dini paylaşım alanı

hayırlı sabahlar kızlar..

kimseler yazmamış cüz için...

üzüldüm...

inşallah tamamlayabiliriz :)
 
Bir adam , Afrika'da yürürken arkasından bir aslanın koştuğunu görür. Hızla kaçarken tam önünde bir kuyu görür ve hızla kuyuya iner. İpe sarılıp kuyuya inerken.. Alt tarafta büyük bir yılan görür.
Yılan hızla buna doğru yükselirken .. Ne yapacağım der.
Üstte aslan altta yılan. O sırada iki tane fare biri beyaz diğeri siyah ipi kemirmeye başlar. Her yerden başı belada iken bir anda bir yüzünde ıslak bir şey hisseder. Bir arı bir damla bak yüzüne bırakır ve balın tadı damağında iken....UYANIR.
OH BE RÜYA İMİŞ .. der. Bir seyyide anlatır. Rüyamın yorumu ne diye? Anlamadın mı der gülerek? Peşinden koşan aslan ölüm meleğidir. İçinde yılan bulunan kuyu senin mezarındır.
Sarıldığın ip senin hayatındır. Beyaz ve siyah fare gece ile gündüzdür ömrünü kemirirler. Peki ya o bal nedir dersen ?
Dünyanın geçici lezzetidir, Ölümün arkasında bir hesap olduğunu sana unutturur...
 
ÖLÜM ANI

Ölüm anında rahmet meleklerinin vazifeleri olduğu gibi, şeytanın da kendine göre vazifesi vardır. Peygamberler ve ulu zatlar hariç, hiç kimse yoktur ki şeytan onun ölümünden haberdar olmasın.

Ölüm, maddi ve manevi susuzluğun en şiddetli halidir. Ölüm anında susuzluktan çatlayan mümine şeytan buzlu su sunar, karşılığında Alemlerin Rabbini inkâr ile imanını ondan almak ister. Kişi kâmil iman sahibi ise şeytanın bu telkini ona tesir etmez.

İmam Gazalî rh.a. hazretleri buyuruyor ki: “Şeytan hünerli bir hırsız mıdır ki, istediğinin imanını çalabilsin! Şeytanın son nefeste imanı çalması, kulun dünya hayatında yaptığı kötü amellerin neticesidir. Allah’ın adaletinden şüphe edilmez. O kul şeytana teslim edilmeye layık bir hayat yaşamıştır da Allah ölüm anında ondan rahmetini kesmiştir.”

Yani şeytanın bir kulun imanını çalması, yaşadığı ömrün neticesidir. Cezaya müstehak ise, imansız ölecek ise, kul şeytana teslim olur. Salih kişi ise yüz bin şeytan ölüm anında başına toplansa ona zarar veremez. İnsan manevi hali ve amelleri ile neye layık ise, Allah Tealâ ölüm anında onu nasip eder.

İmam-ı Azam rh.a. hazretlerine “Hangi günahlar son nefeste imanı kaybetmeye sebep olur?” diye sorulduğunda şöyle buyurdu:

Şu üç şey son nefeste şeytanın imanı çalmasına sebep olur:

• İman nimetine şükretmemek,

• Son nefeste imansız ölmekten korkmamak,

• İnsanlara zulmetmek.

İblis, ölüm halini yaşayan kimisine anne babası şeklinde görünür. “Gördüm ki hak din İslâm değilmiş. Ölmeden önce şu dine gir!” der. Kişi bu teklifi kabul etmezse babasının suretine girer: “Hak din o değil budur!” gibi telkinlerde bulunur. Ancak Allah Tealâ’nın koruduğu kimseye şeytan ne şekilde gelirse gelsin zarar veremez.

İnsanın eceli geldiği zaman sahip oldukları şöyle taksim edilir: Ruhunu Azrail a.s. alır, malı mirasçılarına kalır, bedeni toprağa kalır, iyilikleri de hakkını çiğnediği kullara dağıtılır.

Vefat eden kimsenin ruhu bedenden ayrılınca nidalar gelmeye başlar. İlk sesleniş şöyle olur: “Ey Ademoğlu, sen mi dünyayı terk ettin, dünya mı seni terk etti?” İnsan ne kadar bağlanırsa bağlansın, dünya onu muhakkak terk edecek. Öyle ise kendi iradesiyle dünyayı terk eden kurtulur. “Ölmeden önce ölmek” sırrı budur.

Dünyayı terk etmek demek, dünyanın nimetlerini terk etmek demek değil; haramlarını, günahlarını terk etmektir. Mevlâna Celaleddin Rumî k.s. hazretleri Mesnevi-i Şerif’te: “Dünyanın parası, kazancı haram değildir. Bunlar nimettir. Haram olan, senin bunlarla meşgul olurken Allah’ı unutmandır.” buyuruyor.

Ölüm halindeki kimseye gelen nidalardan biri de şöyledir: “Ey kul! Sen mi dünyayı topladın, dünya mı seni topladı? Sen mi dünyayı öldürdün, dünya mı seni öldürdü?”

Kişi gasilhaneye götürülüp yıkanmaya başlandığında: “Ey Ademoğlu, nerede o kuvvetli halin, o mağrur bedenin? Seni böyle sessiz sedasız teneşire yatıran sebep nedir? Nerede dostların, yakınların? Seni soydular; üzerini bir örten bile yok!” diye seslenilir.

Kefenle sarılırken: “Ey insan! Azıksız, uzun bir yolculuğa çıkıyorsun. Dönmemek üzere evinden ayrılıyorsun. Daha evvel hiç binmediğin bir bineğe bindirileceksin.” denilir.

Tabuta konulurken: “Ey Ademoğlu! İman sahibi isen, Allah Tealâ’ya ve peygamberlerine iman ettiğin için sana müjdeler olsun! Eğer Allah’a isyan ettiysen sana yazıklar olsun! Sen şimdi hesap vermeye gidiyorsun.” nidaları gelir.

Musalla taşına konulduğunda, başına toplananlar hiçbir fayda vermez. Burada duyduğu nida şöyledir: “Ey Ademoğlu! Dünyada işlediğin amelin karşılığını birazdan göreceksin. Yaptığın iş hayır ise ikram ile, şer ise azap ile karşılaşacaksın.”
Bütün bu badireler ve hitaplar karşısında yüzümüzün ak olması, tamamen dünya hayatını ahirete dönük olarak, her adımda orayı hesap ederek yaşamaya bağlıdır.
 
24 Adımda Sağlam Bir Müslüman Olmak

Sağlam bir Müslüman, kendisine ve etrafındaki insanlara maddi ve manevi güç veren sağlam temelli bir imana sahiptir. Birkaç basit adımı takip ederek Allah sevgisi ve iyi bir Müslüman olma yolunda mesafe kat edeceksiniz.

1. Önce, her şeye kâdir olan Allah’ın varlığını ve onun vasıflarının bizim tahayyülümüzün ötesinde olduğunu kabul et.
O, her şeye gücü yetendir. Kuran ve sünnete uyan bir ilimle ve kesin olarak Allah’a inanmak, farzdır. İkinci olarak, Hz Adem’le (as) başlayan Hz Nuh (as) Hz İbrahim (as) Hz Musa (as) gibi belli başlı peygamberler ve diğerleriyle devam eden peygamberlerin sonuncusunun peygamberimiz Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem olduğunu kabul et. Kuran’ın en son kitap ve Allah’ın hak sözü olduğunu kabul et. Medyanın, dünyanın dört bir yanındaki Müslüman kişiler ve gruplar hakkında söylediklerine asla inanma. Küfür, her zaman gerçek Müslümanlara karşı olacaktır ve sen onlarla aynı tarafta olma.



2. İhlâsla namaz kıl.
Allah’ın ilmiyle sana en yakın olduğunu tasdik et. Namazını hep vaktinde kıl, asla erteleme. Çok daha önemli işler yapmana mani olacak şeyleri asla yapma. Hiçbir şey Allah’ın sana emrettiklerine itaat etmekten daha önemli olamaz. Örneğin, çalışırken veya dersteyken bile, yaptığın her şeye ara ver ve en yakın camiye namaz kılmaya git. Eğer birisi sana nereye gittiğini sorarsa, Allah’ın namaza davetine icabet ettiğini söyle.



3. Gecenin ortasında namaz kıl.
Etrafındaki insanlar mışıl mışıl uyurken, sen namaz kıl. Bu namaz, teheccüddür. Ancak bu nafile ibadeti eda etmek için çok kısa bir süre de olsa, önce biraz uyumalısın. Gece, dua etmek için en makbul vakittir.



4. Her zaman Allahın adını zikret.


Allahın adını anmak, seni mutlaka güçlü bir Müslüman yapar. Çünkü sen, sürekli, Allah’ın sana ve tüm insanlığa olan nimetini anıyorsun.



5. Sahip olduğun her şey için şükret.


Ruhsal, zihinsel ve fiziksel her şey için bunu yap. Ne kadar merhametli olursan, o kadar rahmete erdiğini fark edeceksin. Bunu yaparak, Allah’ın izniyle, daha güçlü olacaksın çünkü Allah’ın her yerde hazır ve nazır olduğuna inanacaksın.

6. İffetini koru.
Zinanın haram bir davranış olduğunu bilmelisin. Bu nedenle daima ondan uzak durmalısın. Bu, hem erkekler hem de bayanlar için geçerlidir. Erkekler ve bayanlar dar ve açık kıyafetler giymemelidir. İkisi de bakışlarını indirmelidir ve mütevazı olmalıdır.



7. Sözlerini tut.


Eğer bir şeyi halledemeyeceğini düşünüyorsan, mümkün olduğunca çabuk olmak üzere muhataplarına haber ver. Verdiğin sözleri tutmak, seni mutlaka güvenilir bir insan yapar.



8. Başkalarının fikirlerine saygı göster.
Hiçbir düşünce “kötü” veya “aptal” olamaz. Onlara cevhermiş gibi bak veya onlardan cevher kazanmayı öğren. Fikirler olmadan bir şeyler asla daha iyi olmaz. Bir fikirden hoşlanmıyorsan onu hemen geçersiz sayma, bunun yerine o fikri geliştirmek için üzerine bir şeyler ekle.



9. Doğru sebepler için oruç tut.


Başkalarını etkilemek ya da daha zayıf olduğunda itibar görmen bakımından kendini seçkin hissetmek için oruç tutma. Yalnız Allah’ı memnun etmek ve bundan sevap kazanmak amacıyla oruç tut. Ek olarak, namazlarını doğru ve etkin bir biçimde eda edebilmek ve sıhhat bulmak için oruç tut. Bununla beraber, su ve yemek nimetleri verilmemiş olanları anlamak için oruç tut. Haftada iki kez oruç tut, özellikle pazartesi ve perşembe günleri. Ramazan boyunca Zilhicce’nin dokuzuncu günü olan arefe gününde oruç tut. Eğer arefe günü oruç tutarsan Allah bir yılda işlediğin bütün günahlarını bağışlar.



10. Asla yalan söyleme.


Allah kullarının başkalarına yalan söylemesinden hoşlanmaz. Senin dürüstlüğün, saygınlığına doğrudan etki edecek. Söylediklerinde doğru ve dürüst olursan insanlar sana imreneceklerdir. Yalan, aslında birinin günahını örtmeyecekse ya da herkesi ilgilendiren bir sıkıntıya mani olmayacaksa, yalan söylemeye izin verilmemiştir. Örneğin, bir arkadaşın, anne babasından para çaldı, sen bunu başkalarına anlatmamalısın.

 
11. Ailene iyi davran.


Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem, “Sizin en hayırlınız, ailesine en iyi davrananlarınızdır.” buyurmuştur. Bu nedenle onlara daima nazik ol, onları hep destekle.



12. İyi ameller için çabala.


Vaktini değerlendir, camide bir vaaz varsa katıl. Malından, parandan senden daha çok ihtiyaçlı olana ver. Diğer bir değişle sadaka ver. Alan kişi, günlük yaşamında kendisine yardım edildiği için sana minnettar kalacaktır. Veren elin, alan elden üstün olduğunu hatırla.



13. Her şeye üslubunca yaklaş.


Sadece anne babana değil; kuzenlerine, arkadaşlarına hatta çevrendeki bitkilere bile nazik ve iyi kalpli ol. Etrafındakileri daima koru. Hayvanlara karşı saldırgan olma. Çöpleri usulünce dökerek ve belediyenin çöp taşıma hizmetine yardımcı olarak çevreyi koruyabilirsin.



14. Anne babana merhametli ol.
Çünkü onlar ev halkına yiyecek ve başka şeyleri temin etmek için çok gayret gösteriyorlar. Annen seni bu dünyaya büyük acılar çekerek getirdi. Onlara teşekkür etmek için ne yaptın? Onlar arada bir sana hediye alarak hayatını neşelendirdi. Teşekkür edip kıymetini bildin mi? Onların senden beklediği bir şeyi yap, bu, elbette ki, Allah katında da güzel bir davranış olacaktır.



15. Sevdiğinin birinin vefatında feryat figân etme.
Onu da Allah’ın takdir ettiğini ve Allah’ın senin sevdiklerini senden daha çok sevdiğini bil. Ölümün, bu dünyanın sebep olduğu bütün sıkıntılara karşı sevdiklerin için bir mola aşaması olduğunu kabul et.



16. Vaktini faydasız şeylerde israf etme.
Vakit bir nimettir, vaktini geçirdiğin yöntemin her zaman verimli sonuç verdiğine emin ol.



17.Kur’an-ı Kerim’i çok oku.


Her bir ayetin manasını derinlemesine düşün. Arkadaşlarınla fikir alışverişinde bulun ve sonuçlarını bulmaya çalış. Esas manasını anlayamadığın bir cümleyle karşılaşırsan, açıklamalı Kur’an mealine ya da büyük şahsiyetlerin tefsir kitaplarına başvur ya da bilgili birine sor. Bu senin imanını daha da güçlendirir. Ruhunu saflaştırır. Söylediğin her harfle sevap kazanırsın. Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem buyurmuştur ki:“Kur’ân-ı Kerim’den tek bir harf okuyana bile sevap vardır. Her hasene on misliyle değerlendirilir. Ben “Elif lâm Mîm” bir harf demiyorum. Aksine “Elif” bir harf, “Lâm” bir harf, “Mîm” de bir harftir.” (Tirmizî, Sevabü’l-Kur’ân, 16)



18. İlim aramak için çabala.


İnsanları yanlış yönlendiren web siteleri ve kitaplardansa, sahih İslam kaynaklarına sarıl.



19. Doğru düşün. Kötü fikirlerin aklına gelmesine asla izin verme.




20. Bedenini, kıyafetlerini, eşyalarını, sahip olduğun her şeyi temiz tut. Güzel kokular kullan, güzel ve mütevazı giyin.




21. Ne şekilde olursa olsun, fakir ve yetimlere her zaman yardımcı ol. Onları yedir, para ver. Bunlarda çok sevap vardır.




22. Herhangi bir zaman, bir günah işlediysen bundan pişman ol.


Samimi bir tevbe edersen Allah seni bağışlar. Sonra onu tekrar etmemeye çalış. Ne de olsa, O’nunla, öteki dünyada karşılaşacaksın. Bu sebeple O’nun hükmüne, kanunlarına uy ki O’nun râzı olduklarından olasın.” url=””]



23. İyi bir Müslüman olmak için Kur’an ve hadise iman etmek zorundasın. Kuran’da da buyrulduğu gibi “Allaha ve Rasulüne itaat edin!”




24. Kaynaklarını bilinçli bir şekilde seç.


İnternette çok okuma yapma, seviyene göre büyük imamların ve ehli sünnet âlimlerinin kitaplarını okuyabilirsin. Bir ders halkasına katılıp istifade edebilirsin.


 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…