Popüler Konu Farzet ki "O" burayı okuyacak

  • Konu Sahibi Konu Sahibi Mune
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
hayırlı uğurlu olsun bitterim...mutluluğunuz daim olsun..
Allah ım tamamına erdirsin inşallah...
 
''Özlemle baş edemeyince hırçınlaşır kadın,
acısını da özlediğinden çıkarır;
özlenenin vay haline.''
 
Geçmiyor. Yemin ederim geçmiyor. Sevgilim. Geçmiyor.
 
bugun kavga ettık ben haklıydım ama dayanamıyorum ağlamaktan öldüm tüm gün yeter bıktım kavgalardan ama senı çok seviyorum lütfen yine eskısı gibi olalım nefes alamıyorm benı böyle bırakıp gıtme ne olur
 
Ya neydi çocuğun hali öyle yüzü gözü sümük içinde ?? Hay ben sizin ....Neyse.............
 
mademki o burayı okuyacak ozaman söylüyorum..yeteeer kalk tv nin başından gel yanıma bnide kaldır pc başından ve:)))
 
Aylar sonra bugün ilk defa...
Öyle özlemişim ki, burnumda tütmüşsün bi defa daha anladım...
O yokuştan aşağı inerken seni ilk gördüğüm an, Allah'ım dedim duamın arkasındayım birbirimizi üzmüş bile olsak, ayrı bile olsak onu benim iki cihandaki eşim kıl...
Kelimelerimi yineliyorum farkındayım ama kifayetsiz kalıyorum senin karşında be adam...
Hani şu mala bağlayıp uzakları izlediğimiz an varya:) İtiraf ediyorum ben çaktırmadan seni izledim. Ağzın, burnun, kaşların...
Çok özlemişim kısaca, çokk...
Gitmesen? :26:
 
Ne karanlık odalardan, ne masallardaki cadılardan korktum
Sensizlikten korktuğum kadar
 
Öyle içimdesin ki. Yanağımda dolaşan rüzgardan daha gerçek dokunuşların. Küçük, ürkek, kesik dokunuşlarınla, belki de her zamankinden daha yanımdasın. Yani öylesine, o kadar bensin ki. Ah nasıl anlatsam. Boşuna bu çabalarım, doğru kelimeleri aramalarım. Ne kitaplar yazıyor, ne de sözlüklerde karşılığı var. Yalnızca hissediyor insan, yaşıyor. Kelimeler eksik, kelimeler yaralı. Kelimeler cılız.

Taşımıyor, anlatmıyor, tanımlamıyor bu duyguyu. Ben de. Çok başka bir şey. Sevginin ortasında, derin acılar hisseder mi insan? Aydınlık gülümsemelerin içine, hüznü yerleştirir mi durup dururken? Gözlerine buğu,diline sitem, yüreğine burukluk, çöreklenir kalır mı asırlarca?

Gelmeyeceğini bildiği mektup için, posta kutusunu hep aynı heyecanla açar mı? Dedim ya, başka bir şey bu. Ne kadar yalnızsam, o kadar seninleyim şu günlerde. Belki de en başta, tutup seni en derinlere koydum diye oldu bunlar. Kimseler ulaşmasın diye, kimselerin bilmediği, bulamayacağı yollara götürdüm seni. En derinlerde tuttum. Bana sakladım. Derine, hep daha derine.

Seni yapayalnız, bir tek bana bıraktım. Paylaşamadım yanlış yaptım. Sana ulaşan yolları kaybettim diye bütün bu şaşkınlıklar. Kendimi oradan oraya vurmam. Sağımda, solumda, ne zaman dikildiğini bilmediğim duvarlara çarpmam, hiç görmediğim çukurlarla boğuşmam. Denizlerin, gürültüyle gelip vurduğu dehlizlerin, acılı duvarları gibiyim.

Duvarlarım yosunlu, duvarlarım kaygan, duvarlarımdan hiç tükenmeyen sular sızıyor. Tutunamıyorum. Renklerim, gün içinde değişiyor. Soluyorum, soğuyorum. Güneş ulaşmıyor içerilerime. Küfleniyorum, yaşlanıyorum. Yalnızlıklar peşimde. Dokunduğum her ıslak duvardan, pis kokulu bir yalnızlık bulaşıyor üstüme. Yapış yapış, vıcık vıcık bir yalnızlık bu. Biliyorum, bütün bunlar, hep benim suçum.

Seni sakladığım yere ulaşamaz oldum. Yollar, gitgide uzadı ve karıştı. Ümidimi ısıtacak, parlatacak, kımıldatacak bir şeylere ihtiyacım var. Ah onun ne olduğunu biliyorum. Sonu sana geliyor her cümlenin. Her şeyin başı içinde ve sonundasın. Bu değişmiyor. Öyle içimdesin ki. Birden aklıma geldi, tuttum sana bir mektup yazdım dün.

Çok mutluydum. Gün içinde neler yaptığımı, nelere kızıp, nelerle mutlu olduğumu, tek tek anlattım. Mevsimlerin ve insanların nasıl karışık ve beklenmedik olduklarını yazdım.

"Yine zamansız yağmurlar" dedim, "Daha önce, hiç bu kadar zayıf değildi güneş ışınları" dedim, "Gerçekten buradaki şarkıları hiç öğrenmeyecek, bilmeyecek, söylemeyecek misin?" dedim. Çok uzun bir mektup oldu. Başından sonuna kadar okudum da.

Neler yazmışım diye merakımdan.

Sonra çekmecemden bir zarf çıkarıp, adını yazdım. Büyük harflerle, yalnızca adını. Adresini bilsem gönderir miydim, bilmiyorum. Mektup cebimde. Cebim yüreğime yakın. Yüreğim sende. Sen yüreğime yakın. Öyleyse mektup sende.
 
Kucağına oturduğumda sen kafamı okşarken, dünya yıkılsa bana bir şey olmaz zannederdim ya hani. Oluyormuş. Bütün dünya yerli yerinde, mutlu şimdi, ben yıkılıyorum.
Dönme artık. Döndüğünde beni böyle görme. Paramparça oldum ben artık, toparlayamıyorum. Gelme.
 
Bir telefon açsan da halimi sorsan bütün dertlerimi anlatsam sana. Derdim bitmeyecek çözümlenmeyecek biliyorum ama keşke yanımda olduğunu bilsem sahipsiz olmadığımı hissetsem...
sadece 1 saat olsa ona bile razıyım. yalnız olmadığımı bilmek istiyorum sadece...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…