Evrenin saç baş yolduran espri anlayışı

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu burada dursun. 2 sene sonra ufacık yüzünü sizinkine yaklaştırıp, ellerini yüzünüze koyup sizi “anne!” diye uyandıran bir nefesi hissetiğinizde tekrar okuyun.

Allah isteyen herkese hayırlı sağlıklı evlatlar versin. Bunca zaman boşuna yaşamışım diyeceksiniz.

Ya da yanağını şappırt diye öptüğümde "bi de buydan öp" diye öteki yanağını döndüğünde..
Ay canım çekti ama uyanır diye öpemiyorum da :KK48:

Neyse asıl konuya dönersem; kavun kokusu kavun kokusu evet çocuk çok büyük bir sorumluluk.
Yeri gelecek uykusuzluğa isyan edeceksin, yeri gelecek yemiyor diye dertleneceksin. Ki her çocuk bir değil. Yani kendine has bir takım zorlukları ve kolaylıkları olabilir..

3 yaşında aşırı restleşme içinde olan erken ergenlik yaşadığını sandığım evladıma bile bazen öfke duyuyorum. Ama ona kızdıktan 5 dakika sonra bir şey sorunca "efendim annecim" diyorum.

Başkasının çocuklarını ben de sevmem. Sevmek zorunda olduğumu kim söylüyor? Nerede yazıyor bu?
Sevmemek kalkıp da şiddet göstermek olmadığına göre..
Bebek görünce uça uça sevmeye gitmiyorum. Ama oğlumla oyun oynayan bir çocukla gayet iyi iletişim kuruyorum.

Hamileyken hiç oğlumla konuşmadım. Karnımı ona dokunuyormuş gibi okşamadım. Hiç canım şunu çekti diye aşermedim.
Ama bebeğimi en başından bu yana istedim. Duygusal, ağlak bir hamile değildim yani. Duygu durumum sadece lohusalıkta değişti..

Aldırmayı düşünmediğin için bunları yazdım. Demek istediğim sadece akışına bırak..
 
her şeyi kadere bağlayarak sıyrılamayız. irademiz var aklımız var.
ortadoğu her şeyi kadere attığı için bu halde.
bu kadar yandım anam çocuk istemem ben diyen kadın evlenmemeli diyorum sadece.

konu sahibi nazilerden vs bahsetmiş o zaman normaldi diye. bir zamanlar herkes dünya düz derken dünya yuvarlak diyen birileri vardı. yani tek olmak yanlış olmayı getirmez.
Bundan başka cevap yazmayacağım.
Sadece evli insanların çocuğu olmuyor, evli olmasam da sevişecektim. Ve bu sefer nikahın bile yokken hamile kaldın diyecektin bana. Artık ne yazarsan yaz cevap yazmıyorum, olmadı engeller geçerim seni.
 
Bundan başka cevap yazmayacağım.
Sadece evli insanların çocuğu olmuyor, evli olmasam da sevişecektim. Ve bu sefer nikahın bile yokken hamile kaldın diyecektin bana. Artık ne yazarsan yaz cevap yazmıyorum, olmadı engeller geçerim seni.

evet evlenmeden hamile kaldım sanane diyeceksin.
çocuk istemiyorum diye dik dururken bu konuda mı çekineceksin?
korkarak hayat yaşanmaz.
ki evli olmasaydın hamile kalma ihtimalin çok düşüktü.
 
Siz daha şimdiden böyle hissediyorsaniz aldirmayida düşünmüyorum diyorsunuz, bence diyetisteni koyun bı kenara bi psikologdan randevu alın çünkü bu 9 ay sonra son bulacak bı süreç değil doğunca eğer icinzde annelik duygusu ve Sabri yoksa lohusalık depresyonu dar bı çukur gibidir içine cektimi insan deliriveriyor Allah korusun daha yeni öğrenmissnz taze bı şoktasinz umarım fikrinz değişir zamanla destekle bunu aşabilir daha huzurlu ve mutlu bi anne olabilirsiniz belki çünkü siz şuan çok mutsuzsunz başınıza en istemediginz sey gelmiş zira. Ne diyelim Allah kolaylık versin.
 
5-6 yıl önceydi, karşı komşumuz kadın beni ne zaman görse tak diye kapıyı kapatıyordu, sert bir şekilde yapıyor, özellikle yaptığı çok belli. Aynı zamanda da yöneticiler. Ters ters bakıyor bana, selam veriyorum almıyor vs.
Saldım çayıra hesabı ben de artık umursamıyorum kadını, o bir çarpıyor ben iki çarpıyorum.
Bir gün baktım posta kutularının orada elinde de bizim faturalar.
Döndü bana "ay siz evli miydiniiiiiiiiiz" dedi.
Nişanlı sanıyormuş bizi, ondanmış tavrı. :işsiz:Sevgili bile değil, nişanlı!
Benim anlamadigim neye dayanarak sadece nişanlı sanmış :)
 
Ya da yanağını şappırt diye öptüğümde "bi de buydan öp" diye öteki yanağını döndüğünde..
Ay canım çekti ama uyanır diye öpemiyorum da :KK48:

Neyse asıl konuya dönersem; kavun kokusu kavun kokusu evet çocuk çok büyük bir sorumluluk.
Yeri gelecek uykusuzluğa isyan edeceksin, yeri gelecek yemiyor diye dertleneceksin. Ki her çocuk bir değil. Yani kendine has bir takım zorlukları ve kolaylıkları olabilir..

3 yaşında aşırı restleşme içinde olan erken ergenlik yaşadığını sandığım evladıma bile bazen öfke duyuyorum. Ama ona kızdıktan 5 dakika sonra bir şey sorunca "efendim annecim" diyorum.

Başkasının çocuklarını ben de sevmem. Sevmek zorunda olduğumu kim söylüyor? Nerede yazıyor bu?
Sevmemek kalkıp da şiddet göstermek olmadığına göre..
Bebek görünce uça uça sevmeye gitmiyorum. Ama oğlumla oyun oynayan bir çocukla gayet iyi iletişim kuruyorum.

Hamileyken hiç oğlumla konuşmadım. Karnımı ona dokunuyormuş gibi okşamadım. Hiç canım şunu çekti diye aşermedim.
Ama bebeğimi en başından bu yana istedim. Duygusal, ağlak bir hamile değildim yani. Duygu durumum sadece lohusalıkta değişti..

Aldırmayı düşünmediğin için bunları yazdım. Demek istediğim sadece akışına bırak..
Teşekkür ederim.
Günümüz gösteriş zamanı. Ne yedik, nereye gittik, ne giydik, ne sürdük, kimle görüştük... Belki de bu yüzden daha da çok korktum, daha da çok istemediğimi fark ettim. Yani isteyenler yoğun bir şekilde anaç ve belli ediyorlar bunu.
Oğluşumun ilk kakası, partiler, kurabiyeler, balonlar.
Kızımın ilk emekleyişi kutlamalar, catering aramalar, fotoğraflar...
Bir arkadaşım doğurana kadar günde 5-6 foto paylaşıyordu, doğurdu hala devam ve sürekli pıtırcık.
Çocuğun babasının haberi yokken galiba biz biliyorduk, ilanen duyurmuştu renkli balonlar ile.
Herkes bu kadar emin, herkes deli gibi istiyor.
Ben? Doğum kontrol hapını saatiyle alırdım, öğlen 3. Öğlen 3ten önce de yanıma yaklaştırmazdım. Halbuki arada unutanlar olurmuş, ben asla.
1 keresinde 1 kutu gün kısmı eşim yüzünden karıştı. Salıysa o gün, o dikkat etmeden rastgele bir yerinden alıp gelmiş hapı, günler karıştı hesabım karıştı ve ertesi gün hapı aldım ne olur ne olmaz diye.
Ama ben neden böyle oldu az çok fikir yürütüyorum. Hamile kalamayanlara ne derler, düşünme, bırak, stres yapma...

Ben dedim ki kendi kendime burada o kadar kazara hamile kalma konusu okudum, biz bunca yıldır kaza yaşamadığımıza göre ya ikimizden biri ya da ikimiz birden kısırız, ondan olmadı kaza. Kafa da çocuk olmaz diye rahata erince...
 
Benim anlamadigim neye dayanarak sadece nişanlı sanmış :)
Biz evli çift ciddiyetinde değiliz hiç, hala öyle. Fazla pıtırcık ve hareketliyiz.
Bir de kadının gıcık davrandığı o dönem ocağımızda sıkıntı vardı, evde yemek pişemiyordu, sürekli dışarıdan söylüyorduk. Evli olan yemek bilir-yapar diye düşünmüş de olabilir, bunlar site bahçesinde kovalamaca oynuyor oturaklı değiller demek ki evli değiller demiş de olabilir.
 
Henüz evli değilim öğrenciyim ufakken arkadaşlarım evlenmek çocuk yapmak hayallerinden bahsederken ben hep geri dururdum kendimi bildim bileli bende hiç bir zaman çocuk istemedim istemiyorum. Çocukları seviyorum tam 9 tane yeğenim var sürekli çocukların içindeyim fakat o zorluğu gördüğüm için iyice soğudum evlilikten de cocuk yapmaktanda. Bazı insanların genetik olsun maddi olsun sağlık, yada çevresinde gördüğü iyi örnekler olsun bu olayı daha iyi şekilde yasiyor. Kimine lütuf kimine imtihan yani... hatta dua ediyorum Allah'ım ne olur benim hamile kalabilme sansim varsa cok isteyen bir kadına ver benim yerime diye aynı sizi gördüm kendimde. Anlıyorum sizi duygularınızı kaygılarınızı...
Kürtaj dusunmediginize sevindim bir nebze olsun sorumluluğu üstlenmiş görünüyorsunuz. İçinizde sevgi ve merhamet duygusu oldugununu düşünüyorum ince dusuncelisiniz öyle sezdim. Artık karnınızda bir insan var bakış açınızı değiştirin bu üzüntünuzun büyük sebebi bakış açınız. Artık keskelerle değilde şuan ki hamileliğinize geleceginize odaklanin neler neler geçmedi ki basinizdan işte uremekte bir serüven buda gecicek basinizdan. Hayatım bitti diye korkmayın sizin içinizde yaşam ateşi olduğu sürece her istediğinizi gene yaparsınız. Hoppa
 
Son düzenleme:
Ben ki evlenmekteki en büyük amacı çocuk sahibi olmak olan, yolda bakkalda sümüklü çocuklara bile şefkat patlaması yaşayan,hep kendimi çocuğu olan bir kadın gibi hayal edip mutlu olan ben, hamile kalınca eşekten düşmüşe dönmüştüm. Öyle mutsuzum ki hamileliğim 3.ayına kadar hastaneye bile gitmedim. Kalp atışını duydum, sanki koşan bir at sesi dinler gibi ruhsuz dinledim (aynı öyle bir ses) elimi karnıma koyup konuşamadım, yav aşermedim bile. Zaten müthiş bir bulantı koku hassasiyeti. 30 kilo aldım bide doğuma kadar (doğumdan sonra hepsi gitti). Karnım falan baya harita gibi. Sezaryen oldum dikiş izi Yok.Doğum yaptığımı anlamadım bile. Ama onu ilk kucağıma verdiklerinde dedim ki, Allahım ben hayatımda böyle bir duygu yaşamadım. Bulutların üstündeyim. Tabi eve gelince o bulutlardan aşağı hızlı bir iniş yapmadım değil. Ama şunu söyleyim ben böyle bir aşk bilmiyorum. Bir insan bir başka insanı ancak bu kadar sevebilir. Bence sizde çok seveceksiniz, çünkü nasıl sevmezsin ki😀😀😀😀😀
 
Teşekkür ederim.
Günümüz gösteriş zamanı. Ne yedik, nereye gittik, ne giydik, ne sürdük, kimle görüştük... Belki de bu yüzden daha da çok korktum, daha da çok istemediğimi fark ettim. Yani isteyenler yoğun bir şekilde anaç ve belli ediyorlar bunu.
Oğluşumun ilk kakası, partiler, kurabiyeler, balonlar.
Kızımın ilk emekleyişi kutlamalar, catering aramalar, fotoğraflar...
Bir arkadaşım doğurana kadar günde 5-6 foto paylaşıyordu, doğurdu hala devam ve sürekli pıtırcık.
Çocuğun babasının haberi yokken galiba biz biliyorduk, ilanen duyurmuştu renkli balonlar ile.
Herkes bu kadar emin, herkes deli gibi istiyor.
Ben? Doğum kontrol hapını saatiyle alırdım, öğlen 3. Öğlen 3ten önce de yanıma yaklaştırmazdım. Halbuki arada unutanlar olurmuş, ben asla.
1 keresinde 1 kutu gün kısmı eşim yüzünden karıştı. Salıysa o gün, o dikkat etmeden rastgele bir yerinden alıp gelmiş hapı, günler karıştı hesabım karıştı ve ertesi gün hapı aldım ne olur ne olmaz diye.
Ama ben neden böyle oldu az çok fikir yürütüyorum. Hamile kalamayanlara ne derler, düşünme, bırak, stres yapma...

Ben dedim ki kendi kendime burada o kadar kazara hamile kalmaz konusu okudum, biz bunca yıldır kaza yaşamadığımıza göre ya ikimizden biri ya da ikimiz birden kısırız, ondan olmadı kaza. Kafa da çocuk olmaz diye rahata erince...

O gösteriş meraklısı, çocuğunun s.çtığını bile paylaşmamak için kendini zor tutan kadınlardan ben de bir anne olarak nefret ediyorum. Ama insanlar çeşit çeşit işte..

Çocuğa günlük kıyafetini giydirip "tarzz" diye en az 6 fotoğraf atmaklar. Bizimkiler incir yaprağıyla dolaşıyor sanki.
Aylardır kreşe giden çocuğun 191919. defa pozunu paylaşmaklar..
Herkesin normal anlayışı farklı işte. Paylaşanları farkedip tepki geliştiriyoruz. Bunları yapmayan anneler de var..

Ben doğumda hastahane odası süsleme falan yapmayacaktım da eltim hazırlamak isteyince itiraz etmemiştim. Şimdi diyorum ikinci olursa yapmam.

1 yaş doğumgününe özenmiştim, ama 2 yaşında aramızda kutladık.
He konsept yapsam da bu anıların çoğu bende olur sosyal medyada değil.

Artık bu saatten sonra demek ki olacağı varmış demek gerekiyor. Hissedene kadar önünde yaklaşık 15-16 hafta var. İlk hamilelikte kıpırtılar bebek mi gaz mı pek anlaşılmaz..

Ayrıca kalp atışı ile birlikte mide bulantıları da başlar.
Her hamilede olmuyor ama bunun için de hazırlıklı ol. Benim 13. haftada azalarak bitti. Normalde 16 haftaya kadar sürer..
 
2.cocuguma hamileyim hiç istemedim. Hep belki kalbi durur,belki düşer diye bekledim. Hala içimde bir sevinç yok. Sizi cok iyi anlıyorum bizimki de kazara olmuş prezervatif le korunuyorduk. Eşim de ben de istemedik ama kader. Belki doğunca değişir bu his
 
Hiç karnımı sevmedim, o annelik bana bebeğim doğana kadar gelmedi, ne zaman sarılık yüzünden hasthaneye yatması gerekti, orda bir aydınlanma yaşadım. Yine mıç mıç bir anne değilim, çoğul konuşmuyorum, o benden ayrı bir birey farkındayım. Yani instagramda gördüğümüz annelerden değilim. Eğer aldırmayı düşünmüyorsanız bırakın akışına, çok da düşünmeyin süreci. Siz istediğiniz zaman değil o istediği zaman sevgisi kalbinize düşer. Ama muhakkak ki düşer.emin olun çok da güzel bir anne olursunuz. Ve bu sürede şimdi ki moda deyimle evrene olumsuz mesajlar göndermemeye dikkat edin. Sağlıkla büyütün hayırlı olsun
 
2. çocuğuma hamileyim, karın sevmek ne bilmiyorum.
"1.yi hadi bilmiyordunuz yaptınız, 2.yi nasıl yaptınız deli misiniz?" diyen biriydim, istenmeyen birinci gebelikten sonra ikinciye kendim karar verdim.
He bayıldığımdan değil, kardeş muhabbetine.
Anneliğe bayılmıyorum ama oğluma bayılıyorum.
Kabullenmek zor.
Ama sevgisiz bir insan değilseniz, yani o istisnalardan değilseniz ki bence değilsiniz, siz de alışacaksanız bu hayata, ucundan kenarından tutunup kalkacaksınız ayağa.
 
Biz evli çift ciddiyetinde değiliz hiç, hala öyle. Fazla pıtırcık ve hareketliyiz.
Bir de kadının gıcık davrandığı o dönem ocağımızda sıkıntı vardı, evde yemek pişemiyordu, sürekli dışarıdan söylüyorduk. Evli olan yemek bilir-yapar diye düşünmüş de olabilir, bunlar site bahçesinde kovalamaca oynuyor oturaklı değiller demek ki evli değiller demiş de olabilir.

bi bilseler ne acınası zihniyetleri olduğunu. imza atıyosan daha oturaklı, pembik geberik gelin olmalısın :D

biz de eşimle dışardan çok yemek söyleriz genelde evin karşısındaki dönerciden isteriz, marketten de abur cubur içecek vs sipariş ederiz. bi gün getiren adam eşime abi burası bekar evi mi demiş evi inceleyerek. eşim de hayır eşimle yaşıyorum diyince dışardan yemek istediğimiz için öyle düşündüğünü söylemiş. zihniyete bakın evliysek dışardan isteyemeyiz illa ben evde pişirmeliyim.
 
2.cocuguma hamileyim hiç istemedim. Hep belki kalbi durur,belki düşer diye bekledim. Hala içimde bir sevinç yok. Sizi cok iyi anlıyorum bizimki de kazara olmuş prezervatif le korunuyorduk. Eşim de ben de istemedik ama kader. Belki doğunca değişir bu his

Bu kazara olmuş çocukların suçu ne :KK53: yanlış anlamayın bende evin 4. Çocuğuydum kazara olmuşum hepsi evlendi gitti bir tek ben kaldım yanında şimdi diyor iyi ki dogurmusum :halay:
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Back
X