sen gittinya şimdi buralar sensiz, şehrim sensiz,
herkes sana benziyor ama sessiz...
her şey senle başlıyor
her şey sende bitiyor....
ve ardından ben SESSİZ....
Babamın kendince haklılığına mı üzüleyim, kendi hayatımın çıkmaz yola girişine mi yoksa sana karşı mahcubiyetime mi?
Hayat neden bu kadar zor neden neden?
Bu kıstaslar neden, ayrımlar neden?
Babam bana resmen gönül koyuyor ve ben hiçbir şeyden zevk almıyorum şimdi. Üstüne üstlük kan kusup kızılcık şerbeti içtim numarası yapmak zorundayım etrafa karşı.
Allah'ım sana bana sabır ve güç, babama da gönül serinliği ve rıza versin.
Üzüntüden bir gün ölüp gideceğim o zaman belki babam onun rızasını ne kadar önemsediğimi anlar.
Sen de ben de belki sefil olmaktan kurtuluruz ancak o zaman ...
"Daha gerçek yalanlarım doğrularından.
O yüzden boğuluyoruz bir bardak suda fırtınadan.
Zaman beni,ben zamanı öldürüyorken,
tuttum nefesimi atmaya seni beynimden.
Ama o zaman da kalbim boşa dönüyor.
Hep sana atan bir yürek, nasıl inansın bunca...
Tesadüfler, nasıl açıklansın?"