- 14 Mart 2019
- 208
- 324
- 53
- Konu Sahibi incenarinnazenin
-
- #61
agzinizdan bal damliyor ne kadar guzel anlatmissinizBir yuva da kolay kurulmuyor takdir edersiniz ki. Neden mezun olmaya verilen emekler bu kadar ballandira ballandira anlatiliyor, alkis ustune alkış alıyor da; evliliğin temeli sarsilmasin diye yapılan bir fedakarlık küçümseniyor?
Butun gun ihtilafli isler pesinde kosacagim, o adliyeden bu adliyede dirsek curutecegim. Yorgun bitmis bir sekilde eve gelecegim. Bakıcı elindeki bebegim beni ozlemis ama ben bitmisim, esime gösterecek guler yuzum kalmamis. Bebegimi 1 2 saat gorebilecegim onda da yorgunlukla ne kadar konsantre olabilirsem. Ama bunun adı bebegime gelecek saglamak icin calismak olacak, siz de takdir edeceksiniz.
Şimdi bebegimi buyutuyorum diye veya bir başkası evliligi icin memuriyetinden vazgeciyor diye siz kuçumseyeceksiniz oyle mi?
Bir meslek bir yuvadan daha degerli olamaz bence
siz bu yönde tercih yapmissiniz ama konu sahibinin tercihi çalışmak. herkes sizinle ayni tercihi yapmak zorunda değil. hayat şartları, hayata bakış açısı bunlar değişken şeyler. ikisi de saygı duyulması gereken tercihler.Ben de emek verdim hukuk fakültesinden mezun oldum. Stajlar yaptım avukat oldum. Bir cok insanin hayalidir bu eminim. Ama ben evde bebeğime bakmayi, guzel yemekler hazirlayip esimi beklemeyi adliyelerde koşturmaya tercih ediyorum. Simdi sizin gozunuzde benim bosuna emek vermis olmam, evimde esimle bebegimle duyduğum huzuru, mutluluğu değiştirebilir mi?
Hayat sadece kadının calismasindan ibaret değil. Bizler duygusaliz, naifiz, zarifiz. Illa guclu olup ayaklarimizin ustunde duracağız diye diye gereksiz yukler altına giriyoruz. Kendimizi ispatlayacagiz diye heder ediyoruz. Ne gerek var bunlara? Biz içimizden insan çıkarabilen bir varlığız. Dunya uzerinde bundan daha guclu ne olabilir? Biz kadınız. Calismis calismamis, okumus okumamış ayirt edilmeksizin kadiniz, zarifiz, naifiz, yuvayi yapan dişi kuşuz, güçlü değil gücün ta kendisiyiz.
Biz kadin kadina bile kendimizi guclu olmaya, ayaklari ustunde durmaya mecbur edersek, erkekler neler yapmaz?
bekarsiniz ve ev hanimlarina hicbir erkegin saygi duymadigini soyluyorsunuz.cevrenizde gordugunuz bir kac ornegi gercekmis gibi lanse etmeyin.kusura bakmayinda burada ogretmen olup aglayip sizlayip kocasindan yakinan kadinlari cok gorduk.bu is okumaya ayaklari ustunde durmaya benzemez.nasip isi.cok fazla kendinize guvenmeyin.bi gun o mesleginizin bes para etmeyecegini aci bir sekilde ogrenirsiniz yoksa.benim gibi ev hanimlarininda evinde prenses olabilecegini,sizin asla elde edemeyeciginiz mutluluk ve huzuru yakaladiginida tahmin edersiniz o vakitAtama için diye kucumsediginiz şey bı insanın hayali. Belki uzun zamandır çalışıyordu evlendikten sonra atandı herşey olabilir. Madem kocası için işini birakmasini düşünüyorsunuz o zaman bu kızlar neden okuyor. Okumuş ev kadını olsunlsr diye mi. Çok yanlış konusmussunuz. Bı kadın kesinlikle okuyup ayakları üstünde durmali. Hele ki erkekten daha fazla okumali kesinlikle çalışmalı. Küçümsemek için söylemiyorum kesinlikle yanlış anlamayın ama okumamış ev hanimalrina malesef hiç bir erkek saygı duymuyor. Kolayca sesini de yükseltiyor şiddet de uyguluyor. Çünkü zayıf görüyor. Ayrıca uzaktan evlilik yürür mü diyenler bende öğretmenim ve ilk atamam doğu da bı ildi. Ben bekarım ama gittiğim yerde evli hatta çocuklu hanımlar erkekler gördüm . Hiç birinin eşi atama için mi gidiyorsun dememiş bilakis destek olup göndermişler eşlerini. Ayrıca evlenirken iyi günde kötü günde diye boşa mı söz veriyor insanalr. Gerçekten seven insan için ne mesafe ne engel yiktur
Benim annemde ev hanımı asla ama asla ev hanımlarının küçümseyici tek bir cumlem yok öncelikle okuduğunuzu anlatyip idrak etmeye çalışın. Şu da bı gerçek ki ekonomik özgürlüğü olmayan bir kadın erkek tarafından kolay görülüyor bu benim küçümsemem değil tam tersi erkeklerin düşüncesinden bahsediyorum. Çevremdekileri orneklerden yola çıkmıyorum toplum gerçeklerinden bahsediyorum . İstisnalar tabiki olabilir. Ayrıca ev hanımları mutsuz olacak çalışanlar çok mutlu olacak baş tacı edilecek demedim ben. Muhtemelen yazdıklarımı okumadınız bile direk suçlayıcı konusuyorsunuz. Sizinde dediğiniz gibi bu nasip isi. Ama eğer nasibinizdeki insan sizi yoran mutsuz eden bir insansa eğer işiniz olduğunda katlanmak zorunda kalmazsiniz. Daha kolay çekip gidebilecek gücü bulursunuz kendinizde . Yukarda bı üye de tam olarak bundan bahsetmiş mutsuzum işim olsa katlanmazdim diye. Ayrıca ben neden mutsuz oluyormusum buna siz mi karar veriyorsunuz. Ve son olarak ben siz begenmeyip kucumsesenizde çok kutsal ve saygın bı mesleğim olduğunu düşünüyorum. Aradan yüzyıllar da geçse öğretmenlik her zaman beş para eder hanımefendi daha fazlasını da eder ama anlayanabekarsiniz ve ev hanimlarina hicbir erkegin saygi duymadigini soyluyorsunuz.cevrenizde gordugunuz bir kac ornegi gercekmis gibi lanse etmeyin.kusura bakmayinda burada ogretmen olup aglayip sizlayip kocasindan yakinan kadinlari cok gorduk.bu is okumaya ayaklari ustunde durmaya benzemez.nasip isi.cok fazla kendinize guvenmeyin.bi gun o mesleginizin bes para etmeyecegini aci bir sekilde ogrenirsiniz yoksa.benim gibi ev hanimlarininda evinde prenses olabilecegini,sizin asla elde edemeyeciginiz mutluluk ve huzuru yakaladiginida tahmin edersiniz o vakit
Sizin hayatınıza sonsuz saygı duyuyorum hanımefendi. Herkes istediği gibi yaşayabilir. Ama bir arkadaşın dediği gibi sizin tercih etme hakkınız varmış ben mecburum aradaki ayrım bu. Bir avukatla bir işçinin maaş farkını az çok bilirsiniz sonuçta. Bu devirde geçinmenin ne kadar zor olduğunu da. Bizim evimizde maddi kaynaklı ne kadar sorunlar yaşadığımızı tabiki bilemezsiniz. Benim iş bulamadığımı da bilmiyorsunuz sonuçta ki keyfi kariyer peşinde koşan hanımlara da hiçbir şey diyemem herkesin kendi hayatı. Bölümümden belki 300 küsür kişinin alındığı bir sınavdan iyi puan alıp atandım ve bu fırsat bir daha elime geçmeyecekti. O yüzden atanmak için.. diye genelleme yapmayın lütfen. Zaten gideyim mi girmeyeyim mi diye de sormadım,geldim görevimin başındayım. İçimi döktüm ve varsa fikir almak istedim. Hiçkimse evini yurdunu bırakıp bilmediği yerlerde yaşamaya çalışmak istemez. Siz öyle mutlusunuzdur ben de çalışınca mutlu olurum hayat herkese aynı fırsatları sunmuyor ne yazıkki.Avukatim. Mezun olana kadar kac kitap bitirdim fikriniz var mi? Zor bir meslek malum, ihtilaflı. Esim de ayni meslekte. Konuştuk anlastik, ben evimizde bebegimizi buyutuyorum. Ihtiyac halinde ofisimize de gidiyorum nadiren.
Bunu esim veya bebegim bana minnet duysun diye yapmiyorum. Kimse icin kariyerimden vazgectigimi de dusunmuyorum. Hayat duzenim boyle gerektirdi, bunu yapiyorum. Ileride cocugum okula baslayinca çalışabilirim.
Evim, esim, bebegim kariyerimden daha onemli benim için. " O adam seni bi gün birakirsa" dediginiz ihtimalle yasayamam ben. Kafamda bu olursa ayni yataga giremem, ayni sofraya oturamam.
Ev hanimi olmak daha az saygin olmak demek değil. Evli barkli duzeni olan bir kadinin herseyi bırakıp bambaska bir yere gidip yalniz yasamasi da marifet değil. Üstelik adam eşi gidiyor diye rahatsizlanmis. Kadin hala diyor ki, benim bu gunlerimde heyecanimi paylasmiyor..
Çünkü ben değil eşim memleketi bırakmak istemiyor. Bir buçuk sene gibi tayin isteyebiliyorum.
Evimizde yasadigimiz maddi kaynakli sorunlar demissiniz. Artik maddi bir sorununuz yok, çünkü ortak bir eviniz yokSizin hayatınıza sonsuz saygı duyuyorum hanımefendi. Herkes istediği gibi yaşayabilir. Ama bir arkadaşın dediği gibi sizin tercih etme hakkınız varmış ben mecburum aradaki ayrım bu. Bir avukatla bir işçinin maaş farkını az çok bilirsiniz sonuçta. Bu devirde geçinmenin ne kadar zor olduğunu da. Bizim evimizde maddi kaynaklı ne kadar sorunlar yaşadığımızı tabiki bilemezsiniz. Benim iş bulamadığımı da bilmiyorsunuz sonuçta ki keyfi kariyer peşinde koşan hanımlara da hiçbir şey diyemem herkesin kendi hayatı. Bölümümden belki 300 küsür kişinin alındığı bir sınavdan iyi puan alıp atandım ve bu fırsat bir daha elime geçmeyecekti. O yüzden atanmak için.. diye genelleme yapmayın lütfen. Zaten gideyim mi girmeyeyim mi diye de sormadım,geldim görevimin başındayım. İçimi döktüm ve varsa fikir almak istedim. Hiçkimse evini yurdunu bırakıp bilmediği yerlerde yaşamaya çalışmak istemez. Siz öyle mutlusunuzdur ben de çalışınca mutlu olurum hayat herkese aynı fırsatları sunmuyor ne yazıkki.
Tas ye ama o doldurma akilli kocani birakma diyo avkat hanim!!Evimizde yasadigimiz maddi kaynakli sorunlar demissiniz. Artik maddi bir sorununuz yok, çünkü ortak bir eviniz yokinanin maddi zorluklarin bir evliliği ne kadar yiprattigini onlarca belki yüzlerce kez gördüm meslegim gereği. Ama istesek de istemesek de, bunu begensek de begenmesek de, yuvayi dişi kus yapar. Kadın evi bırakıp gittiginde de en az en az maddi sorunlar kadar yıpranıyor evlilikler. Iki taraf da buna gönüllü olsa, belki diyebilirim. Ama eşiniz hasta olmus, yazik degil mi adama? Bakin sizin gecmisinizde depresyon varmis, o da nuksedebilir size yazik degil mi?
Her ikisi de zor durumlar ama artı eksiye dökersek işi maddi olarak hep zorluk yaşayacaktık huzurumuz hiç olmayacaktı belki ama şimdi en kötü ihtimalle bir buçuk sene zorluk çekicez. Ben depresyon atlatsam da olumlu yönden bakmayı öğrendim eşim de öyle yapsaydı en az hasarla atlatırdık. Tabiki hasta olmadan önce yapmalıydı bunu şu an istese de iyi şeyler düşünemiyor zaten. Kızdığım nokta tam da bu.Evimizde yasadigimiz maddi kaynakli sorunlar demissiniz. Artik maddi bir sorununuz yok, çünkü ortak bir eviniz yokinanin maddi zorluklarin bir evliliği ne kadar yiprattigini onlarca belki yüzlerce kez gördüm meslegim gereği. Ama istesek de istemesek de, bunu begensek de begenmesek de, yuvayi dişi kus yapar. Kadın evi bırakıp gittiginde de en az en az maddi sorunlar kadar yıpranıyor evlilikler. Iki taraf da buna gönüllü olsa, belki diyebilirim. Ama eşiniz hasta olmus, yazik degil mi adama? Bakin sizin gecmisinizde depresyon varmis, o da nuksedebilir size yazik degil mi?
Ben bu atama icin evini esini birakip giden kadinlari anlayamiyorum malesef. Uzun mesafeden evlilik yürütmek ne kadar doğru? Adam bunun telasiyla psikolojik rahatsızlıkları nüksetmiş. Siz size destek olmamasının derdindesiniz. Adam acillik olmus, siz ne düşünüyorsunuz. Kac yil surecek oradaki göreviniz
Bitki bile yaşayacağı toprağı seçerken insanın her yerde yaşayabilip mutlu olması mümkün müYahu eşimle her yerde yaşarım demek yerine ne bu memleket takıntısı?
Boş yere hayatı zehir ediyorsunuz.
Eğer sevdiği adam/kadın yanındaysa evet mümkün.Bitki bile yaşayacağı toprağı seçerken insanın her yerde yaşayabilip mutlu olması mümkün mü
Hayır ben istifa etmesinden bahsetmiyorum tam tersi işini asla bırakma diyorummm o konuda aynı düşünüyoruz zaten. Bana yanlış gelen tek şey insan her yerde mutlu olamaz. Memleketinde kendini daha ait hisseder yada sevdiği bı şehir vardır orda mutlu olur. Ama yanında sevdiği bı insan bile olsa her yerde insan mutlu olamaz. İlk zamanlar aradaki aşk tan bunu farketmesenizde de bı sure sonra yaşadığınız yer size yetmiyorsa evlilikte de sorunlar başlarEğer sevdiği adam/kadın yanındaysa evet mümkün.
Öyle olmasaydı insanlar memleketini asla terketmezdi.
Hem atasözü ne diyor; doğduğum yer değil doyduğum yer.
Konu sahibi istifa edip geri dönse mutlu mu olacak? Sanmıyorum. Çünkü kendi hayalinden vazgeçip kocasının istediği hayatı yaşayacak. Nasıl mutlu olacak bu kadın?
Elbette doğrudur.Hayır ben istifa etmesinden bahsetmiyorum tam tersi işini asla bırakma diyorummm o konuda aynı düşünüyoruz zaten. Bana yanlış gelen tek şey insan her yerde mutlu olamaz. Memleketinde kendini daha ait hisseder yada sevdiği bı şehir vardır orda mutlu olur. Ama yanında sevdiği bı insan bile olsa her yerde insan mutlu olamaz. İlk zamanlar aradaki aşk tan bunu farketmesenizde de bı sure sonra yaşadığınız yer size yetmiyorsa evlilikte de sorunlar başlar
Tıp dunyasinin panik atak dedigi bir hastalıği ayilip bayilmaya indirgediginiz icin sizi tebrik ederimAçıkçası eşinizin ayilip bayilmasi mantıklı gelmiyor bana. Erkekler evlendiklerinde kadın eğer çalışmazsa daha sonra çalışmasını istemiyorlar. Çünkü çalışmaya başlayınca bakış açısı değişiyor ortamı değişiyor . Sonuçta siz devlet memuru oldunuz eğer ki maaşınızı ondan daha fazla olacaksa bunu kendine yedirememis olabilir. Yada evden giderse bı daha beni beğenmez diye düşündü muhtemelen. Yoksa karısının iş bulmasi bu kadar felaket bı durum değil acillik olacak kadar. Bana yaptığı davranış abartı geldi. Sizi evde tutmak için şansını deniyor muhtemelen
Çünkü muhtemelen çalışmaya başladığı için karısının karşısında kendini yetersiz hissetti bu belki maddi açıdan belki sosyal açıdan. Yukarda yuva kurmak kolay değil diye bir sürü duygusal trat atmışlar da eşin anlayışlı olmadığını sadece kendini düşündüğünü gördüğüm için bende işini bırakma dedim. Çünkü bu adamın yarın başka bı konuda gene ayilip bsyilmayacsginin garantisi yok. İstediğini yaptırmaya çalışıyor gibi. Suç biz kadınlarda. Kadınlar yuvayı dişi kuş yapar diye kendi omuzlarına bütün yükü yüklüyor. Sonra bütün yük bende çok yorulyorum diye dertleniyorlar. Öyle bir şey yok evlilik çift taraflı fedakarlık ister. Anlayışta fedakarlık da karşılıklı olmalı sadece kadına yuklenmek bana hiç doğru gelmiyor.Elbette doğrudur.
Ancak eşinin bahanesi bu. Memleketinden ayrılamazmış. Memleketi karısından çok seviyor galiba.
Kadın diyor ki en geç 1-2 seneye oraya tayin çıkar. Adam o kadar bile sabredemeyip krizlere giriyor.
Kadın ya istifa edecek ya rest çekecek, çünkü karşısında anlayışlı bir eş yok.
O bayilmanin panik atakta kaynaklı olduğuna siz nasıl karar verdiniz acaba doktor musunuz. O an yaşanan durumu psikolojiyi biliyor musunuz ki panik atak diye teşhis koymussunuz. Panik atak hastalığı olabilir ama o anki sadece karısını evde tutma cabası. Biraz psikolojiden anlasaydiniz bunu çok rahat gorebilirdinizTıp dunyasinin panik atak dedigi bir hastalıği ayilip bayilmaya indirgediginiz icin sizi tebrik ederim
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?