- 12 Nisan 2016
- 1.114
- En iyi cevaplar
- 1
- 3.824
- 133
- Konu Sahibi Sevdaya gazel
- #1
Aslında son bir buçuk yıldır hemen hemen her gece böyleyim. Dinmiyor gözyaşlarım... şaşırdım, insan ne çok yaş sakliyormus gözlerinde. Biter diner sandım bitmiyor, geçmiyor.
Haberlerde duyarız kaza olmuş yaralı kurutulmuşlar. İyi bari deriz ölmemiş yaşıyorlar ama onların yaralarının ciddiyetini biliyor muyuz? Belki yüzünde derin izler kaldı günlük hayatına devam edemeyecek, belki sakat kaldı eski hayatına dönemeyecek...
Hepimizin başına gelebilecek bir kaza geçirdim bende. Bir insana çarptım. Daha dogrusu o bana çarptı ve ciddi hasar bıraktı bende. Geçmiyor, hiç bir şey eskisi gibi olmuyor. Mecazi anlamdan çıkıp gerçek anlama gelecek olursam biri girdi hayatıma. Kendimi kapattığım olurunu bıraktığım dönemdi. Uzun yıllar sakındım kendimi gönül işlerinden. Yara almamak adına ruhumu hirpalamamak için uzak tuttum kendimi. Biri olursa son olsun hayatım olsun dedim. Öyle bir anda rüya gibi girdi hayatıma. İnandırdı sevgisine. Direndim gitmek istedim tuttu her seferinde. Bana bir gelecek vaadetti hayaller kurdum onunla. Yarınlar onunla doluydu artık. Yıllardır kimselere vermeye kıyamadığım içimde tuttuğum sevgiyi güveni ona verdim.
Sonrasında ciddi adımlar atmaya başladık. Zaten baştan beri evliliği en çok isteyen evlenmeye ikna eden o oldu hep. Aileler tanıştı. Artık herkes biliyodu. Ancak başta ailem biraz zaman istedi düşünmek istediler karar vermek için. Bu sırada tartışmalarımız arttı konuşmalarımız azaldı gün geçtikçe uzaklaşmaya başladı benden ve hiç bir şey demeden hiç bir açıklama yapmadan bıraktı beni. Yukarıya kaldırılan bardağı aniden yere atıp paramparça etmek gibi atıp gitti darmadağın ederek...
Sonrasında öğreniyorum ki çalıştığı yerdeki kızla nişanlanmış. Yani aslında benden uzaklasmasinin sebebi aklına o kızın düşmesiymiş. İkimiz arasında karar vermeye çalışmış ve onda karar kılmış. Onunla evleniyor.
Darmadağın oldum ben paramparçaym. Toplanamiyorum, toparlanamiyorum. Yaşadıklarıma bir sebep bulmaya çalışıyorum. Neden böyle oldu? Niye bunlar başıma geldi? Bana bir ceza mı bu? Be adam kendinden emin değildin niye yana yakıla peşimde dolaştın beni evliliğe ikna ettin? Bu kadar basit mi yani bir ömrü yıkıp gitmek?
Aman sen de bu da mı dert demeyin! Evet biliyorum kanser hastaları var acı çeken. Biliyorum evladını ana babasını kaybedenler var ama benim de yaşadığım en büyük acı bu su anda. Ben diger acıları tatmadım dye benimki dertten sayılmayacak mi?
Çevremdekilere de anlatmaktan yoruldum onları da sıkmak istemiyorum ama bir cevap arıyorum birilerine anlatmak istiyorum. İçim dolu içim yangın içim paramparça. Cenneti gördüm onunla sonra cehenneme atıldım. Bir çıkış yolu arıyorum bir cevap arıyorum. İnanamıyorum birini yıkıp giden kendine nasıl yeni bir dünya kurabiliyor? Dünya böylesine adaletsiz mi? Benim layığım hakkettiğim bu mu?
Haberlerde duyarız kaza olmuş yaralı kurutulmuşlar. İyi bari deriz ölmemiş yaşıyorlar ama onların yaralarının ciddiyetini biliyor muyuz? Belki yüzünde derin izler kaldı günlük hayatına devam edemeyecek, belki sakat kaldı eski hayatına dönemeyecek...
Hepimizin başına gelebilecek bir kaza geçirdim bende. Bir insana çarptım. Daha dogrusu o bana çarptı ve ciddi hasar bıraktı bende. Geçmiyor, hiç bir şey eskisi gibi olmuyor. Mecazi anlamdan çıkıp gerçek anlama gelecek olursam biri girdi hayatıma. Kendimi kapattığım olurunu bıraktığım dönemdi. Uzun yıllar sakındım kendimi gönül işlerinden. Yara almamak adına ruhumu hirpalamamak için uzak tuttum kendimi. Biri olursa son olsun hayatım olsun dedim. Öyle bir anda rüya gibi girdi hayatıma. İnandırdı sevgisine. Direndim gitmek istedim tuttu her seferinde. Bana bir gelecek vaadetti hayaller kurdum onunla. Yarınlar onunla doluydu artık. Yıllardır kimselere vermeye kıyamadığım içimde tuttuğum sevgiyi güveni ona verdim.
Sonrasında ciddi adımlar atmaya başladık. Zaten baştan beri evliliği en çok isteyen evlenmeye ikna eden o oldu hep. Aileler tanıştı. Artık herkes biliyodu. Ancak başta ailem biraz zaman istedi düşünmek istediler karar vermek için. Bu sırada tartışmalarımız arttı konuşmalarımız azaldı gün geçtikçe uzaklaşmaya başladı benden ve hiç bir şey demeden hiç bir açıklama yapmadan bıraktı beni. Yukarıya kaldırılan bardağı aniden yere atıp paramparça etmek gibi atıp gitti darmadağın ederek...
Sonrasında öğreniyorum ki çalıştığı yerdeki kızla nişanlanmış. Yani aslında benden uzaklasmasinin sebebi aklına o kızın düşmesiymiş. İkimiz arasında karar vermeye çalışmış ve onda karar kılmış. Onunla evleniyor.
Darmadağın oldum ben paramparçaym. Toplanamiyorum, toparlanamiyorum. Yaşadıklarıma bir sebep bulmaya çalışıyorum. Neden böyle oldu? Niye bunlar başıma geldi? Bana bir ceza mı bu? Be adam kendinden emin değildin niye yana yakıla peşimde dolaştın beni evliliğe ikna ettin? Bu kadar basit mi yani bir ömrü yıkıp gitmek?
Aman sen de bu da mı dert demeyin! Evet biliyorum kanser hastaları var acı çeken. Biliyorum evladını ana babasını kaybedenler var ama benim de yaşadığım en büyük acı bu su anda. Ben diger acıları tatmadım dye benimki dertten sayılmayacak mi?
Çevremdekilere de anlatmaktan yoruldum onları da sıkmak istemiyorum ama bir cevap arıyorum birilerine anlatmak istiyorum. İçim dolu içim yangın içim paramparça. Cenneti gördüm onunla sonra cehenneme atıldım. Bir çıkış yolu arıyorum bir cevap arıyorum. İnanamıyorum birini yıkıp giden kendine nasıl yeni bir dünya kurabiliyor? Dünya böylesine adaletsiz mi? Benim layığım hakkettiğim bu mu?