kaybettim, polisi arar, çocuğumu aldırırım dedim. Ara dedi kapattı telefonu.
Sonra avukatı aradı, o da üstüme geldi. Ortada henüz velayet yok, istediği zaman alır, bırakır, babası onun, vs. Uzaklaştırma kararım var dedim. Onun süresi bitti dedi avukatı. Takip ediyorlarmış demek ki, tesadüf değil bu zamanlama. Baya bi atıştık avukatıyla, hadi çağır bakalım polisi, ne yapacaklar merak ediyorum, dedi. Tabi hiçbirşey yapamazdım, çünkü tedbir kararımın süresi bitmişti, uzatılması için başvurduk ama karar çıkmadı henüz.
Avukatı üstü kapalı tehdit etti, gerekirse bu konuda dava açarız dedi (velayet davasını kastediyor). Ben de delirdim tabi, açın dedim, hadi alabiliyorsanız açın dedim.
İlk kez kontrolümü kaybettim, ilk kez fevri davrandım ama çocuğumu çok merak ediyordum, çok özlemiştim, ilk kez 3 gece ayrı kaldım oğlumdan, bütün gece ağladım.
Evet, alışmam lazım belki bu ayrılıklara. Ama yapamıyorum, beni bu süreçte ayakta tutan oğlumun varlığıymış, o yanımda değilken çok çaresizim, çok zayıfım. Bir anda yıkıldım, resmen yıkıldım.
Perşembe sabahı konuştum oğlumla, bana anne ben seni özlemedim, oyun oynuyorum arkadaşımla dedi, işyerinde hıçkıra hıçkıra ağladım.
Akşama doğru mesaj attım, oğlumu lütfen getir dedim, getiricem yazdı, akşam 8.30 da getirdi.
O saate kadar kalbim patlayacak gibi acıyordu, oğluma sarılınca hayata döndüm.
Ancak... Oğlum bana karşı çok soğuk. Çok durgun ve mutsuz. Dün akşam üzgünüm diyip durdu. Neden dedim, babam da bizim evimize gelsin, o da bizimle yaşasın dedi. Oyun oynamak istedim, istemiyorum dedi, benim uykum var dedi, erkenden gidip uyudu. Sabah uyandığında hala çok üzgünüm anne, ben artık hep üzgün olacağım dedi. Hiç gülmicem dedi. Sabah okula gitmek istemedi, zor ikna ettim.
Belki okuyanlara çok saçma gelecek ama ben oğlumu kaybedecek gibi hissediyorum. Ödüm kopuyor. Ölecek gibi oluyorum bu düşünce gelince. Benden onu alacaklar gibi geliyor, beynim uyuşyor. Bi de o böyle benden uzaklaşınca...
Ne yapacağım, nasıl aşacağım bu korkuyu, o daha minicik bir çocuk, yaptıklarına söylediklerine çok mu anlam yüklüyorum?
Yine değerli fikirlerinize ihtiyacım var.
Okurken yüreğim daraldı neler hissetiğinizi anlayabiliyorum. Çoçuğun beynini yıkıyor kocanız denen yaratık (insan demek istemiyorum kusura bakmayın) hem de küçüçük çoçupun psikolojik sağlığını hiçe sayarak sırf kendi hırsları ve intikam duygusu tatmin etmek için yapıyor bunu. Ne yazık ki çoçuk bunu idrak edecek yaşta değil. Bilmiyorum insan bazen mutlu geçirdiği anları düşününce karşısındakinin nasıl böle çanavarlaştığına anlam veremiyor. Üzgünüm gerçekten beki de çoçuğunuza uygun bir dille babasının yediği naneleri anlatmalısınız madde bağımlısı bir babanın çoçuğunuzun psikolojisini bozmasından ve ona kötü örnek olmasından daha iyidir belki...Benim de en çok korktuğum şey bu bebğim çok küçük şuan o yüzden sıkıntı yaşamıyorum şuan ama ileriyi düşünmeden de edemiyorum malesef. Büyüdükçe babasına gidip kalacak ve eminim ki benim vasıfsız da çoçuğumu manipüle etmeye çalışıcak hatta ailesi de... Keşke sağlıklı düşünüp bu kini öfkeyi kenara bırakıp çoçuğun psikolojisini düşünüp, biz anlaşamadık deyip, çoçuğu silah olarak kullanmasalar. O zaman asla çoçuğuma babasının pisliklerini anlatıp zihnini kirletmem hatta görüş günleri bile mühim değil istediğinde gelsin alsın çoçuğum her istediğinde gitsin babasına beraber doğum günü kutlayalım vs çoçuğum annem babaö ayrı ama beni çok seviyolar diyenilsin çok isterim bunu fakat tersi olur diye ki bu ihtimal çok fazla tüm mesajları saklıyorum dava dilekçelerini bile ilerde çoçuğumu zehirlerse diye belki yanlış bir tutum ama aklını bulandırırlar anne senle kalmak istemiyorum der diye çok korkuyorum böle bir durumda kalırsam ben anlatırım herşeyi usturuplu bir şekilde
 
Ben onun avukatından bahsetmedim ki genel olarak söyledim yok mu böyle şeyler. Tabiki her avukat aynı kefete konulmaz. Sırf yanlısı savunmam diye dava almayan avukat tanıyorum. Ama malesef aksi de bir hayli fazla. Benim söylediğim sanki abartılarak yanlış anlaşılmış yada ben yanlış anlattım. Mesela şunu düşündüm karşı avukat bunları yaparken konu sahibinin avukatı nerde? Madem kendi muhattap olacak niye avukat tuttu ki arkadaş. Yazık değil mi sinirlerine...
Avukatına soyleseydi zaten konu sahibini yatistirirdi,böyle şeyler yaptırmazdi yapmazdı diye düşünüyorum.
 
Çok üzüldüm okurken. Oğlunuzu kaybetme korkunuzu içimde hissettim.
Şimdi işi gücü de yokmuş, sürekli bakımvereni de değil, fantazi babalık yapıyor. bol bol oynama duyusala bağlama vb. Muhtemelen "annen yüzünden görüşemiyoruz, yok annen kabul etse hep bir arada oluruz" falan diye fitliyor çocuğu. Daha minicik kuzu, ne size kızabilir ne babasından vazgeçebilir. size şiddet uyguladığı yetmemiş, çocuğun psikolojisini bozmaya devam ediyor.
Siz yoğun çalışmak durumundasınız ve yardım alamıyorum diyorsunuz. haliyle siz şimdi yaşam mücadelesindesiniz ve çocuğunuzun düzenli bir yaşamı olmasına yoğunlaşmışsınızdır. dolayısıyla kurallar vb sizden gelir. Adam çocuğua bakmıyor ki seip geri getiriyor. o şimdi eğlenceli baba tabi. süreç için çocuğunuza ve size yardım edecek bir uzmanla görüşün lütfen. RAM'lardan ücretsiz destek alabilirsiniz
 
Net çocuğu doldurmuş. 😡
Boşanmak istemiyor değil mi?

Aman annene soğuk davran aman annene beni istediğini söyle bak eve gelirim o zaman şöyle de böyle de diye fittiklemiş.

Böyle tipler boşanma olana kadar çocuğun çevresinde dört döner, boşanma olunca da ilgisi düşer. Artık çocuk kullanışlı araç olmaktan çıkıyor çünkü.

O noktada çocuklar çok güzel notunu verir merak etmeyin. Sonuçta vaktinin çoğunu sizle geçiriyor, emek vereni görüyor. Yaş büyüdükçe bu telkinlerin de etkisi azalıyor, hep minik kalmayacak sonuçta.

1) Sakinleşin, derin bir nefes 😊 Çocuğum gidiyor diye korkmayın, bunların hepsi geçici, yok öyle birşey.
2) Zaten yaşı küçük, karşı taraf ağır kusurlu, velayet sizde kalacak. Duygusal serzenişlerle kendinizi sağa sola savurmayın.
3) Karşı tarafın avukatı ile muhatap olmayın ne gereği var? Sizin avukatınız bu anlar için var, direkt telefonu kapatın o görüşsün.
4) Bütün iletişiminiz yazılı olsun. Telefon mu açtınız, bir de mesaj karşılığı olsun. Telefon konuşmaları çok zor çıkartılır, mesajlar ise açık delildir. Zaten karşı avukatın bu kadar nobran davranabilmesinin sebebi bu, o dediklerini bana bir mesaj at bakayım deseniz köşe bucak kaçar. Direkt baroya şikayet ederim diyip kovalayın.
5) 4ün tekrarı olacak, yazılı olsun herşey. Mesela bu olaylar tehditler sms üzerinden dönse davada sağlam delil olurdu. Yasal süreleri iyi takip edin.
 
Esiniz barismak istiyor mu?
Benim babam da beni aldiginda "sen benim yanima gel, sen gelirsen annen dayanamaz o da evimize doner, yeniden anne baba cocuk olmamizi istemez misin" vs şeklinde beni ikna etmeye calisirdi. Esiniz de muhtemelen oglunuzu doldurmaya calismis sizi barismaya ikna etmek icin.

Bir de bunlar cocuk. Orada arkadaslariyla vs cok eglendiyse onun da etkisi vardir gitmek için.
Ben boşanma davası açtıktan sonra eşim de karşı boşanma davası açmış. Sürekli ben daha çok boşanmak istiyorum diyormuş çevresindekilere. Ama yine de barışmak istemiyor diyemem. Hayatta onunla ilgili kesin birşey konuşmam. Bana inat diye dava açar, sonra barışmak ister. Çocuğun velayetini istemem der, bir anda velayet davası açar! Herşeyi yapabilir.
 
Çok yanlış yapiyorsunuz çok...
Çocuk sizin üzgün ve sinirli tavrınizi anlamıyor görmüyor mu sanıyorsunuz...tabiki nerede daha çok egleniyorsa guleryuz goruyorsa o tarafı özlüyor. Çocuk bu adı üstünde. Asla ve asla sizi üzgün ve sinirli görmemeli...
Baba Onu alınca hep eglendiriyor gülüyor oynuyor tabiki çocuk da bundan hoşlanıyor.
Oysa annesi hep üzgün ve sinirli ve babasına bağırıyor.
Çocuk tamamen bu görüntünün içinde su an.
Siz olsanız kimi özlersiniz soruyorum.
 
Allah yardımcınız olsun .Bende boşandım .iki kızım var .Bunlar sürecin bir parçası .Bakın anlıyorum evlat anlıyorum hayatınızın bir parçası AMA. lütfen çocuğunuzu hayatınızın amacı haline getirmeyin ve daha önemlisi de karşı tarafa bununla canınızı yakabilecegini hissettirmeyin .Hatta çocuğunuza bile .Evlat candır ama bazen canımızla da imtihan oluyoruz.Guclu durmazsaniz eğer olmaz bu iş .Güçlü olmak ZORUNDASINIZ .Eğer en ufak bir sarsıntı da yikilirsaniz karşı tarafa bu mesajı verirseniz işiniz zor .Maddi olarak zorlanmaniz duygusal olarak zorlanmaniz çok normal .Bunlar olacak ama toparlanacaksiniz .Kendinize geleceksiniz .Bu durumda çok zor biliyorum ama başka şansımız yok .Almak istiyorsa alsın .Aramayın .Çocuğunuzu görüntülü arayın iyi olduğundan emin olun yeter.Ve lütfen kendinize iyi çok iyi davranın bu süreçte .Unutmayın önce siz iyi olacaksınız ki çocuğunuzu iyi edin .Önce anne sonra çocuk derim ben .Allah yardımcınız olsun.
 
Orada fazla eğlenmiş bu yüzden de böyle söylemiştir. Üzülmeyin, bir hafta sonu temizliğiniz kalsın mesala, beraber keyif aldığınız şeyleri yapın. Çocuklar nerede eğleniyor ise orada kalmak istiyor. Sizin yaptığınız fedakarlıkları, hayat mücadelenizi anlayacak çağda değil.
evet kesinlikle
her hafta temizlik yapmayıverin
veya cumartesi pazar evdeyseniz bir gününde erken kalkıp yamaya çalışın

yavru kuş orda eğlendiği için öyle diyordur annesi
bide babası dediyse bak oğlum benim yanımda böyle keşke annen de benle barışsa vs diye günahı boynuna
 
Deseniz ki tamam çocuk bir ay sende kalsın inanın 1 hafta duramaz. O yüzden korkmayın, erkekler inat olsun diye çocuk da çocuk der ama yemeğini yapmaya gelince üşenirler. Tabi ki her erkeği kast etmiyorum. Sizi sinirlendirdi ya gene 3-4 günlük ala bilir gelecek sefer olursa sakin davranın, sakinliğini korursanız o da vaz geçecek bu tavırlarından. Bir haftasonu siz götürün o arkadaşlara oynasın, eğlensin. Nerde oyun varsa orayı ister bebek
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X