E
EU1
Ziyaretçi
- Konu Sahibi EU1
- #1
7 sene boyunca hep savaşı kazananlar bölümüne yazmayı bekledim ve şükürler olsun rabbim bu günleri gösterdi. 7 yıl boyunca hep savaşı kazananlar bölümünü okuyarak güç topladım, kendi kendime “bak işte oluyor, senin de olacak’ dedim. Onun icin savaşı kazananlar bölümüne yazmadan edemezdim.
21 yaşında ilk laparoskopimi universitede öğrenciyken oldum. Çift taraflı çikolata kisti ameliyatı…Nerden bilebilirdim çok zorlu bir savaşın başladığını. 29 yaşıma geldiğimde 2 laparoskopi ve 1 açık ameliyat geçirmiştim bile. Üstelik sayısız geçici menopoz iğneleri, doğum kontrol haplarıyla bedenimi cok ama cok yormustum. Özel hayatımı, iş hayatımı her yönden etkileyen bir hastalıktı, üstüne üstlük beni hayat konusunda negatif düşünen bir insan yapmayı başarmıştı.
Sayısız doktorlara gidip hepsinin bana doğum kontol hapı ya da iğne vermesinden bıkıp usanmıştım artık, bu hastalığın bir çaresi olmalıydı…
İşe internette yabancı kaynakları araştırıp okumakla başladım, kitaplar sipariş ettim ve 30 yaşıma geldiğimde endometriosis hakkında çoğu bilgiyi edinmiştim artık. Tabi bu arada 7 senelik evliydim ve iki kez tüp bebek denemiştik bile. Her seferinde 6 yumurta tek embryo transferi, maalesef negatif. Bu negatiflerden sonra vitamin desteklerine, bitkisel çaylara, ve homeopati ilaçlarına başladım Artık endometriosis hakkında çok bilgiliydim ama daha önceden oluşan bir kistim vardı. Eşimle karar verdik, artık iyi bir doktor bulup İstanbulun en iyi merkezlerinden birtanesinde şansımızı deneyecektik. Randevu kapattım, gittik konustuk. Muayene sonucunda karar: tekrar laparaskopi. Yumurtalıklarımın artık 3. bir laparoskopiyi kaldırıp kaldırmayacağını bilmiyordum..Ama bu sefer doktoruma çok güvendim ve 3. laparoskopim sonucunda bana yumurta dokumun cok ama cok azaldığını söyledi. Hemen kısa protokolle 2 ay sonra tedaviye baslayacaktık. Bu arada endometriosiz odaklarım yok olmuş ve tamamen iyileşmiştim. AMA bu kez baska bir acı gerçekle karşı karşıyaydım:erken yumurta yetmezliği. Evet, ameliyatlardan yumurtalık dokum cok azalmıştı. Tedavi öncesi adetimin 3. günü hormon testi yaptığımda artık yolun sonuna geldiğimi hissetim. Acaba kendi yumurtamla anne olacabilecekmiydim? Test sonucu FSH: 21.8 E2: 28 . FSH değerimi görünce sanki başımdan kaynar sular döküldü. Evet daha önce de rezervim azdı ama hiçbir zaman 21 değildi, 9 civarındaydı. hedefleri
Doktoruma telefon ettim, çok yükselmiş ama bir kez sanşını deneyeceksin dedi. Evet doğru ben şansımı denemek istiyordum, özellikle artık bedenimi bu haliyle seviyorken, olumlu düşünme ve düşünce gücüyle tedavi, reiki ve yoga kitaplarının çoğunu okuyup uygulamışken…evet denemek istiyordum çünkü içimden bir ses “evet, dene zamanı geldi” diyordu. Son yumurtama kadar deneyecektim, ben kendi yumurtamla anne olmak olanlar istiyordum, kendi canım, kanım olsun istiyordum ve inanıyordum. Tedavi sonucunda tek yumurta oluştu, onu çok ama çok sevdim. Onu benden alıp döllediklerinde ona sevgimi gönderdim “annen seni çok seviyor ve seni iki gün sonra içine alacak ve orada seni büyütecek bitanem” diyordum. Transferden sonra uzun ama sakin bir bekleyiş vardı. Olmazsa tekrar, tekrar, tekrar deneyeceğim diyordum. Ta ki o bana gelene kadar..Ama gerek kalmadı ve bana bu tedavim sonucunda geldi meleğim. Evet, meleğim benimle, tek yumurtam, tek embriyom, oglum Sarp, şimdi iki aylık.
Herkese tek söylemek istediğim, lütfen gerçekten inanın ve isteyin. Ve şuna gerçekten inanın: DAİMA TANRISAL OLARAK KORUNUYOR VE YOL GÖSTERİLİYORSUNUZ...
Sevgiyle..
Çiçek
21 yaşında ilk laparoskopimi universitede öğrenciyken oldum. Çift taraflı çikolata kisti ameliyatı…Nerden bilebilirdim çok zorlu bir savaşın başladığını. 29 yaşıma geldiğimde 2 laparoskopi ve 1 açık ameliyat geçirmiştim bile. Üstelik sayısız geçici menopoz iğneleri, doğum kontrol haplarıyla bedenimi cok ama cok yormustum. Özel hayatımı, iş hayatımı her yönden etkileyen bir hastalıktı, üstüne üstlük beni hayat konusunda negatif düşünen bir insan yapmayı başarmıştı.
Sayısız doktorlara gidip hepsinin bana doğum kontol hapı ya da iğne vermesinden bıkıp usanmıştım artık, bu hastalığın bir çaresi olmalıydı…
İşe internette yabancı kaynakları araştırıp okumakla başladım, kitaplar sipariş ettim ve 30 yaşıma geldiğimde endometriosis hakkında çoğu bilgiyi edinmiştim artık. Tabi bu arada 7 senelik evliydim ve iki kez tüp bebek denemiştik bile. Her seferinde 6 yumurta tek embryo transferi, maalesef negatif. Bu negatiflerden sonra vitamin desteklerine, bitkisel çaylara, ve homeopati ilaçlarına başladım Artık endometriosis hakkında çok bilgiliydim ama daha önceden oluşan bir kistim vardı. Eşimle karar verdik, artık iyi bir doktor bulup İstanbulun en iyi merkezlerinden birtanesinde şansımızı deneyecektik. Randevu kapattım, gittik konustuk. Muayene sonucunda karar: tekrar laparaskopi. Yumurtalıklarımın artık 3. bir laparoskopiyi kaldırıp kaldırmayacağını bilmiyordum..Ama bu sefer doktoruma çok güvendim ve 3. laparoskopim sonucunda bana yumurta dokumun cok ama cok azaldığını söyledi. Hemen kısa protokolle 2 ay sonra tedaviye baslayacaktık. Bu arada endometriosiz odaklarım yok olmuş ve tamamen iyileşmiştim. AMA bu kez baska bir acı gerçekle karşı karşıyaydım:erken yumurta yetmezliği. Evet, ameliyatlardan yumurtalık dokum cok azalmıştı. Tedavi öncesi adetimin 3. günü hormon testi yaptığımda artık yolun sonuna geldiğimi hissetim. Acaba kendi yumurtamla anne olacabilecekmiydim? Test sonucu FSH: 21.8 E2: 28 . FSH değerimi görünce sanki başımdan kaynar sular döküldü. Evet daha önce de rezervim azdı ama hiçbir zaman 21 değildi, 9 civarındaydı. hedefleri
Doktoruma telefon ettim, çok yükselmiş ama bir kez sanşını deneyeceksin dedi. Evet doğru ben şansımı denemek istiyordum, özellikle artık bedenimi bu haliyle seviyorken, olumlu düşünme ve düşünce gücüyle tedavi, reiki ve yoga kitaplarının çoğunu okuyup uygulamışken…evet denemek istiyordum çünkü içimden bir ses “evet, dene zamanı geldi” diyordu. Son yumurtama kadar deneyecektim, ben kendi yumurtamla anne olmak olanlar istiyordum, kendi canım, kanım olsun istiyordum ve inanıyordum. Tedavi sonucunda tek yumurta oluştu, onu çok ama çok sevdim. Onu benden alıp döllediklerinde ona sevgimi gönderdim “annen seni çok seviyor ve seni iki gün sonra içine alacak ve orada seni büyütecek bitanem” diyordum. Transferden sonra uzun ama sakin bir bekleyiş vardı. Olmazsa tekrar, tekrar, tekrar deneyeceğim diyordum. Ta ki o bana gelene kadar..Ama gerek kalmadı ve bana bu tedavim sonucunda geldi meleğim. Evet, meleğim benimle, tek yumurtam, tek embriyom, oglum Sarp, şimdi iki aylık.
Herkese tek söylemek istediğim, lütfen gerçekten inanın ve isteyin. Ve şuna gerçekten inanın: DAİMA TANRISAL OLARAK KORUNUYOR VE YOL GÖSTERİLİYORSUNUZ...
Sevgiyle..
Çiçek