Çocuk, eğitimi ve fedakarlığı

damdan .!.:

biraz önce genel okumuştum da şimdi tekrar okudum

" Maalesef artık devlet okullarının yabancı dil müfredatları yetersiz. "

demişsiniz ama eskiden bu müfredat da yoktu ki

biz ilkokulda ingilizcenin i sini görmedik

ben anadolu lisesinin anadolu lisesi olduğu zamanda anadolu lisesi okudum o nedenle ilkokul sonrası ingilizce öğrendim

eşim o imkanı da bulamamış

üniversitede hazırlık okuyayım demiş o da açmamış

ingilizce bilmiyor ama türkçe ile mesleğini yapıyor aynı mesleği ben de yapıyorum kimse ingilizce biliyorum diye çok da ekstra bir imkan sağlamadı ama mesleğimiz ingilizce gerektirseydi eşim gerekirse 30 yaş sonrası yine çabalar öğrenirdi zira o çabalamayı öğrenmiş küçükken

çok yüksek perdeden yazmış gibi oluyorum ingilizce konusunda ama şunu da yazayım

oğlum özel okula gidecek haftada 10 saat ingilizce varmış ve bu bizim şehrimizde az ingilizce olan okul diğerlerinde 20 saatmiş Türkçe ise 8 saat 1. sınıfta okuma yazma öğrenecek

daha okuma yazma bilmeyen çocuğa bu ingilizce bombardımanı fazla ve bu fikrimi de her ortamda tekrar ediyorum

anaokulunda ingilizceyi az öğrendi diye ağlaşıyor anneler

ben bunların da büyük projelerden birinin yansıması olduğu kanaatindeyim ilerleyen süreçte bu ingilizce öğretimi de elimizde patlayabilir ülkece

Genişletmek için tıkla...

Koalina .!.:

Bana 3 sayfa ödev bile fazla geliyor ama her yiğidin yoğurt yiyişi farklı tabi bir şey diyemiyorum. Geçen sene benim yöntemimi beğenmeyen veliler de vardı, az ödev veriyormuşum bazen hiç vermiyormuşum diye çok aradılar. Çocukların çoğu futbol, voleybol, basketbol, karate ve ebru kursuna gitti. Defterlerinde özgür oldular, başlıkları istedikleri renkte yazdılar. Bu da velilerin işine gelmedi. Bir de velinin yaptığı ödevlere düşük verdim, eğri büğrü de olsa o küpü çocuk yapacak, o kes yapıştırı çocuk yapacak diye takıştık. Sonuç olarak zorlansam da iyi geçti.
Şimdi kendi sınıfımı alıyorum, biraz masraflı başlayacak ama eminim çok iyi geçecek

Genişletmek için tıkla...

damdan .!.:

O ödevi çocuk yapamaz öğretmen bana vermiş diyen baba varr

Genişletmek için tıkla...

Koalina .!.:

Çocuklarını küçümsüyorlar resmen

Genişletmek için tıkla...

Koalina .!.:

Bana 3 sayfa ödev bile fazla geliyor ama her yiğidin yoğurt yiyişi farklı tabi bir şey diyemiyorum. Geçen sene benim yöntemimi beğenmeyen veliler de vardı, az ödev veriyormuşum bazen hiç vermiyormuşum diye çok aradılar. Çocukların çoğu futbol, voleybol, basketbol, karate ve ebru kursuna gitti. Defterlerinde özgür oldular, başlıkları istedikleri renkte yazdılar. Bu da velilerin işine gelmedi. Bir de velinin yaptığı ödevlere düşük verdim, eğri büğrü de olsa o küpü çocuk yapacak, o kes yapıştırı çocuk yapacak diye takıştık. Sonuç olarak zorlansam da iyi geçti.
Şimdi kendi sınıfımı alıyorum, biraz masraflı başlayacak ama eminim çok iyi geçecek

Genişletmek için tıkla...

nery .!.:

Bir lise öğretmeni olarak liseye gelen öğrencilerin çoğunun İngilizce isimlerini söylemekten başka birşey bilmediğini görünce çok büyük hayal kırıklığı yaşamıştım. Lise müfredatı büyük ölçüde ortaokul müfredatının tekrarı. Farklı olan bölümlere zaten ulaşamıyoruz eksiklikleri kapatmaya çalışmaktan. Bizim dönemimizde liseye giden öğrenciler az çok kendini tanıtabilir, konuşmada problem yaşasalar da söyleneni anlayabilirdi.

Kitap konusu ise tam bir facia. Öğretmen seçsin diye 4 kitap ismi gönderiyorlar. Kitaplar nerede? Yok. Geçen sene 10. Sınıflarda kullandığım kitabın kapak sayfasında hata vardı. Bu kitapları revize etsin diye oluşturulan ve bu işten para kazanan komisyonlar var bir de.

Genişletmek için tıkla...