Yıllar önce gerçekten çok ama çok aşık olduğum biriyle beraberdim. Ona öyle böyle değil,delicesine aşıktım. Hani bir şarkı var "Git desen de kal desende gözüm yaşla dolar"diye. Bende aynen öyleydim. Onunla da onsuz kende gözlerim yaş dolardi. Onsuz bir hayat düşünemiyordum. Çok kötü bir şekilde ayrılmıştık hatta.
Ve ben çok uzun bir süre kendimi hiç toparlayamamıştım,nerdeyse yataktan kalkamıyordum.
Yemek filan da yemiyordum.Dışarıda gezinirken okula filan giderken de gözümde yaşlarla gidiyordum.Hatta
yaklaşıp bir derdiniz mi var diyenler oluyordu.Nerdeyse bana çarpacak olan arabaları bile görmüyordum. Mecnun kız versiyonu gibi dolanıyordum.
Tabii ben uzun bir süre o kadar üzüntü yaşayınca, düşünüyordum nolur acaba birgün onu görürsem.O kadar acıdan sonra nasıl reaksiyon veririm diye.
Yıllar sonra onu gördüm...Yabancı bir adam,birbirine çok yabancı olan iki kişi. Ben bu adamı tanımıyorum...Gözümdeki perde indi resmen...
Benim o çok yufka dünyanın en güzel kalpli insanı dediğim biri aslında yokmuş. Ben o an herhalde aşık kafamla kafamda kurduğum bir adamı sevmişim.O an onun kalbimdeki o kişi olduguna inanmışım. Ona nasıl aşıkolabilmişim hem de herşeyi onun için göze alıcak deliler gibi... Kendime inanamıyorum...
Sanki üzerimden bir yük kalktı gibi hissettim.
O zaman çok ani bir şekilde ayrılmıştık.Hem de çok kötü bir şekilde bitmişdi...Ben o zamanlar çok üzülüp "Neden böyle kötü bitti?" diye düşünürdüm.
Onu görünce "Demekki gerçekten HAYIRLISI böyleymiş,ne olmuşsa HAYIRLISI olmuş" dedim.
Ben gerçekten öyle birini tanımıyorum...İki yabancıyız biz.