Fazlasıyla otokontrollü olmak.

Herşeyin farkındayım aslında ama çocuğum olduğunda çok mutlu olsun iyiki böyle bir annem var diye düşünsün. Yokluklarla boğuşmasın istiyorum.

çok doğru mantıklı düşünüyorsun da bunun bi sonu yok işte, yani daha iyi olsun diye uğraşırken bişeyleri kaçırmakta var, birazda hayatı geldiği gibi yaşamakta fayda var, çok gelecek odaklı olunca insan bugünün tadını çıkaramaz ki
çocuğun mutluluğu da göreceli, çoğunlukla hiçbişeye sahip olmayan çocuklar herşeye sahip olanlardan daha mutlu
sen tabii ki haklısın düşünce tarzını anladım da, denge de önemli
 
Eşimle sorunlarımız yok ama onun dışında anlattığınız şeyler benim hissettiklerimle aynı.
Güçsüz olmaya, kendimden ödün vermeye, sonunu düşünmeden yaşamaya hiç tahammülüm yok.
Herşey bir düzen içinde ilerlemeli.
Kontrol edemediğim, yetişemediğim hiçbir konu olmamalı.
Çok araştırmacıyımdırda aklıma takılan şeyin çözümünü bulana kadar duramam.
Zararıda sabah uyanır uyanmaz hemen aklıma bişey gelir düşünmeden duramam.
 
İyi de borçlu eş her kadını rahatsız eder.
Anlamadım neden anormal bir durum gibi bundan bahsettiğinizi.
Eşinin maddi durumunu merak etmeyen kadın zaten ilgisiz ve sevgisizdir.
 
Yani hiç durumu yokken çocuk yapan, borç üstüne borç ekleyip umursamayan insanlar nasıl yaşıyor onu merak ediyorum.

Geçen gün öyle bir knu vardı borç harç çok kötü şartlarda bir eve kiralık taşınmışlar kira parasını ödeyememişler, eşinin anne babasına para vermediler diye kızıyordu. Kendi karnı burnunda çalışmıyor, eşi asgari ücret. Çocuk yaptığına veya çalışmayıp evde oturduğuna değil kayınvalidesi kayınpederine suç buluyor. Çocuk da kendi bereketiyle gelirmiş. Yapılan hiçbir olumsuz yorumu da dikkate almadı. Böyle olmak mı lazım acaba gamsız ve rahat… siz hayatınızı ertelerken onlar yaşıyor gönlünce.
 
Ben de öyleyim.
Zararını görmedim.
Kafam dolu sürekli ,o hali de seviyorum.
 
Çocuğuma maddi manevi yetmek istiyorum tabiki. Sadece maddiyatla onu mutlu edemem farkındayım.
Haklısınız bi sonu yok hergün yeni birşey çıkıyor düşünmem gereken.
 
Acaba gerçekten yaşıyorlar mı? Yoksa öyle mi görünüyorlar? Benim etrafımdaki hiçbir şeyi takmayan kadınlarda mutlu gibi. Borç gırtlağa dayanmış hala Allah büyük diyor. Böyle konuları duyunca ben daha çok dert sahibi oluyorum.
 
Acaba bende mi seviyorum o yüzden mi kendime engel olamıyorum düşünmeye başladım şuan.
Ben sırf kontrol bende olmuyor diye sürprizleri sevmem.
Bahsettiğim hediye anlamındaki değil.
Bana sürpiz olarak bir yere gidilecekse gitmem.Orayı seviyor olduğum kesin değil çünkü.
Eşim şehir dışında sürekli,geleceğin zaman sürpriz yapma diyorum,hazırlıksız olmak istemiyorum çünkü.O da bayılır çat kapı gelmeye
Gibi ,gibi.
 
İyi de borçlu eş her kadını rahatsız eder.
Anlamadım neden anormal bir durum gibi bundan bahsettiğinizi.
Eşinin maddi durumunu merak etmeyen kadın zaten ilgisiz ve sevgisizdir.
Eşi ne dese inanan kadınlar var hiç sorma araştırma gereği duymuyor. Koşulsuz güveniyor eşine bunu kastettim aslında. Ben güvensemde sorma ihtiyacı duyarım.
 
Benzeriz diyebilirim. Ben kendimle ilgili her zaman duygusal davransamda onun disindaki her sey icin kontrol bende olsun isterim. Cevremdeki herkese karisir, hayatlarini yonetmek isterim. Esimin verecegi karari bile ben vermek isterim. Kardesime ayni sekilde resmen cocugu yonetmeye calisirim. Sanki ben daha mantikli ve daha doğru kararlar veriyormusum gibi gelir hep. Bu durum beni rahatsiz ediyor ama engel olamiyorum. Kendim hakkinda duygusal kararlar verebiliyorlen konu baskasina geldi mi resmen gaddarım.
 
Evet evet bende öyleyim hazırlıksız hiç bir yere gidemem. Kıyafetim ona uygun olmalı, o yeri önce araştırmalıyım.
Hayatta da sürprizleri sevmiyorum öncesinde bi fikrim olmalı, kendimi o duruma hazırlamılıyım.
 
Ben kendim hakkındada veremem. Bu bi zaman sonra bi ihtiyaç oluyor annem ne yapacaksa bana sorar. Kardeşimle alakalı bi durum olduğunda bana danışır. Onun üniversite tercihlerini bile ben yapmıştım.
Eşim fikirlerime önem verir kararsız kaldığı noktalarda onu yönlendiririm.
Senin sayende bulunduğum yere geldim der ay bu sefer hiç engel olamıyorum işte kendime.
 
Buna otokontrol değil kontrol deliliği deniyor yalnız. Özellikle eşinin işlerini takip ettiğini duyunca emin oldum..

Ben de çok plancı biriyimdir. Sanırım yükselen burcumun başak olmasından kaynaklı. :)
Bir şey yapılacaksa kafamda defalarca üstünden geçerim ama senin kadar kontrolcü değilim. Benim amacım işlerimi pratik şekilde çözmek için.
Mesela önümde haftaya yapılması gereken ev işleri var misafir için liste yapıp günlere böldüm.. Başka birisi olsa direk girişir ama ben çalıştığım ve çocuğum olduğu için en uygun zamanları kollamaya çalışıyorum ki haldır haldur girişip eksik kalmasın ki stres olup sinirlenmiyeyim..

Biraz kafanı dağıtacak şeyler bul. Hobi edin..

Çocuk meselesine gelince ben de çok düşündüm. Eşimin kafasını çok ütüledim zamanında hep o rahatlatmaya çalıştı pek başarılı olamasa da. Zaten hamile kalmadan o bebek fikri tam olarak oturmuyor kafada. Hamile kalınca duruma ayak uydurmaya başlıyorsun
 
Bebeğiniz olduktan sonra mı değişti düşünceleriniz?
Benim 20 yil oldu evleneli ilk iki bebegimde sizin gibi surekli her seyi kontrol altinda rutmaya calistim kendimi zorladigimi cocuklar buyuyunce anladim.Ilk on sene cok yormusum kendimi son yillarda daha rahatim boyle olmasaydim 3 bebegimi kesinlikle dogurmazdim.Su an diyorumki iyiki olmus cok sukur .Bu arada ben her seyi kontrol altinda tutmayi bazi olumsuz seyleri yasayinca biraktim .Cunki bazi seylerin kontrolu bizde olmuyor.
 
Ben de böyleyim ve artık bu huyumun beni hayatın gerisinde bıraktığını düşünüyorum. Adımları düşünerek atmak çok güzel ama bazen öyle bir hal alıyor ki düşünmekten adım atamıyorum. Düşünmeden balıklama atlayan insanlar bana çok olağanüstü geliyor. Hayret ediyorum.
 
Bende oyleyim iste. Hatta bana sorulmadan direk ben devralirim olayi. Sanirim ilerde kotu bir gorumce olacam :)
 
Ben varım maalesef. dediklerinizin yanına bir de bendeki gibi mükemmelliyetçilik ve okb eklenince tadından yenmiyor :) şaka bir yana çok yorucu evet. ve azalacağına giderek artıyor bende. bir süre sonra herhangi bi'şeyin işleyip işlemediğine ya da nasıl işlediğine takılmaktan anı kaçırıyor insan. anın tadını asla çıkaramıyor. bu halimden hem mutluyum hem mutsuz.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…