Çocuksuz seyahat , vicdan muhasebesi

hep savunduğum birşey vardır; motto şu olmalı "mutlu anne, mutlu bebek" yani annenin de kendine vakit ayırması, kendini iyi hissedecek şeyler yapması, eşiyle başbaşa zaman geçirmesi çok önemli ve olmalı da. ama bu kadar küçük bir bebek söz konusuyken bunlar daha kısa periyotlar halinde, gün içerisindeki zaman dilimlerinde yapılmalı. bahsettiğiniz gbi şehir dışına, ülke dışına çıkmak için en azından kritik olan 2 yaş geçilmeli diye düşünüorum. üstelik bebeğinizin temel besini hala anne sütü. sonuçta anneyle güvenli bağlanmanın gerçekleştiği bir dönemde hala bebeğiniz. bazılarının bahsettiği anneye bağımlı çocuk davranışı aslında tam da bu zamandaki yanlışlardan kaynaklanıo. yani özgürleşmeye, ayrılmaya hazır olmayan çocuğu zamanı gelmeden buna zorlarsanız, ileride bunun sıkıntısını yaşayabilirsiniz. bu sene diil de 1-2 sene aonra eşinizle seyehate çıkmak size ya da evliliğinize birşey kaybettirmez ama onu şimdi bırakıp gitmek o miniğin size olan güvenini sarsabilir, kaybedebilirsiniz.
 
Merak etmeyin güvenli baglanmanın içeriğinin ne olduğunu bilecek bilgi ve eğitime sahibim. Konuda bahsi geçen çocuk 9 aylık. Karsınına geçip konuşarak güven verebileceğinız bi yaşta değil. 4-5 yaşında bir çocuk olsa hiç düşünmesin gitsin. Ama henüz bir yaşında bile olmayan bir çocuk annesinın neden gittiğını, gelip gelmeyeceğini bılemeyecegı için gayet tabi kendinı terkedılmıs hissedebilir. Ve ne yazık ki sizin sandığınız kadar basit değil insan psikolojisi. Henüz bu yaşta annesine güveninı kaybeden çocuk 20 yıl sonra belki bu günü hatırlamayacak ama bilinç altında daima hayatındakılere karşı güven, bağlanma sorunları yaşayacak. Keşke annelerin çocuklarına yönelik tek hassasiyetleri sütüm kesilecek kaygısı olmasa. Tecrübelerime dayanarak şunu da net bir şekilde söyleyebilirim okul fobisi şikayetiyle gelen ailelerin hemen hepsinin geçmişinde böyle basit görülen bir ayrılık hikayesi vardır. Ya memeden filan kesmek için bi süre anneanneye bırakılmıştır, ya anne çalışıyor diye hafta içi komple aileden ayrı büyütülmüştur, ya anne sürekli çocuğu gıtmıcem diye kandırıp uyutur kaçmıştır falan filan.
 
. Büyüğü bırakabilirsiniz gibi geliyor güzelce anlatarak. Gereksiz duygusallıklar yapmayın, o da gelse tabi ki daha iyi ama en azından yaşı gereği anlayabilecek durumda. 5 gün çok uzun değil Ama küçük gelsin sizinle. Arabasında uyur, oyalanır, acıkınca emer, meyve püresi yer. Sana fazla sıkıntı çıkarmaz. Ama 5 gün anne sütü almaması hiç iyi değil. Eşin seninle gitmek istiyorsa başka yolu yok gibi duruyor.
 
Son düzenleme:

Her bir kelimeye katılıyorum. Ben de pedagoji eğitimi aldım, şimdi bunların hepsini oğlumda yaşıyorum. Harika açıklamışsınız. İlk 4, o olmuyorsa 2 kritik yılı çook hassas geçirmeliyiz.
 

Vay be, demek 5 gün tatile gitmek derhal okul bitkinligina yol aciyor ha? Correlation denilen seyden birsey duydunmu? Yani iki olayin arasindaki baglanti demektir. Hangi bilimsel arastirma ile 5 günlük tatilin okul fobisine yol acildigindada görülmüs?

Eh benim yigenimde 1 yasina yakin bu sekilde bizde kalmisti ve hatta hasta oldugunda, yaz tatillerde bizde kalirdi ve simdi ögretmenleri tarafindan cok seviliyor, kendiside okulu cok seviyor. Bu'da benim tecrübem. Yigenim istisnami simdi?

Ve 5 gün ayri kalmak ile meme kesmeyi anneannede gecirmek gibi, cocuga yalan soylemek gibi harbiden travmatik olaylari bir kefeye koyman, kusura bakma pek mantikli degildir.

Ve 11 aylik cocuk ilede konusulabilir. Elveda dilenebilir, skypede görüsülebilir.
 
Keşke annelerin çocuklarına yönelik tek hassasiyetleri sütüm kesilecek kaygısı olmasa.
Burda önyargılı olduğunuzu düşünüyorum benim çocuklarımla ilgili hangi konularda hassas olduğumu bilemezsiniz . Şu durumda hassasiyetlerimden birisi ve öncelikli olan tekrar emmesi çünkü o zaman zedelenmesi söz konusu olan bağı tamir etme fırsatım olacak. Hem ruhsal hem fiziksel gelişimi için önemsiyorum ve hassas davranıyorum. Anne sütüne çok geniş bir açıdan bakıyorumsizin gibi besleyici bir sıvı olarak değil.

söylediğiniz örnekler çok radikal şeyler memeden kesme aileden ayrı büyüme çocuğa sürekli yalan söyleme... Bunlarla benim durumumu gerçekten bir mi tutuyorsunuz . Ben çocuklarımı kendim büyütmek istedim çalışmaktan vazgeçtim sürekli gelişimleri açısından kendimi güncellemeye çalışıyorum. Sevgiyle ilgiyle ak pak büyütmeye çalışıyorum. Tüm bunlara rağmen gerçekten verdiğiniz örneklerdeki kadar travmatik olabilir mi 5 günlük ayrılık ?
 
canım emiyor olması sıkıntı değil şimdiden sağıp buzluğa yedekle bol bol ssutunu.seyahatteykende en 3-4 kere sagsan hic bisey olmaz. Cocuklari da guvendigin insanlara birakiyorsan gozub de arkada kalmaz. Ever aklib kalbin onlarda kalir ama sonucta terkedip gltmiyorsun ya bazı arkadaşlar resmen acıtasyon yapmış. Çocuklar artık hayatımızın bir parçası ama ayağımıza pranga değiller. Çocuk var diye benliğini hayatını baştan sona değiştiren kadınlara üzülüyorum. Çocuk için kendinden vazgeçmekle mükemmel anne olunmuyor, kendimizden eksilterek büyüttüğümüz çocukların ileri de sağlam bir birey olmasını nasıl sağlayabiliriz ki( bu saydıklarım maddi anlaşılmasın tabiki maddi konularda ben yemem o yesin ben giymem o giysin ) benim dediğim kendi maneviyatımız kendi öz saygımız sosyal hayatımız. Kadınlar olarak çocuk doğar doğmaz kendimizi her anlamda ikinci plana atığınız için mutsuz kadınlar mutsuz evlilikler ve hatta mutsuz çocuklar var. Bence gidin eşinizle güzel vakit geçirin ona eşlik edin.
 

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3115616/
http://www.naturalchild.org/guest/george_wootan2.html
 

Birinci makale head start programi ile ilgili. Ordaki konusulan demografik cok spesifiktir. Buna ragmen halen okul bitkinligina yol actigini demiyor. Yinede paylastigin icin tesekkür ederim. Okumak ve ögrenmek hosuma gitti.

Ikinci makaleyi ciddiye bile almam. Orada calisan kadinlar asaglaniyor. Su cümlende terbiyesizligine bakarmisin?

"However, I believe that many women return to work not out of necessity, but because they (or their spouses) want to maintain the two-income lifestyle to which they've become accustomed. These parents need to do a little soul-searching about what they really need and not sacrifice their child's best interests."

Yani calisan anneleri keyfini düskünlük ile, yetersizlik ile sucluyor. Kusura bakmada, bu adam ister 10 okul bitirmis olsun, böyle düsünceleri ile asla ciddi almam.
 
Araştırmada bir hafta ve daha uzun ayrılıkların etkilerinden bahsediliyor yanlış anlamadım değil mi
Kaynak için teşekkür ederim ilk fırsatta okuyacağım
rica ederim. yapılan araştırmaların genellikle 1 hafta ve üzerinden olduğu yazıo ama bu demek diil ki 1 hafta kesin sınır. yazıda özellikle 2 yaş öncesi bebek ve annenin mümkün olduğunca ayrılmaması gerektiği, aksi durumun bebekte stres oluşturduğu yazıo.
bu yaşlardaki bebeğin zaman kavramı oluşmadığı için biz 5 gün ne olucak canım dioruz ama bebek için böle bi netlik yok, sorun olan da o zaten. yani bebek bu belirsizliğin, annenin yokluğunun ne kadar süreceğini bilmemenin stresini yaşıo.
kısacası döndüğünüzde paçanızdan ayrılmayan, odadan çıktığınızda çığlık çığlığa ağlayan bi bebek bulma ihtimaliniz yüksek.
 
Yani o arkadaşınız yaptı diye olur evet. O bebek çok büyük bir ihtimalle sorunlu kişilikte olacaktır. Yaşınız yeterse:) görürsünüz.
Ve şu guvenli baglanma mevzusunu her kadın en ince ayrintisina kadar okuyup bilgi edinmeli diye düşünüyorum. Yoksa çoook fikir sahibi olunur bilgi sahibi olunmadan yine.
 
okul bitkinliğine yol açar gibi bi idiam yoktu abana söylüosanız eğer.
bağlanmayla ilgili sözleriniz üzerine verdim o linkleri de.

kesip aldığınız kısmın başı da böyle ancak
I would not argue that a mother who must work to support her family is doing less than her best for her children by working. However, I believe that many women return to work not out of necessity, but because they (or their spouses) want to maintain the two-income lifestyle to which they've become accustomed. These parents need to do a little soul-searching about what they really need and not sacrifice their child's best interests.
çalışan kadını aşağıladığını, keyfine düşkünlük ve yetersizlikle suçladığını nerden çıkardınız merak ettim doğrusu
 

O bebek şu an 9 yaşında. Hiç sorunlu gibi görünmüyor bize valla.

Bilgilerinizle size mutluluklar, biz tecrübelerden de ders çıkarmayı tercih ediyoruz.
 
Çocuğunuzu da götürün. Hiçbir yer görmedim ki çocuk getirme tavsiye edilsin. Alın yavrunuzu da, özellikle çalışan kadınların çocuklarıyla toplumda yer edinebilmelerini canla başla savunuyorum. Çocukla da seyehat edilebilir. Bunu kanıtlayın onları da utandırın lütfen.
 
Evet onu nerden çıkardığını ben de merak ettim doğrusu. Paragrafta sadece gerek olmadan calisan çoğunluktan ve bunların cift gelirli aile tipine alışkın olduğundan bunu yaptigini söylüyor ve eleştiriyor kararsiz hanim
 
O bebek şu an 9 yaşında. Hiç sorunlu gibi görünmüyor bize valla.

Bilgilerinizle size mutluluklar, biz tecrübelerden de ders çıkarmayı tercih ediyoruz.
Tabii sorunlu olup olmadığını da ölcuyorsunuz siz tecrübeyle:)
Bir arkadaş çocuğu= tecrübe
 
kesinlikle katılıorum
çocuklarıyla sosyalleşmek isteyenlere b.k atarlar, getirmesin canım derler, sonra da ay çocuk insanı kısıtlıo diyip çocuk yapmak hayatını bitirmek fln derler
çok uyuz oluorum yaa
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…