Annesinin yaptığı başka oğlununki bambaşka.. lütfen konuları birleştirerek farkkı yerlere çekmeyin. Ben ilaç konusunda hala aynı fikirdeyim. Alkol bağımlılığı söz konusu değil kaldı ki olsa bile bunun çözümü gizli gizli ilaç koyarak zehirlemek değil..Aaa sorun eşi olur mu, kesin annesinin verdiği ilaçlardan dolayı kafası karışıp kızın numarasını istemiştir.
Bu tam bir aldatmaMerhaba,
4 aylık evliyim, eşim dün bir itirafta bulundu.. Geçtiğimiz haftalarda işe gelip giderken bindiği otobüsten bir kızın telefon numarasını istemiş, kız da "ben numara vermiyorum, numara alıyorum" diyerek eşimin numarasını almış. Ne kadar süre ve ne konustuklarını bilmiyorum ama kız eşimin evli olduğunu öğrenince iletişimi kesmiş. Ben sadece dinledim hiç tepki vermedim ama ister istemez soğuk davranıyorum şuan eşime.. az önce de bana mesaj atmış "küstün demek, sen bilirsin, küs" diye.. bir de üste çıkıyor yani kendini affettireceği yerde. Bu pişkinlik karşısında iyice sinirlendim aksam eve bile gitmek istemiyorum. Tam bir aldatma olmasa bile başka biriyle bakışması, numarasını istemesi, konuşması, kız razı gelse bişiler yaşabilme ihtimaline açık olması bile bence aldatmaktır. Hepsinin üstüne bir de zerre pişmanlık duymaması.. Ben hala sessizliğimi koruyorum çünkü içimden ne tartışmak geliyo ne de başka bişi.. o bunu küslük olarak algıladı ama küslük değil, soğudum. Siz olsanız nasıl davranırdınız?
Kimse konularınızı farklı yere çekmiyor.Annesinin yaptığı başka oğlununki bambaşka.. lütfen konuları birleştirerek farkkı yerlere çekmeyin. Ben ilaç konusunda hala aynı fikirdeyim. Alkol bağımlılığı söz konusu değil kaldı ki olsa bile bunun çözümü gizli gizli ilaç koyarak zehirlemek değil..
Aldatma konusu ve sonrasındaki tutumu ise tamamen kendi karaktersizliği..
Bana üzülmenizi değil beni biraz olsun anlayabilmenizi isterim.. o yüzden uzun uzun açıkça anlatacağım.. üniversite yıllarımda tanışıp tam 10 sene süren bir ilişkim oldu.. o zamanlar hukuk öğrencisiydi okurken her türlü maddi manevi desteği verdim. Bir ilişkinin önce sağlam bir "dostluk" temeline dayandırılması gerektiğine inandım hep.. bilmiyorum belki de böyle düşünerek hatayı en basında yapıyorum.. her neyse dediğim gibi okurken her türlü maddi manevi desteği verdim, mezun olduk, kendi isteğiyle uzun dönem askere gitti; sabırla bekledim ve yine maddi manevi desteğimi esirgemedim. Askerden döndükten sonra arkadaşlarıyla ortak kendi ofisini açmak istedi yine desteğimi esirgemedim; ofis odasının mobilyalarını ben aldım.. bu süreçte hep evlilik konusu geliyordu gündeme ve "şunu da halledelim öyle evleniriz.." kafasındaydık ikimiz de.. ama sonra noldu biliyor musunuz? Tüm düzeni oturttuktan sonra ailesi de hadi artık evlenin diye baskı yapmaya başlayınca benden uzaklaştı, günün birinde de "ben evlenmeyi düşünmüyorum senin de DAHA FAZLA (sanki beraber geçen 10 sene azmış gibi) vaktini almayayım" diyerek arkasına bakmadan gitti... tek kelime etmedim, Allah'a havale edip önüme baktım ama ilişki ve insanlar hakkındaki yargılarım da o günden sonra tepetaklak oldu.. ayrılıktan 1 sene sonra hayatıma şuanki eşim girdi.. Eski erkek arkadaşımın aksine sahiplenici ve kararlı bir duruşu vardı.. 2bucuk sene boyunca zaman zaman hataları olsa da uyuşmazlıklarımız olsa da yaşadığım hiçbir şey önceki hayal kırıklığımın yerini tutamadı, tutamaz da diye düşünüyorum. Çünkü dedim ya algılarım tepetaklak oldu.. bugün geldiğim noktada evet ben de hatalı tercihimin bedelini ödüyor gibi görünebilirim ama önceki ilişkimde neyin bedelini ödedim bu sorunun cevabını hala bulamıyorum.. insanlar, gördüğümüzden çok daha derin.."O yapmaz" dediklerimizden hiç ummadığımız yerden kırılabiliyoruz veya "Bundan adam olmaz" diye düşündüklerimiz gayet de güzel adam olabiliyor.. Ben farklılıkları göre göre evlenmiş olabilirim, biraz yanılma biraz da değişir belki umuduyla.. Günün sonunda yine değersizleşen, kolayca gözden çıkarılan ben oldum ya ben sadece buna üzülüyorum. Aslında çözüm aradığım şey o terketmiş öteki aldatmış ne olacak şimdi değil de, neden tüm fedakarlığıma ve iyi niyetime rağmen kıymetimin bilinmediği.. Daha önce de söyledim kafam karma karışık ben şuan eşimin aldatma durumundan çok kendi duygu ve düşüncelerime gömüldüm, o yüzden sessiz ve tepkisizim.. o yüzden tek istediğim uzaklaşmak ve biraz yalnız kalmak..kendi içimdeki düğümü çözebilirsem gerisi çorap söküğü gibi gelir zaten.. ancak o zaman adımlarımı sağlam atıp önüme bakabilirim..Kimse konularınızı farklı yere çekmiyor.
Bende çekmiyorum, sadece hatırladım diyorum.
Kaldı ki benden başka hatırlayanda var, eşinizi orada şöyle böyle diye savunuyordunuz. Kadına şöyle kötü böyle sinsi diyordunuz. Kadının yaptığı doğru değil ama sonuçta oğlunu tanıyor. Bende hala düşüncemin arkasındayım hiçbir anne evladına durup dururken ilaç vermez,hala alkol bağımlılığı söz konusu değil diyorsunuz, öncesini nereden biliyorsunuz? Neyse.
Ben size üzülmedim, zira kendiniz kendinize etmişsiniz. Daha evlenmemişken hayatında siz varken sizi tercih etmek yerine eski sevgilisine gitmeyi seçen bir adamla bile isteye evlenmemeliydiniz. Yani adamın karaktersiz olduğunu bile bile evlendiniz. Herkes seçimlerinin bedelini öder,sizde bunun bedelini ödüyorsunuz üzgünüm.
Ayrıca adam sizin ayrılmayacağınızdan o kadar emin ki gelip pişkince size anlatıyor, hatta "kız evli olduğum için bana yazmadı" " diye hayıflanma cesaretini kendinde bulabiliyor.
bugün geldiğim noktada evet ben de hatalı tercihimin bedelini ödüyor gibi görünebilirim ama önceki ilişkimde neyin bedelini ödedim bu sorunun cevabını hala bulamıyorum
o yüzden tek istediğim uzaklaşmak ve biraz yalnız kalmak.
Kurban psikolojisi değil de bir insana hep şerefsizi denk geliyor olamayacağına göre demekki ben bir yerde hata yapıyorum diyelim.. bu yüzden de kimseyi değiştirmeye çalışmadan, kimseden değişmesini beklemeden, sorunun benden kaynaklanan kısmını bulup çözmeliyim.Ben buna bedel ödemek olarak bakmazdım. Belli ki naif ve sevdikleri söz konusu olduğunda fedakar bir kadınsınız. Karşınıza iki kötü erkek çıkmış. Bu sevilmediğiniz bir evliliğe mahkum olduğunuz anlamına gelmemeli.
Bunu yapabiliyorsanız yapın mutlaka. Eşinizden, annesinden, evinizden uzaklaşın. Ama bu kurban psikolojisinden mutlaka çıkın.
Merhaba,
4 aylık evliyim, eşim dün bir itirafta bulundu.. Geçtiğimiz haftalarda işe gelip giderken bindiği otobüsten bir kızın telefon numarasını istemiş, kız da "ben numara vermiyorum, numara alıyorum" diyerek eşimin numarasını almış. Ne kadar süre ve ne konustuklarını bilmiyorum ama kız eşimin evli olduğunu öğrenince iletişimi kesmiş. Ben sadece dinledim hiç tepki vermedim ama ister istemez soğuk davranıyorum şuan eşime.. az önce de bana mesaj atmış "küstün demek, sen bilirsin, küs" diye.. bir de üste çıkıyor yani kendini affettireceği yerde. Bu pişkinlik karşısında iyice sinirlendim aksam eve bile gitmek istemiyorum. Tam bir aldatma olmasa bile başka biriyle bakışması, numarasını istemesi, konuşması, kız razı gelse bişiler yaşabilme ihtimaline açık olması bile bence aldatmaktır. Hepsinin üstüne bir de zerre pişmanlık duymaması.. Ben hala sessizliğimi koruyorum çünkü içimden ne tartışmak geliyo ne de başka bişi.. o bunu küslük olarak algıladı ama küslük değil, soğudum. Siz olsanız nasıl davranırdınız?
Kurban psikolojisi değil de bir insana hep şerefsizi denk geliyor olamayacağına göre demekki ben bir yerde hata yapıyorum diyelim.. bu yüzden de kimseyi değiştirmeye çalışmadan, kimseden değişmesini beklemeden, sorunun benden kaynaklanan kısmını bulup çözmeliyim.
O kızın alnından öperim. Eşinize sorun siz yapsaydınız ne yapacağını. Aldığınız cevabı tereddütsüz uygulayın. O, tereddüt etmeyecek çünkü.Merhaba,
4 aylık evliyim, eşim dün bir itirafta bulundu.. Geçtiğimiz haftalarda işe gelip giderken bindiği otobüsten bir kızın telefon numarasını istemiş, kız da "ben numara vermiyorum, numara alıyorum" diyerek eşimin numarasını almış. Ne kadar süre ve ne konustuklarını bilmiyorum ama kız eşimin evli olduğunu öğrenince iletişimi kesmiş. Ben sadece dinledim hiç tepki vermedim ama ister istemez soğuk davranıyorum şuan eşime.. az önce de bana mesaj atmış "küstün demek, sen bilirsin, küs" diye.. bir de üste çıkıyor yani kendini affettireceği yerde. Bu pişkinlik karşısında iyice sinirlendim aksam eve bile gitmek istemiyorum. Tam bir aldatma olmasa bile başka biriyle bakışması, numarasını istemesi, konuşması, kız razı gelse bişiler yaşabilme ihtimaline açık olması bile bence aldatmaktır. Hepsinin üstüne bir de zerre pişmanlık duymaması.. Ben hala sessizliğimi koruyorum çünkü içimden ne tartışmak geliyo ne de başka bişi.. o bunu küslük olarak algıladı ama küslük değil, soğudum. Siz olsanız nasıl davranırdınız?
Yazında sadece buraya takıldım.2bucuk sene boyunca zaman zaman hataları olsa da uyuşmazlıklarımız olsa da yaşadığım hiçbir şey önceki hayal kırıklığımın yerini tutamadı
yemin ederim evlenme fikrinden her konuda daha da uzaklaşıyorum.
Bu adamdan kurtulduğunuza ilerde eminim çok sevineceksiniz. Umarım kurtulursunuz. Hayır normalde aldatan erkekler yalvar yakar inkar modunda olur kaybetmeyeyim diye. Sizinki pişkin birde sen bilirsin küsersen küs mü dedi. Ben olsam o eve gitmez boşanma dilekçesine bir an evvel gönderirdim.Henüz olayı kendi içimde bile hazmedememişken atacağım herhangi bir adımın sonradan pişman olmama sebep olmasını istemiyorum da o yüzden galiba şuan sadece çekip gitmek istiyorum
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?