Valla bilmiyorum ki ablacım, 25 yıldır evliyim kavga da ettik, anlaşmazlık da yaşadık, 2 farklı insanız çatışmalar oldu mutlaka ama dediğin gibi ne eşim beni evden kovdu ne ben ne biçim erkeksin dedim, zorlandığımız yerlerde birbirimize destek olduk, yeri geldi idare ettik, ben süpürmemişsem eşim süpürdü, onun yapması gereken bir şey yapılmamışsa ben yaptım, böyle böyle yıllar geçti.
Şöyle de bir gerçek var Boleyn Kizi herkes için demiyorum aralarında gerçekten çok sevip iyi bir evlilik yürütenler de var lakin kadın ve erkeklerin sevgileri artık yüzeyselleşti, seviyor sevmesine ama ömürlük değil, flört ederken gördükleri tüm sorunlara gözlerini kapatıp evlenince düzelir diye düşünüyorlar, evlenince sihirli değnek dokunacak sanılıyor, iyi ölçüp tartmıyorlar, aşığım evleneceğim kafasına gidiyorlar, oysa evlilik flört gibi değil, evlenince faturalar posta kutusunda, ev sahibi kapıda, elinizde kalan son parayla akşam ne yesek derdindesiniz, çocuğun bezi maması bitiyor, sevginiz bu baskılarla boğuşuyor, asıl sevgi burada kendini gösteriyor işte, eşiniz size sarılıp bu günlerde geçecek diyebiliyor mu? Siz elinizde 5 kuruş kalmadığında eşinize üzülme diyebiliyor musunuz?
Kavga ettiğinizde içiniz cız edip karşılıklı özür dileyerek sarılıyor musunuz? Bitti.
Ama kadın ya da erkek zorluğu görünce babanın evine git, sen ne işe yararsın, adam mısın, kadın mısın? Evlendiğimiz güne lanet olsun diyorsa o evlilikten hayır gelmez, he evlilik devam eder belki ama yıllar içinde kırgınlıklar büyüyerek devam eder, gün gelir tüm birikmişlikler patlar.
Lafı çok uzattım ama kadınlar ve erkekler evliliği sevgilerini ve karşılarındakini olduğu gibi kabul edip ne kadar tolere edeceğini ölçüp tartmadan evlenmemeli, fekadarlık yapmaya değer mi, gönülleri bir olunca gerçekten samanlık seyran olur mu? Ona göre karar vermeli, zira siz gerçekten eşiniz için elinizden geleni yapan biri de olabilirsiniz ama karşınızdaki size aynı değeri vermezse o evliliğin tadı tuzu olmuyor.