dini paylaşım alanı

ben geçen yıl bu aylarda 2 kere adet oldum bir ayda. hava değişimi ve şehir değişiminden dolayı. çok normal canım endişelenme.

geçen sene bu zamanlar düşük yapmıştım arada böyle olunca tedirgin oluyorum hala vücut kendini toparlmadımı acaba diye
 
yok canım 20 günden az 35 günden fazla adet döngüleri anormal sayılıyor. sen şimdi doktora gitsen 5 gün erken adet oldum diye seni kovar haaa

bir kere 19 günde oldu 7-8 gün evvel
o zaman bile gitmedim şimdi de gitmem
bıktım zaten doktora gitmeye Allah düşürmesin
 
düşük yaptığım esnada bile o muayeneyi oldum ben
hem bedenim hem ruhum acı çekti resmen
Allah kimseye böylesini yaşatmasın
valla canım ben annem öldükten 1 ay sonra doktora gittim; o masada doktor dinlenmem için bırakıp gittiğinde bağıra bağıra ağladım. Rabbim daha fazla doktor kapılarında çare aratmasın çok zor
 
valla canım ben annem öldükten 1 ay sonra doktora gittim; o masada doktor dinlenmem için bırakıp gittiğinde bağıra bağıra ağladım. Rabbim daha fazla doktor kapılarında çare aratmasın çok zor

Amin herkesin yaşadığı kendine zor geliyor bu hayatta
 
Allah’ım! Dualarımızı kabul buyur. Acizliğimize, zayıflığımıza, düşmüşlüğümüze ve muhtaç oluşumuza merhametinle mukabelede bulun. Aşılmaz gibi görünen zorlukları bizim için kolay hale getir. Gaye-i hayallerimize hakikat urbası giydir ve bizi dünyada ve âhirette utanılacak durumlara düşmekten muhafaza eyle!
 
beğendiğim bir yazı



Adem Güneş den

İnsan değerlidir
9 yaşlarında bir kız çocuğunu getirmişti ailesi. Çocuklarının son zamanlarda iyice içe kapandığını, çevre ile ilişkisini neredeyse tamamen kestiğini anlatmışlardı.

Aileyi dinledikten sonra, bir de kızlarını görmek istedim.

Geldi yanıma çocuk…

Daha odaya girdiği anda içim sızladı.

Omuzları yukarı kalkmış, baş omuzlar arasına saklanmış, eller yürürken sallanmaz halde bedenin yanında unutulmuş, adımlar kısa, küçük ve ürkek.

“Sorun nedir?” diye sordum, “Neden buraya geldiniz?”

Çocuk, “Annem babam beni biraz çekingen buluyorlar da o yüzden.” dedi.

- Peki, sence, çekingen misin?

- Bilmem… Belki… Biraz…

- Buraya girerken de çekinerek mi girdin?

- Hı hı…

- Yeni gittiğin yerlerde mi çekiniyorsun hep?

- Evet, onun için ben de bir yere gitmek istemiyorum. Çünkü bir yerlere gidince, birileri ile konuşmak zorunda oluyorum, kalbim hızlı hızlı atıyor, terliyorum.

- Neden?

- Bilmiyorum… Yanlış bir şey yapacağım gibi geliyor sanki. Yanlış şeyler söyleyeceğim. Komik duruma düşeceğim diye korku oluyor içimde. Bazen de karşımdaki kişinin beni azarlayacağını düşünüyorum. O zaman da konuşmak istemiyorum.

- Çevrendeki en kızgın kişi kim?

- Hımm… Annem… Ama annemi ben kızdırdığım için kızıyor, yoksa kızmaz ki!

- Nasıl kızdırırsın mesela anneni?

- Onun dediğini yapmayınca kızar hemen. Ben de onu kızdırmamak için dediğini yapmalıyım.

- Yapmazsan?

- Bağırır o zaman…

Çocuğu dinledikçe nasıl da ‘suçluluk hissi’ edindiğini içim acıyarak gördüm.Annesi ona kızsa da, azarlasa da, çocuk her halükârda kendini suçlu hissediyor. Daha o küçük yaşta, annesinden edilgen olmayı, karşısındaki kişinin isteğini yerine getirmeyince nasıl da aşağılanacağını bizzat öğrenmişti.

Böylesi bir öğrenme, kalıcı bir öğrenmedir.

Zira insanın öğrenmesi iki şekildedir. Biri ‘zihin’ ile, diğeri ‘ruh’ ile.

Zihinsel öğrenmeye ‘ezber’, ruhsal öğrenmeye ‘edinme’ diyoruz. Ve edinilmiş bilgiler kişiliğin bir parçasını oluşturur. Ürkeklik, korkaklık, çekingenlik veya agresiflik gibi.

İnsanın duyması da iki şekildedir. Biri ‘kulak’ ile, diğeri ‘ruh’ ile.

Kulağın duymasına ‘işitme’, ruhun duymasına ‘his’ diyoruz. Hisler duyguların tetikçisidir. Duygular ise davranışları oluşturur.

Ruhta uzun süre kalıcı hisler, ‘huy’ olan davranışa dönüşür.

Huylar kalıcıdır.

Çekingenliği için yanıma getirilen çocukta da kalıcı olan hisler ‘suçluluk’ ve ‘değersizlik’ idi. Ve bu kalıcı hislerle çocuğun başı omuzlar arasına saklanmış, ürkek bir kuş gibi insanlardan uzak duruyordu.

Bu çocuğun annesi ile duygusal bir bağı olduğu için, annesinin kendisine kızmasını ‘ruhu’ ile dinliyordu. Ruhunda duydukları, hislerini oluşturmuştu. Böylece çocuk, aslında, aşağılanmayı kitaplardan değil, bizzat kendi ruhunda yaşayarak öğrenmişti.

Bir ebeveynin çocuğuna bağırması, aşağılaması, belki o an işe yaramış olabilir ve belki çocuk ebeveynin istediği davranışı yerine de getirmiş olabilir. Ancak atılan taş ürkütülen kurbağalara değmez. Bir iş yaptırma uğruna çocuğun ‘değersizlik hissi’ edinmesi ve bu değersizlikten kaynaklanan davranış bozukluklarına girmesi hiçbir anne-babanın işine yaramaz.

Asıl olan şey, çocuğa kendini değerli hissettirecek bir ebeveynlik tarzı benimsemektir.

Ve bu çocuğa bir lütuf değil, onun yaradılıştan hakkıdır.

Zira çocuk, siz değer verdiğiniz için değil, yaradılış gereği zaten değerlidir.

Siz onun bu değerini görseniz de, görmeseniz de...

Yazarın 28 Ekim 2013 tarihli Aksiyon Haftalık Haber Dergisi yazısıdır.

- See more at: http://www.ademgunes.com/kose-yazilari/15/98/insan-degerlidir#sthash.OHYaCd6c.dpuf
 
Dört şeyi bilen kimse, dört şeyden kurtulmuş olur.

* Her kim yüce Allah'ın yaratılışta hata yapmadığını bilirse gıybetten kurtulur.
*Her ki kaza ve kaderde olan şeyin kendisine ulaşacağını bilse gam ve kederden kurtulur.
*Yine her kim kısmette meyletmemeyi bilse hasetten kurtulur.
*Ve her kim aslının neden olduğunu bildiyse tekebbürden kurtulur.

Abdullah- ı Ensari / Dil'ü Can Risalesi Semerkand Y.

Görsel: Beyza Yıldırım

Paylaşım: ‪#‎ElvanÖksüzoğlu‬ ‪#‎dilücansisalesi‬
 
Arkadaşlarım uzun zamandır bahsettiğim hatim e başlamak istiyorum..

sizlerden destek rica ediyorum..her zmana olduğu gibi yalnız bırakmayacaksınız biliyorum...

duam niyetim

''bismillahirrahmanirrahim ; öncelikle Rabb imiz her şeyin en hayırlısını veriyor bunu biliyorum ve O ndan diliyorum her şeyi..

bin şükürlerle devam eden hamileliğimi hayır ve sağlıkla tamamlayıp ; günahlardan arınmış bir şekilde ; anneden doğduğumuzdaki gibi tertemiz olarak tek nefeste hayırlısıyla kolay ve sağlıklı doğumlar ve oğlumla sağlıklıca kavuşmalar nasip eylesin Rabb im..

Ömrümüz ibadetli huzurulu mutluluk dolu bol bereket ve muhabebtli geçsin..evimiz yavrumuzunda gelişiyle huzur maneviyat dolsun ..
her daim şükreden insanlar olalım.Akıllı anlayışlı ebeveynler olalım .Evladıma eşime tüm insanalra karşı sabrımı merhametimi şefkatimi arttır Allah 'ım... eşimle olan bağımız daha bi kuvvetlensin inşaallah..kıymet bilen ve kıymeti bilinenlerden olalım inşaallah; dilimizden dua kalbimizden Allah ve peygamber sevgisi eksik olmasın, hayırlı dost ve arkadaşlarımız olsun , Allah yolunda hayırlı emeller işleyelim inşaallah''



katılmak isteyenler, kaç cüz okuyabileceksiniz belirtirseniz sevinirim.
 
ne zamana kadar okumak gerekiyor canım
 
peki hiç kimse aldı mı ilk bizden mi başlıyorsun ne kadar kişi okur tahminen bunları da bi söyle eğer okuyacak kişi sayısı azsa fazla almak isterim

ilk buraya yazdım canım ..
çevremde de bi kaç kişiye söyleyeceğim..
şimdilik belli bir sayı yok..
sen ne kadar istersen al ister 1 ister kaç..
çevremdekilere dağıtırım eksik kalırsa ve vakit olursa yine okunur
 
aklımdan geçen cüz sayısı niyeyse 5 ti
ama belki okuyacak kişi sayısı fazladır diye
cansu yavaş dedim
Allahın hakkı 3tür şimdilik 3 cüz alayım
hangi cüzleri uygun görürsen onları alabilirim ...
 


kuzum ilk sen teşrif ettin..
Allah razı olsun..

1-2-3 senin olsun tamam mı_?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…