Engelli Sevdiğim..

Bunu sen kendin yaptın, biz olmasak da senin içindeki aşk çok kutsal bir yerlerde, sen de bize bunu hissettirdin.
Onlar sadece gölgeydi. Valla onlar aklıma geldikçe fıttırıyorum. Allah senden de razı olsun, yüreğimize su serptin. Kimisi ay bana doğum günümde şunu almadı evlilik yıldönümümüzde bunu demedi diye hayıflanır. Kimi de aşkına nefes olur işte. :)

Bir arkadaşım daha 1 saat önce yine öğüt verdi aklınca, kendisi evli birde.. Uzun vadede düşün diyor, başkasının derdiyle neden boğuluyorsun diyor :) Rabbim başlarına vermesin asla ama başına gelmeden de anlayabilmesi mümkün değil sanırım..
İyi hatırlattınız, doğum günümede baya az kaldı ne alacakmış ben bi sorayım bunuda :D
 
Bunu sen kendin yaptın, biz olmasak da senin içindeki aşk çok kutsal bir yerlerde, sen de bize bunu hissettirdin.
Onlar sadece gölgeydi. Valla onlar aklıma geldikçe fıttırıyorum. Allah senden de razı olsun, yüreğimize su serptin. Kimisi ay bana doğum günümde şunu almadı evlilik yıldönümümüzde bunu demedi diye hayıflanır. Kimi de aşkına nefes olur işte. :)

Şunuda söylemezsem gerçekten içimde kalır, sizler ne muhteşem ne zorluktan sıkıntıdan halden anlayan insanlarsınız.. Allah razı olsun, asıl su benim yüreğime serpildi.
Hala aşkın emek gerektirdiğine inananlar var..
 

Bir arkadaşım daha 1 saat önce yine öğüt verdi aklınca, kendisi evli birde.. Uzun vadede düşün diyor, başkasının derdiyle neden boğuluyorsun diyor :) Rabbim başlarına vermesin asla ama başına gelmeden de anlayabilmesi mümkün değil sanırım..
İyi hatırlattınız, doğum günümede baya az kaldı ne alacakmış ben bi sorayım bunuda :KK70:
Allah aşkına, sevdiğinin aşkına şunlara ağzının payını ver!
Ne demek başkasının derdi!
O adam BİZİM DERDİMİZE düşüp bacaklarını kaybetti!
Şerefsizlik bu, haysiyetsizlik, vicdansızlık, hiç mi korkmuyorlar kimin garantisi var!
İyi ki senin yerinde değilim, çoktan arkadaş katili olmuştum şimdiye!
 
Şunuda söylemezsem gerçekten içimde kalır, sizler ne muhteşem ne zorluktan sıkıntıdan halden anlayan insanlarsınız.. Allah razı olsun, asıl su benim yüreğime serpildi.
Hala aşkın emek gerektirdiğine inananlar var..
"Sevgi neydi? Sevgi sahip çıkan dost,sıcak insan eli, insan emeğiydi" demişti çok büyük bir ablamız..
 
Evlendikten sonra da basina gelebilirdi bu tabiki cok zor bir durum yasamis hircin ve mutsuz olabilir artik sen sevginle onu hayata dondurebilirsin birakma bence
 
Teröre lanet olsun bu genç insanlara bu acıları çektirenlerin Allah bin türlü belasını versin.
Sizden de Allah razı olsun. Gerçekten sevmenin ve insan olmanın gereği onu bırakmamak, ona sıkı sıkı sarılmaktır.
 
belki çok saçma, aklıma harry potter ve melez prens kitabından bi bölüm geldi. okuyun, arkadaşlarınıza okutun.

"sonuçta genç ve sağlıklı adamlar da ille öyle kalacak diye bir kural yok."
 
Size diyeceğim tek şey helal olsun valla!! başkası olsa çoktan bırakır giderdi.. günümüzde ilişkiler artık menfaate dayalı malum. kimse bu sorumluluğu almaya cesaret edemez. belki bende edemezdim bilemiyorum. Yaşamayan bilemez.. Allah gazimize ve onun gibi tüm gazilerimize güç kuvvet versin, ne yapsak onların hakkını ödeyemeyiz.. Allah hepsinden bin kere razı olsun..
 

Bir arkadaşım daha 1 saat önce yine öğüt verdi aklınca, kendisi evli birde.. Uzun vadede düşün diyor, başkasının derdiyle neden boğuluyorsun diyor :) Rabbim başlarına vermesin asla ama başına gelmeden de anlayabilmesi mümkün değil sanırım..
İyi hatırlattınız, doğum günümede baya az kaldı ne alacakmış ben bi sorayım bunuda :KK70:
başkasının derdiyle boğulmak mı....Allah ım ne kadar düz bakış açısı bu ...
hayat o kadar basit değil
ben şu yaşıma dek şunu öğrendim sen ne kadar kolayı da rahatı da seçsen hayat bir yerden çıkarıp sana kazığını atıyor
ama sen kazığı baştan seçince ve ben bunu hazmederim dediğinde işler sandığın kadar kötü gitmiyor...en azından hazırsın ve gönüllüsün önemli olan onun sevgisi benim sevgim diyebiliyorsun..
ilk başta zor olacak eminim kimseye kolay gelmez o psikolojiyle başetmek
ama ona aciz bir durumda olmadığını onun da yapabileceği şeyler olduğunu hissettirirsen yavaş yavaş toparlanacak ve yeniden güçlü hissedecektir...çünkü engelli bireylerin psikolojisini en çok etkileyen olay bu kendilerini artık aciz durumuna koymaları ...kafada sakatlık olacağına (dengesiz,duyarsız ,manyak bir tip ) olacağına düzgün karakterli dürüst ama varsın bedensel engelli olsun....millete aldırmayın bildiğiniz yoldan gidin derim :KK66:
 
Çok çok iyi düşün taşın çünkü çok zor iş. Ben bunun bir örneğine ucundan kıyısından şahit oldum. Arkadaşımın babası yeni evlilerken askerde (adamın mesleği askerlik) bir patlama nedeniyle felç kalıyor, bacakları falan tutmuyor. Arkadaşımın henüz çok küçük olduğu sıralarda işte. Annesi hiç bırakmamış ama kadında bulabileceğiniz bütün hastalıklar var bunlara en kötüleri de dahil, anladınız siz. Evet bir şekilde yıllar içinde geçinip gittiler, kimse kimseyi bırakmadı ama annesinin canına yetmişti. Sonuçta insan evlendiği adamla her zaman can ciğer kuzu sarması olmuyor bunun kavgası gürültüsü var, yaşlanınca huysuzlaşması vs var hepsini düşün lütfen. Ailelerden kaynaklanan başka sorunlar da olabilir. Yani bir kaza yüzünden bu adamın vücudu gitti, karısının da hayatı. Kadının her şeyi ona endeksli, adam yemek dahi yiyemiyor tek başına. Küçük bir çocuğa bakar gibi bakıyorlar, tuvalet, banyo, gezdirme vs. Ve şu an anne o kadar yorulmuş ki artık çoğu şeyi arkadaşım yapmak zorunda. İşin en kötü tarafı bu adama bakabilecek, onunla ilgilenebilecek başka kimse de yok, adamın ailesinin umrunda bile değil. Arkadaşımla aynı anda üniversiteden mezun olduk, kızcağız da kendine göre bir plan yapamıyor çünkü hep babasını ve annesini düşünmek zorunda, tek çocuk. Kendi parasını kazanmaya başlayınca ayrı eve çıkıp kendi hayatını kuramayacak mesela. Evlenirken bir iki kez düşünmek zorunda. Memur olup atanıp uzak bir yere gidemez, giderse ailesini de götürmek zorunda çünkü annesi artık tek başına üstesinden gelemiyor bu durumun. Bu kız evlendiği zaman, Allah korusun annesine falan birşey olursa hasta babasını yanına almak zorunda. Ve şunu ekleyeyim, adam daha genç sayılabilir yani öyle az ömrü kalmış yaşlı falan değil. 50 yaşında bile değil.

Gerçekten ama gerçekten her şeye katlanabilecek cesareti göstermen lazım, ben sevdiğimle her şeye varım demek aslında dile kolay. Bu tarz olayları yaşamayan bilemez çünkü. Bu nedenle ben de yaşamadığım için ben olsam ne yapardım, bilmiyorum, yaşamak çok başka birşey.
 
Sizi karşıma Allah çıkarttı sanırım. Bu durumu yaşayan birinin yorumu düşüncesini almak benim için şu an bulunmaz bir nimet. Evet 1 kez görüştük yüz yüze, fakat onun kız kardeşi ve benim kız kardeşim 8 senedir aynı sınıfta okuyorlar, ve aynı sokakta oturuyoruz. Yıllardır tanıyordum, hep bir temas halindeydik fakat kişisel olarak tanışmamıştık. Zaten 2 senedir ankaraya çok az geliyordu. Tanıştıktan sonrada hiç kopmadık zaten, minicik bir sorun dahi yaşamadık çok kısa sürede çok farklı bir bağ oluştu aramızda her nöbetinde sabahlara kadar konuştuk fısır fısır, birbirimizin sesinde huzur bulduk, benim sesimi duymadan gününü geçiremezdi, bende aynı şekilde. 2 gün konuşamasak, telefonda sesini duyunca ağlardım. Biz çok bağlandık bu kısacık zamanda, onun sevdiği ama yiyemediği şeyleri bende burada yemedim.
Farklı bi bağ bu bana göre, çünkü bu hisleri daha evvel yaşamadım. Ben ondan geç uyanırdım, ben uyanana kadar yüzlerce mesaj atardı özlediğini söylerdi hemen, bir sürü resim video atardı özleyince aptallaşıyorum bak böyle diye..

Sevgimden, bağlılığımdan sonuna kadar eminim, ama onun psikolojisini anlamam beni mutlaka zorlayacak, bazen beni çevresini kırıcak dökücek, belki uzak durmaya çalışıcak. Şu an dahi asla gitmemi istemiyor hastaneye, ben öyle yaradan yanıktan etkilenen birisi değilim hele ki bu sevdiğim adamsa onu o yaralarından dahi öperek severim..

Fakat nasıl davranmam lazım ona karşı, o nasıl iyi hisseder, gitmem mi gerekiyor yoksa onun kendini toparlamasını mı beklemeliyim.. Kafamı kurcalayan şeyler sadece bunlar, yoksa bırakmak asla, bir seçenek dahi değil.. Oldu ki ilişki bitecekse normal bir sebepten evet bitebilir tabiki, ama bu sebepten o bile bitirmek isterse paçalarına yapışır önünde dururum. Ben her türlü sorumluluğu kabul ettim..


Tek problem kafamın içinde dönen şimdi ne yapmalıyım, bir sonraki adımım ne olmalı, beklemek mi lazım, yoksa azarlanmak pahasına arsızca gidip kapısında yatmak mı??
Sadece normal davran. Bu olay öncesinde basil davrandiysan aynen öyle devam et. Asla bu durumda diye ekstra sefkat falan gösterme oba acidigini düşünür. Çevresindeki herkes çok hassas olacak ona karsi ama sen normal ol. Bieak ne di islerini kendi halletmeyi öğrensin. Her hareketinde yardim etmeye çalışma mesela. Kendini normal hissetsin. Birlikte disariya ciktiginizda asansör kullanacaksiniz. Asansörde karaisina geç ve sohbet etmeye başla ki etrafındaki insanların ona bakislarini görmesin ilk zamanlar. İnsanlar ne yazikki çoğu zaman merakina yenik düşüp bakiyorlar. Yolda yürürken çocukların dikkatini cekeceksiniz ve çocuklarda bu tip bir algi olmadigi için parmakla gösterecek ya da yüksek sesle gayretlerini gösterecekleri. Boyle zamanlarda gül ve çocuklarla sakalas ki o da kendini rahat hissetsin. Ve hicbir şey için acele etme. Herşeyi zamana Birak. Çok basit şeylere bile bagirip cagiracak. Kufredecek. Boyle durumlarda psikolojisi bozuk diye alttan alma. Aksine yaptiginin yanlis olduğunu anlat güzel bir şekilde. Unutma ve unutturma hep daha beteri vardır. Benim tanidigim iki kolu, iki bacagi olmayip bir de kor olan bir genç var mesela. Bir de hep eğlenceli ve güzel şeylerle ugrasmasini sağla. Sosyalleşmesi nü sağla. Disari cikmak istemeyerek, insanlardan kaçacak. Buna izin verme. Sinemaya gidin, parklarda dolasin. Hayati mümkün olduğu kadar normal yasayin ve gerçekleri olduğu gibi kabul edin. Gerisi gelir.
 
Yazdıklarınızı tek tek okudum fakat hızlıca hazırlanıp çıktığım için yazamadım. Hastaneye ulaşmama 10 dakika kaldı.. Bana şans dileyin..
Hadi bakalım dualarımız seninle :) heyecanını tahmin edebiliyorum inşallah gorusmeniz çok güzel geçer :KK200:
 
Merhaba. Sitenizi çok çok uzun zamandır takip ediyordum ama üye olma ihtiyacı hissetmemiştim.
Lakin 4-5 gündür çevrem ile paylaştığım bir sorunum var ve beni tanımayan duruma dışarıdan bakan insanların görüşlerine ihtiyacım var.

Konu şu, nisan ayı sonlarında aynı semtte oturduğum biri ile tanıştım, yıllardır biliriz birbirimizi ama kişisel olarak tanışmıyorduk, fakat sadece 1 kez görüşebildik, kendisi işinden dolayı Şırnak'a döndü.
Nöbetlerinde, gece gündüz sürekli konuştuk saatlerce telefonda,görüntülü,mesajlaşma her türlü iletişimde bulunduk.

Yazamayacağı zaman,operasyon olduğunda çağrıldığı vakit haber verirdi her zaman, yine bu şekilde oldu iyi dileklerde bulundum sabah saatlerinde.
Son dakika haberlerinde bulunduğu bölgede patlama olduğunu ve çok sayıda şehit ve yaralı olduğunu duydum, ulaşamadım tabiki. Kız kardeşini tanıdığım için hemen onu aradım, 1-2 saat sonra yaralandığı haberini aldık.

Bulunduğumuz şehre getirildi. İlk gün hastaneye gittim ne olup ne bittiği hakkında bilgi sahibi olmak için.
Vücudunda çok sayıda yanık olduğunu, ve 2 ayağınıda kaybettiğini öğrendim. Buradaki tedavisinden sonra protezleri hazırlanacak ve fizik tedaviye gönderilecek.

Şu an iyi şükürler olsun ki, hala konuşuyoruz. Benim ziyarete gitmemi öyle görmemi istemiyor, daha fazla canı sıkılmaması için kabul ettim bunu. Bende arkadaşları ile ona hergün çorba gönderiyorum, elimden geldiğince temiz el yapımı birşeyler gönderiyorum.

Benim sorunum şu ki; durumu ile ilgili asla sorunum yok, sonuna kadar bu sorumluluğu kabul ediyorum, herşeyi göze alarak. Ailemin bilgisi vardı, onlarda benim kararlarımda destekciler bana.
Fakat arkadaşlarım, konuşmayı kesmemi, daha fazla umut vermememi öneriyorlar, psikolojisini tahmin edebiliyorum, belki bana ailesine herkese öfke nefret saçabilir kendini eksik hissettiği için. Ben kabul edebiliyorum bunu fakat arkadaşlarım çok farklı şeyler söylediler..

Ben bu ilişkiye, bu görüşmeye devam etmek istiyorum, daha öncekinden daha fazla şekilde, ona destek olmak, daha fazlasını yapmak..

Siz olsaydınız, neler düşünür, nasıl davranırdınız?
iyi gününde yanında olup zor günde terketmek olmaz bence canım
 
Back
X