- 15 Aralık 2015
- 1.823
- 4.607
- 133
- Konu Sahibi Esrin mine
-
- #61
Neden beni bu kadar suçladığınızı anlayamadım. Evet biraz çekingen bir insanım ama aynı zamanda mesafeli ve ciddi bir insanım da. onların bu rahatlığının sebebi ben değilim. Biraz cahillik, biraz umursamazlık, bolca çıkarcılık. Onların bu tavrı karşısında kitapları geri alabilecek çok az insan vardır. Dediğim gibi kitaba önem vermedikleri için aman ne olacak diye düşünüyorlar. Zaten bu muhabbetler genelde kapı önünde misafir uğurlama sırasında olduğu için eşler de bize bakıyor oluyor. Karambole geliyorum yaniBir insan size alabilir miyiz değil, aldık diyebiliyorsa
Aynaya bakın, sebebini orada göreceksiniz.
Tutup elinden almanıza da gerek yok
Gülümseyerek "ayyyyy canım, biz çözmeden ve okumadan kimseye kitap, dergi veremiyorum, kusura bakma şekerimmmm" derseniz sorun olmaz.
İyi de bu faaliyet dergisi
İçindeki yapılmazsa sayfaya öylece bakmanın bir anlamı olmaz ki
Alan kişinin içindekileri çözmek için almaya niyeti olduğu başta belliydi.
Getirdikten sonra içeriğini niye hallettin demek çok abes olur
En doğrusu en baştan vermemekti.
Hadi kitap olsa neyse, okur verir. Ama faaliyet dergisi vermek ne? Verirken düşünemez mi insan içindekielrin yapılacağını?
Neden beni bu kadar suçladığınızı anlayamadım. Evet biraz çekingen bir insanım ama aynı zamanda mesafeli ve ciddi bir insanım da. onların bu rahatlığının sebebi ben değilim. Biraz cahillik, biraz umursamazlık, bolca çıkarcılık. Onların bu tavrı karşısında kitapları geri alabilecek çok az insan vardır. Dediğim gibi kitaba önem vermedikleri için aman ne olacak diye düşünüyorlar. Zaten bu muhabberler genelde kapı önünde misafir uğurlama sırasında olduğu için eşler de bize bakıyor oluyor. Karambole geliyorum yani
Selam kızlar. Bebeğim doğmadan önce onun için özel bir kitaplık çalışmalarına başlamıştım. Boyuna uygun, rengarenk, ince eleyip sık dokuyarak edindiğim kitaplardan bir kütüphane oluşturdum. Tahmin edersiniz ki çocuk kitapları hem baskı kalitesi hem içerik sebebiyle biraz tuzludur. Buna rağmen kendim için harcamayıp çocuğuma kitap aldım bol bol. Ama şu an kitaplığımız o kadar çıplak o kadar boş ki. Çünkü her gelen çocuklu aile birkaç kitap ve dergiyle evlerine dönüyor. Ayy bu çok güzelmiş deyip keyiflerine göre seçip biz bunları alıp okuyalım diyorlar. Çok kitap görünce halk kütüphanesi falan sanıyorlar galiba. Ama onlara ciddi bir bütçe ve emek harcandığını düşünmüyorlar. Giden kitaplar geri dönse yine amenna. Giden tapusuyla alınıp kişiye zimmetleniyor. Dün bir arkadaşım aylar önce aldığı iki kitap ve üç dergiden iki dergi getirmiş çok güzeldi çocuklar çok sevdi deyip elime tutuşturdu. Ama o da ne? Sinirden ağlamamak için kendimi zor tuttum. Benim çocuğum için seçtiğim etkinlikler yapılmış, resimler boyanmış, sayfalar yıpratılmış ve karalanmış. Diğer kitaplardan haber bile yok (ki bütçemin üzerinde olmasına rağmen içindeki etkinlikleri yapma hayaliyle mutlu mutlu aldığım kitaplar) dergileri aldığım gibi çöpe attım sinirden.
Ben insanlar kırılmasın, alınmasın diye hayır diyemezken onların bu düşüncesizliği beni hem üzüyor hem de kendimi enayi gibi hissediyorum. Ama işte hayır diyememe hastalığı sebebiyle kendim çalıp kendim söylüyorum. Yok mu bunun bir çaresi?
Bundan sonra ne olursa olsun vermeyi düşünmüyorum zaten. Hatta kafaya koydum çöpe atıcak bile olsam teker teker isteyeceğm. Unuttuğumu yada isteyemediğimi sanmasınlar. Daha öncekilerin akıbetini hatırlatmak güzel fikir. Hatta bir kaç tanesini atmayıp rafa koyayım da istedikleri zaman verdiklerim böyle geri dönüyor diye gözlerine sokayımBen diyorum ki bu cahil, umursamaz ve çıkarcı dediğiniz kişiler hepimizin çevresinde var
En büyük özellikleri de fırsatçı olmaları. Yani fırsatı kollarlar, karşılarına çıkınca da hemen eyleme dönüştürürler.
Etrafımızı bu insanlardan steril şekilde oluşturamayız.
Kapı önü ya da arkası fark etmez.
"Yaaaa canım kusura bakma, geçen başka bir arkadaşa verdim, içini yapıp bitirip getirmiş, başka bir tanesi hiç getirmedi bile, o yüzden artık vermiyorum" derseniz kocalarınız da bunu normal ve anlayışla karşılarlar.
Siz fazla çekingen ve hassassınız.
Bugün kitap, dergi yarın başka bir şey olabilir.
Ben kullandığımız kitapların resmini atabilirim herhangi bir yıpranma, kıvrılma yoktur. Çocuğum çok özenli kitaplara. Bir de beraber yaptığımız için benim kontrolümde oluyor. Açıkçası çocukların eline müsvedde niyetine verileceğini tahmin etmemiştim. Ha bir de şu var, daha önce de yazdım. Şu kitabı alabilir miyiz yok. Ya seçerken yakalıyorum aa bunlar çok hoşmuş diyip alıyorlar. Ya da giderken kapıdan sesleniyorlar "canııım şunları aldık" diye. Bana söyleyecek söz kalmıyor. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Ama suratım düşüyor, ki asla zoraki gülümseyemem. Dayak yemiş gibi olur tipim. Buna rağmen takmıyorlar. Çünkü kitap onlar için önemsiz bir şey.
aynen bende ne çocuğumun kitaplarını nede kendi kitaplarımı kimseyle paylaşmam okusun diye verdiysemde bir ay sonra mutlaka sorarım okudun mu alabilirmiyim diye. oğlum dokuz aylıkken bir dergiye üye oldum Adım Adım palnlı gelişim dergisi. ebeveynlere ve çocuklara yönelik 36 aylık olana kadar üyeliğimi devam ettirdim. dergiler oğlum için dökümanlar anne ve baba için... hepsini saklıyorum. bir arkadaşım oğlum büyüdü napacaksın onca dergiyi kitabı dedi bende saklayacağım dedim versene bana bizim kızda sebeplensin dedi. arada bana gelin beraber bakalım ama size veremem dedim. oğlumun gelişimine katkısı büyük hala faydalanıyoruz :) niye vereyim ki di mi ama :)Söz konusu kitaplarımsa asla taviz veremem. Alınan kitapları geri getirmeyene de ısrarla derim getir diye ve bir daha da vermem.
Evet kesin bir tavırla istemeliyim ki bir daha alıyoruz değil alabilir miyiz demeyi akıl etsinler. Dergi olayında ağlamaklı oldum. Bişey diyemedim arjamdan bir dergi için ağladı derler diye. Ama akıl edemezler ki insanın evladının sevdiği herşey gözüne en değerli şey gibi gelirO zaman kitapları alan kişiyi arıyorsunuz ve şunu diyorsunuz,
Kitapları okuduysanız eğer geri getirebilir misiniz, hayli zaman oldu okuduğunuzu sanıyorum. Ben de okuyacağım diye net bir şekilde söyleyin.
Getirsinler.
Ayrıca ben karalamış dergileri görünce derdim, e madem yapilacak bir sey kalmamış her şey çizilip karalanmis getirmeseydin keske cocuklar devam etseydi.
Alırken neden ses çıkartmıyorsunuz.
Bence hata siz de.
Yok yok biz güzel bakarız kitaplara teyzesi dimi Börülsu diyecek olurlarsa gardınız düşmesin. Bak arkadaş geliyor sana beraber oynarsınız bize geldikçe falan diyebilirsiniz.Bundan sonra ne olursa olsun vermeyi düşünmüyorum zaten. Hatta kafaya koydum çöpe atıcak bile olsam teker teker isteyeceğm. Unuttuğumu yada isteyemediğimi sanmasınlar. Daha öncekilerin akıbetini hatırlatmak güzel fikir. Hatta bir kaç tanesini atmayıp rafa koyayım da istedikleri zaman verdiklerim böyle geri dönüyor diye gözlerine sokayım
Aynen öyle yapmam lazım. börülsu'ya kolay kolay kitap kaptırmam artık:)Yok yok biz güzel bakarız kitaplara teyzesi dimi Börülsu diyecek olurlarsa gardınız düşmesin. Bak arkadaş geliyor sana beraber oynarsınız bize geldikçe falan diyebilirsiniz.
o zaman o insanlarla görüşmeyeceksin bu tip insanlar sen yuz verdikce baska esyalarinida kotururlerBen kullandığımız kitapların resmini atabilirim herhangi bir yıpranma, kıvrılma yoktur. Çocuğum çok özenli kitaplara. Bir de beraber yaptığımız için benim kontrolümde oluyor. Açıkçası çocukların eline müsvedde niyetine verileceğini tahmin etmemiştim. Ha bir de şu var, daha önce de yazdım. Şu kitabı alabilir miyiz yok. Ya seçerken yakalıyorum aa bunlar çok hoşmuş diyip alıyorlar. Ya da giderken kapıdan sesleniyorlar "canııım şunları aldık" diye. Bana söyleyecek söz kalmıyor. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Ama suratım düşüyor, ki asla zoraki gülümseyemem. Dayak yemiş gibi olur tipim. Buna rağmen takmıyorlar. Çünkü kitap onlar için önemsiz bir şey.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?