Çocuklarda paylaşmama ve kızımın sürekli ağlaması

Benim çocuğum oyuncağını vermek istemiyorsa, karşısındaki çocuk ne kadar ağlarsa ağlasın vermesi için zorlamam. Aynı şekilde ona da vermezse anlatırım bizim olmadığını. Ne gittiğim yerde başkasının oyuncağını almasına müsaade ederim, ne de onun oyuncaklarını başkasının almasına. Sizin bebeğinizde ağlayarak istediğini yaptırıyormuş gibi hissettim. Eğer öyleyse ilk bunu düzeltmelisiniz
 
Oğlum uykudan kalkıp da, ben de ona doğru yürüyünce ama ben yanına gelecektimmm diye kendini yerlere ata ata ağlaması var ki, evlere şenlik.
O dönem sürekli tetikteydim, uyanırsa o gelsin diye

Böyle saçma şeylere ağlayan bir cocuktan oyuncak paylaşmasini asla beklemeyen ben..

Ama oğlum da tam tersi, oyuncağını paylaşır, hatta biz eve dönerken bile çocuk vermek istemezse, e ben biraz daha oynayım da, annesi ikna etsin, ağlamasın şimdi havasında büyüklük gösterir
Değişikler sipalar yaa
 
Ben şuan yeni nesil annelerin ‘çocuğun oyuncağı, kararını kendi verir karışamam’ algısına hiç mi hiç katılmıyorum.
2 tane küçük afacanım var, büyüğü küçüğün dokunduğu her şeyi alır ve evde bulunan hiçbir şeyi vermez.
Kendimce evdekini çözüyorum ama parkta işler değişiyor.
Küçük olan geçen gün parkta bir arabaya oturmak istedi tabi ki çocuk vermedi ve annesi de gülüyor olanlara.
Yavrum yarım saat başında bekledi, ağlamadı ama içim gitti.

Ben nasıl yapıyorum derseniz, karşımdakinin çocuk olduğunu unutmuyorum ve kendi çocuklarım görmeden isteyene oyuncağı veriyorum.
Ve çocuklarımı paylaşmaya her zaman teşvik ediyorum eğer paylaşmazsa başkasının eşyasını kullanamayacağını da anlatmaya gayret ediyorum.

Ben paylaştıkça çoğalır her şey felsefesinde bir insanım ve insanın kendine sakladığı hiçbir şeyden hayır gelmeyeceği mantığındayım.
O sebeple bunu işliyorum çocuklarıma.
 
Dediklerinizi bende işliyorum, hatta paylaşmak güzel şarkısını dinliyoruz bol bol.
Bazen de marketten iki tane oyuncak alıp, arkadasina götürüyor.

Amaa..
Bir de hayatın gerçegi var ki, benim oğlum paylaşımcı bir çocuk, bu yüzden kendisi verince, karşısından da bekliyor.
Üzülüyor, hayal kırıklığına uğruyor.
Sanıyor ki, o oyuncağını verdi, karşıdaki çocuk da verecek.
Ama iş öyle olmayınca..

Mecbur sen verdin diye, sana da vermek zorunda değiller, sen de paylaşmak istersen paylaş, daha doğrusu karşılık beklemeden paylaş ki, sonra hayal kırıklığına ugrama demeye çalışıyorum

Yeri geldiğinde nasıl içi gidiyorsa, aynı şekilde de kendisi de vermeyebilir, ikisi de olağan...
Ama arkasını döndüğünde vermek iyiymiş
 
Aynen öyle ikisi de olağan.
Yine de daima paylaşmak, karşılığı gelmese bile doğrusu bu diyorum.
Gerçi eşim tam tersidir de neyse.
Ama ben karşımdakinin çocuk olduğunu unutup arkamı dönemiyorum mevzuya.
Mutlaka oğlanlar görmeden müdahale ederim, çaktırmadan bir iki şeyi ellerinden alır veririm ya da görmeden kullandırırım falan filan.
Yazık yahu, boncuk boncuk ağlıyorlar.
Ya da benim minik 1.5 yaşında yarım saat araba başında dikildi, o diğer annenin içi gitmedi mi de gülebiliyor duruma anlamıyorum.
Algılayabilecek yaşta olmadıklarından kendimce vicdan azabını hafifletme yöntemi benimki:))
 
Yapacağınız şey basit. Sizde oyuncak götüreceksiniz. Çocuklara paylaşmak istermisiniz, değiş tokuş edelim mi? Diyeceksiniz. Ben bu şekilde yapıyorum.
 
kizimda 17 ayliktan beri tam olarak boyle biximki bir tik ilerisi ben herkesinkiyle oynayayim kimse benimkiylr oynamasin modunda
ben cozumu o bizim degil olayini ogretmekte buldum gercekten cok istedigi seylere agliyor neye okadar cok agladiysa aksam sanada alacagim diyorum ve aliyorumda en azindan rengi sekli benzeyen bir sey aliyorum yoksa çok uzulerek bakiyor oyuncagin arkasindan
 
Konu sahibine yazdım zaten önerimi. Ayrıca benim yazdığıimdan her dediğine evet diyin, yapın anlamimi çıkıyor? Benim uyguladigim, uygulayacağım yöntemse bebeğimin-cocugumun birey olduğunu kabul edip, ağladığı zaman anlamaya çalışıp, diğer duygularıni kabul ettiğim gibi öfkesini de kabul etmek.
 
Evet aynen, böyle göstere göstere iç çeke çeke ağlıyor Bizde alalım dedik istediği şeylerden birini ama çokta emin değiliz bu seferde doyumsuz mu olur diye :/ amaaan çocuk büyütmek çok zor, bebekken ye iç yat güzeldi
 
istedigi seyi almasakta aylik gelisimine gore mecburen oyuncaklar almak zorunda kaliyoruz bari kendi istedigi olsun doyumsuzluk 10 oyuncak istediginde hepsini almakla olur sanirim
oyuncak alirkende kendi ayina gore bir iki secenek sunup sectigini aliyorum ben agladigi oyuncagi alacakkende iki secenek sunup hangisini istiyosa onu aliyorum ama bunlarin disinda her gittigimde her istedigini almiyorum
 
Bu yaslarda paylasmayi yeni yeni ogreniyorlar. Siz de bir oyuncak indirin ve cocugunuz baska birinin oyuncagini istediginde kendisininkiyke degis tokus yapabileceginizi soyleyin. Kabul etmez de aglarsa alir cocugu eve gelirsiniz. Bir iki derken anlar durumun ciddiyetini.
 
Ben şu yaşımda iş arkadaşlarıma kalemimi bile vermek istemiyorum mesela
Çocuğun oyuncağını vermek istememesi çok normal geliyor bana.
Siz de "o bize ait değil" kavramını öğretmelisiniz bence
 
Ust komsunun kizi 4 yasinda ama o da boyle. Sokaga cikariz her gördüğüne aglar. Mesela x komsunun oglu kaykay sürüyordu agladi cocuk verdi. Baska komsunun kizi bisikletiyle geldi bu sefer bisiklet icin aglamaya basladi. Ama kaykayı da vermiyor. Benim oglan 21 aylik onun küçük bisikleti var evde oynadigi onu çıkartıyorum bu sefer ona ağlıyor. Asla susmuyo sakinlesmiyor. Kadin napcani bilmiyo,evden cikmiyo kotu bir huy. Seninki yine kucuk o 4 yasinda. Her istedigini yaptiklari icin oyle olmus,sakin sizde oyle davranmayin yoksa alamazsınız önünü
 
Tabiki haklisiniz ama cocuk istiyor diye kendi cocugunu aglatmak mantiksiz ve cocuk vermiyor diye cocugu yaftalamak da sacma bende versin istiyorum igretmeye calisiyorum ama arabasinin tekerine bile dokundurmuyor kimseyi karsidaki oyuncak getirip ogluma verirse sorun yok o sekilde veriyor eger cocugun oyuncagi yoksa imkani yok vermiyor bazen aglattigim bile oldu ama benim oglum yipraniyor bu kez de
 
Benim korktuğum da bu zaten. Her iki taraftada da ilk torun, en genç olan babaanne 60 yaşında. Uzay mekiği istiyorum dese nereden kredi çekebiliriz derler öyle fena bir durum var ortada. Ben sanki sert anneymişim gibi oluyor ama aslında zarar veriyorlar çocuğuma
 
Tabi ki ben de ağlatmam.
Ama çocuğum görmeden diğerine çaktırmadan veririm demek istediğim buydu
Benim karşılaştığım anneler, böyle bir şey bir kenara dursun, aksine çocukları paylaşmadıkça ‘bak nasıl malına sahip çıkıyor sorumluluk duygusunu aşıladık’ deyip zevk alanlar.
Belirttiğim gibi yarım saat küçük oğlum bekledi bir arabanın başında ve evde kendi akülü arabası olmasına, binmemesine rağmen komşunun tavuğu tatlı geldi:)
Çocuğun değil annesinin tavrı benim yanlış bulduğum nokta.
Bizimkiler gene küçük park çocuğu elbette paylaşmayacaklar tüm mal varlıkları onlar, kendilerine ait dünyadaki tek eşyaları ama dediğim gibi annelerin evlatları büyünce de sonuç değişmeyecek.
Sorumluluk başkadır, paylaşmak başka.
Bu ince çizgiyi ayırt edebilseler keşke.
 
Siz yine iyisiniz, parkta yaşıyorsunuz bu durumu. 18 aylık kızım ve 3yaşında bir oğlum var. (Oğlum aslında 40 aylık ama kendimi yaş yazmaya alıştırmaya çalışıyorum :))) Oğlum yuvaya gidiyor ve gündüz bütün oyuncaklar kızımın. Ama oğluma sorarsanız bütün oyuncaklar onun ve gelince hepsine el koymak istiyor. Muazzam bir çatışma var evde ve sizin de yazdığınız gibi ikisi de yaşları gereği paylaşmıyor.

Oğlumu sırayla oynamaya alıştırmaya çalışıyorum. Yuvada arkadaşlarıyla çok güzel bunu yapıyor ama evinde kardeşine aynı hassasiyeti göstermiyor. Çünkü orası evi ve ne isterse onu yapmak istiyor.

İki taraftan da aynı sıkıntıyı yaşıyorum. Kızım küçük olunca başka bir oyuncakla ilgisini çekiyorum ya da ortak oyun kurmaya çalışıyorum. Belki parkta daha büyük çocuklarla siz de oyun kurabilirsiniz. Beraber oynamaya alışabilirler en azından.

diğer taraftan önümüzdeki ay 5 yaşına girecek bir yeğenim var. Hala oğlumla bir araya gelince oyuncak kavgası yaparlar. sabretmekten, anlatmaktan başka yapacak bir şey yok.
 
Çocuklar oyuncaklarını paylaşmak zorunda değil
Tabi zorunda değil.
Misal biz aklı selim insanlar da paylaşmak zorunda değiliz.
Mesela vicdanlı, merhametli olmak, iyi düşünmek, güzel ahlaklı da olmak zorunda değiliz.
Bir şeyleri zorunluluktan öte, hayatı kolaylaştıran duygular ve insan olmanın gereklilikleri ile düşündüğünüzde, ancak gerçek ilkeler ortaya çıkar.
Zorunda değil, değilim diyerek kestirip atılacak kadar kolay meseleler olsa keşke her şey...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…