Fikrinize ihtiyacım var

Merhabalar 25 yaşındayım iki buçuk yıllık evliyim. Eşimle bi nevi görücü usulü tanıştık. Flörtlük sevgililik nişanlılık zamanları köpeğim olan ağzıma bakan adam evlenince bi anda tam tersine döndü. Yani beni o kadar çok seviyordu ki ben onu sevmesem bile onunla bir ömür geçiririm diyordum o kadar saygılı şevkatli ince düşünceliydi. İki yıl iş bulamadı. Çok güzel bi üniversiteden çok iyi bi bölümden mezun. İki yıl ağzım açlıktan koktu yinede sesimi çıkarmadım gururuna dokunur diye hiçbir şey demedim. Kalbini kırmadım. Ne diyebilirim ki sonuçta o da yeni evlenmiş karısını mutlu etmek ister eve gelirken bi çiçek almak ister ne biliyim bi çikolata almak ister. İnanın iki yıl boyunca düğündeki takıları harcadık neyim var neyim yok bozdurdum. Onun ailesi hiç yardımcı olmadı ama ben aileme her gittiğimde cebime para sıkıştırdılar o da yetmedi kredi çektik. Olsun dedim sabrımıza değer inşallah karşılığını alırız inşallah dedim çok sabrettim. Yeni evliyim hem eşimin hem kendi ailemi yemeğe davet etmem lazım inanın yüz kere düşünerek çağırdım kışın evlenmiştim biz kaloriferleri yakmadan oturuyorduk fatura gelmesin diye. Onlar gelince kalorifer yakmak zorundayım yemek yapmam lazım tatlı yapmam lazım ama benim hiç malzemem yok. Anlatımca basit gibi geliyor ama yaşayınca çok zor ve ben evlenince farkettim çok varlıklı bi ailem varmış. Gören herkesin ne zaman işe gircek soruları...... ee kocan iş beğenmiyo demeleri..... kayınvalidem ve kayınpederimin ısrarla torun istemeleri..... bu kadar yıl çocuk yapmadınız artık istesenizde olmaz diyenler..... her kafadan ayrı bi ses. Ben zaten bunalmışım sinir stresten uyku uyuyamıyorum on kilo vermişim. Bide bunlarla uğraşıyorum. Eşimin çalışmadığını bile bile insanlar bana çocuk soruyor. Yok neymiş çocuk bereketiyle gelirmiş. Tabi bereketiyle gelir allah bilir ama yani insan ayağını yorganına göre uzatsın. Maaş girmeyen bir eve nasıl çocuk gelsin. Ben beş aylık gibi işe girdim eşimin çok gururuna dokundı. O evde beni bekledi ben işe gittim geldim. O da çok bunaldı onuda anlıyorum. Bu sefer ben para kazanmaya başlayınca bana laf sokmaya başladı. Sürekli tartışmalar arttı. Sonra bi sebepten işten çıkmam gerekti. Zaten eşim çalışmama çok karşı bende üniversite mezunuyum. Bu da ilk ve son iş tecrübemdi. Şimdi işe girdi bu sefer o değişti. Bişey demiyodum bu zamana kadar. Oda bunaldı diyodum onunda psikolojisi bozuldu diyordum yeni evlenmiş adam ve işsiz. En mutlu olması gereken zamanlar hep berbat geçti. Bu arada eşim 29 yaşında. Nişanlıylen bile paraya ihtiyacı vardı o zaman bile nişanda bana takılan ne var ne yok hepsini ona vermiştim hiç düşünmeden. İşsizken hergün onu güldürmeye çalıştım kağıt kalemden oyunlar türetmeye çalıştım vakit geçirelim diye.ve iki yıl çok uzun çok yıprandım ben. Bu süre zarfında üç beş işe girip çıktı veyahut çıkarttılar bilmiyorum. Şimdi işe girdiği yer çok güzel allah daim eder inşallah. Ama artık sürekli hakaret duyuyorum sürekli beni aşağılıyor. Tartıştığımız zaman ben dünyadaki en kötü insanmışım gibi davranıyor. Bi kaç kere el kaldırdığı oldu ama haddini bildirdim. Karşıındakinin karısı olduğunu unutuyor demediği hakaret kalmıyor aradan bi saat geçince bana yanaşıyor ben sinirli bi insanım sinirden ne dediğimi duymuyorum vs vs ama ben dediklerini asla unutamıyorum. Hele bi gün anneme gitmiştim sabahtan akşama kadae ordaydım. Daha evleneli üç ay olmuştu. Çalışmıyordu yine. Bi baktım p*rno izlemiş. Kahroldum. Sanki benim gitmemi bekliyormuş izlemek için fırsat kolluyormuş. Daha önceden bu konu hakkında ona görüşlerimi söylemesem tamam derim benim rahatsız olacağımı düşünememiştir derim ama söylemiştim tavrımı belli etmiştim. Bi hafta kendime gelemedim sonra konuştum öZür diledi. Daha sonra tekrar yaptı. Ve dışardaydık eve geldik koşa koşa elinde telefonla duşa girdi. Meğersem bunun içinmiş. Ben cinsellik konusunda eşimin beklentilerini fazlasıyla karşılıyorum buna çok eminim. Bu sefer çok özür diledi pişman oldu ağladı. Daha sonra hiç yapmadı. O bitti ama hakaretler başladı. Nefes alsam niye nefes alıyosun der duruma geldi. Çok değişik birisi. Kimseyle oturup iki kelime muhabbet etmez çok yabani. Herles bana diyorki sen bu adamla aynı evde sıkılmıyo musun. Sıkılıyorum hiç konuşmuyor. Ben çok hareketli yaşam enerjisi olan hayvanları çok seven hayat dolu b kadındım. Şimdi ruhsuzum adeta. Hakaret duymaktan bıktım. Ölü gibiyim aynı. Şu kıyafeti giy sana çok yakışır diyorum güzel bi şekilde en basitinden bunda bile azar işitiyorum. Avaz avaz bağırıyor. Kaç yaşında adammış küçük çocuk gibi kıyafetlerine ben mi karışacakmışım. Ne alaka be ne alaka. Teyzemin kızı evleniyor çok samimiyiz abla kardeş gib. Diyorum çok heyecanlıyum inşallah eşiyle sende çok iyi anlaşırsınız arkadaş olursunuz diyorym. Gerizekalı mısın diyor. Sanane onun kocasından diyor. Asla kitap okumaz. Kelime dağarcığı yok denecek kadar az. Oturup karşılıklı konuşabileceğimiz ortak bi konumuz yok. Muhabbet edince iki kelimeden fazla konuşmaz. Yüzğme bakmaz sürekli telefonuyla takılır. Ama benim ona sinirim geçince çok seviyorum onu. Gerçekten liseli aşık gibiyim. Ama o bana bu şekilde davranınca direkt soğuyorum ondan. Boşanırsam üzülür müyüm pişman olur muyum bilemiyorum ama kendimi çok değersiz hissediyorum. Onsuz bir gece bile uyuyamam. Tüm gün aklım onda. Ama işte o bana böyle davrnaınca herşey gidiyor. Aşkımdan kötü huylarıda göremiyorum. Bekarken herkes demişti. Bu sana göre değil. Hiçbir şeyiniz uymuyo sakın evlenme pişman olursun diye ama yaptık bi hata. Lütfen bişeyler yazın dertleşmete ihtiyacım var. En kçtü gününde yanında olduğum adam neden böyle
Hepsini okudum ben bekarım size öneri veremem belki ama Allah yardımcınız olsun, tek diyeceğim bu ortama bir çocuk getirmeyin ikinizin de birbirinizi kabullenmeye anlamaya ihtiyacı var. Ben de mutsuz bir ailede büyüdüm hep engel olarak bizi gördü annem babam boşanmamak için. Size diyeceğim tek şey sorunlarınızı çözmeden çocuk getirmeyin dünyaya.
 
Esiniz siz evlendiginizde işsiz mıydı? 2 yıl çok uzun zaman hic mi işte çalışmadı evde mi durdu hep. Soguk evde oturmak misafir ağırlamak için bile evde yiyecek olmaması durumunda ne yaptınız mesela. Fazla fedakar davranmışsınız. Annemin bir komşusu vardı. Kadin yaşlı eşi de bir hastalık geçirdi zihinsel sorunu vardı yine de adam günlük işlere giderdi. Ayakkabı boyacılığı yapardı.. Siz onun demesine göre mi çalışacaksınız ikiniz çalışsanız gelir düzeyiniz artsa fena mi olur. Neyse ben olsam bu kadar fedakarlık yapmazdım. Nişanlıyken niye takılarını vereyim mesela. Yeni evliyken niye soğuk evde oturalim onun için mi evlendiniz? Şartlarınız uygun değilse evlenmeseydiniz bir de azarlamasi vs çekilecek gibi değil.
Eşim çok gururlu. sanırım çok iyi bölümden mezun olduğu için başka işlere layık göremedi kendini. Evlendiğimde işi vardı bir ay sonra çıktı işten. Daha sonra dikiş tutturamadı toplasam iki ay beellki çalışmıştır. Ben onu gerçekten çok fazla seviyorum sanırım bu yüzden bu kadar katlandım
 
Hepsini okudum ben bekarım size öneri veremem belki ama Allah yardımcınız olsun, tek diyeceğim bu ortama bir çocuk getirmeyin ikinizin de birbirinizi kabullenmeye anlamaya ihtiyacı var. Ben de mutsuz bir ailede büyüdüm hep engel olarak bizi gördü annem babam boşanmamak için. Size diyeceğim tek şey sorunlarınızı çözmeden çocuk getirmeyin dünyaya.
Evet şuan hiç çocuk yapmanın vakti değil.
 
Bosanmak icin neyi bekliyosun anlamadim hep cile cekmissin hep verici olmussun kiymetin bilinmemis asagilaniyorsun sevilmiyorsun ee? Pisman olacak bir tame bile ozellik goremedim
Ah ah bende bilmiyorum bugün dedim boşanalım diye ne b.k yersen ye bu saatten sonra umrumda değilsin. Her kavgada boşanma konusunu açıyorsun diyo. O hiç boşanalım dememiş bu zamana kadar o yüzden evliliği kendisinin yürüttüğünü düşünüyor
 
Siir yazıyor ama 2 kelime konuşmayı bilmiyor, iyi bir üniversiteden güzel bir bölüm mezunu ama ilkokul mezunu gibi bahsetmişsiniz eşinizden. Karışık olmuş hangisi doğru anlamadim.

Size el kaldırmış, hakaret etmiş ayrica aç durmanıza rağmen çalışmanızı istemiyor... Boşanmak en guzeli sanırım
Evet bana karşı çok konuşkan çok sevgisini dile getiren dediğim gibi şiir dahi yazan bi adamdı ama evlenene kadar. İki kelimeyş konuşamayandan kastım benimle değil en basitinden garsondan sipariş verirken bile konuşamıyor benzincideki adamla konuşamıyor bankaya gitse saf gibi kalıyor benim ailemle konuşamuyor. Sadece evet aynen diyor herkese hep ağzının içinden konuşuyor.
 
Pişman olurum diye çok korkuyorum. Dediğim gibi sinirim geçince onu çok seviyorum. Neyini sevdiğimide bilmiyorum aslında. Çünkü gerçekten hiç ama hiç ortak noktamız yok
Bence sizinki sevmekten daha çok alışkanlık.Biz kadınlar bazen sevmekle aşık olmakla alışkanlığı saplı kalmayı karıştırabiliyoruz bazen.Sizinkidr böyle bişey.Bu evlilikten vazgeçip kendi ayaklarınızın üstünde durduğunuzds kendinizi özgür hissedecek ve ve iyiki diyeceksiniz.Sizin özgüveninizi zedeleyecek değil özgüveninizi tazeleyecek adamlarla birlikte bi hayat geçirin.
 
Bence sizinki sevmekten daha çok alışkanlık.Biz kadınlar bazen sevmekle aşık olmakla alışkanlığı saplı kalmayı karıştırabiliyoruz bazen.Sizinkidr böyle bişey.Bu evlilikten vazgeçip kendi ayaklarınızın üstünde durduğunuzds kendinizi özgür hissedecek ve ve iyiki diyeceksiniz.Sizin özgüveninizi zedeleyecek değil özgüveninizi tazeleyecek adamlarla birlikte bi hayat geçirin.
Çok kızıyorum kendime nasıl hala sevebiliyorum diye
 
Evet bana karşı çok konuşkan çok sevgisini dile getiren dediğim gibi şiir dahi yazan bi adamdı ama evlenene kadar. İki kelimeyş konuşamayandan kastım benimle değil en basitinden garsondan sipariş verirken bile konuşamıyor benzincideki adamla konuşamıyor bankaya gitse saf gibi kalıyor benim ailemle konuşamuyor. Sadece evet aynen diyor herkese hep ağzının içinden konuşuyor.
Sosyal fobisi olabilir. Yardim aldımı hiç? iş bulmak istemeyişi veya bulup hemen çıkmasıda bundan kaynaklanıyor olabilir
 
Aşırı fedakarlık yüklenmesi yaşıyor, bilmiyorum yapabilir misiniz ama,adamın üzerinden sadece ellerinizi değil gölgenizi bile çekin.
Ayağının altındaki zeminin sağlam değil,kaygan olduğunu hissettirin.Arkasındaki kadının gücünü hissetmesin artık.
Ondan sonra olacaklara göre bir yol haritası çizebilirsiniz
 
Sosyal fobisi olabilir. Yardim aldımı hiç? iş bulmak istemeyişi veya bulup hemen çıkmasıda bundan kaynaklanıyor olabilir
İş bulmak istemediğini düşünmüyorum. Dün eski başvurduğu iş ilanlarına baktım. Fırında tezgahtarlığa bile başvurmuş. Ona dediğimde çok normal geliyor o zaten kiminle nasıl konuşması gerektiğini biliyormuş vs vs hemen savunuyo kendini. Yardım almayı asla kabul etmez kendinde asla hata görmez. Evlilik terapistine gidelim dediğimde bile kabul etmiyor. Ben hatalıymışım benim gitmem lazımmış
 
Aşırı fedakarlık yüklenmesi yaşıyor, bilmiyorum yapabilir misiniz ama,adamın üzerinden sadece ellerinizi değil gölgenizi bile çekin.
Ayağının altındaki zeminin sağlam değil,kaygan olduğunu hissettirin.Arkasındaki kadının gücünü hissetmesin artık.
Ondan sonra olacaklara göre bir yol haritası çizebilirsiniz
Nasıl yapayım bunu lütfen akıl verir misiniz. Denemediğim şey kalmadı çünkü
 
Nasıl yapayım bunu lütfen akıl verir misiniz. Denemediğim şey kalmadı çünkü

Yani madde madde yazarsam çok uzun olacak ve hangilerini denediniz bilmiyorum ama tecrübelerime göre erkeklerin en sinir olup farkındalık yaşadığı şey hayatındaki kadının onu takmayan ve boşvermiş tavırları... mesela 3 gün oldu konuşmadığımı farketmedin mi, demişsiniz. Yani tepki gösteriyorsunuz, o da kendisini haklı görüyor ve savunuyor. Bakın erkek kafasına göre, kadın bir konuda tepki veriyorsa, trip atıyorsa hala kendilerine bağlı olduklarını biliyor ve bunun rahatlığı ile yaşıyorlar.Burada yapmanız gereken sevginizden emin olduğu olumlu olumsuz tüm hareketlerinizi bırakmak.Onun yerine hiçbir şey olmamış gibi davranıp ama eskiye göre kısa cümleler kurun mesela..Kavga etmeyin, beni şaşırtmıyorsun artık gibi bir laf edip o katta bırakın mesela..Sinirim geçince çok seviyorum onu diyorsunuz, göstermeyin bunu. Sevişmeyi kısa tutun mesela ya da bencil olun kendinizle ilgilenin.. Onu dinlemeyin bir şey anlatırken, üzerine giydiği bişeyin ona yakışmadığını söyleyin aniden sonra yüzünüzde hep bir gülümseme olsun gibi gibi.. ilgi ve dikkatinizi üzerinden çekmeyi başardığınızda o zamanki tavırlarına bakarak karar vermeniz daha kolay olacak
 
Pişman olurum diye çok korkuyorum. Dediğim gibi sinirim geçince onu çok seviyorum. Neyini sevdiğimide bilmiyorum aslında. Çünkü gerçekten hiç ama hiç ortak noktamız yok
Allah aşkına bende öyle yaptım şimdi daha beter ve çocuk var bizde sorun hakaret şiddet narsist onun ikinci evliliği ben bakardım hiç araştırmadım bak ne oldu sonradan çocuk olunca daha zor gerçekten bizi iten insanları sevgimizi sanıyoruz kaçan kovalanır misali ama yok yani sevgi değil onun adı alışkanlık hırs sinir öfke adını sevgi koymuşuz sevgi olan yerde saygı olur bugün anladım bunu şimdi ağlıyorum etmediği hakaret kalmadı namusuma kadar iftiralar öyle pişmanım ki evlendiğime asla sürdürme boşa bak açıkça diyorum ki çocuk olunca daha beter olcak ve çocuğa günah benim oğlum babasız yapamıyor hoş babası da sokak köpegi gibi hep dışarda ilgilenmez sadece para verir gider gördüğümüz günde en fazla 1saat ama ona rağmen evini ister ağlar özler oğlum anneme gidip çok bu yola girdi. Çocuğum için döndüm 3aydır karı kocalık da bitti ayrı yatarız istemiyor daha da kötü oldu ezdirme kendini defet gitsin hayatın sonu değil ben anladım 6yılın sonunda sen de geç olmadan anlarsın insallah
 
B
Merhabalar 25 yaşındayım iki buçuk yıllık evliyim. Eşimle bi nevi görücü usulü tanıştık. Flörtlük sevgililik nişanlılık zamanları köpeğim olan ağzıma bakan adam evlenince bi anda tam tersine döndü. Yani beni o kadar çok seviyordu ki ben onu sevmesem bile onunla bir ömür geçiririm diyordum o kadar saygılı şevkatli ince düşünceliydi. İki yıl iş bulamadı. Çok güzel bi üniversiteden çok iyi bi bölümden mezun. İki yıl ağzım açlıktan koktu yinede sesimi çıkarmadım gururuna dokunur diye hiçbir şey demedim. Kalbini kırmadım. Ne diyebilirim ki sonuçta o da yeni evlenmiş karısını mutlu etmek ister eve gelirken bi çiçek almak ister ne biliyim bi çikolata almak ister. İnanın iki yıl boyunca düğündeki takıları harcadık neyim var neyim yok bozdurdum. Onun ailesi hiç yardımcı olmadı ama ben aileme her gittiğimde cebime para sıkıştırdılar o da yetmedi kredi çektik. Olsun dedim sabrımıza değer inşallah karşılığını alırız inşallah dedim çok sabrettim. Yeni evliyim hem eşimin hem kendi ailemi yemeğe davet etmem lazım inanın yüz kere düşünerek çağırdım kışın evlenmiştim biz kaloriferleri yakmadan oturuyorduk fatura gelmesin diye. Onlar gelince kalorifer yakmak zorundayım yemek yapmam lazım tatlı yapmam lazım ama benim hiç malzemem yok. Anlatımca basit gibi geliyor ama yaşayınca çok zor ve ben evlenince farkettim çok varlıklı bi ailem varmış. Gören herkesin ne zaman işe gircek soruları...... ee kocan iş beğenmiyo demeleri..... kayınvalidem ve kayınpederimin ısrarla torun istemeleri..... bu kadar yıl çocuk yapmadınız artık istesenizde olmaz diyenler..... her kafadan ayrı bi ses. Ben zaten bunalmışım sinir stresten uyku uyuyamıyorum on kilo vermişim. Bide bunlarla uğraşıyorum. Eşimin çalışmadığını bile bile insanlar bana çocuk soruyor. Yok neymiş çocuk bereketiyle gelirmiş. Tabi bereketiyle gelir allah bilir ama yani insan ayağını yorganına göre uzatsın. Maaş girmeyen bir eve nasıl çocuk gelsin. Ben beş aylık gibi işe girdim eşimin çok gururuna dokundı. O evde beni bekledi ben işe gittim geldim. O da çok bunaldı onuda anlıyorum. Bu sefer ben para kazanmaya başlayınca bana laf sokmaya başladı. Sürekli tartışmalar arttı. Sonra bi sebepten işten çıkmam gerekti. Zaten eşim çalışmama çok karşı bende üniversite mezunuyum. Bu da ilk ve son iş tecrübemdi. Şimdi işe girdi bu sefer o değişti. Bişey demiyodum bu zamana kadar. Oda bunaldı diyodum onunda psikolojisi bozuldu diyordum yeni evlenmiş adam ve işsiz. En mutlu olması gereken zamanlar hep berbat geçti. Bu arada eşim 29 yaşında. Nişanlıylen bile paraya ihtiyacı vardı o zaman bile nişanda bana takılan ne var ne yok hepsini ona vermiştim hiç düşünmeden. İşsizken hergün onu güldürmeye çalıştım kağıt kalemden oyunlar türetmeye çalıştım vakit geçirelim diye.ve iki yıl çok uzun çok yıprandım ben. Bu süre zarfında üç beş işe girip çıktı veyahut çıkarttılar bilmiyorum. Şimdi işe girdiği yer çok güzel allah daim eder inşallah. Ama artık sürekli hakaret duyuyorum sürekli beni aşağılıyor. Tartıştığımız zaman ben dünyadaki en kötü insanmışım gibi davranıyor. Bi kaç kere el kaldırdığı oldu ama haddini bildirdim. Karşıındakinin karısı olduğunu unutuyor demediği hakaret kalmıyor aradan bi saat geçince bana yanaşıyor ben sinirli bi insanım sinirden ne dediğimi duymuyorum vs vs ama ben dediklerini asla unutamıyorum. Hele bi gün anneme gitmiştim sabahtan akşama kadae ordaydım. Daha evleneli üç ay olmuştu. Çalışmıyordu yine. Bi baktım p*rno izlemiş. Kahroldum. Sanki benim gitmemi bekliyormuş izlemek için fırsat kolluyormuş. Daha önceden bu konu hakkında ona görüşlerimi söylemesem tamam derim benim rahatsız olacağımı düşünememiştir derim ama söylemiştim tavrımı belli etmiştim. Bi hafta kendime gelemedim sonra konuştum öZür diledi. Daha sonra tekrar yaptı. Ve dışardaydık eve geldik koşa koşa elinde telefonla duşa girdi. Meğersem bunun içinmiş. Ben cinsellik konusunda eşimin beklentilerini fazlasıyla karşılıyorum buna çok eminim. Bu sefer çok özür diledi pişman oldu ağladı. Daha sonra hiç yapmadı. O bitti ama hakaretler başladı. Nefes alsam niye nefes alıyosun der duruma geldi. Çok değişik birisi. Kimseyle oturup iki kelime muhabbet etmez çok yabani. Herles bana diyorki sen bu adamla aynı evde sıkılmıyo musun. Sıkılıyorum hiç konuşmuyor. Ben çok hareketli yaşam enerjisi olan hayvanları çok seven hayat dolu b kadındım. Şimdi ruhsuzum adeta. Hakaret duymaktan bıktım. Ölü gibiyim aynı. Şu kıyafeti giy sana çok yakışır diyorum güzel bi şekilde en basitinden bunda bile azar işitiyorum. Avaz avaz bağırıyor. Kaç yaşında adammış küçük çocuk gibi kıyafetlerine ben mi karışacakmışım. Ne alaka be ne alaka. Teyzemin kızı evleniyor çok samimiyiz abla kardeş gib. Diyorum çok heyecanlıyum inşallah eşiyle sende çok iyi anlaşırsınız arkadaş olursunuz diyorym. Gerizekalı mısın diyor. Sanane onun kocasından diyor. Asla kitap okumaz. Kelime dağarcığı yok denecek kadar az. Oturup karşılıklı konuşabileceğimiz ortak bi konumuz yok. Muhabbet edince iki kelimeden fazla konuşmaz. Yüzğme bakmaz sürekli telefonuyla takılır. Ama benim ona sinirim geçince çok seviyorum onu. Gerçekten liseli aşık gibiyim. Ama o bana bu şekilde davranınca direkt soğuyorum ondan. Boşanırsam üzülür müyüm pişman olur muyum bilemiyorum ama kendimi çok değersiz hissediyorum. Onsuz bir gece bile uyuyamam. Tüm gün aklım onda. Ama işte o bana böyle davrnaınca herşey gidiyor. Aşkımdan kötü huylarıda göremiyorum. Bekarken herkes demişti. Bu sana göre değil. Hiçbir şeyiniz uymuyo sakın evlenme pişman olursun diye ama yaptık bi hata. Lütfen bişeyler yazın dertleşmete ihtiyacım var. En kçtü gününde yanında olduğum adam neden böyle
Boşan kelimesını kullanmayı sevmem ama sen bır kütükle evlenmişim.Neyını sevıosunuz tam olsrak ?Sizi degersız hıssettırmesını mı ?Size bagırmasını mı ?Hakaret neden edıyor ne hakkı var ?Boşan yazık deılmı sana .Kocasız ölünmüyor.Ne yapıcan hayatınımı tuketıceksın?Yapma.
 
Üni mezunusunuz cahil değilsiniz. Neden sevdiğiniz haricinde her şeyin de farkındasınız. Fazla anlayış ve fedakarlık eşinize lazım olan şey değilmiş belliki. Nolursa olsun kendi ayaklarınız üzerinde durmayı bilin. Enerjinizi sömüren bu hödükten kurtulun. Ben de öyle yapcam :)
 
Öncelikle bir işe girin. Kendi paranızı kazanın ki özgüveniniz tazelensin.

Sonra da iyi bir terapistle görüşmeye başlayın.
 
Merhabalar 25 yaşındayım iki buçuk yıllık evliyim. Eşimle bi nevi görücü usulü tanıştık. Flörtlük sevgililik nişanlılık zamanları köpeğim olan ağzıma bakan adam evlenince bi anda tam tersine döndü. Yani beni o kadar çok seviyordu ki ben onu sevmesem bile onunla bir ömür geçiririm diyordum o kadar saygılı şevkatli ince düşünceliydi. İki yıl iş bulamadı. Çok güzel bi üniversiteden çok iyi bi bölümden mezun. İki yıl ağzım açlıktan koktu yinede sesimi çıkarmadım gururuna dokunur diye hiçbir şey demedim. Kalbini kırmadım. Ne diyebilirim ki sonuçta o da yeni evlenmiş karısını mutlu etmek ister eve gelirken bi çiçek almak ister ne biliyim bi çikolata almak ister. İnanın iki yıl boyunca düğündeki takıları harcadık neyim var neyim yok bozdurdum. Onun ailesi hiç yardımcı olmadı ama ben aileme her gittiğimde cebime para sıkıştırdılar o da yetmedi kredi çektik. Olsun dedim sabrımıza değer inşallah karşılığını alırız inşallah dedim çok sabrettim. Yeni evliyim hem eşimin hem kendi ailemi yemeğe davet etmem lazım inanın yüz kere düşünerek çağırdım kışın evlenmiştim biz kaloriferleri yakmadan oturuyorduk fatura gelmesin diye. Onlar gelince kalorifer yakmak zorundayım yemek yapmam lazım tatlı yapmam lazım ama benim hiç malzemem yok. Anlatımca basit gibi geliyor ama yaşayınca çok zor ve ben evlenince farkettim çok varlıklı bi ailem varmış. Gören herkesin ne zaman işe gircek soruları...... ee kocan iş beğenmiyo demeleri..... kayınvalidem ve kayınpederimin ısrarla torun istemeleri..... bu kadar yıl çocuk yapmadınız artık istesenizde olmaz diyenler..... her kafadan ayrı bi ses. Ben zaten bunalmışım sinir stresten uyku uyuyamıyorum on kilo vermişim. Bide bunlarla uğraşıyorum. Eşimin çalışmadığını bile bile insanlar bana çocuk soruyor. Yok neymiş çocuk bereketiyle gelirmiş. Tabi bereketiyle gelir allah bilir ama yani insan ayağını yorganına göre uzatsın. Maaş girmeyen bir eve nasıl çocuk gelsin. Ben beş aylık gibi işe girdim eşimin çok gururuna dokundı. O evde beni bekledi ben işe gittim geldim. O da çok bunaldı onuda anlıyorum. Bu sefer ben para kazanmaya başlayınca bana laf sokmaya başladı. Sürekli tartışmalar arttı. Sonra bi sebepten işten çıkmam gerekti. Zaten eşim çalışmama çok karşı bende üniversite mezunuyum. Bu da ilk ve son iş tecrübemdi. Şimdi işe girdi bu sefer o değişti. Bişey demiyodum bu zamana kadar. Oda bunaldı diyodum onunda psikolojisi bozuldu diyordum yeni evlenmiş adam ve işsiz. En mutlu olması gereken zamanlar hep berbat geçti. Bu arada eşim 29 yaşında. Nişanlıylen bile paraya ihtiyacı vardı o zaman bile nişanda bana takılan ne var ne yok hepsini ona vermiştim hiç düşünmeden. İşsizken hergün onu güldürmeye çalıştım kağıt kalemden oyunlar türetmeye çalıştım vakit geçirelim diye.ve iki yıl çok uzun çok yıprandım ben. Bu süre zarfında üç beş işe girip çıktı veyahut çıkarttılar bilmiyorum. Şimdi işe girdiği yer çok güzel allah daim eder inşallah. Ama artık sürekli hakaret duyuyorum sürekli beni aşağılıyor. Tartıştığımız zaman ben dünyadaki en kötü insanmışım gibi davranıyor. Bi kaç kere el kaldırdığı oldu ama haddini bildirdim. Karşıındakinin karısı olduğunu unutuyor demediği hakaret kalmıyor aradan bi saat geçince bana yanaşıyor ben sinirli bi insanım sinirden ne dediğimi duymuyorum vs vs ama ben dediklerini asla unutamıyorum. Hele bi gün anneme gitmiştim sabahtan akşama kadae ordaydım. Daha evleneli üç ay olmuştu. Çalışmıyordu yine. Bi baktım p*rno izlemiş. Kahroldum. Sanki benim gitmemi bekliyormuş izlemek için fırsat kolluyormuş. Daha önceden bu konu hakkında ona görüşlerimi söylemesem tamam derim benim rahatsız olacağımı düşünememiştir derim ama söylemiştim tavrımı belli etmiştim. Bi hafta kendime gelemedim sonra konuştum öZür diledi. Daha sonra tekrar yaptı. Ve dışardaydık eve geldik koşa koşa elinde telefonla duşa girdi. Meğersem bunun içinmiş. Ben cinsellik konusunda eşimin beklentilerini fazlasıyla karşılıyorum buna çok eminim. Bu sefer çok özür diledi pişman oldu ağladı. Daha sonra hiç yapmadı. O bitti ama hakaretler başladı. Nefes alsam niye nefes alıyosun der duruma geldi. Çok değişik birisi. Kimseyle oturup iki kelime muhabbet etmez çok yabani. Herles bana diyorki sen bu adamla aynı evde sıkılmıyo musun. Sıkılıyorum hiç konuşmuyor. Ben çok hareketli yaşam enerjisi olan hayvanları çok seven hayat dolu b kadındım. Şimdi ruhsuzum adeta. Hakaret duymaktan bıktım. Ölü gibiyim aynı. Şu kıyafeti giy sana çok yakışır diyorum güzel bi şekilde en basitinden bunda bile azar işitiyorum. Avaz avaz bağırıyor. Kaç yaşında adammış küçük çocuk gibi kıyafetlerine ben mi karışacakmışım. Ne alaka be ne alaka. Teyzemin kızı evleniyor çok samimiyiz abla kardeş gib. Diyorum çok heyecanlıyum inşallah eşiyle sende çok iyi anlaşırsınız arkadaş olursunuz diyorym. Gerizekalı mısın diyor. Sanane onun kocasından diyor. Asla kitap okumaz. Kelime dağarcığı yok denecek kadar az. Oturup karşılıklı konuşabileceğimiz ortak bi konumuz yok. Muhabbet edince iki kelimeden fazla konuşmaz. Yüzğme bakmaz sürekli telefonuyla takılır. Ama benim ona sinirim geçince çok seviyorum onu. Gerçekten liseli aşık gibiyim. Ama o bana bu şekilde davranınca direkt soğuyorum ondan. Boşanırsam üzülür müyüm pişman olur muyum bilemiyorum ama kendimi çok değersiz hissediyorum. Onsuz bir gece bile uyuyamam. Tüm gün aklım onda. Ama işte o bana böyle davrnaınca herşey gidiyor. Aşkımdan kötü huylarıda göremiyorum. Bekarken herkes demişti. Bu sana göre değil. Hiçbir şeyiniz uymuyo sakın evlenme pişman olursun diye ama yaptık bi hata. Lütfen bişeyler yazın dertleşmete ihtiyacım var. En kçtü gününde yanında olduğum adam neden böyle
BOSAN! ISE GIRINCE KENDINI BIR B.K SANMIS. ASLINDA SIZ GOREMEMISSINIZ GERCEK YUZUNU !
 
Pişman olurum diye çok korkuyorum. Dediğim gibi sinirim geçince onu çok seviyorum. Neyini sevdiğimide bilmiyorum aslında. Çünkü gerçekten hiç ama hiç ortak noktamız yok
Bosanmasanda pisman olursun.Sakin cocuk yapma Arkadasim. Vede omrunu hakaret duyarak gecirme.inan bikac seneye psikolojin bozuldu, sagligindan olursun.Alismis o alttan alinmaya,pohpohlanmaya.Senin ona davrandigin sekilde, o sana davranmaliydi.biraz Arlanma lazim insana.Senin yasadiklarini, teyzem 35senedir ha bugun duzelecek, ha yarin duzelecek diye diye yasiyor.Calismaz, karisini calistirir,parasini yer , Marlboro sunu icer ,teyzemi gorsen dilencimi acaba dersin.aksam gec saatte pazara gider, 3-5 kurus ucuza pazarlik almak icin. Zamaninda herkes birak bu adami demis, dinlememis kimseyi.Artik kimse maddi yardimda etmiyor,biktilar.Millet yemeyip icmeyip 2kurus koyuyo kenara , ona veriyo.kocasi sigaranin iyisini , peynirin kalitelisini ariyo.Duzelmiyorlar, sadece pismanim bu son Roman yaziyolar.
 
Bosanmasanda pisman olursun.Sakin cocuk yapma Arkadasim. Vede omrunu hakaret duyarak gecirme.inan bikac seneye psikolojin bozuldu, sagligindan olursun.Alismis o alttan alinmaya,pohpohlanmaya.Senin ona davrandigin sekilde, o sana davranmaliydi.biraz Arlanma lazim insana.Senin yasadiklarini, teyzem 35senedir ha bugun duzelecek, ha yarin duzelecek diye diye yasiyor.Calismaz, karisini calistirir,parasini yer , Marlboro sunu icer ,teyzemi gorsen dilencimi acaba dersin.aksam gec saatte pazara gider, 3-5 kurus ucuza pazarlik almak icin. Zamaninda herkes birak bu adami demis, dinlememis kimseyi.Artik kimse maddi yardimda etmiyor,biktilar.Millet yemeyip icmeyip 2kurus koyuyo kenara , ona veriyo.kocasi sigaranin iyisini , peynirin kalitelisini ariyo.Duzelmiyorlar, sadece pismanim bu son Roman yaziyolar.
Hatasınında hiç farkında değil zaten. Ona göre olması gereken bu. Ne biliyim ya çok ilginç bi adam.
 
"Seviyorum " yazıyorsunuz ya saçımı başımı yolasım geliyor. Allahım evlerden ırak çoluğumuz çocuğumuz böyle tiplere gönül vermesin Ya Rabbim..
 
X