Hayatimdan memnun degilim ve sürekli hayal kuruyorum sorunlu muyum?

Bu arada yorumumu özür dileyerek değiştiriyorum, geçen gün buradaki konularından ifşa olan bir arkadaşın konusu vardı o geldi aklıma, mesleğime kadar dökmeyeyim şimdi, bir tanıdık çıkar, rahat rahat yorum yapamam bundan sonra, iktisat mezunuyum diyeyim geçeyim :KK66: tabi umarım alıntılayarak cevap yazmamışsınızdır eski yorumuma :110:
İşte gerçek bir İktisatçı, rasyonel :) Kamuda mısınız peki sadece bunu merak ettim?
 
Yasadigim hayattan hic memnun degilim ve muzik dinleyip surekli istedigim hayati hayal ederek geciyor gunlerim. Yaşım 22. boyle bombos gecti ne ders calistim ne sosyal hayatim oldu. Disari cikmak bile istemiyorum cunku disari cikinca hayallerimdeki insan olmadigimi farkediyorum. bunun normal olmadiginin farkindayim ama bunu sadece tedaviyle mi atlatabilirim yoksa kendi cabamla olur mu?

Hiçbir şey yapmadan hayallerinize nasıl kavuşacaksınız?

Hayal kurmak bir amaca hizmet edecekse anlamlıdır.

Aksi halde sürekli hiç olmayacak şeyler düşünmek ya da sizin yaptığınız gibi çalışmadan, insan içine çıkmadan oturup hayallere dalmak ömür israfıdır.

Bu durumdan yardım alarak mı yoksa kendi çabanızla mı kurtulabileceğinizi sormuşsunuz.

Kimse kasıtlı olarak derslerden ve sosyal yaşamdan koparak hayatını böyle ziyan etmez, sokağa çıkınca hayallerindeki çelişkiyi fark etmez, yardım almanız yararınıza olur.
 
İstanbul'u yaşamak mı???
Bu gerçekten hayal....
Ya çalışırsın para kazanırsın İstanbul'u yaşayacak ne zamanin ne enerjin kalir ki ben bu gruptayim

Yada çalışmazsin enerjin ve zamanın olur paran olmaz

İstanbul yaşanacak bi yer değil bence en kısa zamanda burdan tuymek ostiyorum..
Üstelik İstanbul'un sakın bi yerindeyken bunu düşünüyorum bide içi de olsam düşünemiyorum bile....
Bende tam aksini düşünüyorum ..Tüm gün çalıştıktan snra Süleymaniyeye gidip yatsiyi kılıp ardindan bi teras keyfi yapmak bnm için paha biçilmez güzellikte..Başka bi gece eşimle hadi kalk bi balık ekmek yiyip gelelim demek..Eyüp te sabah namazını kılmak resmen insanın imanıni tazelemek gibi..İstanbul ve dışında bir çok şehirde yaşadım misal Karadeniz'de 2 5 yıl deniz yeşillik ama yok ben kalabalıktan canlı bir şehirden hoşlanıyorum :) bunun için suan dükkan aldık istanbuldan onu ödüyorz bugünkü kirası 3bin ..İnş nasip olurda 2 sene snra geldiğimde oradan gelirimle en güzel yerde oturur aylık gezme parami da telafi ederim..25 yasndaym esim 26..Dedm ya cabalamadan istanbul'u yasamak demek hayal..Ama gerekli yatırımını yapıp ek gelir sağlandığında istanbuldan güzel bir şehir henüz göremedim..:)
 
Son düzenleme:
Bende tam aksini düşünüyorum ..Tüm gün çalıştıktan snra Süleymaniyeye gidip yatsiyi kılıp ardindan bi teras keyfi yapmak bnm için paha biçilmez güzellikte..Başka bi gece eşimle hadi kalk bi balık ekmek yiyip gelelim demek..Eyüp te sabah namazını kılmak resmen insanın imanıni tazelemek gibi..İstanbul ve dışında bir çok şehirde yaşadım misal Karadeniz'de 2 5 yıl deniz yeşillik ama yok ben kalabalıktan canlı bir şehirden hoşlanıyorum :) bunun için suan dükkan aldık istanbuldan onu ödüyorz bugünkü kirası 3bin ..İnş nasip olurda 2 sene snra geldiğimde oradan gelirimle en güzel yerde oturur aylık gezme parami da telafi ederim..25 yasndaym esim 26..Dedm ya cabalamadan istanbul'u yasamak demek hayal..Ama gerekli yatırımını yapıp ek gelir sağlandığında istanbuldan güzel bir şehir henüz göremedim..:)
Her şey iyi güzel, İstanbul da harika bir metropol aslında ama, trafik çilesini ne yapacaksınız? :)
 
Yasadigim hayattan hic memnun degilim ve muzik dinleyip surekli istedigim hayati hayal ederek geciyor gunlerim. Yaşım 22. boyle bombos gecti ne ders calistim ne sosyal hayatim oldu. Disari cikmak bile istemiyorum cunku disari cikinca hayallerimdeki insan olmadigimi farkediyorum. bunun normal olmadiginin farkindayim ama bunu sadece tedaviyle mi atlatabilirim yoksa kendi cabamla olur mu?
Hayal kurmak seni istedigin sana yaklastirir.
Ama cabalamak lazım biraz. Kitap oku, dis gorunusunu onemse, halk egitim tarzi kurslara katil, kendinle barış. ..

Hayal kurmak guzeldir. Bende cok hayal kurarim. Bazen bir kitap okurum, icinde yasarim resmen... ama cok uzatmam hizlica kendi hayatima donerim :)
 
Sıkıntı müzikte gibi, hayal ortamı yaratıyo sana , dinlemesen daha iyi. Normal olmadıgın konusunda da haklısın malesef hayalperest olmuşsun, bi silkelen kendine gel.
çok doğru.buna kişisel atalet deniyor.yaşın çok genç.mehmet akif in bir dörtlüğü var:
Ey dipdiri meyyit!iki el bir baş içindir
Davransana eller de senin baş da senindir
Kurtarmaya azmin ne için böyle süreksiz
Sen mi yoksa ümidin mi yüreksiz?
gibiydi.eksikler olabilir.müzik dinlemeyi ivedilikle bırak.gerçeklere dön.hayat ellerinden kayıp gitmesin sonra
 
benim hayatım senin hayatınla aynı şuan hayatım boka sarmış duurmda napmam gerektiğini bilmiyorum bana ulaşırmısın sana derdimi anşatamk istiyorum

Bu ne yahu...

Yeni üye, forumda henüz ikinci mesajı ve ulaşım derdinde üstelik konu sahibine bile yazmamış, hiç iyi niyetli bulmadım.

KiB.
 
Her şey iyi güzel, İstanbul da harika bir metropol aslında ama, trafik çilesini ne yapacaksınız? :)
Kendim sürerkende eşim sürerkende trafikte hiç ama hiç sinir olmadım bugüne kdr ..Ama dun babamla basaksehire gittik arabadan indigimde midem agriyodu o kdr stresli ki trafik var die kendi kendini yedi bitirdi arabada.Geçen bi kaza vardı babam yine sinir küpü oldu yanımda bekledik die ama ben bekleyeyim gerekirse 4 5 saat inş ufak çaplı bir kazadir die dua ederek geçirdim o vakti..
Potansiyel sakiniz eşimle ben onun için trafikte bile mutluyum acikcasi:)))
 
Kendini oldugun gibi kabul et yasam sartlarin neyse onunla barisik ol hayallerini bilemiyorum ama cok hayal kurmak iyi degil gervek dunyaya adapte olamazsin ki olamiyorsunda anlat istersen ne olmak istedigini rahatlarsin ve en guzeli sana dua etmeni ve Allah tealaya guvenmeni tavsiye ederim senin icin hayir lisini o bilir
 
Yasadigim hayattan hic memnun degilim ve muzik dinleyip surekli istedigim hayati hayal ederek geciyor gunlerim. Yaşım 22. boyle bombos gecti ne ders calistim ne sosyal hayatim oldu. Disari cikmak bile istemiyorum cunku disari cikinca hayallerimdeki insan olmadigimi farkediyorum. bunun normal olmadiginin farkindayim ama bunu sadece tedaviyle mi atlatabilirim yoksa kendi cabamla olur mu?
Unutmadan, facebook instagram gibi sitelerden bir sure uzak dur bence.

Orada gordugun mukemmel (?) ciftler&hayatlar, mutlu mutlu sorunsuz her anini paylasan bazi insanlar seni daha cok etkiler.
 
İşte gerçek bir İktisatçı, rasyonel :) Kamuda mısınız peki sadece bunu merak ettim?
Evet okulun kazandırdığı bir şey olabilir gerçekten ama mesleğimi kısa süre yaptım, sektörün stresi bana göre değildi, yazayım bari fazla gizemli olmaya da gerek yok:KK66: çevirmenlik ve redaksiyon yaptım sonra birkaç yıl, şimdi daha çok dışarıdan birkaç şirketin dış yazışmalarını yürütüyorum, çevirmenlik redaktörlük de devam. Bir yere bağlı değilim yani hayalimdeki gibi :KK66:
 
Evet okulun kazandırdığı bir şey olabilir gerçekten ama mesleğimi kısa süre yaptım, sektörün stresi bana göre değildi, yazayım bari fazla gizemli olmaya da gerek yok:KK66: çevirmenlik ve redaksiyon yaptım sonra birkaç yıl, şimdi daha çok dışarıdan birkaç şirketin dış yazışmalarını yürütüyorum, çevirmenlik redaktörlük de devam. Bir yere bağlı değilim yani hayalimdeki gibi :KK66:
Biraz şaşırdım açıkçası çünkü mesleğimi elime aldım falan deyince herhalde İktisatla alakalı bir meslek sahibi oldu, belki de üst düzey memurdur diye düşündüm sizin için :) Yine de gayet mantıklı davranmışsınız çünkü İktisat okumak insana meslek kazandırmıyor fakat bakış açısı kazandırıyor. Ben her işi yaparım, yapabilirim falan diyorum mesela bazı istisnalar haricinde, arkadaşlar benimle dalga geçiyor :) O bölüm insana çok şey kazandırıyor, ben iş hayatına atıldığım zaman yaptığım iş ne olursa olsun onun temellerine göre yapacağım. Bu arada ben de ufak tefek çevirmenlikler yapıyorum ama hobi olarak, sırf sevdiğim için.
 
Ben de deli gibi dünyayı gezdiğimi hayal ediyorum.
İnstagramda orda burda hep gezginleri takip ediyorum. Öyle imreniyorum ki.
Bi gün ben de gidicem diyip oturuyorum oturduğum yerde :KK12:
Ama bunun için kendimi depresyona sokmuyorum. Umutsuzluğa kapılmıyorum.
Yeterince istersek,çabalarsak olar bence:halay:
Sen de kalk hayallerinin bi ucundan başla bence.
 
Biraz şaşırdım açıkçası çünkü mesleğimi elime aldım falan deyince herhalde İktisatla alakalı bir meslek sahibi oldu, belki de üst düzey memurdur diye düşündüm sizin için :) Yine de gayet mantıklı davranmışsınız çünkü İktisat okumak insana meslek kazandırmıyor fakat bakış açısı kazandırıyor. Ben her işi yaparım, yapabilirim falan diyorum mesela bazı istisnalar haricinde, arkadaşlar benimle dalga geçiyor :) O bölüm insana çok şey kazandırıyor, ben iş hayatına atıldığım zaman yaptığım iş ne olursa olsun onun temellerine göre yapacağım. Bu arada ben de ufak tefek çevirmenlikler yapıyorum ama hobi olarak, sırf sevdiğim için.
İşte insan kendine uygun olanı yapmalı gerçekten, memuriyetin çok çok avantajı var ama bana göre değil, ben mobil olmayı seviyorum, bu işi yaparken bir şehre bağlı kalmıyorum, gelirim zamanla arttı ama başta elbet sıkıntılıydı. İşte iş değiştirme nedenim de tam da hayallerimdi, çok azmettim bu iş için, malum dil bilmekten biraz farklı. Bu yüzden hayalperest bir rasyonalistim sanırım;) Bana da çok karşı çıktılar kamuya gir diye, işte o noktada kurduğum hayaller girdi devreye. Ama benim gibi çalışıp stresine dayanamayan maddi olarak yetemeyen bırakan da oldu.. Benim de stresim var bazen çok uykusuz kalıyorum ama bağımsızım, işimi çok seviyorum, o yetiyor ;) O yüzden stresin etkisi az üzerimde. Yazlıkta seyahatte her yerde çalışmaya devam edebiliyorum iş saatlerime kendim karar veriyorum vs vs ;) Yine de tavsiye eder misin dersen, çok dezavantajı var. Yani çok gelecek kaygısı olmayanlara ve sabırlı insanlara bu tarz işleri tavsiye edebilirim ancak..
 
İşte insan kendine uygun olanı yapmalı gerçekten, memuriyetin çok çok avantajı var ama bana göre değil, ben mobil olmayı seviyorum, bu işi yaparken bir şehre bağlı kalmıyorum, gelirim zamanla arttı ama başta elbet sıkıntılıydı. İşte iş değiştirme nedenim de tam da hayallerimdi, çok azmettim bu iş için, malum dil bilmekten biraz farklı. Bu yüzden hayalperest bir rasyonalistim sanırım:KK66: Bana da çok karşı çıktılar kamuya gir diye, işte o noktada kurduğum hayaller girdi devreye. Ama benim gibi çalışıp stresine dayanamayan maddi olarak yetemeyen bırakan da oldu.. Benim de stresim var bazen çok uykusuz kalıyorum ama bağımsızım, işimi çok seviyorum, o yetiyor :KK66: O yüzden stresin etkisi az üzerimde. Yazlıkta seyahatte her yerde çalışmaya devam edebiliyorum iş saatlerime kendim karar veriyorum vs vs :KK66: Yine de tavsiye eder misin dersen, çok dezavantajı var. Yani çok gelecek kaygısı olmayanlara ve sabırlı insanlara bu tarz işleri tavsiye edebilirim ancak..
Bizim milletteki bu kamuya girme aşkını anlamıyorum, anlamayacağım da zaten. Sanki çok kolaymış gibi herkeste bi "kamuya gir" tavsiyesi var. Sanki önüne geleni alıyor kamu. Daha geçen güç açtığım konuya biri geldi, kpss zorla falan dedi kpss a'yı kastediyor tabi. E onu da bilenler bilir şimdi gerçekçi olmak lazım, hem sınav çok zor hem de mülakatları geçmek. Yok dedim sinir sistemim bozulur benim onunla uğraşmayacağım. Böyle dedim diye bana demediğini bırakmadı iyi mi. İnsanlar artık tanıdık tanımadık herkese laf eder oldu. Devletin kadroları belli, alabilecek kapasitesi belli. Gerçekçi olmak lazım, herkes kamuya yönelirse doğal olarak açıkta kalan bir yığın insan olacak. Ve evet, memurluk hele de düz memurluk hiç bana göre değil, ben ona düz değilim yani öyle söyleyeyim. Mecbur kalırsam, işte güçte dikiş tutturamazsam düşünürüm ben onu anca. Avantajı çok evet ama her iş herkese göre değildir bizim insanımızın bunu biraz anlaması lazım. Bana kalkıp öğretmenliği öven bile oldu, İktisat 4'e gelmişim bana öğretmenlik diyor. :D Sanki hepsi atanıyor. Milletin düşünme sistemi aşağı yukarı belli, sen kadınsın, 2,3 sene sonra evlenip çocuk yaparsın bak memurluk uygun. Evet, 2 sene sonra evlenecek birine uygun ama bana değil. Tavsiye verilir ama bazıları o kadar sıkıyor ki bağırası geliyor insanın. İş garantisi iyi hoş ama yarın sabah uyanacağımızın bir garantisi yokken sevmediğim bir işi sırf garanti diye yapmak bana mantıklı gelmiyor mecburiyet dışında. Haklı tarafları var çünkü burası Türkiye ama bırakın da millet istediği işi yapsın, tecrübe etsin, düşe kalka öğrendik yürümeyi bile. Siz mutluysanız gerisi boş, gerçekten boş.
 
Bizim milletteki bu kamuya girme aşkını anlamıyorum, anlamayacağım da zaten. Sanki çok kolaymış gibi herkeste bi "kamuya gir" tavsiyesi var. Sanki önüne geleni alıyor kamu. Daha geçen güç açtığım konuya biri geldi, kpss zorla falan dedi kpss a'yı kastediyor tabi. E onu da bilenler bilir şimdi gerçekçi olmak lazım, hem sınav çok zor hem de mülakatları geçmek. Yok dedim sinir sistemim bozulur benim onunla uğraşmayacağım. Böyle dedim diye bana demediğini bırakmadı iyi mi. İnsanlar artık tanıdık tanımadık herkese laf eder oldu. Devletin kadroları belli, alabilecek kapasitesi belli. Gerçekçi olmak lazım, herkes kamuya yönelirse doğal olarak açıkta kalan bir yığın insan olacak. Ve evet, memurluk hele de düz memurluk hiç bana göre değil, ben ona düz değilim yani öyle söyleyeyim. Mecbur kalırsam, işte güçte dikiş tutturamazsam düşünürüm ben onu anca. Avantajı çok evet ama her iş herkese göre değildir bizim insanımızın bunu biraz anlaması lazım. Bana kalkıp öğretmenliği öven bile oldu, İktisat 4'e gelmişim bana öğretmenlik diyor. :KK70: Sanki hepsi atanıyor. Milletin düşünme sistemi aşağı yukarı belli, sen kadınsın, 2,3 sene sonra evlenip çocuk yaparsın bak memurluk uygun. Evet, 2 sene sonra evlenecek birine uygun ama bana değil. Tavsiye verilir ama bazıları o kadar sıkıyor ki bağırası geliyor insanın. İş garantisi iyi hoş ama yarın sabah uyanacağımızın bir garantisi yokken sevmediğim bir işi sırf garanti diye yapmak bana mantıklı gelmiyor mecburiyet dışında. Haklı tarafları var çünkü burası Türkiye ama bırakın da millet istediği işi yapsın, tecrübe etsin, düşe kalka öğrendik yürümeyi bile. Siz mutluysanız gerisi boş, gerçekten boş.
Çok haklısın. Bak gerçekten benim de zorlandığım oldu ama işime gelince sabır taşıyım, uykusuz günlerce çalışabilirim, çünkü edebi çeviriler de yapıyorum, seviyorum ama kpss ye 3 gün yerimden kalkmadan hayatta çalışamam, çünkü istemiyordum ki memuriyet niye kendime eziyet edeyim. Ben iktisat okudum ama gerçekten lise bölümüm dil olsaydı daha iyi olurmuş benim için, dilden devam ederdim ama zamanında biz bölüm dışı tercih yapamıyorduk lise bir aklımla hocaların matematiğim iyi diye yönlendirmesiyle ea seçtim. Yine de İktisat okumak bana çok ama çok şey kattı ama okulu bitirdikten sonra açayım da ders çalışayım isteği hiç oluşamadı, ben başka bir şey istiyorum dedim ama yine de finans sektörünü denedim sonradan nasıl olurdu dememek için. Ne istemediğimi çok iyi biliyordum ama ne istediğimi biraz sonradan keşfettim.
Şimdi yaşım 30u da geçmiş, işimi gücümü oturtmuşum tüm zorluklarını aşmışım sefasını sürüyorum hala dışarıdan memur olsana diyen var :kızgın:yakınlarım dediğinde kızmıyorum, yorulmama kıyamıyorlar ondan ama dış kapının mandalı ne biliyor da konuşuyor işte ona ben de çok kızıyorum, yani ben işi gücü bırakıp bu saatten sonra sınava hazırlanacakmışım... Ben kendimi geçindiriyorum, nasıl hazırlanayım, hem de istemediğim bir şeye, bunu diyince kpss b ye gir madem diyorlar :kızgın: ben de peki girerim, çok sağol tavsiyen için hiç aklıma gelmemişti diyorum emin de olamıyorlar dalga geçtiğimden bakıyorlar boş boş yüzüme :olamaz: Şimdi tüm yoğunluğuma rağmen ikinci dile de başlıyorum, artık zor dönemleri atlattım bundan sonra hedefim yeni diller, tabi çevirmenlik aşaması yıllar alır ama işte bir yerden harekete geçmek lazım, oturup hayal etmekle olmuyor..
Neyse, uzattım ama sana da başarılar dilerim umarım her şey istediğin gibi olur:KK68:
Konu sahibine de bunlar hep örnek olsun HoppaHayali neyse insan sadece onun için azmetmiyor dışarıdaki motivasyon törpüsü insanlarla da bazen böyle mücadele ediyor, işte asıl o zaman o hayaller sınanıyor, öyle sadece hayal etmekle olmuyor bu işler. Azmetmeden insan olduğu yerde çürür gider:KK51:
 
Çok haklısın. Bak gerçekten benim de zorlandığım oldu ama işime gelince sabır taşıyım, uykusuz günlerce çalışabilirim, çünkü edebi çeviriler de yapıyorum, seviyorum ama kpss ye 3 gün yerimden kalkmadan hayatta çalışamam, çünkü istemiyordum ki memuriyet niye kendime eziyet edeyim. Ben iktisat okudum ama gerçekten lise bölümüm dil olsaydı daha iyi olurmuş benim için, dilden devam ederdim ama zamanında biz bölüm dışı tercih yapamıyorduk lise bir aklımla hocaların matematiğim iyi diye yönlendirmesiyle ea seçtim. Yine de İktisat okumak bana çok ama çok şey kattı ama okulu bitirdikten sonra açayım da ders çalışayım isteği hiç oluşamadı, ben başka bir şey istiyorum dedim ama yine de finans sektörünü denedim sonradan nasıl olurdu dememek için. Ne istemediğimi çok iyi biliyordum ama ne istediğimi biraz sonradan keşfettim.
Şimdi yaşım 30u da geçmiş, işimi gücümü oturtmuşum tüm zorluklarını aşmışım sefasını sürüyorum hala dışarıdan memur olsana diyen var :kızgın:yakınlarım dediğinde kızmıyorum, yorulmama kıyamıyorlar ondan ama dış kapının mandalı ne biliyor da konuşuyor işte ona ben de çok kızıyorum, yani ben işi gücü bırakıp bu saatten sonra sınava hazırlanacakmışım... Ben kendimi geçindiriyorum, nasıl hazırlanayım, hem de istemediğim bir şeye, bunu diyince kpss b ye gir madem diyorlar :kızgın: ben de peki girerim, çok sağol tavsiyen için hiç aklıma gelmemişti diyorum emin de olamıyorlar dalga geçtiğimden bakıyorlar boş boş yüzüme :olamaz: Şimdi tüm yoğunluğuma rağmen ikinci dile de başlıyorum, artık zor dönemleri atlattım bundan sonra hedefim yeni diller, tabi çevirmenlik aşaması yıllar alır ama işte bir yerden harekete geçmek lazım, oturup hayal etmekle olmuyor..
Neyse, uzattım ama sana da başarılar dilerim umarım her şey istediğin gibi olur:KK68:
Konu sahibine de bunlar hep örnek olsun HoppaHayali neyse insan sadece onun için azmetmiyor dışarıdaki motivasyon törpüsü insanlarla da bazen böyle mücadele ediyor, işte asıl o zaman o hayaller sınanıyor, öyle sadece hayal etmekle olmuyor bu işler. Azmetmeden insan olduğu yerde çürür gider:KK51:
Hangi dilde çeviriler yapıyorsunuz çok merak ettim :)
 
Back
X