Howl'un Kitap Kulübü 🏰

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Nasıl gidiyor tatil ?
Bol şişmeli,top gibi yuvarlanmali,penguen gibi yurumeli ayaklarıma igne batirip şişliğini almak istiyorum son gunler gecmek bilmiyo hayirlisiyla kucagima alim kizimi da yeni bir maratona baslayalim
 
Bol şişmeli,top gibi yuvarlanmali,penguen gibi yurumeli ayaklarıma igne batirip şişliğini almak istiyorum son gunler gecmek bilmiyo hayirlisiyla kucagima alim kizimi da yeni bir maratona baslayalim
Ablamla aynısınız. O da 38. Haftasında
 
Bol şişmeli,top gibi yuvarlanmali,penguen gibi yurumeli ayaklarıma igne batirip şişliğini almak istiyorum son gunler gecmek bilmiyo hayirlisiyla kucagima alim kizimi da yeni bir maratona baslayalim
O da olur inşallah ne kaldı ki
Sağlıkla gelsin minik
 
Ben de ince kitaplarda yarım kalmış hissi oluyor

Huzursuzluk en çok değil mi ?
Kisa kitaplar bana da yarım kalmış hissi veriyor çoğu zaman. Tam kitabın içine girip adapte oluyorum birden bitiveriyor.
Huzursuzlukta da o his oldu. Ama en çok yarim kalmış hissini yaşadığım kitaplardan biri Kuyucaklı Yusuf. Kübra ve annesine ne oldu mesela yani bence çok daha devam etmeliydi. Sanki yazarin daha anlatacak çok şeyi vardı da mecbur kaldı birden kitabı bitirmek zorumda kaldı gibiydi. Yusufla Kübra günün birinde bi yerde karşılaştılar mi falan diye kendim hayal kurup kitabın sonunu oluşturmuştum
 
O kitabı da yorumladık biz
 
O kitabı da yorumladık biz
Neler kaçırmışım böyle. Yusufa sinir küpü oldunuz mu benim gibi. Hayır hem gözü pek yaman bir delikanlı gibi anlatılıyor başta hem de karısı kötü yola düşüyor adam hâlâ sessiz sessiz köyleri dolanıyor
 
Ben de ince kitaplarda yarım kalmış hissi oluyor
Tarık Tufan in kitabında o his oluşmuştu.
Kısa kısa bir çok hikaye ve sonu yoktu hikayelerin eee diyosun yok devamı zaten kişi başi 3 er sayfa vermiş hikayelere.

"Beni Onlara Verme" kitabı.
Yazarın ilk okuduğum kitabı idi.
 
Basiretsiz Yusuf olmalı kitabın adı
 

Dinder Ulusal Park



Gebel Barkal



Nasır Gölü


Nil Nehri



Tuti Adası



Sudan​

İslam odaklı hükümetleri tercih eden askeri rejimler, 1956’da İngiliz-Mısır eş-yönetiminden bağımsızlığından bu yana ulusal siyasete egemen oldu. Bu çatışmalar, büyük ölçüde Müslüman olmayan, Arap olmayan Güney Sudanlıların kuzey ekonomik, politik ve sosyal egemenliğine dayanıyordu. İlk iç savaş 1972’de sona erdi, ancak 1983’te bir başkası patlak verdi. 2002-04’te barış görüşmeleri birkaç anlaşmanın imzalanmasıyla ivme kazandı. Ocak 2005’te imzalanan nihai Kuzey / Güney Kapsamlı Barış Anlaşması (CPA), güney isyancılara altı yıl boyunca özerklik ve ardından Güney Sudan için bağımsızlık referandumu sağladı. Güney Sudan 9 Temmuz 2011’de bağımsız oldu.
Resmi adıyla Sudan Cumhuriyeti, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da; kuzeyde Mısır, kuzeydoğuda Kızıldeniz, doğuda Eritre ve Etiyopya, güneyde Güney Sudan, güneybatıda Orta Afrika Cumhuriyeti, batıda Çad ve Kuzeybatıda Libya ile sınırlarını paylaşmaktadır. Nil, ülkeyi doğu ve batı olmak üzere ikiye böler. Nüfusun büyük çoğunluğu İslam dinine mensuptur.
Sudan, toplam 1.882.000 kilometrekarelik bir alana sahip Afrika kıtasının kuzeydoğu kesiminde yer almaktadır. Sudan, Afrika’nın ikinci, Arap dünyasının üçüncü büyük ülkesidir ve dünyada on altıncı sırada yer almaktadır. Eşsiz coğrafi konumu nedeniyle Sudan, her zaman güney ve kuzey Afrika ile Arap Yarımadası ve Batı Afrika arasında bir ticaret ve kültür köprüsü olmuştur.
Çöl, yarı çöl ve en kuzeyde kuru iklimin hakim olduğu Sudan’ın orta ve güney bölgelerinde yarı çöl iklimi etkilidir. Sudan’daki ana nehir Nil’dir ve iki kolu vardır, Beyaz Nil ve Mavi Nil. Beyaz Nil, Uganda sınırından Mavi Nil’e katılan Hartum’a kadar uzanır ve iki nehir Nil Nehri’ni oluşturur. Mavi Nil Etiyopya Platosu’nda başlar; Beyaz ve Mavi Nil’in yakınsamasıyla oluşan Nil Nehri vadisi tarafından güneyden kuzeye doğru uzanan plato ve ovalar hakimdir. Ülkenin başkenti Hartum birleştikleri bölgede bulunmaktadır. Sudan’ın tüm nehirleri Nil havzasına aittir. Kuzeyde neredeyse hiç bitki örtüsü olmayan Libya Çölü ve Nubia Çölü uzanır. Güneyde savanlar ve tropikal bataklıklar olmakla birlikte ülkenin doğu ve batı bölgeleri dağlarla kaplıdır.
Sudan coğrafi olarak geniş ve zengin doğal kaynaklar, ormanlık alanlar, nehirler, plajlar ve çöllerden oluşan doğal ortamların turist varlığına izin verdiği için özellikle doğal ve çevresel olmak üzere çeşitli meydanlarda ve başta turizm sektöründeki yatırımlar için önemli bir destinasyondur. Sudan’daki vahşi yaşam önemli bir turizm kaynağıdır; Ekvatorun kuzeyindeki Afrika kıtasında hayvanlar ve kuşlar için korunan ve 3500 kilometrekarelik bir alana sahip olan Dinder’ gibi birçok doğal rezervi vardır.
Meroe şehri, Hartum ve Atbara arasındaki Shende’nin kuzeydoğusunda, Nil’in ise doğu kıyısında yer almaktadır. Burada çok sayıda antik piramit kalıntısı vardır (MÖ 350-350 tarihli). Sudan’ın ikinci büyük şehri olan Port Sudan Suakina’nın eski limanının (mercanlar nedeniyle kullanılması imkansız) yerine 1905 yılında İngilizler tarafından inşa edilen büyük bir deniz limanıdır.


Günaydınlar Kitap dostlarım


Jawlensky
kk birinci noteri
Life light
Eleadora
Levaiz
C Capanin Gururu Teyom
U UcanSupurge
Bonus
WOMAN
Kukrim
JES
K Kitapkontesi
Nosking
Oriana
Natsume
D dgdln
Limonsuzzcay
nemesis
dayler dayler
Keira-
elektra
astrojurnal
firdefs
mimesis
ummhnisa
sudem34
Nikinik
Alp_BuRc
X xnobodyx
Arrietty_
Irmak000
T Tamam
Mrsay
L LADY VEGA
D u t
HAbibte
fesang
A Aylakkadin
ssevilll
Brahma90
Boncobo
Disipline Girmis BirKadin
Homer Simpson
E Emine1990
A Atalanteda
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…