İMAM BUSİRİ VE KASİDEİ MUDARİYYE
Alti yüz tarihlerinde misir da imami bûsirî isimli bir zat vardi. Padisahlarin yanlarinda oturur, onlari siirle medh ederdi.
Söyle anlatiyor : "bana felc hastaligi geldi. Belimden asagisi tutmaz oldu. Hekimler benim bu hastaligimin caresini bulamadilar. Icimden dedim ki :
" Ben bu kadar padisahlari övdüm. Cenabi Peygamber'i de bir kaside ile öveyim, beni bu dertten ancak o kurtarir."
bu niyetle Kaside-i bürdeyi yazdim. Cenabi Peygamber (s.a.v.) rüyada bana geldi : "Kasideyi oku." dedi. Önünde okudum. Bazi yerlerini düzeltti ve bana dedi ki : " Neren hastadir?" gösterdim. Mübarek ellerini sürer sürmez hastalik ayagimin altindan akip gitti.
Ben de bundan sonra padisahlarin yanina gitmedim, dünyaya küstüm, darildim, " Beni bir hastaliktan kurtaramadilar" dedim. Gece gündüz Efendimiz (s.a.v.) 'in üzerine salavat-i serife getirmeye basladim."
Bu zat Kaside-i Bürdeden baska Kaside-i Hemziyyeyi yazdi. "bunlardan baska Kaside-i Mudariyye'yi yazmaya baslamistim. Iskenderiyede limanda oturuyordum. Baktim ki güzel yüzlü, güzel elbiseli ve güzel kokulu bir zat denizin üzerinden geliyor. Bu hale taaccüb ettim : " Ya Rabbi, bu kimdir?" dedim. Meger o gelen Cenabi Peygamber (s.a.v.) 'mis. Yanima geldi, elimi sıktı ve buyurdu ki :
"Artik yaptigin kasideler yeter. Yedi kat sema ve yedi kat yerdeki, ars ve kürsideki melekleri sevap yazmaktan yordun. Ümmetime benden selam götür. Her kim bu Kaside-i Mudariyyeyi bes vakit namazlardan sonra günde bes defa okursa, Cennette onunla yanyana komsu olacagiz. "
Bu Kaside-i Mudariyye cok kiymetlidir. Bunun kiymetini bilmelidir. Her kim bu kasideyi darda, sıkıntı veya bir siddette kaldiginda okur da, Allah Teala'ya duada bulunursa, Cenabi Ecelli Alâ icinde bulundugu kederli halinden onu feraha cikarir. Her gün bir defa okuyan Efendimiz (s.a.v. )' i rüyasinda görür.
Yâ Rabbi salli alel muhtâri min mudarin, Vel enbiyâi ve cemiy' ır rusüli mâ zükirû.
Ve salli rabbi alel hâdî ve şiy'atihî, Ve sahbihî min latıyyid diyni kad neşerû. Ve câhedû meahû fillâhi vectehedû, Ve hâcerû ve lehû âvev ve kad nasarû. Ve beyyenül ferda vel mesnûne va'tesabû, Lillâhi va'tesamû billâhi ventesarû. Ezkâ salâtin ve enmâhâ ve eşrafehâ, Yüattırul kevne rayyen neşruhel atıru. Meftûkatin bi abiyril miski zâkiyeten, Min tıybihâ eracür rıdvâni yenteşiru. Addel hasâ ves serâ ver remli yetbeuhâ, Necmüs semâi ve nebtül ardı vel mederu. Ve adde mâ havetil eşcâru min verakın, Ve küllü harfin ğadâ yütlâ ve yüstetaru. Ve adde vezni mesâkıylil cibâli kezâ, Yeliyhi katru cemiy'ıl mâi vel metaru. Vet tayri vel vahşi vel esmâki mea neamin,
Yetlûhümül cinnü vel emlâkü vel beşeru. Vez zerri ven nemli mea cemiy'ıl hübûbi kezâ, Veş şa'ri ves sûfi vel eryâşi vel veberi. Ve mâ ehâta bihil ılmül muhıytü ve mâ, Cerâ bihil kalemül me'mûnu vel kaderu. Ve adde ne'mâikellâtî menente bihâ, Alel halâikı müz kânû ve müz huşirû. Ve adde mikdârihis sâmillezî şerafet, Bihin nebiyyûne vel emlâkü vefteharû. Ve adde mâ kâne fil ekvâni yâ seyyidî, Ve mâ yekûnü ilâ en tüb'ases suveru. Fî külli tarfeti aynin yatrifûne bihâ, Ehlüs semâvâti vel eradıyne ev yezeru. Mil'es semâvâti vel eradıyne mea cebelin, Vel ferşi vel arşi vel kürsiyyi ve mâ hasarû. Mâ a'demallâhü mevcûden ve evcede ma'dûmen, Salâten devâmen leyse tenhasıru. Testağrikul adde mea cemiy'ıd dühûri kemâ, Tühıytu bil haddi lâ tübkî ve lâ tezeru. Lâ ğâyeten ventihâen yâ azıymü lehâ, Ve lâ lehâ emedün yukdâ ve yüntezaru. Meas selâmi kemâ kad merra min adedin, Rabbî ve dâıfhümâ vel fadlü münteşiru. Ve adde ad'âfi mâ kad merra min adedin, Mea dı'fi ad'âfihî yâ men lehül kaderu. Kemâ tühıbbü ve terdâ seyyidî ve kemâ, Emartenâ en nüsalliye ente muktediru. Ve küllü zâlike madrûbün bi hakkıke fî, Enfâsi halkıke in kallû ve in kesirû. Yâ rabbi vağfir li tâlîhâ ve sâmiıhâ, Vel müslimîne cemîan eynemâ hadarû. Ve vâlidînâ ve ehlînâ ve cîrâninâ, Ve küllünâ seyyidî lil afvi müftekıru. Ve kad etet bi zünûbin lâ ıdâde lehâ, Lâkin afveke lâ tübkî ve lâ tezeru. Vel hemmü an külli mâ ebğıyhi eşğalenî, Ve kad etâ hâdıan vel kalbü münkesiru. Ercûke yâ rabbi fid dârayni terhamünâ, Bi câhi men fî yedeyhi sebbehal haceru. Yâ rabbi a'zım lenâ ecran ve mağfiraten, Lienne cûdeke bahrun leyse yenhasıru. Ve kün latıyfen binâ fî külli nâziletin, Lutfen cemiylen bihil ehvâlü tenhasiru. Bil mustafal müctebâ hayrul enâmi ve men, Celâleten nezelet fî medhıhis süveru. Sümmes salâtü alel muhtâri mâ taleat, Şemsün nehâri ve mâ kad şa'şeal kameru. Sümmer rıdâ an ebî bekrin haliyfetihî, Mâ kâme min ba'dihî lid diyni yentesıru. Ve an ebî hafsıl fârûkı sâhıbihî, Min kavlihil faslü fî ahkâmihî umeru. Ve cüd li osmâne zin nûrayni men kemület, Lehül mehâsinü fid dârayni vez zaferu. Kezâ aliyyün mea ibneyhi ve ümmihimâ, Ehlül abâi kemâ kad câenal haberu. Sa'dün Seıydünübnü avfin Talhatü ve Ebû, Ubeydete ve Zübeyru sâdetül ğuraru. Vel âlü ves sahbü vel etbâu kâtıbeten, Mâ cenne leylüd deyâcî ev bedes seharu.
Kaynak : Arif Pamuk Rasulullahin dilinden surelerin ve dualarin esrari,hikmeti, fazileti