İşi ve evi ayarladiktan sonra bu adımı atmam lazım belkide. Bilmiyorum kafam o kadar karisikki. Bir yandan burda durumumuz iyi bu duruma deyim yerindeyse tırnaklarımızla kazıya kazıya geldik. 10 yildir Türkiye'de yaşıyorum eşim ve ben defalarca ailelerimizin aslında (özellikle maddiyat söz konusu olunca) ne kadar bencil olduğunu tecrube ettik. Sonra güzel kapılar açıldı bize ikimizin de işi iyi severek yapıyoruz. Bu saatten sonra tekrar sil baştan ayni süreçlere girmek ne kadar mantıklı diyorum bir yandan, öte yandanda cocuklarimin geleceğini düşündügüm zaman bu fedakarlığı yapman lazım diye telkinde bulunuyorum kendime. Annem ve babamda kısa zaman önce (depremden önce) yeniden oraya yerleşme kararı aldılar bu yüzden sürekli gel falan diyor bana ama birazda kendi için çabalıyor gibime geliyor. Onların tuzu kuru nasılsa dünya kadar malları mülkleri var burda bir kaç yeri satıp orda gözü kapalı ev satın alacaklar. Para sıkıntıları yok. Ama biz yine bir sürü zorlu surecten geçeceğiz iki küçük cocukla. Burdaki düzeni orda yeniden inşa edene kadar çok yipranacagiz. Esim ilk başta bir yer alıp müstakil bir ev yapalım diyordu. Bir evimiz bir arsamız var bunları satarsak aslında kendimizi güvende hissedebileceğimiz bir ev yapabiliriz. Çok karısıgım bu aralar.
Yani bilmiyroum, anneni en iyi sen tanıyorsun. İki çocuğunu annene bu kadar maruz bırakmak ister misin?
Benim annem iyi biridir, toksik tarafları var ama şiddetle işi yoktur , iyi niyetlidir,merhametlidir. Ama ablam ilkokul çağına gelmiş çocuğunu bugüne kadar bir saat bile anneme emanet etmedi, etmemeye dikkat ediyor. Birkaç saat mecbur kalsa başka alternatif buluyor (mesela kaynanasından ya da benden rica etmek,oyunla oyalanacagi bir yere bırakmak)
Çünkü 1) annem durduk yere ani ses yükseltip tepki veriyor, bağırmak onun normali , 2) sigara içiyor. Sigarayı yakıp odayı boylu boyu geçip pencerenin yanında içiyor ve böylece biz çocuklara duman gitmedigine dair saçma bir inancı var

Bu iki özellik için ablam bir saat bile emanet etmez hiç çocuğunu. Hatta çocuğun yaninda sigara içmek değil, "molaya çıkmak" deniliyor. Böylece çocuk ne annemlerin sigara içtiğini biliyor ne de annemin sinirlenip ani bagirmalarina tanık oldu. Bu şekilde koruma yolunu seçti.
Bence aileler böyle yapmalı. Kendilerine travmalar yaşatan, sorunlu insanları bildikleri halde çocuklarını onlara maruz bırakmamaları lazim.
Benim bir yakın arkadaşım var, çocukluktan beri tanırız birbirimizi. devamlı buyuklenen, kendisini kötü hissettiren, onu ezik yetiştiren, dövmese bile itme kakma seven bir ailesi var. Kızın psikolojisinin içine ettiler, sırf evden kaçmak için bulduğu ilk adamla evlendi. Neyse sonra çocuklari oldu,çalıştığı için annesine birakiyor, hatta bazen haftaicleri çocuklar ananede kalıyor. Ana babası da yaşlandıkça değişmiş falan değil, hala kizi ezikleyip kendilerini büyuk gören bir aile. Ve arkadaşımın çocuklari da itip kakiyorlar (onların normali bu).
Ve arkadaşım (kendince ekonomik sebeplerden) başka bir yol dusunmedi bile. Ona çocuklarının durumunun kendisinden daha kötü olduğunu, çünkü kendisinin savunmasiz-korumasiz olarak bu hayata mecbur kaldığını. Oysa çocuklarınini sevdiğini, koruduğunu iddia eden ama olanları gözü gördüğü ve bunun verdiği zararı çok iyi bildiği halde bu hayata mahkum eden iyi (!) Bir annelerinin olduğunu, bunun psikolojisinin cok daha kötü oldugunu söylemiştim. Arkadasim üzüldü, ama dinlemedi. Büyük çocuğu neredeyse ergen olacak, aynı arkadaşım gibi ezilen, içe kapanık, vur kafasına al lokmasina bir çocuk
Siz de annenizin yanına gidince anneniz çocuklarınıza aynı hoyratlikta olacak. Hatta yaramaz diye tabir edilen çocuklarınız var, daha kötü bile olabilir.
İnsan çocuklarının iyiliği için çocuklarını böyle bir eve , belki de bir sene mahkum edebilir mi?
Bence doğru bir karar değil