- Konu Sahibi dombili_xl
-
- #1
Merhaba herkese, benim paylaşmak istediğim konu da nişanlımın ailesi. Yaklaşık 3 yıllık bir beraberliğimiz var. İki ay önce de nişanlandık. Tanışalı beri nişanlımın ailesi beni küçük gördüklerini hissettirdi hep. Kimsenin kimseyi küçük görmeye hakkı olmadığı bu dünyada ben hiç haketmediğim sözlere maruz kaldım. Aslında ben Türkiyenin en iyi üniversitelerinin birinden mezun, 5 yıllık bir kariyeri olan, Allaha şükür kimseye muhtaç olmayan bir insanken neden bilmem hep oğullarına layık olmadığım hissettirildi. Lütfen yanlış anlamayın, bunların hiçbiri olsun olmasın herkes karşısındakine zaten saygı duymak zorunda bence. Şu ana kadar da kimseyi kırmış, incitmiş bir insan değilim. Karşımdaki alınmasın, yanlış anlaşılmasın diye her lafımı tartmaya özen gösteririm hep. Ben böyleyken neden bu tarz kişilerle karşılaştım hiç bilmiyorum. Şu ana kadar da hep sustum, beni kötü bilmesinler, saygısızlıkla suçlamasınlar diye üstünde durmamaya çalıştım ama iğnelemeler hep devam etti. Biz nişanlımla bu kişiler yüzünden ayırlma noktalarına geldik. Ben içimdeki kırgınlıkları dile getirdikçe o beni hiç anlamadı, asla onlarda kusur olduğunu görmedi, görmeyecek de. Kafam o kadar karışık ki şu an acaba evlenme kararımız yanlış mıydı bilemiyorum. Bunlar belki de birçok insanın yaşadığı şeylerdir belki de ben abartıyorumdur ama gerçekten içimi acıtan çok şey var. En çok üzüldüğüm şey de benim melek gibi annemin üzüldüğünü, benim için endişelendiğini görmek. Çünkü o bunların hiçbirini haketmedi. Ney yapacağımı hiç ama hiç bilmiyorum. Sevdiğim adamı ailesi yüzünden kaybetmek mi yoksa bir ömür azap çekmek mi...
Merhaba herkese, benim paylaşmak istediğim konu da nişanlımın ailesi. Yaklaşık 3 yıllık bir beraberliğimiz var. İki ay önce de nişanlandık. Tanışalı beri nişanlımın ailesi beni küçük gördüklerini hissettirdi hep. Kimsenin kimseyi küçük görmeye hakkı olmadığı bu dünyada ben hiç haketmediğim sözlere maruz kaldım. Aslında ben Türkiyenin en iyi üniversitelerinin birinden mezun, 5 yıllık bir kariyeri olan, Allaha şükür kimseye muhtaç olmayan bir insanken neden bilmem hep oğullarına layık olmadığım hissettirildi. Lütfen yanlış anlamayın, bunların hiçbiri olsun olmasın herkes karşısındakine zaten saygı duymak zorunda bence. Şu ana kadar da kimseyi kırmış, incitmiş bir insan değilim. Karşımdaki alınmasın, yanlış anlaşılmasın diye her lafımı tartmaya özen gösteririm hep. Ben böyleyken neden bu tarz kişilerle karşılaştım hiç bilmiyorum. Şu ana kadar da hep sustum, beni kötü bilmesinler, saygısızlıkla suçlamasınlar diye üstünde durmamaya çalıştım ama iğnelemeler hep devam etti. Biz nişanlımla bu kişiler yüzünden ayırlma noktalarına geldik. Ben içimdeki kırgınlıkları dile getirdikçe o beni hiç anlamadı, asla onlarda kusur olduğunu görmedi, görmeyecek de. Kafam o kadar karışık ki şu an acaba evlenme kararımız yanlış mıydı bilemiyorum. Bunlar belki de birçok insanın yaşadığı şeylerdir belki de ben abartıyorumdur ama gerçekten içimi acıtan çok şey var. En çok üzüldüğüm şey de benim melek gibi annemin üzüldüğünü, benim için endişelendiğini görmek. Çünkü o bunların hiçbirini haketmedi. Ney yapacağımı hiç ama hiç bilmiyorum. Sevdiğim adamı ailesi yüzünden kaybetmek mi yoksa bir ömür azap çekmek mi...
Merhaba herkese, benim paylaşmak istediğim konu da nişanlımın ailesi. Yaklaşık 3 yıllık bir beraberliğimiz var. İki ay önce de nişanlandık. Tanışalı beri nişanlımın ailesi beni küçük gördüklerini hissettirdi hep. Kimsenin kimseyi küçük görmeye hakkı olmadığı bu dünyada ben hiç haketmediğim sözlere maruz kaldım. Aslında ben Türkiyenin en iyi üniversitelerinin birinden mezun, 5 yıllık bir kariyeri olan, Allaha şükür kimseye muhtaç olmayan bir insanken neden bilmem hep oğullarına layık olmadığım hissettirildi. Lütfen yanlış anlamayın, bunların hiçbiri olsun olmasın herkes karşısındakine zaten saygı duymak zorunda bence. Şu ana kadar da kimseyi kırmış, incitmiş bir insan değilim. Karşımdaki alınmasın, yanlış anlaşılmasın diye her lafımı tartmaya özen gösteririm hep. Ben böyleyken neden bu tarz kişilerle karşılaştım hiç bilmiyorum. Şu ana kadar da hep sustum, beni kötü bilmesinler, saygısızlıkla suçlamasınlar diye üstünde durmamaya çalıştım ama iğnelemeler hep devam etti. Biz nişanlımla bu kişiler yüzünden ayırlma noktalarına geldik. Ben içimdeki kırgınlıkları dile getirdikçe o beni hiç anlamadı, asla onlarda kusur olduğunu görmedi, görmeyecek de. Kafam o kadar karışık ki şu an acaba evlenme kararımız yanlış mıydı bilemiyorum. Bunlar belki de birçok insanın yaşadığı şeylerdir belki de ben abartıyorumdur ama gerçekten içimi acıtan çok şey var. En çok üzüldüğüm şey de benim melek gibi annemin üzüldüğünü, benim için endişelendiğini görmek. Çünkü o bunların hiçbirini haketmedi. Ney yapacağımı hiç ama hiç bilmiyorum. Sevdiğim adamı ailesi yüzünden kaybetmek mi yoksa bir ömür azap çekmek mi...
İnanın bilmiyorum istemedikleri bir gelin adayı mıydım gerçekten. Daha önce bir tanışıklığımız yoktu. Aileler de yeni tanıştı. Herhangi bir mezhep vs. farkı yok, gelir bağlamında denk aileler, eğitim düzeyimiz benzer. Ama sanırım karşılıklı olarak frekansımız tutmadı. Bir de yapı olarak hiçbir şeyi takdir etmeyen bir tarzları var. Hiç güzel bir söz işitmedim ağızlarından mesela. Fazla titizler ve ben beklentilerini belki karşılayamamış olabilirim. Ama benim yerime dört dörtlük, tam anlamıyla mükemmel biri de olsa bence yine olmazdı çünkü güzellik gören gözde sonuçta. Kusur bulmak isterse herkes bulur ben de olsam onlar da.
Öncelikle, Allah sabır ve kolaylık versin...
Aynı durumları bende yaşadım, nişanlım ile ayrılma noktalarına geldim. Ama gördüm ki susmak çare değil!
Bende kimseye muhtaç olmadan kendi hayatımı idame ettiriyorum. Güzel bir işim, düzgün ve saygın bir iş ortamım var.
Yıllardır çalışıyorum, evin tek kızıyım ve tek evladım, dolayısıyla en kıymetliyim.
Ama biraz çirkef, biraz dedikoducu, biraz cevap veren, saygısız biri olsaydım eğer, kayınvalidem beni ister, beni tutardı.
Hele de bir de ev kızı olsaydım, değmeyin keyfine.
Ben zamanla anladım ki, kayınvalidemin ve kayınpederimin tek sorunları benim kendi kararlarımı verebilen yetişkin bir insan olmam.
Kendi çocuklarını hep "sen bilmezsin, en iyisini biz biliriz!" şeklinde yetiştirmişler. Hep onlara danışılsın, hep onların istediği olsun, onlarsız birşey yapılmasın görüşündeler.
Elbette onlara da yeri geldimi danışılır, ama kimse kusura bakmasın, herkesin kendi hayatı var, kendi kararları var.
Gelmişiz 30-31 yaşına, kaldı ki nişanlım benden büyük, bu yaşta da artık biraz kendi sözümüz olsun.
Bunları söylememdeki ve sert konuşmamdaki en büyük sebep şu, kısaca örnek vermek gerekirse; bir eltim var, yaklaşık 6 yıldır evli.
Tam 7 yıl kızı bekletmişler, bir söz yapıp ağzına bal çalmışlar, sonra hiç birşey yok... Kızın yaşadıklarını anlatsam zaten hikaye olur, ama o kadar uzatmaya gerek yok.
Benim en çok dikkatimi çeken ve nişanlımın ailesini anlatmaya en güzel örnek olarak nüanslardan bir tanesi:
Eltimin evlenmesine 9 ay varken ev tutuluyor, ama nikah tarihini nikaha 2 gün kala alıyorlar!
Tutulan ev, kayınvalidemin ve kayınpederimin zevkine göre dayanıp döşeniyor ve kıza diyorlar "al evin bu işte!"
Beni az çok anlamışsındır, kayınvalidemin derdi bu eltime yapılan bir çok şeyi bana yapamayacağı.
Ben sessiz sakin görünümlü bir insanım, fakat evlenip oturacağım yere de, eşyaya da ben karar veririm.
Biz de nişanlımla 3 yıldır beraberiz, 8 aydır nişanlıyız.
Bende senin gibi, sesimi çıkartmadım, herkese gereken saygı ve sevgiyi gösterdim. Abartısız, olduğum gibi davrandım.
Ben ne kadar sevgi saygı gösterdiysem (özellikle nişanlımın ailesinden) o kadar buna karşılık olarak imalar, laflar, gereksiz davranışlar gördüm.
Bana ellerinden geldiğince "değersizsin" mesajını vermeye çalıştılar ve başarılı oldular...
Sonunda tak etti ve patladım "bu iş burada biter, şundan şundan dolayı, eğer sen anlamıyorsan beni şu noktada, evlenince de bi şey anlayacağın yok, sende hayatına ona göre yön çiz hoşçakal" dedim.
Bunun akabinde bi ton şey yaşandı, kayınvalidemle hala sorunlar bitmedi, kayınpederim duygusal yaklaştı vs. vs.
Ama aldığım en güzel sonuç, nişanlım beni anladı! Annesini anladı!
Şimdi çok daha farklı davranıyor, yeri geldiğinde annesi bir kelime laf tükettiğinde bana karşı, kayınvalideme dönüp "bi dakka sen orada yanlışsın....." gibi cümleler kurabiliyor.
Kaldı ki ben nişanlımı annesine fazla düşkün bilirdim.. Fakat yeri geldiğinde annesine laf söyleyebilme yetisine sahip oldu.
Ama nişanlım sağolsun - ben gerçekten kendisini çok seviyorum ve bugüne kadar bir birimize bir acı lafımız olmadı, saygısızlığımız olmadı - bana çok aşık olduğunu ve bensiz bir hayat asla düşünmediğini söyledi.
Herşeyin telafisi vardır, bunu da düzelteceğiz diyerek herşeyi, birden olmasa da, yavaş yavaş hale yola koyduk. Eşyalarımızı kendimiz istediğimiz gibi alacağız, evimizi istediğimiz yerden tutacağız ve biz nasıl istersek herşey öyle olacak.
Ama bu noktaya gelene kadar neler yaşadığımı, ailemin neler yaşadığını bir ben bir Allah bilir.
Benim annem de hiç istemediğim halde çok üzüldü, zaten en çok onlar anlıyor bizi.
Tavsiyem annen ile sıkıntılarını paylaş, ondan ne kadar saklarsan annenin içi o kadar şüphe ile dolar ve üzülmesi gerekenden daha fazla üzülür.
Annenle konuş ve yeri geldiğinde inan bana, en iyi sırdaşın ve akıl verenin olacaktır... (zaten biliyorsundur bunları, benimkisi laf olsun işte)
Laf uzadıkça uzadı, benim sana kısaca tavsiyem nişanlını bir kenara çekip görmesini sağla.
Konuş onunla, gelecekte o sana sahip çıkmazsa inan bana kimse çıkmaz. Ne kayınvalidene karşı, ne kayınpederine ne de diğer aile fertlerine karşı seni eşinden başka kimse koruyamaz.
Somut şeyler iste ondan, nişanlılık evresi budur. Bir birini tanıma, ailelerin bir birini tanıması, senin nişanlınla aranda oluşacak sağlam güven temelleri.
Bunlar çok önemli şeyler. Ama sen içine atarak ve susarak bunların üstesinden gelemezsin. Yine üzülen sen ve ailen olur.
İş nişanlında bitiyor ve sana nasıl davranılması gerektiğini yine nişanlın ailesine aşılayacak.
Ben çok görüş aldım etrafımdan bu konuyla ilgili, benim nişanlımın ailesi arnavut ve ana erkil bir yapıları var.
Bunu nişanlıma anlatana kadar ve kendi kararlarının değerini gösterene kadar akla karayı seçtim. Ama yapılamayacak birşey değil.
3 senede nişanlının ne yapıda biri olduğunu ve nasıl tepkiler verdiğini zaten çözmüşsündür, sen de onun anlayacağı şekilde davran ve ona anlat.
Allah kolaylık versin, inşallah istediğin gibi bir hale-yola koyarsın, yoksa çok zor zamanlar seni bekliyor demektir. [/QUO
katılıyorum en başta tavrını göstermezsen çekeceğin şeyleri sen düşün evleneceğin insanın ailesi çok önemli herşey en başındayken konuşulmalı vee önemlisi ilerde eşin senin haksız olduğun durumda yanındamı olacak o tepkisi sizn yaptığınz gibi ölçülmeli nişan atıyorum diyerek korkutki eşin seninmi yoksa ailesinin yanındamı gerçekten haksızısın ve eşin ailesine laf söyletmiyo onları tutuyoo ozaman ilerde yaşayacağn şeyleri sen düşün artık bide görümce ve kaynanna birsee ikiside aynı şekildeysee ooohoohoo işin çok zorr ikiside çok cadılıklar yapar nişanlılık dönemi öyle bi dönemki hep eşinin ailsine hoş görünmek istersin herşeylerine susarsın çünkü sevdiğin insanı kaybetme korkusu var onlarda bu herşeye tamam diye herşeyi yaparlar evlenince sonra bi dünya sorun ben biraz uçtum ama genel konuştum senin bukadar sorunun yoktur şuan belkide...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?