Hamileyken eşin iş arkadaşıyla flörtleşmesi

Denemez miyim her gun yapiyorum✌
 
Saka bi yana once kendinize deger verin.sonra size deger vermeyen insanlara deger vermemeyi ogrenin.kadin nasilsa yuvayi kurtarir dediginden bu erkekler bu kadar fûtursuz.yillarca ataerkil duzende bunu kodlamislar.
Kadin hamile be hamile...hem hamile olayim,hem sadik olayim,hem de yuvayi ben kurtarayim?sebep?
 
Şu görüşünüz kadını ne kadar aşağladığınızın farkındamısınız. İki eşit birey hayat arkadaşlığı için söz veriyor, ama adamın gözü dışarı kayıyor, bunun suçlusu karnında onun çocuğunu taşıyan kadın mı yani? Aynı şeyi kadın yapıp başka bir adamla flörtleşse kocasına da aynı tavsiyeyi verecekmiydiniz.
 
Sayın hemcinsim, insan ilişkilerinde asla 2+2=4 etmez. Bazı olaylar da evet dediğiniz doğru olabilir. Ama bunu kadına yükleyemezsiniz. Aynı ilgisizliği kocasından gören bir kadın da dışarıya yönelebilir. Ama bazı istisnalar vardır ki, taraflardan biri ağzıyla kuş tutsa diğer tarafa yaranamaz. Aslında bu bir tarafın diğer tarafa yaranmasıyla da ilgili değildir. İnsanlar o kadar karmaşık sosyal varlıklardır ki, yaptıkları bir fiilin sonucunu bir nedene bağlamak için birden fazla delil gerekir. Mesleğim gereği bunca yıldır elimden geçen dosyalar için verilen kararlar da birbirinin asla kopyası olmaz. O yüzden eşlerden birinin diğerini aldatması ya da aldatmaya teşebbüs etmesi sadece bir tarafa yüklenerek çözümlenemez.
 

Merhabalar,

Konunuzu okuyalı çok oldu, ama şimdi yazmak istedim. Arada başka gelişmeler oldu mu bilmiyorum ama şöyle bir yorumum var.

Bana kalırsa bu işin altında aldatma/karşılıklı flört yok. Evet mesajlar çok masum değil ama iş arkadaşlarımızla günün yaklaşık 10 saatini geçirdiğimiz düşünülürse bazı ilişkiler daha kişisele indirgenebiliyor. Hatta iş arkadaşlarıyla kurulan yakınlıkla ilgili çalışmalar mevcut bildiğim kadarıyla. Elbette etrafına, iş arkadaşlarına oldukça mesafeli davranan insanlar da var ama kafalarınız uyuyorsa yakınlaşmak da normal. Bu illa kadın-erkek ilişkisi olarak değil. Hemcins iş arkadaşlarımızla da çok sıkı bağlar kurabiliyoruz. Demek istediğim işe it-sadece işini yap-kimseyle konuşma-işten çık olmayabilir ki bunu siz de iyi bilirsiniz.

Benim iş ortamımda hep erkekler fazla oldu mesela, kimisiyle çok yakın arkadaş oldum, birbirimize iltifat ettiğimiz oldu (ki iltifat iyi bir şeydir, yılışıklık düzeyinde olmadığı sürece), iş yerinde kahvaltılarımız oldu, ama eminim ki kimse kimseye o gözle bakmadı, ki bu kişilerden bazıları o zamanki sevgilim şimdi ki eşimi de yakınen tanırdı.

Eşimin iş yerinde yakın kız arkadaşları oldu, hatta öyle ki daha sonra ben de 1 sene kadar o iş yerinde çalıştım ve yakınlıkları değişmedi. İstesem neler arardım altında. Bu birazda karşınızdaki kişinin insan ilişkilerine bağlı tabi.

Demem o ki, içini rahat değilse karşınıza alın konuşun, mesajları niye sildiğini sorun, bildiğinizi bilsin. Bu kişi sizin eşiniz, hayat ortağınız, o size karşı yeterince dürüst değilse siz ona dürüst olun ve içinizi dökün derim. Belki alacağınız cevaplar sizi çok rahatlatacak.

Dilerim bu konu güzellikle kapanır.

Sevgiler..


Ekleme: Mesaj silmeyle ilgili de şu gelmişti aklıma, normalde bunu sorun etmeyeceğinizi bildiği halde belki fark etmeden hamilelik alınganlıklarına girdiğinizi hissetmiştir ve bunu görmenin sizi yanlış anlaşılmalara iteceğini düşünüp silmiş olamaz mı?
 
Son düzenleme:
Olay sizin dediğiniz gibi de olabilir. Ama szin olayınızda hem siz hem de eşiniz birbirinizin iş arkadaşlarınızı tanıyorsunuz. Bir şekilde tanışmışsınız. Ben tanışmak için yeltendiğimde geri çevirildim. Yani beni tanıştırmak isteseydi zaten tanıştırırdı. Burada zurnanın zırt dediği bir yer daha var aslında. Mesai çıkışı arkadaşlarıyla meyhaneye ya da içmeye giderlerdi. Şimdi ben bilmiyordum ki bu grubun içinde bu kızın da olduğunu. Adı, sanı kıza dair hiçbir emareyi bana söylemezdi. Ben hep bu ikisinin birlikte iş arkadaşlarıyla içmeye gittiğini sonradan öğrendim. Baş başa gitmiş de olabilirler. Hiçbir şey kesin değil. Bişey demedim. Geçtim bu kısımları. Ben de müvekkilerimle yemeğe gidiyorum. Şehir dışında toplantılarım oluyor. O bana güveniyor. Neden? Çünkü onu şüpheye düşürecek bir hareket yapmıyorum. Hadi o, ben değil. Ben gibi de olamaz.
Şimdi ben eşimin önüne bu mesajları ilk koyduğumda vereceği tepkiler de beni aslında çok düşündürüyor. İlk önce “mesajları silmedim.” Şeklinde bir inkarla karşılaşacağım. Fakat buna inanmadığımı görünce beni otoriter, kıskanç, kontrol bağımlısı olarak suçlayacak. Ama benim öyle biri olmadığımı bildiğinden ve ben bunun tartışmasını kesmeden dakikalarca sürdürdükten sonra bundan da vazgeçecek ve bana hakaret edecek. Şimdi olay hakarete varırsa gerisi boş. Direk davayı açarım. Yok hakaret etmez sakince açıklama yaparsa onu dinlerim. Ama ilk başta vereceği bu tepkileri şimdilik kaldıracak kafam yok. Bu yüzden bir süre daha bekleyeceğim. Belki elime bambaşka bir yazışma geçer.

Bu arada yazıştığı iş arkadaşının eşime herhangi bir ilgisini görseydim bu siteye üye bile olmazdım. Bu evlilik de biter giderdi.

Mesajları silme kısma gelince; Mesajları silmeyi huy edinmiş. Yani sildiği öyle mesajlar var ki flörtle uzaktan yakından ilgisi yok. İşle ilgili bir şey yazsa kız, onu da siliyor. Yani bu olay hamilelikten önce başlamış. Ya benim gerçekten kıskanacağımı düşünüp başı ağrımasın diye siliyor. Ya da kıza ilgisi var zamanla neden sonuç ilişkisi kurmayayım diye siliyor. Hamilelikle ilgili beni pek düşündüğünü de zannetmiyorum. Çünkü hasta hasta çalışsam da bana “nasılsın?” diye sormazken. Kızı yerinde göremeyince “nerdesin? Bayadır yoksun. Hasta mı oldun?” Şeklinde soruları var. Bunlar küçük şeyler ama mide bulandıran şeyler. Ama bu küçük ve mide bulandırıcı şeyler Allah kahretsin ki boşanmak için tek başına delil de teşkil etmiyor.
 
Çooook haklısınız. Beyni kendine yetmeyen, kıt zekalı, pipisinin doğrultusuna giden adamlarla evlenirseniz, dediğiniz kesinlikle doğru. Yularını kim nereye çekerse oraya gider. Bugün siz iki kikirdersiniz, size gelir, yarın ezkaza başka bir kadın kikirderse onun peşine gider. Garantisi yok. İşte o yüzden akıllı kadınlar olarak akıllı, ahlaklı, şu dünyada uçkurunun keyfinden daha önemli şeyler olduğunun bilincine varmış, aşkın, sevgini kıymetini bilen güzel adamlarla evleniyoruz. Sonra da "ah bugün az kikirdedim, kırmızı çamaşır giymedim, moralim bozuktu, kocama gülümseyemedim, artık aldatırsa benim suçum" gibi abuk sabuk cinsiyet rolleriyle kendimizi ezmiyoruz.
 

Ah işte bunu dediniz ya, benim bu konuyu olumlayacak durumum kalmadı. Dediğiniz gibi mide bulandırıcı şeyler ne yazık ki.
Ya işte şu lanet olası güven duygusu sekteye uğramaya görsün, insan deştikçe deşer ama siz lütfen kendinizin ve bebeğinizin sağlığını hepsinden öne alın.
 
insanlar ne kadar pis ....
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…