ve sonra murad'ı farkeder.
-ulan bu adamın burda işi ne
diye gürler. tam o sırada adamın ayağı kayar ve merdivenlerden tepetaklak yuvarlanır. bir an bir sessizlik oluşur sonra eylül bayılma numarasına bir son verip hemen ayağa kalkar ve
-babaa, babacığıııım 1:)
diye merdivenler aşağıya bi hışımla iner ve babasının yanına diz çöker. Babasının yattığı yerde bir kan gölü oluşmuştur. eylülün dili tutulur bu sahne karşısında. muradda hemen eylülün yanına koşar. eylül bir yandan hüngür gürgür ağlarken diğer yandanda muradı yumruklayarak
-herşey senin yüzünden, ah hepsi hepsi senin yüzünden
diye muradın yzüne haykırır öfkesini. bu laflar eylül ün ağzından acıyla çıkmıştır. murad bu lafları eylülün acısına verir verir, kırılmaz ve ne yapması gerektiğini düşünür. eylül azda olsa kendine gelmiştir ve sağlıklı düşünmeye başlamıştır. murad
- babanı hemen içeriye sokmalıyız burda böyle kalamaz, bizden şüphelenirler
der ve eylül babasının bi kolundan muradda diğer kolundan tutar ve adamcağızı içeriye sokarlar. eylül bir murad a birde babasının cesedine korkuyla bakmaktadır. Murad
-
Ben suçsuz yere hapse girmek istemiyorum, eğer sende girmek istemiyorsan bana yardım et ve cesedi denize atalım
der. eylül çaresizce bu teklifi kabul eder. Eylülle murad bu işin altından kalkarlar. aradan 1 ay gecer ve bir gün eylülün zili çalar ve gelen postacıdır...
••••••••
-iyi günler hanımefendi bu mektup size..
eylül mektubu önemsemeden aldı. Mektupta gönderenin ne adı soyadı yazyordu nede adresi. eylül kanepeye oturdu ve mektubu açtı. Mektupta okudukları onu dehşete sokmaya yetti. Mektupta şunlar yazılıydı;
" Yaptıklarınızı biliyorum. KATİLLER! "
eylül yazılanları okuyunca adeta buz kesildi. İlk işi telefon ahizesini eline almak oldu be titreyen elleriyle teker teker numaraları çevirdi. Murad telefona yanıt vermiyordu. Eylül hemen kapıyı çekti ve soluğu muratın evinde aldı. fakat muratın kapısının aralık olması eylülün dikkatini çekti. kapıyı araladı ve içerideki manzarayı görmesiyle çığlık çığlığa kalması bir oldu. Murat boynundaki iple tavandan aşağı sallanıyordu. ve arkasındaki duvarda kırmızı mürekkeple
"Sıradaki sensin" yazıyordu. eylül bir hışımla kapıya doğru yöneldi. koşar adımlarla dış kapıya doğru ilerledi. kapıyı açmaya yeltendi fakat kapı kilitliydi. çok uğraştı ama kapıyı açamadı. halbuki eylül eve girdiğinde kapıyı kapatmamıştı fakat şimdi kapı kilitliydi. tam o sırada eylül sırtında bir sıcaklık hissetti ve ani bir refleksle kendisine dokunan elin sahibine döndü............