Evlilikten ve bebekten sonraki hayatım

Merhabalar. Aslında ne yazsam bilemiyorum. Ben 2 ünv. mezunu yüksek lisans sahibi bir kadınım. Bekarken herkes gibi ben de gezer tozardım, kimseye hesap vermezdim. Ailem de karışmadı bana açıkçası özgürdüm, rahattım. Canım ne zaman ne istersen onu yapardım. Sonra eşimle tanıştım ve evlendik. Evliliğimin ilk kısmı ve hamilelik sürecim çok sıkıntılı geçti eşim yüzünden. Ailesine aşırı bağlıydı bense çok bireysel. Neyse bir şekilde sorunları aştık şu an iyiyiz bir sıkıntımız yok. Fakat ben kendimi çok kötü hissediyorum. Bebeği olanlar bilir bana her şey lüks olmaya başladı. Duş almak, tırnaklarını kesmek, kuaföre gidebilmek vs. tüm özbakım konuları. Ayrıca kedilerim var. Evlenmeden önce bakıyordum ve şu an 13 yaşındalar. Asla sahiplendirmek, birine vermek istemiyorum. Ölene kadar benimleler. Onlarla ilgilenmek temizlik ve bakımlarını yapmak çok zor oluyor. Bebeğim zaten 10 aylık ve çok mızmız hiçbir şey yaptırmıyor. Kısacası ben özgür, rahat bir hayat yaşarken bir anda bir cendereye düştüm. Sürekli bebek bakan, temizlik ve yemek yapan, kendine yarım saat bile ayıramayan birine dönüştüm. Doğum kilolarım kaldı, önceden oje ve makyaj olmadan bir yere gitmezdim şimdi duş alabilsem şükrediyorum. Eşim de bakıyor bebeğe yardım ediyor bana açıkçası ama üzerimde aşırı yük var ve ben artık patladım yetişemiyorum. Özellikle bebekten sonra bir arkadaşım ya da eşimle dışarı çıkıp bir kahve bile içemedim. Bir saat bile bırakacak kimse yok. Sorum benle aynı durumu yaşayanlara. Nasıl başa çıkıyorsunuz? Ben çıkamıyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum, çok kötü göründüğünü hissediyorum. Evlilik böyle bir şey mi? Benim hayatım hep böyle mi geçecek? Bu soruları atamıyorum kafamdan.
Merhaba 2yaşında bir kız çocuğu annesi olarak yazmak istedim. Yeni üyeyim ve ilk yorumum size ☺️. Benim kızımda kolik ve uyumayan bir bebekti. İlk iki ay bende çok zorlanmıştım. Ama sonra bir kaç küçük şey hayatımı çok değiştirdi. İlk olarak iki yönlü kullanılan kanguru inanılmaz bir hayat kurtarıcı. Bebeğimi kanguruya yerleştirip sırtımda taşıyordum.bu sayede hem kanguruya önde taşıdığımda olan ağrı olmadı. Hem çok rahatlıkla ev süpürme, bulaşık makinesi kaldırma gibi işlerimi hallettim. Ayrıca sırtımda sürekli benimle hareket etmek onunda çok hoşuna gitti. Bağırsakları sırtımda ısındığı için gaz sorunu da çözüldü.
Ayrıca bebeğin ağlaması her zaman susturulması gereken bir şey değil bunu fark ettim. Örneğin karnı tok altı temiz ve banyo yapmış bir bebek, siz duş alırken banyonun kapısına çektiğiniz Park yatakta takılabilir. Sesinizle onunla iletişimde olarak gayet banyonuzu yapabiliyorsun. İlk bir kaç sefer çok ağlıyor. Fakat sonra oda bu rutine alışıyor. Yada siz yemek yaparken sesli kitap açın eline tahta kaşık tencere gibi şeyler verin kendi kendine vakit geçirmeyi öğrensin. Sesinizle onunla iletişim kurabilirsiniz. Kısaca çocuk ağlayabilir temel ihtiyaçları karşılanmış ve gözetiminizdeki çocuk sürekli ağlamayı huy edinmemeyi öğrenmeli.
 
Merhabalar. Aslında ne yazsam bilemiyorum. Ben 2 ünv. mezunu yüksek lisans sahibi bir kadınım. Bekarken herkes gibi ben de gezer tozardım, kimseye hesap vermezdim. Ailem de karışmadı bana açıkçası özgürdüm, rahattım. Canım ne zaman ne istersen onu yapardım. Sonra eşimle tanıştım ve evlendik. Evliliğimin ilk kısmı ve hamilelik sürecim çok sıkıntılı geçti eşim yüzünden. Ailesine aşırı bağlıydı bense çok bireysel. Neyse bir şekilde sorunları aştık şu an iyiyiz bir sıkıntımız yok. Fakat ben kendimi çok kötü hissediyorum. Bebeği olanlar bilir bana her şey lüks olmaya başladı. Duş almak, tırnaklarını kesmek, kuaföre gidebilmek vs. tüm özbakım konuları. Ayrıca kedilerim var. Evlenmeden önce bakıyordum ve şu an 13 yaşındalar. Asla sahiplendirmek, birine vermek istemiyorum. Ölene kadar benimleler. Onlarla ilgilenmek temizlik ve bakımlarını yapmak çok zor oluyor. Bebeğim zaten 10 aylık ve çok mızmız hiçbir şey yaptırmıyor. Kısacası ben özgür, rahat bir hayat yaşarken bir anda bir cendereye düştüm. Sürekli bebek bakan, temizlik ve yemek yapan, kendine yarım saat bile ayıramayan birine dönüştüm. Doğum kilolarım kaldı, önceden oje ve makyaj olmadan bir yere gitmezdim şimdi duş alabilsem şükrediyorum. Eşim de bakıyor bebeğe yardım ediyor bana açıkçası ama üzerimde aşırı yük var ve ben artık patladım yetişemiyorum. Özellikle bebekten sonra bir arkadaşım ya da eşimle dışarı çıkıp bir kahve bile içemedim. Bir saat bile bırakacak kimse yok. Sorum benle aynı durumu yaşayanlara. Nasıl başa çıkıyorsunuz? Ben çıkamıyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum, çok kötü göründüğünü hissediyorum. Evlilik böyle bir şey mi? Benim hayatım hep böyle mi geçecek? Bu soruları atamıyorum kafamdan.

10 aya çok güzel gelmişsiniz. Bebişin uykusu giderek ağırlaşacak. 3 gündüz uykusundan 2'ye 2'den 1'e geçecek. En zor zamanlar geçiyor zamanla daha rahat edeceksiniz.
Bu aylarda anneye düşkün olabilir çok normal. Bebeğinizi güvensiz hissettirmeden bir şeyler yapabilirsiniz ama küt diye bir şey denemek onları strese sokar. Mesela ben kızımı ana kucağına koyduğumda şu bilgiyi edinmiştim: ilk gün ana kucağına koy, oyna onunla yakın etkileşimde ol. Sonraki gün ama kucağına koy dokunma ama yakından cee falan yap etkileşimde ol. Sonraki gün mesela mutfak işi yaparken dön arada laf at. Sonraki gün koy ana kucağına işini yap. Gerçekten bu tarz yöntemler işe yarıyordu. Birden koyup işe koyulsam eminim ağlardı.
Mesela habersiz dışarı çıkmadım hiç, uyurken kaçmadım dışarı. Güvensiz hissetmedikçe, çaresizce ağlayacağım o kadın da buraya gelir düşüncesine kapılmadıkça daha rahat özgürleşecek çocuk.
Ama temelde ihtiyacınız olan şey maalesef zaman. Bi 10 ay daha gittiğinizde birçok şey daha iyi olacak.
Ama sizinle beraber uyuması veya belki emerek uyuması gibi alışkanlıklarını çocuğu strese sokmadan yoluna koymanız gerek. Parça parça bu konuları araştırıp çözüm yollarına başvurabilirsiniz.
 
Aynı böyleydim şuan 9 aylik bebegim.hele ilk 3 ay çok çok zordu çünkü süt sagiyordum az geliyordu sağmak yarim saat susuyordu onu içirip dakinlestiryorum bi saat geçiyordu ve tekrar 2 saatte bi emzirmek olduğu için tekrar sağıma otuyordum kendimi inek gibi hissediyordum ağlıyordum derdimi anlatamadım kimseye eşime anlayışlı gibi göründü ama sindi düşünüyorum da aslında şunu şunu yapabilirdi ya diyorum. Hayyan insandan herşeyden uzaklastim göğüs uçmadım yara ağrı içindeyim.bi yandan emzirme bi yandan kendime yemek yapma isteğim bile olmuyordu mutfağa girip 5 10 dk geçirsem oh ne mutlu bana çünkü durmuyordu ağlıyordu.kucakta sürekli durmak istiyordu.altini değiş kusarsa üstünü değiş kremini sur sakinleşir tekrar emmek istiyor .süt var mı yok o ağlarken ayağımda ben prize takılı pompaj sagiyordum yerde bi yandan onu sallıyor bi yandan süt sağımı. Kocalar kocalık yapmıyor doğru düzgün
 
Ben huniyi takardım kafama herhalde ikiz olsa.😱 Destek olmadan çok zor oluyor gerçekten.
Rahat olacaksiniz. Biliyorum cok zor bir durum ve insan bilemiyor ne yapacagini ama cok rahat olmak zorundasiniz. Ben cocuklari disarida salamiyordum. Ustleri kirlenicek o olacak bu olacak diye sonra krese bir basladilar. Ust bas toz toprak icinde gelmeye baslayinca anladim rahatligin ne oldugunu. Birakin oynasin, hersey temizlenir. yemek konusu da ayni. Birakin kendi yesin 1 sene sonra cok rahat edeceksiniz.
Ben esimden yana bu konuda sansliyim cunku dogduklari gunden uzunca bir sure geceleri cocuklari paylastik. Bazi gunler birakip gittim o bakti cocuklara. Tv konusunda anlastik. Cok zorlandiginda evet acti ekran ama kendisi de bunun sonuclarinin ne oldugunu cok iyi biliyor.
Bir ara bir kac ay Tv konusunda bir gevseme oldu evde. Sonra bir fark ettik cocuklar hem konusmayi azalttilar hem de daha da cok kudurmaya ve oyuncaklari ile oynamamaya basladilar. O noktada ikimiz ortak karar alip komple kestik. Simdi artik aksam uykudan once yarim saat-1 saat teletubbies ya da youtube da Ms Rachel var onun sarkilari guzel ona bakiyoruz ve iste kek/muz falan yiyip sakinleme evresine giriyoruz.
Esiniz cocukla vakit gecirdikce daha da alisacaktir. Bence bu isi de kademeli yapabilirsiniz. Once birakip evden yarim saat cikabilirsiniz, sonra onu 1 saat yapabilirsiniz sonra sonra 2-3 saate cikarabilirsiniz. Cocugunuz da sizin gittiginizi ama geleceginizi de ogrenmesi lazim. Bu da farkli bir guven gelistirmesi oluyor zaten
 
Şöyle söyleyeyim gündüz ancak bebeğim için yemek yapabiliyorum. Mama sandalyesi, zıpzıp, yürüteç aldım(ki doktorun önermemesine rağmen) hiçbirini sevmedi. Sürekli ağlıyor kriz geçiriyor koyunca. Eşim de 7de eve geliyor. O gelince yemek yapmaya başlıyorum. E yapıldı yendi derken saat 9 oluyor. 10da zaten gece uykusuna geçiyor. Maalesef bensiz uyumadığı için gecelerim de iptal. Cumartesi ve pazar günleri de evin ihtiyaçları market temizlik derken ışık hızıyla geçiyor. Evet uyku problemim olmuyor mesela ama özellikle bir kadın olarak hiçbir ihtiyacımı karşılayamıyorum. Tam bir gün belirliyorum eşime diyorum şu gün şu işim var bebeği idare et tamam diyor ama mutlaka bir şey çıkıyor. Ya misafir geliyor ya bebek durmuyor. Aileler de uzakta bırakacak kimse yok. Babamı da kaybedeli 1 yıl oldu. Annem de pek iyi değildi bu süreçte bana pek yardımı dokunamadı. 10 aydır kısacası kadın gibi hissetmeyi bırakın insan gibi bile hissetmiyorum.
Bebek ağlasın boşverin, yani karnı toksa 7-24 yatakta yanında yatacak değilsiniz. Siz alıştırdığınız için hep ağlayarak sizle bir şeyler yapmaya çalışıyor. Amerikali bir anne bir kitap yazmış. Bebeği 3 aylıkken restorana gidermiş fransa'da ve Fransız bebekleri sessizce kendi kendine otururken kendi bebeği neden aşırı sorun yaratıyor şaşırırmış. Sonrasında öğrenmiş ki fransızlar 2 3 atlik bebeğe uyku eğitimi vermeye başlıyor ve her ağladığında istediğini yapmıyor.

Kulak tıkacı alın, ya da anc kulaklık ve Kafa dinleyin. bence sizin sorununuz hep bebek ağlaması duymak ve uykusuzluk. Evet bebekler değerli ama siz de değerlisiniz. Ve siz mutsuz ve gergin iken sütünüzde de o hormonlar oluyor. O yüzden bebeğe zarar vermediği sürece kendinize odaklanın, o da Kendi kendine eğlenmeyi öğrenecek.
 


Amerikalı Bir Anne Fransız Usulü Ebeveynliğin Sırrını Keşfediyor.

Amerikalı gazeteci Pamela DRUCKERMAN Paris'te yaşadığı sırada bebek sahibi olduğunda "Fransız usulü bir ebeveyn" olmak gibi bir niyeti yoktu. Ta ki Fransız bebeklerin daha iki-üç aylıkken gece boyu deliksiz uyuduğunu, haşlanmış sebzelere bayıldıklarını ve ebeveynleri keyifle cafelerini yudumlarken bir kenarda sakince kendi başlarına oynayabildiklerini keşfedene dek!

Dahası tüm bunları yaparken bu çocuklar gayet canlı, meraklı ve yaratıcı görünüyorlardı. Bu nasıl olabilir? İşin sırrı nedir?

Bez çantasına sıkıştırdığı not defteri ile Pamela, bunun nedenini nasılını öğrenmeyi kafasına koyar. Fransızların sadece farklı bir ebeveynlik yaklaşımları olmadığını, çocuğun aslında kim (ya da ne) olduğuna dair de bambaşka bir bakış açıları olduğunun farkına varır.

Bebeğinize Fransız Kalın! Çok eğlenceli bir diller yazılmış bir aydınlanma hikayesi.

Bu kitap tüm kendi yetişkinlik hayatlarını şifalandırmak, parlak, iyi huylu ve maceracı çocuklar yetiştirmek isteyen ebeveynler için.

"An itibarıyla sekiz yıldan fazladır ebeveynim ve itiraf etmeliyim ki, hiçbir ebeveynlik kitabını bitiremedim. Fakat bu, karşı konulamaz bir kitap."

-Slate

"Üç çocuk büyüten Druckerman kendisiyle dalga geçmeyi iyi biliyor. Kitapta uyku savaşlarını kazanmanın ipuçları da yer alıyor."

-Daily Mail, London
 
A Anais0 bebeğin uyku düzeni nasıl ? Sizin günlük rutinleriniz neler biraz bahsedin size destek vermek istiyorum. Bende yanlız büyüttüm şuan 5.5 yaşında eşimde yardımcı olamadı
 
Sabah 8 gibi uyanıyoruz oyun kahvaltı vs derken 11de öğlen uykusuna yatıyor bazen 2 saat bazen yarım saat belli olmuyor sonra tekrar oyun yemek yarım saat kadar yürüteçe koyuyorum etrafı topluyorum ama yine ağlayarak peşimde dolanıyor tabii. Uyandıktan 3-4 saat sonra diğer uykusuna yatıyor yarım saat uyuyor. Uyanınca ara öğün veriyorum oyalıyorum babası gelene kadar sonra babasına devrediyorum ben yemek yapmaya gidiyorum. 8 gibi yemek yiyoruz 10da da gece uykusuna geçiyor. Her gün böyle geçiyor.
 
Sabah 8 gibi uyanıyoruz oyun kahvaltı vs derken 11de öğlen uykusuna yatıyor bazen 2 saat bazen yarım saat belli olmuyor sonra tekrar oyun yemek yarım saat kadar yürüteçe koyuyorum etrafı topluyorum ama yine ağlayarak peşimde dolanıyor tabii. Uyandıktan 3-4 saat sonra diğer uykusuna yatıyor yarım saat uyuyor. Uyanınca ara öğün veriyorum oyalıyorum babası gelene kadar sonra babasına devrediyorum ben yemek yapmaya gidiyorum. 8 gibi yemek yiyoruz 10da da gece uykusuna geçiyor. Her gün böyle geçiyor.
10 da yatıyor olması bence geç bir saat . Çocuk erken yatacak alışacak ki sizde dinlenin . Hep öyle erkenden yatırmaya alıştırdım bizim evde 20:00 de ortada çocuk olmaz . Büyüme hormonu içinde önemli . Mesela çocuk uyumadan sabah kahvaltıdan hemen sonra mama sandalyesinde otursun bi sesli kitap açın masal vs hem dinleyin hemde yanınızdayken eline mutfak malzemesi vs verip oyalarken bir yandan da yemeği yapın neden akşam saatinde yemek yapıyorsunuz?
 
10 da yatıyor olması bence geç bir saat . Çocuk erken yatacak alışacak ki sizde dinlenin . Hep öyle erkenden yatırmaya alıştırdım bizim evde 20:00 de ortada çocuk olmaz . Büyüme hormonu içinde önemli . Mesela çocuk uyumadan sabah kahvaltıdan hemen sonra mama sandalyesinde otursun bi sesli kitap açın masal vs hem dinleyin hemde yanınızdayken eline mutfak malzemesi vs verip oyalarken bir yandan da yemeği yapın neden akşam saatinde yemek yapıyorsunuz?
Sorun orada zaten işte yemek yedirene kadar mama sandalyesinde zor tutuyorum. Masal, şarkı, oyuncak, mutfak malzemesi her şeyi denedim ama durmuyor. Bebek arabasında da aynı şeyi yapıyor sürekli kucak istiyor. Ben de taşıyamıyorum haliyle. Doğru düzgün dışarı bile çıkamıyoruz bu yüzden. Yani oyalanması 5 dk falan sürüyor. Sonra sıkılıp fırlatıyor elindekileri ve ağlamaya başlıyor. Yere bırakınca zaten yürüme denemeleri yapmaya başladı her yere tırmanıyor. Düşmesin diye sürekli peşindeyim ya da o benim peşimde yine bir iş yapamıyorum.
 
Merhabalar. Aslında ne yazsam bilemiyorum. Ben 2 ünv. mezunu yüksek lisans sahibi bir kadınım. Bekarken herkes gibi ben de gezer tozardım, kimseye hesap vermezdim. Ailem de karışmadı bana açıkçası özgürdüm, rahattım. Canım ne zaman ne istersen onu yapardım. Sonra eşimle tanıştım ve evlendik. Evliliğimin ilk kısmı ve hamilelik sürecim çok sıkıntılı geçti eşim yüzünden. Ailesine aşırı bağlıydı bense çok bireysel. Neyse bir şekilde sorunları aştık şu an iyiyiz bir sıkıntımız yok. Fakat ben kendimi çok kötü hissediyorum. Bebeği olanlar bilir bana her şey lüks olmaya başladı. Duş almak, tırnaklarını kesmek, kuaföre gidebilmek vs. tüm özbakım konuları. Ayrıca kedilerim var. Evlenmeden önce bakıyordum ve şu an 13 yaşındalar. Asla sahiplendirmek, birine vermek istemiyorum. Ölene kadar benimleler. Onlarla ilgilenmek temizlik ve bakımlarını yapmak çok zor oluyor. Bebeğim zaten 10 aylık ve çok mızmız hiçbir şey yaptırmıyor. Kısacası ben özgür, rahat bir hayat yaşarken bir anda bir cendereye düştüm. Sürekli bebek bakan, temizlik ve yemek yapan, kendine yarım saat bile ayıramayan birine dönüştüm. Doğum kilolarım kaldı, önceden oje ve makyaj olmadan bir yere gitmezdim şimdi duş alabilsem şükrediyorum. Eşim de bakıyor bebeğe yardım ediyor bana açıkçası ama üzerimde aşırı yük var ve ben artık patladım yetişemiyorum. Özellikle bebekten sonra bir arkadaşım ya da eşimle dışarı çıkıp bir kahve bile içemedim. Bir saat bile bırakacak kimse yok. Sorum benle aynı durumu yaşayanlara. Nasıl başa çıkıyorsunuz? Ben çıkamıyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum, çok kötü göründüğünü hissediyorum. Evlilik böyle bir şey mi? Benim hayatım hep böyle mi geçecek? Bu soruları atamıyorum kafamdan.
Şu bilinçle çocuk sahibi olmak lazım "benim hayatım bitiyor, onun hayatı başlıyor". Çevremde çok fazla bu şekilde şikayet eden arkadaşlarım var. Ben 30 yaşındayım ve bu cendere ve koşuşturmaya hazır olmadığımı, şu anki özgür hayatımdan ödün verirsem mutsuz olacağımı çok iyi anladım. Çok şükür rabbim size bi bebek nasip etmiş sağlıcakla büyüsün. Ama şöyle düşünürseniz daha pozitif yaklaşırsın herşeye,ev işi de yapılır o kedilerin bakımı birazcık aksasa hiç bişey olmaz, eski bakımlı halinize biraz geç dönseniz hiç bişey kaybetmezsin. Fakat bebişinizin bu yaşları bir daha asla geri gelmiycek o yüzden bebeğinizin tadını çıkarın olsun bazı şeyler lüks kalsın milyonlarca kadın vardır şu an sizin yaşadıklarınızı yaşayan ama anne olmak böyle bişey tamamen bi fedakarlık işi. Sadece bebeğinize odaklanın bırakın geri kalan herşey zamanla düzene oturur.
 
Sorun orada zaten işte yemek yedirene kadar mama sandalyesinde zor tutuyorum. Masal, şarkı, oyuncak, mutfak malzemesi her şeyi denedim ama durmuyor. Bebek arabasında da aynı şeyi yapıyor sürekli kucak istiyor. Ben de taşıyamıyorum haliyle. Doğru düzgün dışarı bile çıkamıyoruz bu yüzden. Yani oyalanması 5 dk falan sürüyor. Sonra sıkılıp fırlatıyor elindekileri ve ağlamaya başlıyor. Yere bırakınca zaten yürüme denemeleri yapmaya başladı her yere tırmanıyor. Düşmesin diye sürekli peşindeyim ya da o benim peşimde yine bir iş yapamıyorum.
Maalesef çocuğu birşeye alıştırmak için ağlayacak başka bir yolu yok sürekli onun istediğini yaparsanız 1 sene sonra sizi parmağında oynatır hale gelecek maalesef. Oğlum da oto koltuğuna oturmamak için ağlıyordu ağlaya ağlaya alıştı bu iş böyle .
 
Çocuğu büyüteyim ev ben derli toplu olsun vs diyorsak o zaman çok fazla planlı olmamız lazım yoksa maalesef ki olmuyor . Evde robot süpürge var mı mesela
 
Merhabalar. Aslında ne yazsam bilemiyorum. Ben 2 ünv. mezunu yüksek lisans sahibi bir kadınım. Bekarken herkes gibi ben de gezer tozardım, kimseye hesap vermezdim. Ailem de karışmadı bana açıkçası özgürdüm, rahattım. Canım ne zaman ne istersen onu yapardım. Sonra eşimle tanıştım ve evlendik. Evliliğimin ilk kısmı ve hamilelik sürecim çok sıkıntılı geçti eşim yüzünden. Ailesine aşırı bağlıydı bense çok bireysel. Neyse bir şekilde sorunları aştık şu an iyiyiz bir sıkıntımız yok. Fakat ben kendimi çok kötü hissediyorum. Bebeği olanlar bilir bana her şey lüks olmaya başladı. Duş almak, tırnaklarını kesmek, kuaföre gidebilmek vs. tüm özbakım konuları. Ayrıca kedilerim var. Evlenmeden önce bakıyordum ve şu an 13 yaşındalar. Asla sahiplendirmek, birine vermek istemiyorum. Ölene kadar benimleler. Onlarla ilgilenmek temizlik ve bakımlarını yapmak çok zor oluyor. Bebeğim zaten 10 aylık ve çok mızmız hiçbir şey yaptırmıyor. Kısacası ben özgür, rahat bir hayat yaşarken bir anda bir cendereye düştüm. Sürekli bebek bakan, temizlik ve yemek yapan, kendine yarım saat bile ayıramayan birine dönüştüm. Doğum kilolarım kaldı, önceden oje ve makyaj olmadan bir yere gitmezdim şimdi duş alabilsem şükrediyorum. Eşim de bakıyor bebeğe yardım ediyor bana açıkçası ama üzerimde aşırı yük var ve ben artık patladım yetişemiyorum. Özellikle bebekten sonra bir arkadaşım ya da eşimle dışarı çıkıp bir kahve bile içemedim. Bir saat bile bırakacak kimse yok. Sorum benle aynı durumu yaşayanlara. Nasıl başa çıkıyorsunuz? Ben çıkamıyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum, çok kötü göründüğünü hissediyorum. Evlilik böyle bir şey mi? Benim hayatım hep böyle mi geçecek? Bu soruları atamıyorum kafamdan.
Kızınız ek gıdaya geçmiş. Bı Spor salonuna yazilin akşamları babası baksın hem spor hem endorfin iyi gelir mutluluk hormonunuz artar. Eşinizle de bebekle birlikte planlar yapabilirsiniz böyle böyle alisiliyor. Hepimiz bu yollardan geçtik bunları yaşamak çok doğal kendinize yuklenmeyin
 
Oluyor ama onun öncelikleri daha farklı diyebilirim. Ev temiz bence diyor ama değil mesela. Bebeğim emekliyor yerde saç kedi tüyü kırıntı toz ne varsa eline ağzına yüzüne geliyor o yüzden sürekli temizlik gerekiyor. Yaz günü kapılar camlar açık ev gerçekten pisleniyor. Ama eşim bunun farkında değil. Yapıyor da ama Allah var. Sırayla bebeğe bakarak yapmaya çalışıyoruz her şeyi ama bana çok daha fazla yük biniyor tabii ki.
Erkeklere göre ev hep temiz😅 bı de kediler varmış mutlaka bir temizlik desteği alin, maddiyat yoksa da eşiniz yardım edecek. Yükünüzü hafifletmeye çalışın. Ben de yıllarca kendim yaptım 2 yıldır ayda 2 yardımcı alıyorum, maddi olarak da değer yoksa depresyona giriyorum ben köle miyim insan değil miyim diye.
 
Eşim gerçekten elinden geldiği kadar yardımcı oluyor bana hakkını yiyemem. Bebeğim zor bir bebek bensiz pek durmuyor, bebek arabasında da durmuyor. Eşim de yalnız bakmak istemiyor. Bir yere çıksam sürekli ne zaman geleceksin ağlıyor diye arıyor. Bu sefer de bana zehir oluyor. Yanıma alıp çıksam sürekli kucak istiyor ağlıyor taşıyamıyorum çok ağır.
Benim çocukların arasi 16 ay. Eşime süt sagdim .markete kahveye vs gittim ilk kızımda. İkincide de birincinin uyku saatini denk getirip ikisini birden bırakıp çıktım. 2-3 haftada bir de olsa risk aldım, eşimi de bu hep zorladım aslansin kaplansin gaza getirdim. Ki ikinci bebeğim zor bir bebekti gazi bile ancak 1 yaşında bitti. Aralıksız 2 saat uykuyu 2 yaş sonrası gördük. Gaza getirin eşinizi, hem bebek arabası vs ile gezdirsin işte mevsim de yaz.
 
Back
X