• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Eşim ve Ailesinin Sürekli Beni Aptal Yerine Koyması boşanmaya düşünüyorum

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Şimdi arkadaşlar, öncelikle konu ne olayı insanlar nerelere getirdi.. Yok ''doktorası varsa postdoc'a gitsin'', ''burs kazandım diyor sanki bir şey başarmış gibi EU zaten burs yığıyor'', ''eğitimliyim diye hava atıyor'', ''bir de doktora yaptım diyor şu yazma şekline bak'' gibi konuyu o kadar ilgisiz ve saçma yerlere çekenler var ki gerçekten hayret ediyorum. Siz benim bu konuyu ve bu konuya olan cevapları hangi ruh haliyle ve ağlayarak yazıp yazmadığımı biliyor musunuz? Bazı arkadaşlar gerçekten anladım ki burada kadın düşmanlığı yapıyor, kıskançlıktan mı şüphecilikten mi artık her neyden ise. Ben buraya evliliği tecrübe eden arkadaşlar tavsiye almak, yolumu kaybettiğim için belki bana bir ışık olur diye fikirler almak istedim çünkü evlilik konusunda tecrübesizim. Evimin bütün eşyalarını ben dizmişim, eşime her zaman ben de ailem de maddi manevi destek vermekten çekinmemişim bana gelmiş burada yok eşinden dayak yemiş gram hesabı yapıyor, yok maddiyatçı diyorlar. Defalarca söyledim eşim bana şiddet göstermedi, şiddet göstermeye çok yakın bir harekette bulundu ve bende öncelikli sebep bu olmak üzere yaşadığımız her şey için onu evden gönderdim. Arkadaşlar başından beri söylediğim eşimin üzerime saldırma amacıyla yürüdüğü beni sarstı ama vurmadı. Adamdan dayak yeseydim herhangi bir zamanda zaten boşanırdım ki sadece buna yeltenmesi nedeniyle bile bu adamdan boşanmaya karar verdim. Benim evimdeki huzursuzluğun asıl sebebi ailesinin yaptıkları, benim bunları hazmedememem hiçbir zaman ve eşimin arkamda durmaması. Eşimin de benim de bu raddelere gelmemizin tek sebebi ailesinin yaptıklarını hazmedememem, eşimin arkamda hiçbir zaman durmaması ve ailesinin altın konusunda olduğu gibi sürekli yalan, dolan ve işgüzarlık yapması. Eşimin parası olmadığını bilmelerine rağmen bana güvenerek eşimden para istemeye başladılar. Benim depremden çıkmış ailem bile bana güvenerek hayatlarını düzenlemiyor,mbenden beş kuruş para beklemiyor. Babası o kadar müdahaleci bir adam ki, yuvamızın yıkılmasının esas sebebi babası ve eşimdir. Babası, nişan zamanı evimiz olmamasına rağmen üst düzey isteklerde bulundu yasımıza saygı duymayarak, bizim tek amacımız beraber yaşadığımız için bir yüzük takmaktı. Sürekli de bunu benim tek oğlum var diye savunuyor fakat ben de ailemin tek kızıyım. Kuaförüme kayınbabam karar verdi, fotoğrafçıma binbir laf etti eşime iki üç ay kira yardımı yapıp benden ve eşimden kredi risk raporu istedi utanmadan. Oğlundan isteyebilir ama ben ne alaka? Nikahı beraber yaşadığımız için eşimle erken yapmak istedik istediği tarihte yapılmayacağı için ''Biz gelemeyiz, gider nikah salonundaki hizmetçiyle, temizlikçiyle yaparsınız'', dedi. Düğünden bir sonraki gün altınların bir kısmına eşimle yan yana dururken yalnızca onu çağırarak bana sormadan el koydu. 120 gram altın demiştiniz, 95 gram çıktı okul parasına yetmeyecek sizin aldığınız kuyumcu mu sizi dolandırdı bizim baktıklarımız mı? dediğimiz de bizi aptal yerine koyan cevaplar verdiler. Kayınbabam gelin kuaförüme 20-30 tane aile üyesini çağırdı kuaför benim saçımla makyajımla ilgilenemedi. Babası sürekli oğlunu benden kıskanıyor. Kayınbabam ''Oğlum evleniyor diye başka bir yuvası mı oldu sanki?'', ''O her zaman benim gözümde çocuk kalacak'' gibi akla mantığa aykırı şeyler söyledi sürekli. Bütün yaptığı terbiyesizlikler sen de benim kızımsın diye yalandan boş boş samimiyetsiz şeyler yaparak yaptı hep. Ben eşime çok düşkün bir kadınım, eşimin KYK kredisine kadar ben ödedim borçların stresinden hasta oldum, tek istediğim eşimle vakit geçirmek olduğunda ''Oğlum borç stresini düşünmekten kilo aldı, o ne derdin de sen ne derdindesin'' dedi, halbukü bütün borçlar her şey benim üzerimdeydi, her şeyi oğlu yaptı sanıyorlar benim yaptığımı bilmelerine rağmen bir teşekkür etmediler. Dahasını da söyleyeyim nişan günümüzden düğün günümüze kadar ailesinden tek bir kişi bile düğün ile ilgili hiçbir detayı sormak için beni aramadı. sürekli oğullarına sordular davetiye, x, y ve z milyon tane şey. BEN BURADA TECRÜBELİ ARKADAŞLARDAN EVİMİN ESAS HUZURLUĞUNUN SEBEBİNİN EŞİM AİLESİ ÖZELLİKLE KAYINBABAM OLDUĞUNU VE EŞİMİN DE BENİM HİÇBİR ZAMAN DEFALARCA ''BABAN SANA VE AİLENE BASKI KURABİLİR, BENİMLE İLGİLİ KONULARDA HADDİNİ BİLSİN'' DİYE UYARMASINI İSTEMEME RAĞMEN HİÇBİR ŞEY YAPMADI. TECRÜBELİ ARKADAŞLAR SADECE BU KONULARI ABARTIP ABARTMADIĞIMIN, EKONOMİK OLARAK KENDİMİ SÖMÜRÜLÜYOR HİSSETMEMİN VE EŞİMİN AİLESİ TARAFINDAN SAYGILI VE VERİCİ DAVRANMAMIN APTALLIK OLARAK MI GÖRÜLDÜĞÜNÜ, APTAL YERİNE Mİ KOYDUKLARINI BAŞKA İNSANLARIN FİKİRLERİNİ DUYMAK İSTEDİM Kİ PİŞMANLIK YAŞAMAYAYIM. ÖYLE SAÇMA YORUMLAR VAR Kİ EŞİM SANKİ KALKIP BENİ VURDU DEDİM, ADAMI ZATEN ÜZERİME YÜRÜDÜĞÜ AN EVDEN YOLLADIM. Gerçekten zaten psikolojisi her anlamda yıpranmış bir insanım, yaşamadığım şey kalmamış bu hayatta burada gelmiş saçma sapan post doc muhabbeti yapıyorlar. İki gündür de engellendiğim için cevap veremedim kimseye, yöneticilerden ricam yapılan yorumların içeriğine de daha iyice dikkat etmeleri beni nasıl şeylerle itham eden insanlar var. Yok yalan söylüyor falan diyorlar, ne yalanı söyleyeceğim arkadaşlar yıl 2025, bütün kadınlar köyde okumadan mı yaşıyor sanıyorsunuz hala da doktora yapmak yalan dolan geliyor size ilginçsiniz gerçekten.
Sakin ol herkes ayni degil burda, bunlarin neyine yalan soyleyeceksin, ki detaylarda insan bazen tanınmamak için yalan söyleyebilir de. Önemli olan ana konudan sapmayacak cevaplar vermek. Onu da yapabileni ara ki bulasin..

Sen elinden geleni yapmışsın. Bundan daha fazlasi artik kendi benligini çiğnemek olur. Boşanmayı dile getirdiginde eşin ne tepki veriyor. Onun ne dediginin cok önemi yok da en azindan tavrini merak ettim.
 
öncelikle Allah rahmet eylesin,geçmiş olsun. hepsini okudum. ben nişan döneminde eviniz yokken ve kaybınız varken 30 kişi geleceğiz dedikleri yerde bırakmıştım. muhtemelen o zamanki travmalı durumunuzdan kaynaklı sağlıklı düşünememişsin ve acele karar vermişsin. ki bence o dönem yanına geldiği için de kendini borçlu hissediyorsun içten içe. nişan düğün dönemi bu kadar problem zaten çıkmamalıydı bu kadar yalanla dolanla olmaz,sizi adam yerine hiç koymamışlar.
eşin gerekli tavrı koyabilse tmm düzelir diyeceğim de eşin de ayrı fecaat son paragraf zaten boşanma sebebi. sırtında kambura ne gerek var? ailenin bu kadar şeyden sonra bir de elin adamını okutmaya ne ihtiyacı var? çalışsaymış kazansaymış yapan yapıyo demek ki hem burnunu yere indirmesin hem bi de size ödetsin eğitim masrafını ,o zaman kendi anasından babasından alsın?! diyememiş tabi bizi kandırdınız eksik çıktı diye şimdi size hırlıyo suç bastırıyo tamamen.bu kadar iyi niyetinizi haketmiyorlar kendinizi aptal yerine koymayın. koca olarak da işe yaramazmış bu böyle gider değişmez çözülmez yol yakınken boşan yoluna bak derim ben.
Ben bu şekilde yorum yapmıştım ancak şunu da ekleme gereği duydum; yapılan size göre kötü yorumları bu şekilde değerlendirmemeniz gerekir herkesin bakış açısı farklıdır ve o kadar çeşitli insanlar var ki inanılmaması sürekli irdelenmesi normal bi yerde. ayrıca bırakın inanmayan inanmasın siz kendinizi biliyorsanız gözardı edin kimseye açıklama yapma borcunuz yok işinize yarayacak yorumları cidiye alın sadece madem.konudan da engelleyebiliyorsunuz kişileri bu kadar alınmayın şüphe normaldir nelerle karşılaşıyoruz normal hayatta.
konuya dönecek olursam siz bence problemin eşiniz olduğuna inanmayacaksınız ama öyle. herşey zaten baştan bas bas bağırmış size 'evlenme!' diye. eşiniz adam olsaydı en başından kuaförünüze kadar karıştırtmazdı önce bunu bi kabul edin bence. problem=eşiniz ayrıca kesinlikle psikolojik destek alın derim hala yaşadıklarınız size fazla geliyor. kendinizi fazla heba etmişsiniz size ne kyk borcundan yani, olacağı buymuş zaten. şiddete eğilim olmasa bile kocanız berbat bi insan şu anlattıklarınıza bakılırsa. sizi ezdirmesini geçtim daha bi de üste çıkıyor bi de kendi dert oluyor ayrıca minnetsiz, sömürgeci bi parazit. daha net nasıl ifade edebilirim bilmiyorum. hani isz diyorsunuz şiddet yok meyil var diye, sizce farkeder mi? buraya kadar yapılanları neden hazmettiniz önce bi bunu sorun kendinize.

konuyu özetleyen atasözü: eşek olana semer vuran çok olur.
 
Ben bu şekilde yorum yapmıştım ancak şunu da ekleme gereği duydum; yapılan size göre kötü yorumları bu şekilde değerlendirmemeniz gerekir herkesin bakış açısı farklıdır ve o kadar çeşitli insanlar var ki inanılmaması sürekli irdelenmesi normal bi yerde. ayrıca bırakın inanmayan inanmasın siz kendinizi biliyorsanız gözardı edin kimseye açıklama yapma borcunuz yok işinize yarayacak yorumları cidiye alın sadece madem.konudan da engelleyebiliyorsunuz kişileri bu kadar alınmayın şüphe normaldir nelerle karşılaşıyoruz normal hayatta.
konuya dönecek olursam siz bence problemin eşiniz olduğuna inanmayacaksınız ama öyle. herşey zaten baştan bas bas bağırmış size 'evlenme!' diye. eşiniz adam olsaydı en başından kuaförünüze kadar karıştırtmazdı önce bunu bi kabul edin bence. problem=eşiniz ayrıca kesinlikle psikolojik destek alın derim hala yaşadıklarınız size fazla geliyor. kendinizi fazla heba etmişsiniz size ne kyk borcundan yani, olacağı buymuş zaten. şiddete eğilim olmasa bile kocanız berbat bi insan şu anlattıklarınıza bakılırsa. sizi ezdirmesini geçtim daha bi de üste çıkıyor bi de kendi dert oluyor ayrıca minnetsiz, sömürgeci bi parazit. daha net nasıl ifade edebilirim bilmiyorum. hani isz diyorsunuz şiddet yok meyil var diye, sizce farkeder mi? buraya kadar yapılanları neden hazmettiniz önce bi bunu sorun kendinize.

konuyu özetleyen atasözü: eşek olana semer vuran çok olur.
Haklısınız, siteyi yeni yeni kullanmaya başlıyorum konudan engellenebileceklerini bilmiyordum. Katkınız için çok teşekkür ederim, yorumlarınız için de çok sağ olun gerçekten. Minnet psikolojisi mi sevgi mi tutunacak dal mı ne bilmiyorum ancak aban depremden sonra yaşama sebebi umudu vermişti, tabii süreç içerisinde kadınlık gururumu bile kaybettim. Sağ olun ellerinize sağlık.
 
Arkadaşlar eşinin ailesiyle bu gibi durumlar yaşayan var mı aranızda? Eşiniz bu gibi durumlarda nasıl reaksiyonlar aldı ya da alırdı?
 
Herkese merhaba, yaklaşık 8 aydır evliyim. 2 yıldır ise eşimin ailesiyle türlü problemler yaşıyorum ve eşimle ayrılmaya karar verdim. Öncelikle eşimin ailesiyle ilk problemimizin nasıl başladığından bahsetmek istiyorum. Depremde gencecik kardeşimi kaybettim, ailem ise hastanede kaldı 7-8 ay daha sonra da ben işim gereği çalıştığım şehirde yaşamam gerektiği için ve psikolojim tamamen bozuk olduğu sinir krizleri panik ataklar, intihar eğilimlerim ve yalnız kalamadığım için eşimle nişanlanarak birlikte yaşamaya karar verdik. Ailemin benim yanıma gelme şansları yoktu hastanede yatıyorlardı ve ben de çalışmak zorundaydım onlara yardımcı olmak için devlet memuruyum tayin hakkım falan da yoktu. İlk kavga burada ortaya çıktı babası biz 30 kişi geleceğiz kız istemeye dedi ancak bizim depremde evimiz yıkıldığı için başka bir şehirdeydi ailemler evimiz yoktu ve akrabalarda kız isteme ve nişan yapmak zorundaydık. O nedenle müsait yerimiz olmadığını öyle bir misafir ağırlayamayacağımızı söyledik kavgalar başladı. Bu defa babası o zaman bizim memleketimizde salon tutup nişan yapalım biz de böyle olmaz dedi. Ben de bu süreçte nişanlımla sürekli 23 yaşında gencecik bir kardeş kaybettiğimi ne benim ne ailemin böyle bir şeyi kaldıramayacağını söyledim. Eşimin babası sürekli diretip durdu ve bir şekilde ayarladık ve 25-30 kişi gelip isteme nişan yaptılar. Eşim bu durumu yönetemedi. Ardından her ne konu olursa yalnızca oğullarıyla iletişime geçtiler davetiye, kuaför bilmem ne. Altın konusunda biz depremde zaten her şeyimizi kaybettiğimiz için gözümüzde bir kuruşun değeri bile yoktu, ailem ne yaparsanız kendi oğlunuz için yapmış olursunuz bizim parada pulda altında gözümüz yok dedi. Kuaför konusunda bana bir kuaför gönderdiler beğenmediğimi ve kendimin başka bir kuaför bulduğumu eşime ilettim bu sırada hiçbiri beni arayıp ne istiyorsun demiyor sürekli eşim üzerinden soruyorlar. Eşim o kuaförü beğenmediğimi söyleyince babası “O zaman gelin + 12 kişi için bir kuaför ayarla bul tut” dedi. Eşim burada çıkıp neden 12 kişi için ayarlıyorum ben gelinden sorumluyum diyemedi yine onların istediği kuaföre torun tombalak kuzenleri teyzesi ninesi cümbüş cemaat gittik ve kuaför benimle ilgilenemedi bile saçım da makyajım da berbat oldu. Ancak bunlar önemli şeyler değil önemli olan eşimin süreci yönetememesi. Fotoğrafçı bulduk önceden kendimiz onu tuttuk düğün yerine 1 saat uzaklıktaydı 50 milyon laf etti. Düğünde damadın halası “kızım gördün mü 7 bilezik yapmışlar sana bir tanesi kelepçeyaptırmış kayınbaban” demişti. Düğünde 6 tane bilezik taktılar 1 tane 14 ayar koliye(bunun 14 ayar olduğunu sonradan öğrendik) bir de nişandaki şey. Kızlar dediğim gibi ben zaten çalışıp iyi bir maaş alıyorum benim bunlara ihtiyacım yok ama ben de ailem de her zaman çok dürüst insanlar olduk ailem benim böyle yetiştirdi yalan dolan bilmem sevmem de. Sonra düğün günü kaynanam bir tane kelepçe takmıştı bileğine hatta o kadar bileğine göre değildi ki bileğini sıkmaktan bir ara kuaförde kopçası kelepçenin onu aradık yarım saat. Düğünden bir gün sonra eşimle ben yanyana otururken eşimin annesi babası yalnızca eşimi çağırdı akşam balayına giderken de eşime çeyrek ve yarım altınlar ne oldu diye sorduğunda “ailem aldı borçları varmış yılbaşında yani iki üç ay sonra verecekler geri” dedi. Ben de altınları almasının ve borçlarını ödemelerinin problem olmadığını sile olduğumuzu ancak biz seninle yan yana otururken beni insan yerine koyup çağırmamalarını nezaketen bile sormamalarını doğru bulmuyorum diye tartıştık. Eşim her zaman ki gibi bu olaya da “Ne yapayım şimdi? Oldu bitti, canlarını mı alayım ne yapayım?” Dedi ve hiçbir tepki göstermedi. Daha sonra bugünlerde eşimle yurtdışına yerleşmeye karar verdik ben yurtdışında devlet okulu kazandım ama eşim kazanamadığı için onu özel üniversiteye yazdırmaya karar verdik. Özel üniversite de 20-25 bin Euro masrafı var. Ben devlet kazandığım hiç hiç masrafım yok. Gün geldi o aldıkları altınlar üzerinden 8 ay geçti haber yok zaten annesine sorunca “Kız soruyor mu altınları?” Demiş. Elimizdeki meblağ yetersiz geleceği için altınları satmaya gittik 120 gram dedikleri bilezikler 95 gram çıktı kolye 14 ayar çıktı. Kızlar bunların hiç biri sorun değil benim gözümde yok ben mehir olarak bile bir tane çeyrek istemiş insanım, bütün evimin eşyalarını annemi babam oğlan tarafına mahcup etmemek için ben aldım çöp kutusuna kadar ailesi bir tek klima aldı bütün borçları ben ödedim ailemin durumu yok kötü hissetmesinler fazla fazla yaptım anamı babamın başını dik tutmak için. Damadın ailesi bir tane klima aldı 20 bin liraya sadece bir de kaynanam kendi evinde kullanmadığı tencere takımını getirdi bir de evlerinden eski yıpranmış bir halı, ha bir de zğccaciyeden iki üç tabak aldı bize ziyarete gelince. Neyse altınlar için ailesini aradı hani 110-120 gramdı 95 gram çıktı bilezikler dedi? Kaynanamlar”Nasıl ya biz 120 gram aldık kâğıtta yazıyor bulursam atarım” dedi ve tabii ki takdir edersiniz ki bulamadı :) kolye 14 gram diye sordu kayınvalideme, kayınvalidem dedi ki “ay ben ne anlarım gramından gördük beğendik aldık” dedi. Arkadaşlar ben 26 yaşındayım ömrümde iki üç defa bile kuyumcuya gitmemişimdir ama kuyumcudan bir şey alacağın da ilk ayarı ne ve kaç gram diye sorulacağını biliyorum. Hiçbir kuyumcunun 25 gram farkla birini dolandırmayacağını ya da bir insanın bu kadar saf olacağını da düşünmüyorum. Tahmin ettiğiniz gibi ben öyle düşünüyorum yani muhtemelen kelepçeyi düğün günü bana takmaktan vazgeçtiler ve kaynanam kendi taktı gözümün önünde. Babam 55 yaşında iki işte çalışıyor annemle birlikte bize 8000 euro yardım ettiler biriktirip eşimin okul parası için eşim ailesi anne baba ve kız kardeşler de çalışmasına rağmen sürekli para yok para yok deyip yardım etmediler en son 78 bin lira yolladılar sözde kredi çekerek :D hiç inanmıyorum paralarının olmadığına sebebini de şöyle açıklayayım kayınbabam 3 ay önce emekli olup işten ayrıldı ve 600 bin liraya yakın kıdem tazminatı ve 400 bin lirada birkaç aylık maaş verdiler. Eşim hiçbir konuda ailesine gereken şeyleri söylemiyor ve sürekli beni kötü olmakla suçluyor kötü düşünmekle, her seferinde yalnızca benimle kavga ediyor ve sen beni ailemle düşman etmek istiyorsun diyor. Ayrıca bugün üçüncüsü olmakla birlikte üstüme saldırdı, bügün gerçekten beni döveceğini hissettim. evimin eşyalarını da aldım evimin kirasını da ödediğim çok zaman oldu her akşam ikimizde çalışmamıza rağmen yemeğini önüne koydım taze taze öğle yemeğini hazırladım hem ben hem ailem elimizde ne var ne yoksa onun için kullanmaya hazır olduk evlenmeden önce aldığım arabayı bile satacaktık bu amaçla bütün altınları bunun için koyuyoruz ailem Allah binlerce kez razı olsun eksikliklerini göstermesin her zaman arkamdalar, eşimi vefat eden kardeşimden sonra ikinci oğulları yerine koydular. Eşimin ailesinin kurnazlık yaptığını düşünüyorum bizim mülayim tavrımız karşısında. Kınada gelin öıkarmada elime zorla verilen çeyrekler vardı 3 tane, almak istememiştim kaynanam daha sonra onları 2 çeyrek 1 gram olarak getirdi bunların bile hesabını yapıyorlar sanki. Bazen de ben diyorum ki ben mi çok abartıyorum. Kaynanamlarw göre oğluşu her şeyi başarır kitaplarına kadar aldığım aylarda çalış diye yalvardığım sınavdan bile geçemedi o nedenle ekstra masraflara girdik ben yine de kaynanam üzülmesin diye yüksek puanla geçti dedim herkese. Kaynanam ziyarete geldiğimde annemle ilgilenir gibi ilgilendim kuaförlere götürdüm sevinsin mutlu olsun diye kayınbabama ezdirmedim hiç. Bilmiyorum boşanmaya karar verdim ve çok yoruldum. Eşim işten çıktı telefonda bir şeye ihtiyacın var mı bile dememişler. Ben geçen hafta para istediklerinde -sözde kaynanamda yokmuş, yıllardır çalışıyorlar lüks içinde yaşıyorlar- kendi kredi kartımdan çekip kaynanama yollasın diye eşime verdim lafı olmaz bunların annedir sonuçta zorda kalsın istemem bir annenin, gerçekten ihtiyaçlı olmasa bile. Bilmiyorum tecrübeli evli arkadaşlarımın yorumlarına ihtiyacım var sürekli canım anneciğimi bu mutsuz evlilik dolayısıyla anlatırken üzüyorum, evlat açıcısının yanında bir de bu. Eşime bu zamana kadar katlandım çünkü benim için yaşadığı şehri özel sektördeki işini bırakıp yanıma geldi deprem zamanı. Eşinle ev içinde iletişiminiz nasıl derseniz herkes ayrı odada gülmez, konuşmaz, bilgisayar oynar güler yüz göstermez ev işlerine yardım etmez, hayatı paylaşmaz sohbet etmez, alıp beni bir yere götürmez beni mutlu etme amacı taşımaz. Dışarı çıkarız ya da tatile gideriz elinde telefon sürekli Twitter’da sosyal medyada dolaşır hiç sohbet etmez. Böyle bir hayat işte. Yorumlarınıza ve yönlendirmelerinize çok ihtiyacım var teşekkür ederim herkese arkadaşlar

Öncelikle başınız sağ olsun. Anne babanız iyilerdir umarım şimdi.
Deprem zamanı sizin zayıf anınızdan ve kimsesizliğinizden faydalanıp istedikleri şeyleri istedikleri gibi yaptırmışlar.
Siz evlendiğinizi bile anlamamışsınızdır.
Eşiniz demeyeceğim evde beslediğiniz o asalak sizin için çalıştığı işi bırakıp gelmedi bir kere bunu kabullenin.
Yurtdışına çıkıp hayatının kurtulması için balıklama atlamıştır teklifinize zaten. Ayrıca şu an çalışmayıp evde çocuk gibi oyun oynayan, hiçbir işin ucundan tutmayan şahıs sadece kağıt üzerinde koca gerisi yok.
Mesleğiniz var. Orada düzeninizi de oturttuysanız bir an önce çocuk falan olmadan önünüze bakın.
Hiçbir işe yaramayan birini beslemek zorunda değilsiniz. Minnet bilmeyen yalancı bir kayın aileyi çekmek zorunda değilsiniz. Geleceğinizi heba etmeyin.
 
Sakin ol herkes ayni degil burda, bunlarin neyine yalan soyleyeceksin, ki detaylarda insan bazen tanınmamak için yalan söyleyebilir de. Önemli olan ana konudan sapmayacak cevaplar vermek. Onu da yapabileni ara ki bulasin..

Sen elinden geleni yapmışsın. Bundan daha fazlasi artik kendi benligini çiğnemek olur. Boşanmayı dile getirdiginde eşin ne tepki veriyor. Onun ne dediginin cok önemi yok da en azindan tavrini merak ettim.
Valla hiçbir tepkisi yok devamlı bu boşanma muhabbeti geçerdi aramızda bazen saçmalama derdi bazen tamam derdi, geçen günde çekti gitti işte 2-3 gündür hiç haberleşmiyoruz diyaloğumuz yok.
 
Herkese merhaba, yaklaşık 8 aydır evliyim. 2 yıldır ise eşimin ailesiyle türlü problemler yaşıyorum ve eşimle ayrılmaya karar verdim. Öncelikle eşimin ailesiyle ilk problemimizin nasıl başladığından bahsetmek istiyorum. Depremde gencecik kardeşimi kaybettim, ailem ise hastanede kaldı 7-8 ay daha sonra da ben işim gereği çalıştığım şehirde yaşamam gerektiği için ve psikolojim tamamen bozuk olduğu sinir krizleri panik ataklar, intihar eğilimlerim ve yalnız kalamadığım için eşimle nişanlanarak birlikte yaşamaya karar verdik. Ailemin benim yanıma gelme şansları yoktu hastanede yatıyorlardı ve ben de çalışmak zorundaydım onlara yardımcı olmak için devlet memuruyum tayin hakkım falan da yoktu. İlk kavga burada ortaya çıktı babası biz 30 kişi geleceğiz kız istemeye dedi ancak bizim depremde evimiz yıkıldığı için başka bir şehirdeydi ailemler evimiz yoktu ve akrabalarda kız isteme ve nişan yapmak zorundaydık. O nedenle müsait yerimiz olmadığını öyle bir misafir ağırlayamayacağımızı söyledik kavgalar başladı. Bu defa babası o zaman bizim memleketimizde salon tutup nişan yapalım biz de böyle olmaz dedi. Ben de bu süreçte nişanlımla sürekli 23 yaşında gencecik bir kardeş kaybettiğimi ne benim ne ailemin böyle bir şeyi kaldıramayacağını söyledim. Eşimin babası sürekli diretip durdu ve bir şekilde ayarladık ve 25-30 kişi gelip isteme nişan yaptılar. Eşim bu durumu yönetemedi. Ardından her ne konu olursa yalnızca oğullarıyla iletişime geçtiler davetiye, kuaför bilmem ne. Altın konusunda biz depremde zaten her şeyimizi kaybettiğimiz için gözümüzde bir kuruşun değeri bile yoktu, ailem ne yaparsanız kendi oğlunuz için yapmış olursunuz bizim parada pulda altında gözümüz yok dedi. Kuaför konusunda bana bir kuaför gönderdiler beğenmediğimi ve kendimin başka bir kuaför bulduğumu eşime ilettim bu sırada hiçbiri beni arayıp ne istiyorsun demiyor sürekli eşim üzerinden soruyorlar. Eşim o kuaförü beğenmediğimi söyleyince babası “O zaman gelin + 12 kişi için bir kuaför ayarla bul tut” dedi. Eşim burada çıkıp neden 12 kişi için ayarlıyorum ben gelinden sorumluyum diyemedi yine onların istediği kuaföre torun tombalak kuzenleri teyzesi ninesi cümbüş cemaat gittik ve kuaför benimle ilgilenemedi bile saçım da makyajım da berbat oldu. Ancak bunlar önemli şeyler değil önemli olan eşimin süreci yönetememesi. Fotoğrafçı bulduk önceden kendimiz onu tuttuk düğün yerine 1 saat uzaklıktaydı 50 milyon laf etti. Düğünde damadın halası “kızım gördün mü 7 bilezik yapmışlar sana bir tanesi kelepçeyaptırmış kayınbaban” demişti. Düğünde 6 tane bilezik taktılar 1 tane 14 ayar koliye(bunun 14 ayar olduğunu sonradan öğrendik) bir de nişandaki şey. Kızlar dediğim gibi ben zaten çalışıp iyi bir maaş alıyorum benim bunlara ihtiyacım yok ama ben de ailem de her zaman çok dürüst insanlar olduk ailem benim böyle yetiştirdi yalan dolan bilmem sevmem de. Sonra düğün günü kaynanam bir tane kelepçe takmıştı bileğine hatta o kadar bileğine göre değildi ki bileğini sıkmaktan bir ara kuaförde kopçası kelepçenin onu aradık yarım saat. Düğünden bir gün sonra eşimle ben yanyana otururken eşimin annesi babası yalnızca eşimi çağırdı akşam balayına giderken de eşime çeyrek ve yarım altınlar ne oldu diye sorduğunda “ailem aldı borçları varmış yılbaşında yani iki üç ay sonra verecekler geri” dedi. Ben de altınları almasının ve borçlarını ödemelerinin problem olmadığını sile olduğumuzu ancak biz seninle yan yana otururken beni insan yerine koyup çağırmamalarını nezaketen bile sormamalarını doğru bulmuyorum diye tartıştık. Eşim her zaman ki gibi bu olaya da “Ne yapayım şimdi? Oldu bitti, canlarını mı alayım ne yapayım?” Dedi ve hiçbir tepki göstermedi. Daha sonra bugünlerde eşimle yurtdışına yerleşmeye karar verdik ben yurtdışında devlet okulu kazandım ama eşim kazanamadığı için onu özel üniversiteye yazdırmaya karar verdik. Özel üniversite de 20-25 bin Euro masrafı var. Ben devlet kazandığım hiç hiç masrafım yok. Gün geldi o aldıkları altınlar üzerinden 8 ay geçti haber yok zaten annesine sorunca “Kız soruyor mu altınları?” Demiş. Elimizdeki meblağ yetersiz geleceği için altınları satmaya gittik 120 gram dedikleri bilezikler 95 gram çıktı kolye 14 ayar çıktı. Kızlar bunların hiç biri sorun değil benim gözümde yok ben mehir olarak bile bir tane çeyrek istemiş insanım, bütün evimin eşyalarını annemi babam oğlan tarafına mahcup etmemek için ben aldım çöp kutusuna kadar ailesi bir tek klima aldı bütün borçları ben ödedim ailemin durumu yok kötü hissetmesinler fazla fazla yaptım anamı babamın başını dik tutmak için. Damadın ailesi bir tane klima aldı 20 bin liraya sadece bir de kaynanam kendi evinde kullanmadığı tencere takımını getirdi bir de evlerinden eski yıpranmış bir halı, ha bir de zğccaciyeden iki üç tabak aldı bize ziyarete gelince. Neyse altınlar için ailesini aradı hani 110-120 gramdı 95 gram çıktı bilezikler dedi? Kaynanamlar”Nasıl ya biz 120 gram aldık kâğıtta yazıyor bulursam atarım” dedi ve tabii ki takdir edersiniz ki bulamadı :) kolye 14 gram diye sordu kayınvalideme, kayınvalidem dedi ki “ay ben ne anlarım gramından gördük beğendik aldık” dedi. Arkadaşlar ben 26 yaşındayım ömrümde iki üç defa bile kuyumcuya gitmemişimdir ama kuyumcudan bir şey alacağın da ilk ayarı ne ve kaç gram diye sorulacağını biliyorum. Hiçbir kuyumcunun 25 gram farkla birini dolandırmayacağını ya da bir insanın bu kadar saf olacağını da düşünmüyorum. Tahmin ettiğiniz gibi ben öyle düşünüyorum yani muhtemelen kelepçeyi düğün günü bana takmaktan vazgeçtiler ve kaynanam kendi taktı gözümün önünde. Babam 55 yaşında iki işte çalışıyor annemle birlikte bize 8000 euro yardım ettiler biriktirip eşimin okul parası için eşim ailesi anne baba ve kız kardeşler de çalışmasına rağmen sürekli para yok para yok deyip yardım etmediler en son 78 bin lira yolladılar sözde kredi çekerek :D hiç inanmıyorum paralarının olmadığına sebebini de şöyle açıklayayım kayınbabam 3 ay önce emekli olup işten ayrıldı ve 600 bin liraya yakın kıdem tazminatı ve 400 bin lirada birkaç aylık maaş verdiler. Eşim hiçbir konuda ailesine gereken şeyleri söylemiyor ve sürekli beni kötü olmakla suçluyor kötü düşünmekle, her seferinde yalnızca benimle kavga ediyor ve sen beni ailemle düşman etmek istiyorsun diyor. Ayrıca bugün üçüncüsü olmakla birlikte üstüme saldırdı, bügün gerçekten beni döveceğini hissettim. evimin eşyalarını da aldım evimin kirasını da ödediğim çok zaman oldu her akşam ikimizde çalışmamıza rağmen yemeğini önüne koydım taze taze öğle yemeğini hazırladım hem ben hem ailem elimizde ne var ne yoksa onun için kullanmaya hazır olduk evlenmeden önce aldığım arabayı bile satacaktık bu amaçla bütün altınları bunun için koyuyoruz ailem Allah binlerce kez razı olsun eksikliklerini göstermesin her zaman arkamdalar, eşimi vefat eden kardeşimden sonra ikinci oğulları yerine koydular. Eşimin ailesinin kurnazlık yaptığını düşünüyorum bizim mülayim tavrımız karşısında. Kınada gelin öıkarmada elime zorla verilen çeyrekler vardı 3 tane, almak istememiştim kaynanam daha sonra onları 2 çeyrek 1 gram olarak getirdi bunların bile hesabını yapıyorlar sanki. Bazen de ben diyorum ki ben mi çok abartıyorum. Kaynanamlarw göre oğluşu her şeyi başarır kitaplarına kadar aldığım aylarda çalış diye yalvardığım sınavdan bile geçemedi o nedenle ekstra masraflara girdik ben yine de kaynanam üzülmesin diye yüksek puanla geçti dedim herkese. Kaynanam ziyarete geldiğimde annemle ilgilenir gibi ilgilendim kuaförlere götürdüm sevinsin mutlu olsun diye kayınbabama ezdirmedim hiç. Bilmiyorum boşanmaya karar verdim ve çok yoruldum. Eşim işten çıktı telefonda bir şeye ihtiyacın var mı bile dememişler. Ben geçen hafta para istediklerinde -sözde kaynanamda yokmuş, yıllardır çalışıyorlar lüks içinde yaşıyorlar- kendi kredi kartımdan çekip kaynanama yollasın diye eşime verdim lafı olmaz bunların annedir sonuçta zorda kalsın istemem bir annenin, gerçekten ihtiyaçlı olmasa bile. Bilmiyorum tecrübeli evli arkadaşlarımın yorumlarına ihtiyacım var sürekli canım anneciğimi bu mutsuz evlilik dolayısıyla anlatırken üzüyorum, evlat açıcısının yanında bir de bu. Eşime bu zamana kadar katlandım çünkü benim için yaşadığı şehri özel sektördeki işini bırakıp yanıma geldi deprem zamanı. Eşinle ev içinde iletişiminiz nasıl derseniz herkes ayrı odada gülmez, konuşmaz, bilgisayar oynar güler yüz göstermez ev işlerine yardım etmez, hayatı paylaşmaz sohbet etmez, alıp beni bir yere götürmez beni mutlu etme amacı taşımaz. Dışarı çıkarız ya da tatile gideriz elinde telefon sürekli Twitter’da sosyal medyada dolaşır hiç sohbet etmez. Böyle bir hayat işte. Yorumlarınıza ve yönlendirmelerinize çok ihtiyacım var teşekkür ederim herkese arkadaşlar
Eşin berbat birisi , çocuk olmadan acilen boşan kurtul yoksa ailesi ile birlikte daha fazlasını yapacaklar, sen çok taviz vermişsin hem de bir hiç uğruna...
 
Arkadaşlar eşinin ailesiyle bu gibi durumlar yaşayan var mı aranızda? Eşiniz bu gibi durumlarda nasıl reaksiyonlar aldı ya da alırdı?
Gerçekten burda hala neyi soruyorsun ben hiç anladim aynen bizimkide böyle dersen buna devam mı edeceksin hani sen okumuş etmiş zeki cahil olmayan bir kadındın ya
 
Gerçekten burda hala neyi soruyorsun ben hiç anladim aynen bizimkide böyle dersen buna devam mı edeceksin hani sen okumuş etmiş zeki cahil olmayan bir kadındın ya
Devam etmeyeceğim kendi hatam var mı onu da gözlemlemeye çalışıyorum evde sürekli huzursuzlukları kavgalar çıkardım bu nedenle, sürekli ben mi abarttım ben mi abarttım diye düşünüyorum normal olarak. Eşim o benim 3 yıldır beraberiz, insanın ister istemez sevgisi var. Herkes eşimin kötü olduğunu söylemiş evli arkadaşlardan eşleriyle bunları yaşayınca normal insanlar nasıl davranıyor onu merak ediyorum. Benim mi düşüncelerim eşimden beklediklerim anormaldi de o yapmadı onu merak ediyorum, herkes onun yaptığını mı yapardı onu merak ediyorum. Müsaadenizle boşanma kararımın üçüncü günü bunları düşünmemin ve sorgulamamın normal olduğunu düşünüyorum müsaade ederseniz eğer tabii.
 
Gerçekten burda hala neyi soruyorsun ben hiç anladim aynen bizimkide böyle dersen buna devam mı edeceksin hani sen okumuş etmiş zeki cahil olmayan bir kadındın ya
Ya ben bu kadını bu konudan nasıl engelleyebilirim
 
Devam etmeyeceğim kendi hatam var mı onu da gözlemlemeye çalışıyorum evde sürekli huzursuzlukları kavgalar çıkardım bu nedenle, sürekli ben mi abarttım ben mi abarttım diye düşünüyorum normal olarak. Eşim o benim 3 yıldır beraberiz, insanın ister istemez sevgisi var. Herkes eşimin kötü olduğunu söylemiş evli arkadaşlardan eşleriyle bunları yaşayınca normal insanlar nasıl davranıyor onu merak ediyorum. Benim mi düşüncelerim eşimden beklediklerim anormaldi de o yapmadı onu merak ediyorum, herkes onun yaptığını mı yapardı onu merak ediyorum. Müsaadenizle boşanma kararımın üçüncü günü bunları düşünmemin ve sorgulamamın normal olduğunu düşünüyorum müsaade ederseniz eğer tabii.
Valla beni ilgilendirmez ister boşan ister devam et kimse kocanı haklı bulmayacak bulan kişinin aklından zoru olmalidir bunları kimse yaşamaz kolay kolay kim ne anlatsin sana baya sömürülmek çünku bu
 
Herkese merhaba, yaklaşık 8 aydır evliyim. 2 yıldır ise eşimin ailesiyle türlü problemler yaşıyorum ve eşimle ayrılmaya karar verdim. Öncelikle eşimin ailesiyle ilk problemimizin nasıl başladığından bahsetmek istiyorum. Depremde gencecik kardeşimi kaybettim, ailem ise hastanede kaldı 7-8 ay daha sonra da ben işim gereği çalıştığım şehirde yaşamam gerektiği için ve psikolojim tamamen bozuk olduğu sinir krizleri panik ataklar, intihar eğilimlerim ve yalnız kalamadığım için eşimle nişanlanarak birlikte yaşamaya karar verdik. Ailemin benim yanıma gelme şansları yoktu hastanede yatıyorlardı ve ben de çalışmak zorundaydım onlara yardımcı olmak için devlet memuruyum tayin hakkım falan da yoktu. İlk kavga burada ortaya çıktı babası biz 30 kişi geleceğiz kız istemeye dedi ancak bizim depremde evimiz yıkıldığı için başka bir şehirdeydi ailemler evimiz yoktu ve akrabalarda kız isteme ve nişan yapmak zorundaydık. O nedenle müsait yerimiz olmadığını öyle bir misafir ağırlayamayacağımızı söyledik kavgalar başladı. Bu defa babası o zaman bizim memleketimizde salon tutup nişan yapalım biz de böyle olmaz dedi. Ben de bu süreçte nişanlımla sürekli 23 yaşında gencecik bir kardeş kaybettiğimi ne benim ne ailemin böyle bir şeyi kaldıramayacağını söyledim. Eşimin babası sürekli diretip durdu ve bir şekilde ayarladık ve 25-30 kişi gelip isteme nişan yaptılar. Eşim bu durumu yönetemedi. Ardından her ne konu olursa yalnızca oğullarıyla iletişime geçtiler davetiye, kuaför bilmem ne. Altın konusunda biz depremde zaten her şeyimizi kaybettiğimiz için gözümüzde bir kuruşun değeri bile yoktu, ailem ne yaparsanız kendi oğlunuz için yapmış olursunuz bizim parada pulda altında gözümüz yok dedi. Kuaför konusunda bana bir kuaför gönderdiler beğenmediğimi ve kendimin başka bir kuaför bulduğumu eşime ilettim bu sırada hiçbiri beni arayıp ne istiyorsun demiyor sürekli eşim üzerinden soruyorlar. Eşim o kuaförü beğenmediğimi söyleyince babası “O zaman gelin + 12 kişi için bir kuaför ayarla bul tut” dedi. Eşim burada çıkıp neden 12 kişi için ayarlıyorum ben gelinden sorumluyum diyemedi yine onların istediği kuaföre torun tombalak kuzenleri teyzesi ninesi cümbüş cemaat gittik ve kuaför benimle ilgilenemedi bile saçım da makyajım da berbat oldu. Ancak bunlar önemli şeyler değil önemli olan eşimin süreci yönetememesi. Fotoğrafçı bulduk önceden kendimiz onu tuttuk düğün yerine 1 saat uzaklıktaydı 50 milyon laf etti. Düğünde damadın halası “kızım gördün mü 7 bilezik yapmışlar sana bir tanesi kelepçeyaptırmış kayınbaban” demişti. Düğünde 6 tane bilezik taktılar 1 tane 14 ayar koliye(bunun 14 ayar olduğunu sonradan öğrendik) bir de nişandaki şey. Kızlar dediğim gibi ben zaten çalışıp iyi bir maaş alıyorum benim bunlara ihtiyacım yok ama ben de ailem de her zaman çok dürüst insanlar olduk ailem benim böyle yetiştirdi yalan dolan bilmem sevmem de. Sonra düğün günü kaynanam bir tane kelepçe takmıştı bileğine hatta o kadar bileğine göre değildi ki bileğini sıkmaktan bir ara kuaförde kopçası kelepçenin onu aradık yarım saat. Düğünden bir gün sonra eşimle ben yanyana otururken eşimin annesi babası yalnızca eşimi çağırdı akşam balayına giderken de eşime çeyrek ve yarım altınlar ne oldu diye sorduğunda “ailem aldı borçları varmış yılbaşında yani iki üç ay sonra verecekler geri” dedi. Ben de altınları almasının ve borçlarını ödemelerinin problem olmadığını sile olduğumuzu ancak biz seninle yan yana otururken beni insan yerine koyup çağırmamalarını nezaketen bile sormamalarını doğru bulmuyorum diye tartıştık. Eşim her zaman ki gibi bu olaya da “Ne yapayım şimdi? Oldu bitti, canlarını mı alayım ne yapayım?” Dedi ve hiçbir tepki göstermedi. Daha sonra bugünlerde eşimle yurtdışına yerleşmeye karar verdik ben yurtdışında devlet okulu kazandım ama eşim kazanamadığı için onu özel üniversiteye yazdırmaya karar verdik. Özel üniversite de 20-25 bin Euro masrafı var. Ben devlet kazandığım hiç hiç masrafım yok. Gün geldi o aldıkları altınlar üzerinden 8 ay geçti haber yok zaten annesine sorunca “Kız soruyor mu altınları?” Demiş. Elimizdeki meblağ yetersiz geleceği için altınları satmaya gittik 120 gram dedikleri bilezikler 95 gram çıktı kolye 14 ayar çıktı. Kızlar bunların hiç biri sorun değil benim gözümde yok ben mehir olarak bile bir tane çeyrek istemiş insanım, bütün evimin eşyalarını annemi babam oğlan tarafına mahcup etmemek için ben aldım çöp kutusuna kadar ailesi bir tek klima aldı bütün borçları ben ödedim ailemin durumu yok kötü hissetmesinler fazla fazla yaptım anamı babamın başını dik tutmak için. Damadın ailesi bir tane klima aldı 20 bin liraya sadece bir de kaynanam kendi evinde kullanmadığı tencere takımını getirdi bir de evlerinden eski yıpranmış bir halı, ha bir de zğccaciyeden iki üç tabak aldı bize ziyarete gelince. Neyse altınlar için ailesini aradı hani 110-120 gramdı 95 gram çıktı bilezikler dedi? Kaynanamlar”Nasıl ya biz 120 gram aldık kâğıtta yazıyor bulursam atarım” dedi ve tabii ki takdir edersiniz ki bulamadı :) kolye 14 gram diye sordu kayınvalideme, kayınvalidem dedi ki “ay ben ne anlarım gramından gördük beğendik aldık” dedi. Arkadaşlar ben 26 yaşındayım ömrümde iki üç defa bile kuyumcuya gitmemişimdir ama kuyumcudan bir şey alacağın da ilk ayarı ne ve kaç gram diye sorulacağını biliyorum. Hiçbir kuyumcunun 25 gram farkla birini dolandırmayacağını ya da bir insanın bu kadar saf olacağını da düşünmüyorum. Tahmin ettiğiniz gibi ben öyle düşünüyorum yani muhtemelen kelepçeyi düğün günü bana takmaktan vazgeçtiler ve kaynanam kendi taktı gözümün önünde. Babam 55 yaşında iki işte çalışıyor annemle birlikte bize 8000 euro yardım ettiler biriktirip eşimin okul parası için eşim ailesi anne baba ve kız kardeşler de çalışmasına rağmen sürekli para yok para yok deyip yardım etmediler en son 78 bin lira yolladılar sözde kredi çekerek :D hiç inanmıyorum paralarının olmadığına sebebini de şöyle açıklayayım kayınbabam 3 ay önce emekli olup işten ayrıldı ve 600 bin liraya yakın kıdem tazminatı ve 400 bin lirada birkaç aylık maaş verdiler. Eşim hiçbir konuda ailesine gereken şeyleri söylemiyor ve sürekli beni kötü olmakla suçluyor kötü düşünmekle, her seferinde yalnızca benimle kavga ediyor ve sen beni ailemle düşman etmek istiyorsun diyor. Ayrıca bugün üçüncüsü olmakla birlikte üstüme saldırdı, bügün gerçekten beni döveceğini hissettim. evimin eşyalarını da aldım evimin kirasını da ödediğim çok zaman oldu her akşam ikimizde çalışmamıza rağmen yemeğini önüne koydım taze taze öğle yemeğini hazırladım hem ben hem ailem elimizde ne var ne yoksa onun için kullanmaya hazır olduk evlenmeden önce aldığım arabayı bile satacaktık bu amaçla bütün altınları bunun için koyuyoruz ailem Allah binlerce kez razı olsun eksikliklerini göstermesin her zaman arkamdalar, eşimi vefat eden kardeşimden sonra ikinci oğulları yerine koydular. Eşimin ailesinin kurnazlık yaptığını düşünüyorum bizim mülayim tavrımız karşısında. Kınada gelin öıkarmada elime zorla verilen çeyrekler vardı 3 tane, almak istememiştim kaynanam daha sonra onları 2 çeyrek 1 gram olarak getirdi bunların bile hesabını yapıyorlar sanki. Bazen de ben diyorum ki ben mi çok abartıyorum. Kaynanamlarw göre oğluşu her şeyi başarır kitaplarına kadar aldığım aylarda çalış diye yalvardığım sınavdan bile geçemedi o nedenle ekstra masraflara girdik ben yine de kaynanam üzülmesin diye yüksek puanla geçti dedim herkese. Kaynanam ziyarete geldiğimde annemle ilgilenir gibi ilgilendim kuaförlere götürdüm sevinsin mutlu olsun diye kayınbabama ezdirmedim hiç. Bilmiyorum boşanmaya karar verdim ve çok yoruldum. Eşim işten çıktı telefonda bir şeye ihtiyacın var mı bile dememişler. Ben geçen hafta para istediklerinde -sözde kaynanamda yokmuş, yıllardır çalışıyorlar lüks içinde yaşıyorlar- kendi kredi kartımdan çekip kaynanama yollasın diye eşime verdim lafı olmaz bunların annedir sonuçta zorda kalsın istemem bir annenin, gerçekten ihtiyaçlı olmasa bile. Bilmiyorum tecrübeli evli arkadaşlarımın yorumlarına ihtiyacım var sürekli canım anneciğimi bu mutsuz evlilik dolayısıyla anlatırken üzüyorum, evlat açıcısının yanında bir de bu. Eşime bu zamana kadar katlandım çünkü benim için yaşadığı şehri özel sektördeki işini bırakıp yanıma geldi deprem zamanı. Eşinle ev içinde iletişiminiz nasıl derseniz herkes ayrı odada gülmez, konuşmaz, bilgisayar oynar güler yüz göstermez ev işlerine yardım etmez, hayatı paylaşmaz sohbet etmez, alıp beni bir yere götürmez beni mutlu etme amacı taşımaz. Dışarı çıkarız ya da tatile gideriz elinde telefon sürekli Twitter’da sosyal medyada dolaşır hiç sohbet etmez. Böyle bir hayat işte. Yorumlarınıza ve yönlendirmelerinize çok ihtiyacım var teşekkür ederim herkese arkadaşlar
Baştan belli olan bir şey neden evlendin ki ben anlamıyorum yazık ediyorsunuz kendinize kolayca. Akıllı işi gücü yerinde insanların yapması beni özellikle hayrete düşürüyor. Yol yakınken dön bari ayrıl. Yurt dışında okul kazanmışsın neyi bekliyorsun. Arkana bile bakma.
 
İnanın ben de öyle düşünüyorum 27 yaşında adam 60 yaşında gibi yaşıyor, yurtdışına tatile gittik sürekli telefonla oynadı ben de arkadaşlarımla konuşmak zorunda kaldım boşluktan. İşe gidip gelir tek bildiği bu. Benim çalıştığım işi daha az yorucu diye küçümser ve ev işlerine en ufak katkı sağlamaz.
Ay kardeşim bu ney. Boşa bunu. Elin herifini okutmak için altın falan satmam. Zahmete de girmem. Okumak isteyen tırmalar çalışır okur. Neyini sevdin bunun.
 
Başta size hak verdim ama konu sonra tamamen maddi beklentiye döndü.

Çok takılıyorsunuz, şu kadar grammış, bu kadar ayarmış.
Kadının altınlarına el koymuşlar, ne demek ya hu , essek gibi de verecekler o altınları, oh ne ala eşimin ailesi altınlarımın üzerine yatacak bende hala cici gelini oynayacağım, biraz gerçekçi olun , sizin altınlarınıza el koyulsa , takılacak altın konusunda hile yapılsa ve de kandırılsanız ne diyecektiniz acaba , bu nasıl bir yorum, kendi başınıza gelse yakanızı yırtarsınız...
 
Valla hiçbir tepkisi yok devamlı bu boşanma muhabbeti geçerdi aramızda bazen saçmalama derdi bazen tamam derdi, geçen günde çekti gitti işte 2-3 gündür hiç haberleşmiyoruz diyaloğumuz yok.
Boşa bunu düzelmez, kendi kıymetini bil yoksa heba olursun ...
 
Vay be 7 bilezik dediler 6 mı taktılar tüh tüh 😀
Valla ciddi yorum yapacaktım o cümleye kadar.
Kadının altınlarına el koyup bir de yalan söylemişler takılar ile ilgili, ne biçim yorumlar yapıyorsunuz yahu , ataerkil , kadını yok sayan saçma sapan bir zihniyete sahipsiniz , niye eş ailesine ve eşe tek bir kelam etmiyorsunuz, sizin yorumlarınız aşırı ataerkil , gelecekteki gelinlerinize Allah yardım etsin, kadının altınları alınmış hem de sorulmadan , danışmadan söylediğin şeye bak yaa , yazık...
 
Ay bu para önemli değil diyip kuruş kuruş sayanlara da çok gülüyorum ya. 95 gram bilezik az mı ya dalga mı geçiyorsunuz milletle? Ben bundan kaç sene önce evlendim, ekonomi daha iyiydi, o zaman bile o kadar bilezik takılmadı. Yok elime çeyrek koymadı bilmem ne. Bir de yurtdisinda özel üniversite kısmına da çok güldüm yani tam lazım olan şeydi asalak eşinizi yurt dışında okutmak. Çünkü biliyorsunuz ki yurtdisinda okumayınca asla olmuyor.
Kerkenes yalan söylemişler ve altınlara çökmüşler hem de kadına sormadan , neden hakkını arayan kadına bu yorumları yapıyorsunuz, kadın dolandırıldığını vurgulamak istedigi için kalem kalem yazmış diye resmen paragöz muamelesi yapılmış...
 
Hanımefendi bana bütün taktıkları altınları ben üç ayda kazanıyorum zaten. Evimin bütün eşyalarını çöp kutusuna kadar ben aldım.

Ben işin eğitim sektörü olduğu için isimle gidiyorum zaten. Burs da kazandım misafir araştırmacı olarak. Okul 1 yıllık masterdi daha sonra iş arama için 2 yıl oturum izni vardı onun, ben doktoralı bir araştırmacıyım buna ihtiyacım yok zaten.
Eşiniz ve ailesi sizin gibi donanımlı bir hanımı asla haketmiyor, yanınızda besleme diye barındırdığınız, baktığınız bu asalak herifi azledin, kendinizi daha fazla kullandirmayın, sizi kullanıyorlar ailece...
 
Arkadaşlar insanlar şey der ya “elalem yüzünden yuvanı yıkma diye” sizce ben eşimin ailesi yüzünden mi yuvamı yıkıyorum? Ailesini boşver ne yapacaksın falan der insanlar ama ben buna katılmıyorum eş kadar aile ve eşin tutumu da önemli geliyor bana. Eşim çık sevgisiz duruyor ayrıca düğün albümlerimiz geldi kapağını açıp kapattı birlikte bile bakmadık asla düğün fotoğrafımızı paylaşmadı bunları söyleyince kilolu görünüyorum kendimi beğenmiyorum o yüzden diyor. Bazen sanki yüzüme tiksinerek bakıyor gibi, sürekli kendimi beni seviyor mu diye sorguluyorum. Doğum günümü ve önemli günlerimi kutlamadığı oldu ve sürekli tartıştık, ona çok güzel hediyeler almış playstationlar almış planlar yapmıştım, sonra artık sevgililer gününe hediye aldı ama o kadar belliydi ki kavga çıkarmayayım diye aldığı ama ben tabii akıllanıp bir şey almadım ama gerçi bu ay benden ona ayakkabı almamı istedi iki tane onları almıştım :D olaylar olunca iptal ettim. Dışarı çıkarız kahve içeriz sürekli elinde telefon sosyal medya sürekli gizli saklı telefonu ilginç bilmiyorum.
Bence sevmiyor maddiyat için evlenmiş, siz sömürülen bir kurbansınız, eşinizin sevgisizliği çok bariz , ailesi ile beraber kaz yolar gibi yolmuslar sizi , siz de buna çanak tutmussunuz, uyanın yoksa çok geç olacak , sakın para yedirmeyin daha , bu evliliğin bir geleceği yok ...
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Back
X