Aslında arkadaşın demek istediği sanırım adalete yargıya mahkemeye güvensizliğinden ötürü gelişen bir içgücü kendini koruma kalkanı olmuş. Evet senelerce bir avukat eşi olarak yargının birçok adaletsizliğine şahit oldum. Hatta bununla ilgili bi kitap okumuştum. Kadın savcı 6 yaşındaki oğluna tecavüz ediliyo. Ve kendi adaletine mi yoksa hukuka mı teslim edicek diye. Konusu buydu kitabın. Eşime sordumsen ne yapardın diye? Evlat ya hani aklım gitti ne yaparsın nasıl yaparsın öldürmek işkence etmek istersin. Beni mahvettin çok zor demişti. Haksız tahrik indirimi, iyi hal indirimi, kaza, bilinç kaybı, namus, bir sürü cezai indirim varken mahkemelerde ben dayak yediğimle kalıyosam ömür boyu belki onun psikolojik savaşından çıkamıyosam işimde gücümde odaklanma güleryüz problemi yaşıyorsam. Ve hatta işten çıkarılma ya da hiç alınmama sebeplerim bunlar gibi şeylerse vs.. Ya da bir yerim eksik kalıyosa ve bunu yapan 2-3 sene yatıp çıkıyosa başlarım böyle adalete adalet benim demek istiyo. O bana saldırıyosa bende sonuna kadar saldırırım demek istiyo. Lütfenn yüklenmeyin.. İnanın en cani annelerin ardında bile o kadar kansız elini kolunu sallayarak o insanı o caniliğe sürüklemiş eşler, akrabalar, arkadaşlar vs varken... Hani bazen şiddetin sonu yok. Ama ilahi adaletin var diyip teslim olmak bambaşka.. Ben sizin için içinizdeki öfkeye sebep olanlar için dua edicem.. Onun dışında söylenen her söze de sonuna kadar katılıyorum ...