bugün öyle yorgun ve uykusuzdum ki öğlene kadar uyukladım resmen okulda. hani sınıfta 5 dk sessizlik olsa ayakta bile uyurdum o derece

normalde saat 15.30 gibi işim bitiyor okulda 16.00'a kadar çocuğu kreşten almak için bekliyorum. eve gelişim 16.30 oluyor. bugün baktım bir arkadaş bizim tarafa gidiyor. hemen atladım yanına :) eşime de dedim saat 17.00 gibi sen alır getirirsin çocuğu diye. neyse amacım eve gelip oğlan gelinceye kadar yatıp dinlenmekti. ama evin düzeni öyle bir başını aldı gitti ki evin dağınıklığını görünce kalk kızım cnntrm dedim yatıp da n'olacak. başkası gelip toplamayacak bu evi ve hiç yatmadan işlere girdim.
salon hariç tüm evi süpürüp sildim. dağınıkları yatakların koltukların üstüne atarak yaptım tabi :)))
oturdum bir kahve içtim oğlan geldi.
onunla birlikte (onu işlere dahil etmezsem beni çok sinirlendirip yaptığım işleri de bozuyor) önce oturma odasını topladık. yastıkları minderleri düzelttik.
yemek yaptık.
çocuk odasına geçip toparladık yatağını düzeltip örtüsünü serdik.
yatak odasını topladık. yatağı düzeltip örtüsünü serdik.
banyoyu toplamaya geçince sıkıldı neyse ki o çizgi film izlemeye gitti. ben kendim topladım.
süpürgenin su haznesini temizledim. çamaşır suyuyla yıkadım. klozeti, lavaboyu, aynayı temizledim.
eşim geldi yemek yedik. bulaşıkları topladım.
bu yorgunlukla nasıl yaptım inanın bilmiyorum. demek ki asla hiçbir zaman yeterince yorgun olmuyoruz sadece modumuz düşük oluyor.
yemekten sonra 1,5 saat kadar uyudum haliyle :)
kalktım çocukla beraber yine oyuncakları topladık. onu uyutmaya giriştim.
eşim hasta erken yattı oğlan da babamla uyuycam diye tutturunca saldım babasının yanına. işime geldi :)))
oturma odasında koltukların minderlerini yastıklarını düzelttim. fazlalık eşyaları yerlerine kaldırdım.
kalan ütülerimi de bitirdim. kaç gündür yaptıklarım salonda masanın üstünde dizili duruyor. yarın da onları yerleştiririm inşallah.
uzun lafın kısası yorgunluktan ölüyorum derken evimi epey bir adam ettim :)))