Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
14 yaşında evlendi 23 yaşında 5 çocukla dul
İzmir'in Bayraklı ilçesinde, altı kız çocuğuyla yedi yıldır yaşam mücadelesi veren Fethiye Budak, kendisine uzatılacak yardım elini bekliyor.
Mardin'de 14 yaşında evlendikten sonra İzmir'e göç ettiklerini ve eşini 23 yaşında kaybedip 5 çocuğu ile dul kaldığını söyleyen Fethiye Budak, töreler gereği evli ve çocuklu kaynı ile evlendirildiğini ancak sefalet içinde bir yaşam sürdürdüğünü anlattı.
Altı kız çocuğundan 2'sinin zihinsel engelli olduğunu anlatan Budak, kendisinin de kalp hastası olduğunu ve çocuklarına bakacak kimse olmadığı için çalışamadığını söyledi.
30 yaşındaki Fethiye Budak, Mardin'de 14 yaşında severek evlendiği eşini İzmir'e göç ettikten sonra 23 yaşında kaybettiğini ve 5 çocuğuyla ortada kaldığını söyledi. Budak, 2003 yılında eşini mide kanaması yüzünden kaybettikten sonra, töre gereği evli ve çocukları olan kaynı ile dini nikahla evlendirildiğini ve kaynından da 1 çocuk sahibi olduğunu söyledi. Ailesinin Mardin'de olduğunu ve kaynının dahil kimsenin kendisine ve çocuklarına yardım etmediğini anlatan Fethiye Budak kalp rahatsızlığı olduğu için çalışamadığını ve yaşları 12 ile 1 arasında değişen 6 kız çocuğuna bakmakta güçlük çektiğini söyledi. Budak, birkaç hayırsever vatandaşın yardımları ile karınlarını doyurabildiklerini anlattı.
Yaşları 13 ile 1 arasında değişen 6 kız çocuğuna bakmakta güçlük çektiğini anlatan Budak, çocuklarından 13 yaşındaki Remziye'nin yüzde 70, 10 yaşındaki Elif'in de yüzde 60 oranında doğuştan zihinsel özürlü olduğunu söyledi. Zihinsel engelli çocukları için Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nden 500 Türk Liralık bir yardım aldığını açıklayan Fethiye Budak, şöyle konuştu: "Zihinsel engelli çocuklarıma verilen 500 Türk Lirası paranın 350 lirasını ev kirasına veriyorum. 5 çocuğumda okuyor. Okul masraflarını karşılamakta zorlanıyorum. Kış mevsiminde bazen dışarıda kalan kasaları toplayıp yakıyoruz. Bazen soba bile yakamıyoruz. Hayırseverler kapımızı açarsa karnımız doyuyor. Kendim kalp hastasıyım. Çocuklarım da küçük ve bakan olmadığı için çalışamıyorum. Zor bir hayat yaşıyoruz. Benim ve çocuklarımın psikolojisi iyi değil. Çocuklarım küçük yaşlarına rağmen içinde bulunduğumuz durumun farkında olduklarını söyleseler de etraflarında gördükleri bazı şeylere özeniyorlar. Beni kiradan kurtaracak ya da çocuklarımın eğitim hayatı için yardımda bulunmak isteyen hayırseverlerin beni duymasını istiyorum."
benim matematiğimde mi bir problem var?
14 yaşında evlendi ise 23 yaşında da dul kaldı ise 1 yaşında çocuğu nasıl oluyor? (kendisi şu anda 30 yaşında imiş)
bir de 7 senede 6 çocuk yaptıysa eşi yaşamaya devam etse ne olacakmış acep?
son cocuk kaynindanmis.
malesef, ne sapık bi zihniyet şu töre dedikleri
haaaaaaaaaaaaaaa ben o kadar sinirlenmişim ki o bölümü atlamışım.son cocuk kaynindanmis.
haaaaaaaaaaaaaaa ben o kadar sinirlenmişim ki o bölümü atlamışım.
şimdi daha çok sinirlendim bak.
Allah'ım bu insanlar töre adına ne tür iğrençlikler yapıyorlar?
bu nasıl br namus anlayışı? nasıl bir mide? nasıl bir şey?
iyice sinirlendim şimdik
o zaman ne diye bas bas bağrınıyor.
DİNİ NİKAHLI kocası baksın çocuklarına (aynı zamanda yeğenlerine)
14 yaşında evlendi 23 yaşında 5 çocukla dul
İzmir'in Bayraklı ilçesinde, altı kız çocuğuyla yedi yıldır yaşam mücadelesi veren Fethiye Budak, kendisine uzatılacak yardım elini bekliyor.
Mardin'de 14 yaşında evlendikten sonra İzmir'e göç ettiklerini ve eşini 23 yaşında kaybedip 5 çocuğu ile dul kaldığını söyleyen Fethiye Budak, töreler gereği evli ve çocuklu kaynı ile evlendirildiğini ancak sefalet içinde bir yaşam sürdürdüğünü anlattı.
Altı kız çocuğundan 2'sinin zihinsel engelli olduğunu anlatan Budak, kendisinin de kalp hastası olduğunu ve çocuklarına bakacak kimse olmadığı için çalışamadığını söyledi.
30 yaşındaki Fethiye Budak, Mardin'de 14 yaşında severek evlendiği eşini İzmir'e göç ettikten sonra 23 yaşında kaybettiğini ve 5 çocuğuyla ortada kaldığını söyledi. Budak, 2003 yılında eşini mide kanaması yüzünden kaybettikten sonra, töre gereği evli ve çocukları olan kaynı ile dini nikahla evlendirildiğini ve kaynından da 1 çocuk sahibi olduğunu söyledi. Ailesinin Mardin'de olduğunu ve kaynının dahil kimsenin kendisine ve çocuklarına yardım etmediğini anlatan Fethiye Budak kalp rahatsızlığı olduğu için çalışamadığını ve yaşları 12 ile 1 arasında değişen 6 kız çocuğuna bakmakta güçlük çektiğini söyledi. Budak, birkaç hayırsever vatandaşın yardımları ile karınlarını doyurabildiklerini anlattı.
Yaşları 13 ile 1 arasında değişen 6 kız çocuğuna bakmakta güçlük çektiğini anlatan Budak, çocuklarından 13 yaşındaki Remziye'nin yüzde 70, 10 yaşındaki Elif'in de yüzde 60 oranında doğuştan zihinsel özürlü olduğunu söyledi. Zihinsel engelli çocukları için Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nden 500 Türk Liralık bir yardım aldığını açıklayan Fethiye Budak, şöyle konuştu: "Zihinsel engelli çocuklarıma verilen 500 Türk Lirası paranın 350 lirasını ev kirasına veriyorum. 5 çocuğumda okuyor. Okul masraflarını karşılamakta zorlanıyorum. Kış mevsiminde bazen dışarıda kalan kasaları toplayıp yakıyoruz. Bazen soba bile yakamıyoruz. Hayırseverler kapımızı açarsa karnımız doyuyor. Kendim kalp hastasıyım. Çocuklarım da küçük ve bakan olmadığı için çalışamıyorum. Zor bir hayat yaşıyoruz. Benim ve çocuklarımın psikolojisi iyi değil. Çocuklarım küçük yaşlarına rağmen içinde bulunduğumuz durumun farkında olduklarını söyleseler de etraflarında gördükleri bazı şeylere özeniyorlar. Beni kiradan kurtaracak ya da çocuklarımın eğitim hayatı için yardımda bulunmak isteyen hayırseverlerin beni duymasını istiyorum."
benim matematiğimde mi bir problem var?
14 yaşında evlendi ise 23 yaşında da dul kaldı ise 1 yaşında çocuğu nasıl oluyor? (kendisi şu anda 30 yaşında imiş)
bir de 7 senede 6 çocuk yaptıysa eşi yaşamaya devam etse ne olacakmış acep?
Ne demek arkadaşlarıyla tatile gitmek ya ,ailesi varken hiç gidilirmi başkalarıyla
@Elmayra
geçmiş olsun bitanem. hadi inş tahlil sonuçların da temiz gelir.
gerisi kolay....
@Dranas
Kontese diyecek çok şeyim var diyecek de cümleleri toparlayamıyorum.
Bu nasıl bir rahatlık, nasıl bir genişlik, nasıl bir yüzsüzlük, nasıl bir kibirdir Yarabbim?
Sen boşanmak üzere olan gelinini yemeğe çağır (amaç barıştırmak mı ayırmak mı o hiç belli değil), sonra M beden yerine XS al, "ay kusura bakma canım sen gözümde XS gibi kalmışsın" diyip düzelteceğin yerde "zayıflayınca giyersin" de. Bunu meali : "ÇOK KIYMETLİ OĞLUMDAN AYRILINCA ÜZÜNTÜDEN 1 DERİ 1 KEMİK KALACAKSIN, O ZAMAN GİYERSİN"
Sonra torununa 10 tl harçlık ver. Burda 10 tl'yi küçümsemiyorum ama sonuçta torununu zaten her zaman görmüyor. Bence 10 tl'yi toruna vereceğine 10 tk'ye oyuncak alsa daha çok makbule geçerdi. En azından prensesin kontesin gözündeki ederini öğrenmemiş olurduk.
2 kişi olunca tupper kullanılamıyormuymuş? 2 kişilik kek- börekler anca emaye kaplarda mı pişiriliyormuş? Hay Allah'ım bana sabır, kontese akıl !!!!!
BU arada Allah'ın sevgili kuluymuşsun ki telefonun sessizdeymiş. Yoksa vay haline!
Bilkentliye ayrı, hassas kantara ayrı rapor vermen de pek bir ironik olmuş.
Her ikisi de kendince gelin güvey!!!
(Allah'tan az dicektim. Aslında daha çok kalan var içimde. Toparlarım bir ara)
suclamak herzaman en kolay yol..
Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış.
Hadi bilardo oynamayı bir yere kadar anlayabilirim belki.
Haftada 1 gün çıksın arkadaşlarıyla erkek erkeğe dağıtsın kafasını, hani olabilitesi var benim için.
Ancak arkadaşlarıyla tatile çıkmak ne demek?
Kızım peygamber soyundan mısın sen? Nasıl bir sabırdır bu???
hahaha kayınvalideye bak sen uyanık güya, küçük beden almış bunu sen giy deseydin keşke,
tupperlarını da alsın başına çalsın töbe yarabbim sinirlendim, ailece tuhaf bunlar ya.
bu insanlar seni hiç haketmemiş dranas.
ne demek tatile tek başına gitmek yahu,
tek başına sinemaya bile gidemez dağıtırım valla.bulmuşlar senin gibi sabırlı kadını...
yine de en doğru kararı vereceksin canım, yüreğinin sesini dinle.
gerçekten ben de iyi sabır varmış size cidden komik gelebilir ama bir kere bile baş başa tatilimiz olmadı
en basitinden bu yaz annem ben oruç tutuyoruz ben çalışıyorum o arada bile erkek arkadaşlarıyla bir hafta tatile gitti
hadi akşamları neyse diyorsunuz ama inanın çoğu hafta sonu yanımızda olmazdı evde olsa bile hayalet gibi yaşıyordu elinde bilgisayar tüm gün sinir ederdi insanıBu kadar ilgisiz bir adam bir tek akşamları yatarken ilgili olurdu kendimi kullanılıyor gibi hissediyordum kaç kere konuştum bağırdım çağırdım olmadı adam değişmiyor
Gerçekten ben de iyi sabır varmış size cidden komik gelebilir ama bir kere bile baş başa tatilimiz olmadı
en basitinden bu yaz annem ben oruç tutuyoruz ben çalışıyorum o arada bile erkek arkadaşlarıyla bir hafta tatile gitti
hadi akşamları neyse diyorsunuz ama inanın çoğu hafta sonu yanımızda olmazdı evde olsa bile hayalet gibi yaşıyordu elinde bilgisayar tüm gün sinir ederdi insanıbu kadar ilgisiz bir adam bir tek akşamları yatarken ilgili olurdu kendimi kullanılıyor gibi hissediyordum kaç kere konuştum bağırdım çağırdım olmadı adam değişmiyor
simdi icimden seni gecirmistim dranasim yok ortalarda yazmiyor diye ki sen yazmissin....
valla bence kurtulduguna yat kalk dua et...
sana bu evliligin getirdikleri getirmediklerinden cok cok az....
bu kadar ilgisizliğine rağmen senin ilgisizlikle suçluyor ya söyleyecek laf bulamıyorum![]()
Daha yazmadıklarım var beş yılda ama inanın evlilik hayatımız böyleydi
İlgisiz derken heralde birlikte olmayı kast etti böyle bir adamla aynı yatağa bile girmeyi çoğu kadın istemez istemeyince ilgisiz oldum aman boşa kürek değişmiyor yapacak bir şey yok
daha yazmadıklarım var beş yılda ama inanın evlilik hayatımız böyleydi
ilgisiz derken heralde birlikte olmayı kast etti böyle bir adamla aynı yatağa bile girmeyi çoğu kadın istemez istemeyince ilgisiz oldum aman boşa kürek değişmiyor yapacak bir şey yok
bir de kocamı yakışıklı bulan bir sürü kadın var bu adamda ne var anlamadım tipik türk erkeği işte
artık gününü gün eder![]()
[sıze=2][ı]dünden beri şu zavallı, bahtsız japon doktoru okuyorum, düşünüyorum.
Atsushi miyazaki
bir japon. ülkesinde değil 5,6; 7-8'lik depremlerde bile burunları kanamayan bir milletin evladı.
Türk milleti, kendi ülkesindeki depremde yardıma geldi diye; alıyor iki arkadaşını yanına,geliyor dünyanın taaa bir ucundan buraya.
Kurban bayramında kurban kesip, depremzedelere dağıtıyor.
Ama benim ülkemin büyük insanları, böyle bir afette tek günahları orada olmak olan tüm yardım ekiplerini, gazetecilerini, ilk depremde hasar almış ama dışı siding kapalama olduğu için içi hakkında fikir yürütülmeyen bir otele yerleştiriyor.
Sonra 5,6 lık bir deprem geliyor.
Yıkıyor o oteli.
Japon dr ölüyor.
Muhabirler hala enkaz altında.
10 kişinin cansız bedenine ulaşılıyor, kaç kişi var daha bilinmiyor.
Ve benim güzel ülkemin bakanı açıklama yapıyor
"otelin bakanlığımızca verilmiş bir hizmet belgesi yok"
vay anasını!!!!
Gecekondu değil bu, otel yahu otelll!!![/ı][/sıze]
Daha yazmadıklarım var beş yılda ama inanın evlilik hayatımız böyleydi
İlgisiz derken heralde birlikte olmayı kast etti böyle bir adamla aynı yatağa bile girmeyi çoğu kadın istemez istemeyince ilgisiz oldum aman boşa kürek değişmiyor yapacak bir şey yok
Bir de kocamı yakışıklı bulan bir sürü kadın var bu adamda ne var anlamadım tipik türk erkeği işte
Artık gününü gün eder![]()
ayyy hiç söyleme onu yaa,vallahi bende çok üzüldüm adama...bir de enkazdan sağ çıkıp sonra hayatını kaybedenlerden...
Kader mi bu nedir bilmiyorum da çok çok çok acııı !!!!!