- 28 Nisan 2014
- 47.409
- 127.849
- 37
-
- Konu Sahibi Yesilsevenbiri
- #101
Merhaba, onu gerçekten seviyor musunuz bence en önemli şey bu ..İyi aksamlar sevgili hanımlar. kafam çok karışık. Akıl verin ne olur.32 yaşındayım. Üniversite mezunuyum, kamu kurumunda çalışıyorum. Bunu söylememin sebebi genel konumla ilgili olduğu için. Benim bir sevdiğim var. Kendisi üniversite okumamış(benim için önemli değil kendisini geliştirmiş biri). Kendisi sporla uğrasıyor. Bir spor salonunda çalışıyor. Öğrencileri var ders verdiği. Boş kaldığı zamanlarda da ek iş yapıyor. Yani en az benim kadar kazanıyor. Aileme anlattım. Annem de ilk başlarda istemedi. Zorlanırsın, o memur değil sen memursun olmaz diye. Annem ikna oldu babama konuyu açtık.3 haftadır istemediğini söylüyor. Denk değilsiniz. Öğrencisi olmazsa işsiz kalır olmaz dedi. Memur olsa sorun olmaz diyor. Kafalarınız uyuşmaz, zaten ablan boşandı sen de öyle olursan kaldıramam dedi. O böyle konuştukça acaba gerçekten mutsuz olur muyum diye de düşünüyorum. Seviyorum onu. Zaten başkası da olmuyor denedim... Gerçekten her sey para mı? Yeri gelir işsiz de kalır insan. Bu gerçekten sorun oluyor mu ? Var mı benim durumumda olup, mutlu olanlar.
Aileniz şaka gibi bu ne memur kafası. Memur olunca asıl ne uzuyorsun ne kısalıyorsun. Aynı parayı kazanıyoruz demişsiniz. Sevgilinizin her zöan sizden çok kazanma ihtimali var ama siz memur olarak hep standart maaş alacaksınız. Aileniz biraz eski kafalı yanlış anlamayın belli bir yaş grubu özellikle de kendileri memur emeklisiyse hep bu kafada oluyor. Ayrıca sizden az maaş bile alsa hiç bir önemi yok önemli olan iyi bir insan olması. Benim eşim biz ilk evlendiğimizde benden baya az kazanıyordu ve ben maaşını evlenene kadar bir kez bile sormadım evlendikten sonra kendi söyledi. Bazı dönemler oldu o benden çok kazandı bazı dönemler oldu ben ondan çok kazandım ama bunu ne ailem ne de ben sorun etmedik. Rızk Allah’tan. Çalışırsa herkes bir şekilde eve ekmeğini getirir yeter ki ağız tadınız bozulmasın. Maddiyata takılmayın. İlerde kimin iyi kazanacağını bilemezsiniz. Son olarak bir arkadaşım vardı, kendi doktor görüştüğü çocuk da mühendisti kızın ailesi kesinlikle istemedi işini beğenmediler kızlarına yakıltıramadılar. Ama çocuk çok iyi bir insan neyse kız inat etti evlendi. Şu an doktor olan arladaşımın 2 katı kazanıyor çocuk arkadaşım da keşke doktor olacağıma mühendis olsaydım diyorİyi aksamlar sevgili hanımlar. kafam çok karışık. Akıl verin ne olur.32 yaşındayım. Üniversite mezunuyum, kamu kurumunda çalışıyorum. Bunu söylememin sebebi genel konumla ilgili olduğu için. Benim bir sevdiğim var. Kendisi üniversite okumamış(benim için önemli değil kendisini geliştirmiş biri). Kendisi sporla uğrasıyor. Bir spor salonunda çalışıyor. Öğrencileri var ders verdiği. Boş kaldığı zamanlarda da ek iş yapıyor. Yani en az benim kadar kazanıyor. Aileme anlattım. Annem de ilk başlarda istemedi. Zorlanırsın, o memur değil sen memursun olmaz diye. Annem ikna oldu babama konuyu açtık.3 haftadır istemediğini söylüyor. Denk değilsiniz. Öğrencisi olmazsa işsiz kalır olmaz dedi. Memur olsa sorun olmaz diyor. Kafalarınız uyuşmaz, zaten ablan boşandı sen de öyle olursan kaldıramam dedi. O böyle konuştukça acaba gerçekten mutsuz olur muyum diye de düşünüyorum. Seviyorum onu. Zaten başkası da olmuyor denedim... Gerçekten her sey para mı? Yeri gelir işsiz de kalır insan. Bu gerçekten sorun oluyor mu ? Var mı benim durumumda olup, mutlu olanlar.
Doktor kızın aileside enterasanmış .Sanki mühendislik kötü bir meslekmiş gibi küçümsemişler.Arada bir uçurum yok saçmalamışlar bence.Aileniz şaka gibi bu ne memur kafası. Memur olunca asıl ne uzuyorsun ne kısalıyorsun. Aynı parayı kazanıyoruz demişsiniz. Sevgilinizin her zöan sizden çok kazanma ihtimali var ama siz memur olarak hep standart maaş alacaksınız. Aileniz biraz eski kafalı yanlış anlamayın belli bir yaş grubu özellikle de kendileri memur emeklisiyse hep bu kafada oluyor. Ayrıca sizden az maaş bile alsa hiç bir önemi yok önemli olan iyi bir insan olması. Benim eşim biz ilk evlendiğimizde benden baya az kazanıyordu ve ben maaşını evlenene kadar bir kez bile sormadım evlendikten sonra kendi söyledi. Bazı dönemler oldu o benden çok kazandı bazı dönemler oldu ben ondan çok kazandım ama bunu ne ailem ne de ben sorun etmedik. Rızk Allah’tan. Çalışırsa herkes bir şekilde eve ekmeğini getirir yeter ki ağız tadınız bozulmasın. Maddiyata takılmayın. İlerde kimin iyi kazanacağını bilemezsiniz. Son olarak bir arkadaşım vardı, kendi doktor görüştüğü çocuk da mühendisti kızın ailesi kesinlikle istemedi işini beğenmediler kızlarına yakıltıramadılar. Ama çocuk çok iyi bir insan neyse kız inat etti evlendi. Şu an doktor olan arladaşımın 2 katı kazanıyor çocuk arkadaşım da keşke doktor olacağıma mühendis olsaydım diyor
Evet bence de ama, olsa da önemli değildi. Çünkü arkadaşım seviyordu ve çocuk iyi birisi. Aileler bazen saçma şeylere takıyor maalesef. Şimdi damatlarını çok seviyorlarDoktor kızın aileside enterasanmış .Sanki mühendislik kötü bir meslekmiş gibi küçümsemişler.Arada bir uçurum yok saçmalamışlar bence.
Herkesin (eşimin dahil) üniversite okuması gerektiğini düşünüyorum ancak benim bu düşüncem tamamen insanların farklı kültürleri görmeleri, tanımaları ve sosyal anlamda kendini geliştirmesi için. Ülkemiz oldukça karma olduğu için ve teknoloji geliştiği için de çoğu kişi lisede veya iş yerinde de bunu yapabilir hale geldi zaten. Dediğiniz gibi çoğu bölüm 2-3 yılda tamamlanabiliyorken uzatılmış. Ben psikoloji mezunuyum kendi mesleğimi yapıyorum ancak şu an ülkede çoğu kişi asgari ücret aldığı için lise-üniversite farkı pek kalmadı maddi anlamda. Ben hanımefendinin sorusuna ve ailesinin kafa yapısına istinaden kendimden örnek verdim tabiki herkes için geçerli değil ama kişinin kendini geliştirmesinin ve davranışlarının daha önemli olduğu düşünüyorum evlilik için, maddiyat kaygısından ziyade.ama bu ülkede çoğu üniversite mezunu zaten üni mezunu işi yapmıyor ki?
çoğu mühendis bile mühendislik yapmıyor.
önceki tartışma yeterince uzamadı hadi yeni tartışma çıksın diye yazmıyorum ama bence durum bu:
(sadece ben değil Bilkent mezunuyum ben, (bölüm biz okuduğumuz zamanda paralı öğrenci almıyordu) bizim işletme filan okuyan arkadaşların bile dediği buydu:
bizim bölüm esasen 3 ayda biter, kalan 3.5 yılı network yapalım, ortam kasalım, yaşımız iş yaşı olsun diye okutuyorlar.
mesela bizde tüm lisanslar da 4 sene (eczacılık gibi 5 yıl olanlar filan hariç)
gazetecilik de 4 sene
işletme de 4 sene
eğitim fakültesi herhalde toplam avrupadaki eğitim fakültesi sayısının toplamının 10 katı filan ne kadar öğretmen yetiştiyorlar meçhul
çoğu sistemde 3 yıllık okullar bizde 4 sene
ne okutuyorlar
hiç
bitirme ödevleri, yüksek tezleri dandik ötesi....
kısacası ülkede üniversite mezunları üniversite mezunu gibi olmadığı için lise mezunu kendini geliştirip farkı çok kolay kapabilir zaten sosyal anlamda- isterse
iş anlamında da dediğim gibi çoğu iş için zaten üni mezunu olmak gerekmiyor, öyle derin bir iş piyasamız yok
biz aile yanında durmamak, biraz kendi ayakları üzerinde durmak için insanların 4 yıllık birşeyler yazıp gidip okuduğu anca o şekilde hayata karıştığı insanlar ülkesiyiz.