İçimde hiç baba sevgisi yok

Öncelikle kendimden bahsedeyim, 25 yaşında yeni avukat olmuş biriyim. Bir süre özelde çalıştım ama kirayı zar zor karşılayabildiğim için maddi olarak çok zora düştüm ve istemeye istemeye aile evine dönüp kpss çalışmaya başladım. Derdim şu:

Hayatım boyunca hep imrendim babasıyla arkadaş gibi olan kız çocuklarına. Benimse hayatımı zindan etmiş ve maalesef hala zindan eden bir babam var.

Çocukluğumda babam ne zaman canı bir şeye sıkılsa ablamı, beni, hatta annemi döverdi. Ailesiyle ilgili bir şey olsa bizim üzerimize yürür küfürler ederdi.

Bir dönem en azından içki bağımlısıydı, varlığı yokluğu birdi ve epey rahat etmiştik. Ancak sonra içkiyi bıraktı emekli oldu ve hayatımıza kabus gibi oturdu.

Sürekli evde kavgalar, eşyaları kırıp dökmeler, üstümüze yürümeler-dayaklar devam edip durdu senelerce. Aynı zamanda inanılmaz derecede paranoyak ve kıskanç (gerçi kıskanç demek masum kalır) biri kendisi. Eski evimizde yıllarca annemi karşı komşudan kıskanan, aralarında bir şey olduğunu zanneden, beni ve ablamı da alt komşudan kıskanan ve sırf bu yüzden okula gidip gelmemizden tutun oda kapımızı bile kapattığımızda kıyametler koparan birisiydi.

Şimdi bir nebze duruldu yeni eve geçince ama hala aynı zihniyete sahip diyebilirim. Ama onun yüzünden lise hayatım bile okuldan eve, evden okula olarak ve telefonum kurcalanarak geçti.

Garip bir şekilde bu kadar baskıcı ve kavgacı olmasının yanı sıra inanılmaz derecede dedikoducu, herkesin her şeyine burnunu sokup insanları kendinden soğutan bir karakter ve bu sebeple anneminkiler dahil bütün akrabalarla kavgalı veya küs.

Daha ne kadar çirkinlik anlatabilirim dersem, herkesin yüzüne gülen ama arkasından demedik laf bırakmayan, aile içinde bile birbiriyle iyi anlaşan insanların arasını bozmaya çalışan, bunları da şaka adı altında dengesiz dengesiz konuşarak yapan birisi.

Bu hafta çıkan kavgayı anlatmazsam dayanamayacağım: Bacağım ağrıdığı için doktora gitmem gerekiyordu. Araba manuel ve manuel araç kullanmayı bilmiyorum. Zaten araba da çok eski. Mecburen o götürdü. Doktorda para gitti ve ultrason için pantolonumu çıkarmam gerekti diye kavga kaynattı. Onun para gidiyor diyip surat asmaları yüzünden yeterince tetkik yaptıramadım ve 5 gündür ağrım devam ediyor. Yarın yine gideceğimi söyledim diye bugün tekrar kavga kaynadı. Neymiş adamların karşısında oramı buramı açıyormuşum bilmem ne. Bu zihniyetteki insana bir şey anlatılmaz ama yine bağır çağır kavga yaşadık.

Bir de iğrenç bir huyu vardır ki küfürler ederek kavga eder, tartışma esnasında eskiye dair yaptığı ne kadar iyilik varsa başa kalkar, ama 1 saat sonra gelir hiçbir şey olmamış gibi özür diler. Böyle hastalıklı bir karaktere sahip.

Üniversiteyi istanbulda okuduğum için çok keyifli 4 sene geçirdim. Hiç bitmesin istediğim yıllardı. Eve ne zaman gelsem mutsuz olurdum. Hala öyleyim. Üstelik eskiden en azından ablamlaydık, şimdi ablam evli ve evde tek çocuğum. Ablamın adına çok seviniyorum, atanıp kurtardı kendini. Umarım ben de kurtulabilirim bir gün. Annem ise çok uysaldır, 60 küsür yaşında olduğu için boşanmak istemiyor ama en azından destek oluyor bana, benim tarafımı tutuyor hep.

Kısacası, buradan kurtulmak için gün sayıyorum, ay sayıyorum, tam kpss bitti kurtuluyorum derken iptal olan sınav sonucu yine buraya tıkıldım kaldım ve artık nefes alamıyorum.

Özelde iş bulun demeyin lütfen, aldığım para kirama bile yetmez. Ben artık aileden destek almadan ayaklarımın üzerinde durup tamamen iletişimi koparmak istiyorum. Çünkü içimde gerçekten en ufak bir baba sevgisi kalmadı.

Çookkk uzun oldu farkındayım. Ama dile kolay 25 sene… Bugün yine çok ağladım, çok bağırdım, artık kavgalarda susmuyorum, ama böyle bir insanla mücadele edemeyeceğim için tek çarem atanıp bu evden gitmek bunu da biliyorum. Lütfen bana moral verin, yaparsın diyin. Ben çok yoruldum…
Ben de iş güç sahibi olunca babamdan uzaklaşıp sonra tamamen iletişimi kestim. Şimdi hayatımızda zerresi yok. Onu hiç sevmiyorum ama terapi aldım ve artık nefret vs yok. Yani oldukça nötr bir haldeyim ama sevmiyorum işte. Nefret bizi yiyip bitiriyor. Siz de iş sahibi olunca mutlaka terapi alın
 
Böyle babaya sevgi beslesen akli problemin var diye düşünürdüm. Her baba sevilmez, adam yıllar önce iki kere görevini layığıyla yapmış, o geceden sonra babalığı bırakmış. Böyle adamı niye sevesin ki? Sınavına odaklan, kurtar kendini ablan gibi
Biri anlarımda ikinci ne?
 
Öncelikle kendimden bahsedeyim, 25 yaşında yeni avukat olmuş biriyim. Bir süre özelde çalıştım ama kirayı zar zor karşılayabildiğim için maddi olarak çok zora düştüm ve istemeye istemeye aile evine dönüp kpss çalışmaya başladım. Derdim şu:

Hayatım boyunca hep imrendim babasıyla arkadaş gibi olan kız çocuklarına. Benimse hayatımı zindan etmiş ve maalesef hala zindan eden bir babam var.

Çocukluğumda babam ne zaman canı bir şeye sıkılsa ablamı, beni, hatta annemi döverdi. Ailesiyle ilgili bir şey olsa bizim üzerimize yürür küfürler ederdi.

Bir dönem en azından içki bağımlısıydı, varlığı yokluğu birdi ve epey rahat etmiştik. Ancak sonra içkiyi bıraktı emekli oldu ve hayatımıza kabus gibi oturdu.

Sürekli evde kavgalar, eşyaları kırıp dökmeler, üstümüze yürümeler-dayaklar devam edip durdu senelerce. Aynı zamanda inanılmaz derecede paranoyak ve kıskanç (gerçi kıskanç demek masum kalır) biri kendisi. Eski evimizde yıllarca annemi karşı komşudan kıskanan, aralarında bir şey olduğunu zanneden, beni ve ablamı da alt komşudan kıskanan ve sırf bu yüzden okula gidip gelmemizden tutun oda kapımızı bile kapattığımızda kıyametler koparan birisiydi.

Şimdi bir nebze duruldu yeni eve geçince ama hala aynı zihniyete sahip diyebilirim. Ama onun yüzünden lise hayatım bile okuldan eve, evden okula olarak ve telefonum kurcalanarak geçti.

Garip bir şekilde bu kadar baskıcı ve kavgacı olmasının yanı sıra inanılmaz derecede dedikoducu, herkesin her şeyine burnunu sokup insanları kendinden soğutan bir karakter ve bu sebeple anneminkiler dahil bütün akrabalarla kavgalı veya küs.

Daha ne kadar çirkinlik anlatabilirim dersem, herkesin yüzüne gülen ama arkasından demedik laf bırakmayan, aile içinde bile birbiriyle iyi anlaşan insanların arasını bozmaya çalışan, bunları da şaka adı altında dengesiz dengesiz konuşarak yapan birisi.

Bu hafta çıkan kavgayı anlatmazsam dayanamayacağım: Bacağım ağrıdığı için doktora gitmem gerekiyordu. Araba manuel ve manuel araç kullanmayı bilmiyorum. Zaten araba da çok eski. Mecburen o götürdü. Doktorda para gitti ve ultrason için pantolonumu çıkarmam gerekti diye kavga kaynattı. Onun para gidiyor diyip surat asmaları yüzünden yeterince tetkik yaptıramadım ve 5 gündür ağrım devam ediyor. Yarın yine gideceğimi söyledim diye bugün tekrar kavga kaynadı. Neymiş adamların karşısında oramı buramı açıyormuşum bilmem ne. Bu zihniyetteki insana bir şey anlatılmaz ama yine bağır çağır kavga yaşadık.

Bir de iğrenç bir huyu vardır ki küfürler ederek kavga eder, tartışma esnasında eskiye dair yaptığı ne kadar iyilik varsa başa kalkar, ama 1 saat sonra gelir hiçbir şey olmamış gibi özür diler. Böyle hastalıklı bir karaktere sahip.

Üniversiteyi istanbulda okuduğum için çok keyifli 4 sene geçirdim. Hiç bitmesin istediğim yıllardı. Eve ne zaman gelsem mutsuz olurdum. Hala öyleyim. Üstelik eskiden en azından ablamlaydık, şimdi ablam evli ve evde tek çocuğum. Ablamın adına çok seviniyorum, atanıp kurtardı kendini. Umarım ben de kurtulabilirim bir gün. Annem ise çok uysaldır, 60 küsür yaşında olduğu için boşanmak istemiyor ama en azından destek oluyor bana, benim tarafımı tutuyor hep.

Kısacası, buradan kurtulmak için gün sayıyorum, ay sayıyorum, tam kpss bitti kurtuluyorum derken iptal olan sınav sonucu yine buraya tıkıldım kaldım ve artık nefes alamıyorum.

Özelde iş bulun demeyin lütfen, aldığım para kirama bile yetmez. Ben artık aileden destek almadan ayaklarımın üzerinde durup tamamen iletişimi koparmak istiyorum. Çünkü içimde gerçekten en ufak bir baba sevgisi kalmadı.

Çookkk uzun oldu farkındayım. Ama dile kolay 25 sene… Bugün yine çok ağladım, çok bağırdım, artık kavgalarda susmuyorum, ama böyle bir insanla mücadele edemeyeceğim için tek çarem atanıp bu evden gitmek bunu da biliyorum. Lütfen bana moral verin, yaparsın diyin. Ben çok yoruldum…
Ah bu toksik insanlar, annene kıyamadım, sizinde zor, baba olmasa anneni al çık diycem o da zor. Kendini yıpratmamakta çalış, umarım adam ahir ömründe bi ibretlik olay yaşarda durulur🤲
 
Ben ve bahsettiğiniz gibi olan evlatlar maalesef 20 lerimizin sonlarına kadar hayatlarımızı yaşamıyoruz. Sürekli korku, sevgisizlik, kısıtlama, suçlu hissettirme böyle geçiyor gençliğimiz. Umarım dediğiniz gibi Allah yukarıda her şeyi görüyor…

Kotu haber vermek istemem ama o saatten sonra da bozulan psikolojiyi, travmalari tamir etmekle geciyor hayat. Simdiden destek almakta fayda var.
 
Sen babandan bu gün olmazsa yarın kurtulursun hatta rahatsızlığını tanımlayıp dünyasına girebilirsen daha kolay bir süreçle kurtulursun ama ilerisi için kendine dikkat etmen lazım çünkü insan ne kadar mantıklı olursa olsun çocukluğundaki kodlama ile büyüyor ve ne kodlandıysa onu yaşıyor hatta yaşatıyor. Tüm tecrübemle yazıyorum ölüm var ve evden çıkarken el sıkışıp , affedip vedalaşmadığın bir ebeveyn öldüğünde insanın çocukluktan alacaklı olan defteri kapanmıyor.
 
Öncelikle kendimden bahsedeyim, 25 yaşında yeni avukat olmuş biriyim. Bir süre özelde çalıştım ama kirayı zar zor karşılayabildiğim için maddi olarak çok zora düştüm ve istemeye istemeye aile evine dönüp kpss çalışmaya başladım. Derdim şu:

Hayatım boyunca hep imrendim babasıyla arkadaş gibi olan kız çocuklarına. Benimse hayatımı zindan etmiş ve maalesef hala zindan eden bir babam var.

Çocukluğumda babam ne zaman canı bir şeye sıkılsa ablamı, beni, hatta annemi döverdi. Ailesiyle ilgili bir şey olsa bizim üzerimize yürür küfürler ederdi.

Bir dönem en azından içki bağımlısıydı, varlığı yokluğu birdi ve epey rahat etmiştik. Ancak sonra içkiyi bıraktı emekli oldu ve hayatımıza kabus gibi oturdu.

Sürekli evde kavgalar, eşyaları kırıp dökmeler, üstümüze yürümeler-dayaklar devam edip durdu senelerce. Aynı zamanda inanılmaz derecede paranoyak ve kıskanç (gerçi kıskanç demek masum kalır) biri kendisi. Eski evimizde yıllarca annemi karşı komşudan kıskanan, aralarında bir şey olduğunu zanneden, beni ve ablamı da alt komşudan kıskanan ve sırf bu yüzden okula gidip gelmemizden tutun oda kapımızı bile kapattığımızda kıyametler koparan birisiydi.

Şimdi bir nebze duruldu yeni eve geçince ama hala aynı zihniyete sahip diyebilirim. Ama onun yüzünden lise hayatım bile okuldan eve, evden okula olarak ve telefonum kurcalanarak geçti.

Garip bir şekilde bu kadar baskıcı ve kavgacı olmasının yanı sıra inanılmaz derecede dedikoducu, herkesin her şeyine burnunu sokup insanları kendinden soğutan bir karakter ve bu sebeple anneminkiler dahil bütün akrabalarla kavgalı veya küs.

Daha ne kadar çirkinlik anlatabilirim dersem, herkesin yüzüne gülen ama arkasından demedik laf bırakmayan, aile içinde bile birbiriyle iyi anlaşan insanların arasını bozmaya çalışan, bunları da şaka adı altında dengesiz dengesiz konuşarak yapan birisi.

Bu hafta çıkan kavgayı anlatmazsam dayanamayacağım: Bacağım ağrıdığı için doktora gitmem gerekiyordu. Araba manuel ve manuel araç kullanmayı bilmiyorum. Zaten araba da çok eski. Mecburen o götürdü. Doktorda para gitti ve ultrason için pantolonumu çıkarmam gerekti diye kavga kaynattı. Onun para gidiyor diyip surat asmaları yüzünden yeterince tetkik yaptıramadım ve 5 gündür ağrım devam ediyor. Yarın yine gideceğimi söyledim diye bugün tekrar kavga kaynadı. Neymiş adamların karşısında oramı buramı açıyormuşum bilmem ne. Bu zihniyetteki insana bir şey anlatılmaz ama yine bağır çağır kavga yaşadık.

Bir de iğrenç bir huyu vardır ki küfürler ederek kavga eder, tartışma esnasında eskiye dair yaptığı ne kadar iyilik varsa başa kalkar, ama 1 saat sonra gelir hiçbir şey olmamış gibi özür diler. Böyle hastalıklı bir karaktere sahip.

Üniversiteyi istanbulda okuduğum için çok keyifli 4 sene geçirdim. Hiç bitmesin istediğim yıllardı. Eve ne zaman gelsem mutsuz olurdum. Hala öyleyim. Üstelik eskiden en azından ablamlaydık, şimdi ablam evli ve evde tek çocuğum. Ablamın adına çok seviniyorum, atanıp kurtardı kendini. Umarım ben de kurtulabilirim bir gün. Annem ise çok uysaldır, 60 küsür yaşında olduğu için boşanmak istemiyor ama en azından destek oluyor bana, benim tarafımı tutuyor hep.

Kısacası, buradan kurtulmak için gün sayıyorum, ay sayıyorum, tam kpss bitti kurtuluyorum derken iptal olan sınav sonucu yine buraya tıkıldım kaldım ve artık nefes alamıyorum.

Özelde iş bulun demeyin lütfen, aldığım para kirama bile yetmez. Ben artık aileden destek almadan ayaklarımın üzerinde durup tamamen iletişimi koparmak istiyorum. Çünkü içimde gerçekten en ufak bir baba sevgisi kalmadı.

Çookkk uzun oldu farkındayım. Ama dile kolay 25 sene… Bugün yine çok ağladım, çok bağırdım, artık kavgalarda susmuyorum, ama böyle bir insanla mücadele edemeyeceğim için tek çarem atanıp bu evden gitmek bunu da biliyorum. Lütfen bana moral verin, yaparsın diyin. Ben çok yoruldum…
Merak ettiğim için soruyorum babam şiddet gösteriyor dediniz hala gösteriyor mu bilmiyorum ama annenizi nasıl bırakıp istanbulda okudunuz bişey yapmasından korkmadınız mı enneniz o evde tek başına çünkü. Benzer şeyleri ben de yaşadım ama paranoyak olduğumdan annemi tek başına bırakamadım yaşadığımız şehirde okudum ve hala annemin yanında tek ben vardım abimle ablam şehir dışında yaşıyolar ama ben bunun üstesinden gelemedim sizde nasıl oldu merak ettim
 
Öncelikle kendimden bahsedeyim, 25 yaşında yeni avukat olmuş biriyim. Bir süre özelde çalıştım ama kirayı zar zor karşılayabildiğim için maddi olarak çok zora düştüm ve istemeye istemeye aile evine dönüp kpss çalışmaya başladım. Derdim şu:

Hayatım boyunca hep imrendim babasıyla arkadaş gibi olan kız çocuklarına. Benimse hayatımı zindan etmiş ve maalesef hala zindan eden bir babam var.

Çocukluğumda babam ne zaman canı bir şeye sıkılsa ablamı, beni, hatta annemi döverdi. Ailesiyle ilgili bir şey olsa bizim üzerimize yürür küfürler ederdi.

Bir dönem en azından içki bağımlısıydı, varlığı yokluğu birdi ve epey rahat etmiştik. Ancak sonra içkiyi bıraktı emekli oldu ve hayatımıza kabus gibi oturdu.

Sürekli evde kavgalar, eşyaları kırıp dökmeler, üstümüze yürümeler-dayaklar devam edip durdu senelerce. Aynı zamanda inanılmaz derecede paranoyak ve kıskanç (gerçi kıskanç demek masum kalır) biri kendisi. Eski evimizde yıllarca annemi karşı komşudan kıskanan, aralarında bir şey olduğunu zanneden, beni ve ablamı da alt komşudan kıskanan ve sırf bu yüzden okula gidip gelmemizden tutun oda kapımızı bile kapattığımızda kıyametler koparan birisiydi.

Şimdi bir nebze duruldu yeni eve geçince ama hala aynı zihniyete sahip diyebilirim. Ama onun yüzünden lise hayatım bile okuldan eve, evden okula olarak ve telefonum kurcalanarak geçti.

Garip bir şekilde bu kadar baskıcı ve kavgacı olmasının yanı sıra inanılmaz derecede dedikoducu, herkesin her şeyine burnunu sokup insanları kendinden soğutan bir karakter ve bu sebeple anneminkiler dahil bütün akrabalarla kavgalı veya küs.

Daha ne kadar çirkinlik anlatabilirim dersem, herkesin yüzüne gülen ama arkasından demedik laf bırakmayan, aile içinde bile birbiriyle iyi anlaşan insanların arasını bozmaya çalışan, bunları da şaka adı altında dengesiz dengesiz konuşarak yapan birisi.

Bu hafta çıkan kavgayı anlatmazsam dayanamayacağım: Bacağım ağrıdığı için doktora gitmem gerekiyordu. Araba manuel ve manuel araç kullanmayı bilmiyorum. Zaten araba da çok eski. Mecburen o götürdü. Doktorda para gitti ve ultrason için pantolonumu çıkarmam gerekti diye kavga kaynattı. Onun para gidiyor diyip surat asmaları yüzünden yeterince tetkik yaptıramadım ve 5 gündür ağrım devam ediyor. Yarın yine gideceğimi söyledim diye bugün tekrar kavga kaynadı. Neymiş adamların karşısında oramı buramı açıyormuşum bilmem ne. Bu zihniyetteki insana bir şey anlatılmaz ama yine bağır çağır kavga yaşadık.

Bir de iğrenç bir huyu vardır ki küfürler ederek kavga eder, tartışma esnasında eskiye dair yaptığı ne kadar iyilik varsa başa kalkar, ama 1 saat sonra gelir hiçbir şey olmamış gibi özür diler. Böyle hastalıklı bir karaktere sahip.

Üniversiteyi istanbulda okuduğum için çok keyifli 4 sene geçirdim. Hiç bitmesin istediğim yıllardı. Eve ne zaman gelsem mutsuz olurdum. Hala öyleyim. Üstelik eskiden en azından ablamlaydık, şimdi ablam evli ve evde tek çocuğum. Ablamın adına çok seviniyorum, atanıp kurtardı kendini. Umarım ben de kurtulabilirim bir gün. Annem ise çok uysaldır, 60 küsür yaşında olduğu için boşanmak istemiyor ama en azından destek oluyor bana, benim tarafımı tutuyor hep.

Kısacası, buradan kurtulmak için gün sayıyorum, ay sayıyorum, tam kpss bitti kurtuluyorum derken iptal olan sınav sonucu yine buraya tıkıldım kaldım ve artık nefes alamıyorum.

Özelde iş bulun demeyin lütfen, aldığım para kirama bile yetmez. Ben artık aileden destek almadan ayaklarımın üzerinde durup tamamen iletişimi koparmak istiyorum. Çünkü içimde gerçekten en ufak bir baba sevgisi kalmadı.

Çookkk uzun oldu farkındayım. Ama dile kolay 25 sene… Bugün yine çok ağladım, çok bağırdım, artık kavgalarda susmuyorum, ama böyle bir insanla mücadele edemeyeceğim için tek çarem atanıp bu evden gitmek bunu da biliyorum. Lütfen bana moral verin, yaparsın diyin. Ben çok yoruldum…
canım benim aynı yaştayız ve biraz da aynı kaderi paylaşmışız. benim de babam tarafından yüzüm pek gülmedi. ama ben senin gibi keskin olamadım, hep nedense ona borçlu hissettim kendimi. belki tıpkı senin baban gibi, arada bir yapmış olduğu iyilikleri başıma kaktığı içindir. dövdü, sövdü, okulumuzdan khk ile uzaklaştırılan akademisyenlerimiz için instagramdan destek postu paylaştığım için beni okuldan almak için ankara’ya geldi(ben de hukuk mezunuyum), saklandım, lisede de keza kaç kere okuldan almaya çalıştı ama polise giderim, şikayet ederim, lise zorunlu artık vs babama rağmen başarıyla bitirmiştim onu da. şu an sanki hiçbir şey olmamış gibi arıyor, soruyor. tabii burukluk hep oluyor insanın içinde. yine de tamamen affetmeyi başarmak istiyorum onu. senin de istediğin her şeyi başaracağına inanıyorum. umarım hayat sana tüm tüm tümmm güzellikleriyle gelir bir an önce 💜💗
 
bende o kadar iyi anlıyorum ki aynısını da yaşıyorum hala bende 25 yaşındayım küçükken bende bakmayım bakmasınalr diye babam hep gözümü kapatırdı camdan bile baktırmazdı.. şimdi asgari ücretle çalışıyorum başka eve çıkmam hayal zaten kahvaltı yapmaya falan otuunca ben nasıl oturdumyedim diye masaları dağıttıgını biliyorum kaç sefer ama başka yerede göndermiyor neymiş laf söz olurmuş.. bir kaçış yolu bulursan paraya da bakmadan kaç derim benim öyle bir fırsatım yok malesef senin piskolojin rahatlığın daha önemli
 
X