Evet öncelikle, kafam karışık ve beni aydınlatacak fikirlere ihtiyacım var.
Birkaç gündür biriyle tanışıyoruz. İlk gün telefonda konuşma ve biraz mesajlaşma ardından dün buluştuk. Bu kişiye dair kafama takılanlar var. Sizinle paylaşmak istiyorum.
Neden derseniz, aramızda bir hoşlantı oluştu ama dediğim gibi aklımı kurcalayan ve içime sinmeyen bir şeyler var gibi. Tabi henüz çok erken, bunun da farkındayım.
Şimdi bu beyefendiyle konuşurken, bir platformda bir şeyler yazdığından bahsetti. Ben de o platformda yazan, okuyan, yani takip eden biriyim. Neyse bu hoş bir tesadüf oldu. Ardından yazdıklarına göz attım ve okuduklarımdan bazıları hoşuma gitmedi. Kullandığı dil irrite etti beni. Yer yer bayağı, argo ve küfürlü bir dil. Sonra birkaç tane de, arkadaşları ile arasında geçen dialoglardan bahsetmiş, onları da okuyunca itici geldi. Yani cinsellikle alakalı erkekler arası bir muhabbetten bahsetmiş. Ki önemli olan konu değil ifade ediş tarzı. Neyse bunu gördüm ve attım hafızaya. Yarın bunun konusunu muhakkak açayım, nasıl bir tepki verecek bakayım dedim.Bu arada bu mevzu, yüzyüze tanışıp görüşmeden önce oldu.
Dün beyefendiyle tanıştık, konuştuk uzun uzun. İlk izlenim olarak efendi, aklı başında bir bey imajı oluştu bende. Ancak dediğim gibi o platformda yazan kişiyle çelişen bir imaj bence. Görüşme esnasında ben bu mevzuyu açtım. Yazdıklarını okuduğumdan bahsettim. Hatta bunu şöyle ifade ettim:" Yazdıklarını okudum ve orada onu yazanla karşımda oturan kişi farklı iki kişi gibi hissettim. Kullandığın dilden hoşlanmadım, normal hayatında da konuşma tarzının bu mudur?" Ve aldığım cevap sanki çok içime sinmedi. "Oraya takılma, haklısın dikkat etmek gerek, aslında öyle aşırı şeyler değil ama" vs. O da bir açıklama yapamadı kısacası. Mahcup olduğunu ve açıklama yaparken zorlandığını hissettim. Ve yazdıklarında en dikkatimi çeken şey, kendisi lise mezunu, ancak sanki üniversite okumuş gibi, üniversite hayatına dair şeyler yazmış, önerilerde bulunmuş. Buna da anlam veremedim. Ama bu noktayı maalesef sormayı unuttum.
Evet geleyim sadede, ne düşüneceğim konusunda kafam karışık. Arada güzel bir enerji oldu, uzun uzun sohbet ettik, nazik ve düşünceli, eğlenceli biri gibi. Ama tabi bunlar köprüyü geçene kadar ki tavırlar da olabilir. Belki bilen bilir, geçen yıl nişanlımdan ayrıldım. Gönlümün kapılarını henüz yeni yeni birine açabileceğimi hissediyorum. Ama korkuyorum hayal kırıklığı yaşamaktan, yanılmaktan, yanlış birine güvenmekten. O yüzden, her adımımı kırk kez düşünüp atmaya çalışıyorum. Sonuç olarak sizin bu tabloya yorumunuz ne olur? Birkaç kez daha buluşup gidişata göre mi hareket edeyim, yoksa şimdiden tünelin ucunda ışık yok mu diyorsunuz?