- 11 Nisan 2011
- 45
- 23
- 298
- 46
- Konu Sahibi betulaltaylar
-
- #1
evlilik aşkı öldürmez ,evlilik sahte aşkları öldürür sadece ..
her önüne gelen evleniyor ..
hepsi gerçek anlamda severek ,aşık olarak mı evleniyor ,hayır ..
sadece kendini kandırıyor insanlar ,seviyorum sanıyor ..
halbuki evlendikten sonra tamamen ego çatışması ve ego yarışmasına dönüşen evliliklerde sevgi ,aşk olması mümkünmü ?
günümüz evlilikleri artık feminist düşüncelerin de etkisiyle çiftlerin birbiri üzerinde egemenlik kurma yarışıyla geçiyor ..
ama gerçek anlamda birbirini seven ,birbiri ile yarışmak yerine birbirini bütünleme amacı güden evliliklerde ne sevgi ne aşk bitmiyor ..
tam tersine evlilikle aradaki bağ on kat daha artıyor..
nikah insanı bağlıyor gerçekten birbirine ..
hem neden sevgi aşk bitsinki .
gerçek bir sevgi ise zaten taraflar birbirini mutlu etmeye çabalar ,birbirine destek olur ,bir bütün olmaya çalışır ..
dolayısı ile mutlu mesut yaşarlar bu şekilde ve ne sevgi biter ne de aşk ..
yeterki insanlar gerçekten sevip sevmediklerini sorgulayarak ,evlenmiş olmak için evlenmeseler ,gerçek sevgiyi yaşasalar da bunları tartışmamıza gerek kalmasa ..
şimdi bir de şöyle bir yaklaşım var ..hayat telaşına dalıyorsun ,aynı heyecanı yaşayamıyorsn.
hayır efendim neden yaşayamıyackmışsın pekala yaşarsın ,yeterki yaşamak iste ,istedikten sonra insanın herşeye vakti de olur gücü de ..
istersen on çocuklu ol ,eğer gerçekten seviyorsan karşındakini onun için büyük olmasa da küçük süprizler yapabilir ,evliliğinizin heyecanını ayakta tutabilirsiniz..
biz sorunu üzerimizden atmak için suçu evliliğin kendisine atıyor ,evlilik aşkı öldürüyor diyoruz ..
aşkı öldüren ve öldürülmüş aşklarla evlenen bizleriz aslında ..
Söylediklerinin çoğuna katılıyorum, aşkı öldüren sanırım evlilik değil erkekler olduğunu düşünüyorum. Sevgili sürecinde bize karşı nasıl ilgili alakalı olduklarını, güzel sözler söylediklerini şahsen ben kendi eşimden biliyorum ama evlenince bunları öldürüyorlar nasılsa benim, imzayı bastık diyemi düşünüyorlar artık bilemiyorum ama ilgi sevgiden eser kalmıyor.
Olması gereken tabiki bu değil ama geneli böyle çünkü bir çok insandan eşleri ile ilgili aynı sıkıntıları duyuyorum.Keşkelerden nefret ediyorum ama keşke;
Eşim bana yüzüme karşı güzel sözler söylese
Özel gün dışında bunu senin için aldım diyip bişey verse, ya bu yiyecek olabilir, toka, çorap, iç çamaşırı yani öyle pahalı olmayan bişi alıp verse.
Bu pazar için kimseye söz verme seni biyere götürecem dese, sürpriz yapsa.
Ben çok darlanmış durumdayım eşimden yana, beni benden çok seviyormuş ama bunu hiç belli etmiyor beni gizliden seviyor yada beni birtek yatak odasında seviyor.
Keşke herşey olması gerektiği gibi olsa, aynı evi paylaştığımız, beraber bir yola baş koyduğumuz erkeğimiz bizi bu hayatta tek başımıza bırakmasa. Ben yemek yaparken o da sofrayı kursa bişi yapsa dimi ama yok işte. İşte ben yanlızım bu yüzden sevgim de bitiyor hele bu hafta o kadar uzağım ki ona çocukla birlikte bende yatıyorum, birbirimizi doğru dürüst görmüyoruz. Görsek ne olacak çocuğu uyutup yanına gidiyorum ama başını bilg.dan kaldırmıyor, birşey konuşmuyor, paylaşmıyor öyle iki arkadaştan da uzak yaşıyoruz. Bizi bitirdi, bu ilgisizliğiyle bu monotonlukla bu asosyallikle bizi bitirdi.
Neyse umarım bu erkekler ellerindekinin kıymetini ellerindeyken anlarlar.
Sevgiler...
bence her suçu erkeklere atmak yanlış ..
biz kadınlar da evlenmeden önce aşk sarhoşu olup ,evlilikten çok fazla beklenti içine giriyoruz ..
sanıyoruz ki herşeyy toz pembe olacak.
ama hayatta hiçbir şey kolay olmadığı gibi evlilik de kolay olmayacaktır işte bunun farkına varamıyoruz ..
sorumluluk almak zor geliyor bize de bazen ..
öyleki erkeklerin değiştiği fikrine karşılık kadınlar da değişiyor ..
çünkü evlilik farklı bir ortam ..
bi anda bu ortama girince erkek kadın farketmez insan değişime uğruyor ..
yaşanılan olaylar karşısında insanların tepkileri karakterlerini değiştiriyor..
evlenmeden önce full süslü gezen kadınlarımız evlendikten sonra kendilerini salıyorlar mesela ..
bu değişmek sayılmıyor mu ?
evlenmeden önce farklı görünüp evlendikten sonra farklı bir kadın olmak ne kadar doğru ?
kimimiz ev işi yapmayı bile çok büyük bir iş olarak görüyoruz ..
hep ilgi alaka istiyoruz ..
sürekli flört dönmindeki gibi el bebek gül bebek olsun istiyoruz ..
ama evlilik bir gelişim sürecidir..
flörtlükten daha ayakları yere basan ,sorumluluk sahibi ,olgun insan profili çizen birşeydir evlilik..
o yüzden evliliğn flört gibi olacağını varsayarak evlenirsek ,beklentilerimiz karşılanmayınca hemen suçu erkeklere atıp erkekler değişiyor diyoruz ..
yanlış burada işte ..
baştan bilerek ,sorgulayarak ,toz pembe olmadan gerçekçi bir yaklaşımla karar verip evlenmiş olsak bu sorunların hiçbirisi olmaz eminim...
bir de biz kadınlar çevreden çok etkilenen varlıklarız..
birinin eşinden çiçek gelse hemen bizim eşimizin yakasına yapışıp filancı böyle yaptı sen neden yapmıyorsun moduna giriyoruz..
bunlar çocukça hareketler..
her insan farklıdır ,her insanın sevgisini gösterme biçimi de farklıdır..
herkes aynı olsaydı dünyanın bir anlamı kalmazdı zaten ..
başkalarıyla kendimizi kıyaslamak yerine elimizdekinin kıymetini bilerek yaşamalıyız..
eşimiz bizi seviyorsa gerisini önemsememeliyiz..
kaldıki kadınlar aldatılınca neden aldatıldım diyorlar ..
kendilerini gerçekten seven bir adam olunca da seviyor ama göstermiyor diyorlar ..
aldattığı zaman da keşke beni gerçekten sevseydi de sevgisini göstermeseydi diyorlar ..
kadınlar da ne istediğin ibilmiyor ..
ya da eşlerini kendi istedikleri gibi bir karakter olsun istiyorlar ..
bu mümkünmü ?
nasıl eşimizin bizi değiştirmesine tepki duyacak izin vermeyeceksek biz de onu değiştirmeye çalışmayalım ..olduğu gibi kabullenelim karşımızdakini..
ve önemli olanın sizi sevmesi olduğunu unutmayın ..
Evlendikten sonra kendini bırakan bakımsız bir kadın hiç olmadım ki çocuğum olmasına rağmen bu değişmedi, şuan bile tırnaklarım uzun ve ojeli evde bile ara ara ruj sürer ufaktan makyajımı yapar pafümümü sürer, güzel giyinmiş olurum, beden temizliğine önem veririm. Kocam gelince güler yüzle kapıyı açarım hoşgeldin aşkım der öperim. O ise bakımsızdır dişlerini bile sık sık yıkamaz haftada bir yıkasa ne ala sinir oluyorum defalarca da dile getirdim ama işte bana değer vermediğinden olsa gerek önemsemiyor.
Bence ne kadar çok değer verirsen o kadar değersizleşiyorsun erkeğinin gözünde. Tepene çıkıyorlar işte bence bu.
Senin dediğine de katılıyorum evet kendini bırakan kadınlar oluyor evlerini bok götüren evde yemek yapmayan kadınlar yok değil. Ama ben öylelerinden malesef hiç olmadın o yüzden de böyle oldu sanırım. Evde yemeğim eksik olmaz, çocuğumu kendim büyütürüm bu yüzden işe başlamadım, herkez beni takdir ederken ne kadar sağlıklı büyütüyorsun diye kocamdan hiç bir konuda takdir almadım.
Belki beni kaybedince değerimi anlar ama o zaman da iş işten geçmiş olur.
Her insanın eşi ile yaşadığı sıkıntı farklıdır dediğin gibi kimisi beni sevse de bunu göstermemesine razıyım keşke beni aldatmasaydı der çünkü o en kötüsünü yaşamıştır. Ben de kendime göre sıkıntılarımı yaşıyorum işte.
evlilik aşkı öldürmez ,evlilik sahte aşkları öldürür sadece ..
her önüne gelen evleniyor ..
hepsi gerçek anlamda severek ,aşık olarak mı evleniyor ,hayır ..
sadece kendini kandırıyor insanlar ,seviyorum sanıyor ..
halbuki evlendikten sonra tamamen ego çatışması ve ego yarışmasına dönüşen evliliklerde sevgi ,aşk olması mümkünmü ?
günümüz evlilikleri artık feminist düşüncelerin de etkisiyle çiftlerin birbiri üzerinde egemenlik kurma yarışıyla geçiyor ..
ama gerçek anlamda birbirini seven ,birbiri ile yarışmak yerine birbirini bütünleme amacı güden evliliklerde ne sevgi ne aşk bitmiyor ..
tam tersine evlilikle aradaki bağ on kat daha artıyor..
nikah insanı bağlıyor gerçekten birbirine ..
hem neden sevgi aşk bitsinki .
gerçek bir sevgi ise zaten taraflar birbirini mutlu etmeye çabalar ,birbirine destek olur ,bir bütün olmaya çalışır ..
dolayısı ile mutlu mesut yaşarlar bu şekilde ve ne sevgi biter ne de aşk ..
yeterki insanlar gerçekten sevip sevmediklerini sorgulayarak ,evlenmiş olmak için evlenmeseler ,gerçek sevgiyi yaşasalar da bunları tartışmamıza gerek kalmasa ..
şimdi bir de şöyle bir yaklaşım var ..hayat telaşına dalıyorsun ,aynı heyecanı yaşayamıyorsn.
hayır efendim neden yaşayamıyackmışsın pekala yaşarsın ,yeterki yaşamak iste ,istedikten sonra insanın herşeye vakti de olur gücü de ..
istersen on çocuklu ol ,eğer gerçekten seviyorsan karşındakini onun için büyük olmasa da küçük süprizler yapabilir ,evliliğinizin heyecanını ayakta tutabilirsiniz..
biz sorunu üzerimizden atmak için suçu evliliğin kendisine atıyor ,evlilik aşkı öldürüyor diyoruz ..
aşkı öldüren ve öldürülmüş aşklarla evlenen bizleriz aslında ..
Benim annem babam 17 yıllık evlilerdi. 7 sene de nişanlı kalmışlar. (en uzun süre nişanlı kalma rekoru onlarda sanırım=P ) Birbirlerine baktıklarında gözlerindeki parıltıyı görseniz, konuşmalarını duysanız anlardınız, şu tespitin saçmalığını. İmzayı atana kadar farklı davranan, evliliği bir garanti gibi görüp, evlendikten sonra gerçek yüzünü gösteren, evlenmeden önceki ilgiyi, özeni ilişkisine göstermeyen insanlar için zaten kaçınılmaz bir son aşkın bitmesi. Suç evlilikte değil insanlarda.
Biz de 6.yılımıza girdik evliliğimizde. İlk günden tek farkı birbirimizi daha iyi tanımamız, daha çok şey paylaşmış olmamız ve ilişkimizin daha yoğun bir hal alması. Doğru insanlar bir araya geldiğinde aşkı hiç bir şey ve hiç kimse öldüremez. Bu böyle...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?