- 1 Kasım 2013
- 1.942
- 1.520
- 133
- 35
- Konu Sahibi Dumanikara
-
- #1
Keşke vermeseydiniz. Sizin onlara verdiğiniz her kuruş, onları çalıştıranlar için motivasyon oluyor. Daha önce bu tip konularda yazmıştım, yıllarca çocuklarla ilgili bir vakıfta çalıştım. Dediğim gibi emin olun sizin verdiğiniz bir lira bile o çocuğu kim çalıştırıyorsa ona gidecek ve çalıştıran kişi diyecek ki, madem para geliyor çalıştırmaya devam edeyim.Ayrıca bu trafik ışıklarında bekleyen, cam silen, selpak ya da yara bandı satan çocukların hiçbiri emin olun okula gitmiyor. O armaları istediğiniz her yerden bulabilirsiniz. Yine ayrıca hiç biri akşam eve ekmek bekleyen çaresiz annesine götürmüyor parayı. Bu işin içinde o kadar büyük bir rant var ki, Türkiye'nin en belli başlı mafyaları bu işin içinde. Zaten bilinçli bir bireysiniz ama bundan sonrası için yine de aklınızda bulunsun.Merhaba arkadaşlar dün akşam 2 arkadaşımla buluşup bir kahve içtik ve çıkarken 50 tl verip çıktık toplamda .
Kahveden sonra alışverişi de yapıp ayrılma kararı aldık, trafik cezası yedik ama canımızı sıkmaya değmez dedim. ( Bunları söylememin bir sebebi var. )
Saat 9 gibi arkadaşlarımı eve bırakıp dönerken ışıkta 7 8 yaşlarında bir cocuk bekliyordu. Işığa çok yaklaşmadan durdum bana doğru yürüyünce ileri doğru sürdüm ki benden sonraki arabaya musallat olsun. İlerlediğime şaşırdı biraz ama tekrar geldi ön camıma dayanmaya çalıştı.
Ben tekrar ilerledim. Yine şaşırdı ve cama dayandı. Geldi sildi.Bende silecekleri çalıştırdım yapma diyorum diye el işaretleri yapıyordum. Ama eli sıkışacaktı yine silmeye devam etti. ( Belli ki farkında değildi) Silecekleri durdurdum camımı açtım.
Okula gidiyor musun dedim. Evet dedi. (Garip bir tükçesi vardı ya kürtü ki kürt çocukları artık Türkçeyi çok iyi konuşuyorlar. Ya da suriyeliydi. )
Suriyeli misin dedim . Durdu gözlerini açtı hayır değilim dedi korkarak.
Neden Türkçe konuşamıyorsun peki dedim. Cevap veremedi.
Kusura bakma biz çocuk işçilere para vermiyoruz dedim. ( Ki bunu gerçekleştirebilsek çok etkili bir yöntemdir. Parayı bu şekilde elde eden cocuk arsızlaşıyor. Daha geçen gün konuştuk eşimle çorap alıp koyalım arabaya diye içimiz acıyor onları görünce ).
Ağzını açtı " Ama neden vermiyorsunuz" dedi.
Bu cümlesi öyle içimi acıttı ki. Mahzunluğu, terbiyesi ve bu konulardaki deneyimsizliği öyle bizdendi ki. Nasıl üzüldüm anlatamam. Gözleri kocaman elinde oynadığı bezi, birilerinden bulduğu belli kendine küçük gelen Gazi İlköğretim okulu armalı sweetşortu .
Elimi attım kenardan parayı verdim baktım 50 kuruş verilmiş ona . Tekrar çağırmak için dönüp baktığımda tabelanın arkasına girmiş 50 kuruşa bakıyor.. Çağırdım geldi elimde bir lira vardı onu verdim. Verirken de bunu tatlılığın için veriyorum dedim. Tamam dedi koşarak uzaklaştı.
Ama öyle üzüldüm ki biz para kazanıyoruz çok şükür, tüketim insanı olma yolunda kararlı ve gururlu adımlar atıyoruz. Harcadıkça kendimizi bulduğumuzu sanıyoruz. Ama ülkemizde maddi uçurum olduğu sürece hiçbirşeyden tat alamayacağız. Ben alamam çok üzgüm herkese de yetişemiyoruz.
Arabada bir arkadaşım daha vardı ondan utanmasam hüngür hüngür ağlardım .Gözümden bir kaç damla yaş geldi ama tuttum kendimi. Eve geçince başladım ağlamaya eşim noldu anlat diye ısrar edince döküldüm. İstersen gidip bulup yardım edelim dedi.
Çıktık arabaya atlayıp aynı kavşakta onu gözlemleyebilceğimiz bir petrole park ettik. Zıplıyor oynuyor, kendini eğlendirmeye çalışıyordu. Arabalar gidince dans ediyor. Arabalar gelince de dansının son hareketini yapıp önlerine çıkıyordu. Bir ara duvara cişini bile yaptı zıpır.
Eşimle çocuğa para verip vermeme konusunda kararsız kaldık .Çünkü tasvip ettiğimiz birşey değildi. Ben arabanın arkadasında oturdum. Işıklar sakinken sürdük arabayı bu sefer eşim konuştu. Benden daha tatlı ve kibar bir dille.
Okuyor musun sen dedi.
Evet abi, bak bu okulda okuyorum diyerek armasını gösterdi.
Kaça kadar burada duruyorsun sen bakim?
Akşam okuldan geldikten sonra duruyorum. Anneme paramı götüyorum 20 tl olunca eve gidiyorum dedi.
10 lira verince tamam oldu bugün 20 tl eve gidiyorum diyip ayrıldı.
Öyle senle ben gibiydi ki içim acıdı. Eğitimli bir cocuk olduğu belliydi. Empati duygumu sonuna kadar çalıştırdı.
Arasıra para verdiğimiz için pişmanlık duyuyorum ama o an aklıma başka birşey gelmedi. Hala aklıma gelince üzülüyorum ona kötü davrandığım için. En azından kibar davranabilirdim diyorum neredeyse elini sıkıştırıyordum ve kalbini kırıyordum bu tatlı cocuğun.
Ama şunu da biliyorum ki suç sadece bende değil
Keşke vermeseydiniz. Sizin onlara verdiğiniz her kuruş, onları çalıştıranlar için motivasyon oluyor. Daha önce bu tip konularda yazmıştım, yıllarca çocuklarla ilgili bir vakıfta çalıştım. Dediğim gibi emin olun sizin verdiğiniz bir lira bile o çocuğu kim çalıştırıyorsa ona gidecek ve çalıştıran kişi diyecek ki, madem para geliyor çalıştırmaya devam edeyim.Ayrıca bu trafik ışıklarında bekleyen, cam silen, selpak ya da yara bandı satan çocukların hiçbiri emin olun okula gitmiyor. O armaları istediğiniz her yerden bulabilirsiniz. Yine ayrıca hiç biri akşam eve ekmek bekleyen çaresiz annesine götürmüyor parayı. Bu işin içinde o kadar büyük bir rant var ki, Türkiye'nin en belli başlı mafyaları bu işin içinde. Zaten bilinçli bir bireysiniz ama bundan sonrası için yine de aklınızda bulunsun.
Merhaba arkadaşlar dün akşam 2 arkadaşımla buluşup bir kahve içtik ve çıkarken 50 tl verip çıktık toplamda .
Kahveden sonra alışverişi de yapıp ayrılma kararı aldık, trafik cezası yedik ama canımızı sıkmaya değmez dedim. ( Bunları söylememin bir sebebi var. )
Saat 9 gibi arkadaşlarımı eve bırakıp dönerken ışıkta 7 8 yaşlarında bir cocuk bekliyordu. Işığa çok yaklaşmadan durdum bana doğru yürüyünce ileri doğru sürdüm ki benden sonraki arabaya musallat olsun. İlerlediğime şaşırdı biraz ama tekrar geldi ön camıma dayanmaya çalıştı.
Ben tekrar ilerledim. Yine şaşırdı ve cama dayandı. Geldi sildi.Bende silecekleri çalıştırdım yapma diyorum diye el işaretleri yapıyordum. Ama eli sıkışacaktı yine silmeye devam etti. ( Belli ki farkında değildi) Silecekleri durdurdum camımı açtım.
Okula gidiyor musun dedim. Evet dedi. (Garip bir tükçesi vardı ya kürtü ki kürt çocukları artık Türkçeyi çok iyi konuşuyorlar. Ya da suriyeliydi. )
Suriyeli misin dedim . Durdu gözlerini açtı hayır değilim dedi korkarak.
Neden Türkçe konuşamıyorsun peki dedim. Cevap veremedi.
Kusura bakma biz çocuk işçilere para vermiyoruz dedim. ( Ki bunu gerçekleştirebilsek çok etkili bir yöntemdir. Parayı bu şekilde elde eden cocuk arsızlaşıyor. Daha geçen gün konuştuk eşimle çorap alıp koyalım arabaya diye içimiz acıyor onları görünce ).
Ağzını açtı " Ama neden vermiyorsunuz" dedi.
Bu cümlesi öyle içimi acıttı ki. Mahzunluğu, terbiyesi ve bu konulardaki deneyimsizliği öyle bizdendi ki. Nasıl üzüldüm anlatamam. Gözleri kocaman elinde oynadığı bezi, birilerinden bulduğu belli kendine küçük gelen Gazi İlköğretim okulu armalı sweetşortu .
Elimi attım kenardan parayı verdim baktım 50 kuruş verilmiş ona . Tekrar çağırmak için dönüp baktığımda tabelanın arkasına girmiş 50 kuruşa bakıyor.. Çağırdım geldi elimde bir lira vardı onu verdim. Verirken de bunu tatlılığın için veriyorum dedim. Tamam dedi koşarak uzaklaştı.
Ama öyle üzüldüm ki biz para kazanıyoruz çok şükür, tüketim insanı olma yolunda kararlı ve gururlu adımlar atıyoruz. Harcadıkça kendimizi bulduğumuzu sanıyoruz. Ama ülkemizde maddi uçurum olduğu sürece hiçbirşeyden tat alamayacağız. Ben alamam çok üzgüm herkese de yetişemiyoruz.
Arabada bir arkadaşım daha vardı ondan utanmasam hüngür hüngür ağlardım .Gözümden bir kaç damla yaş geldi ama tuttum kendimi. Eve geçince başladım ağlamaya eşim noldu anlat diye ısrar edince döküldüm. İstersen gidip bulup yardım edelim dedi.
Çıktık arabaya atlayıp aynı kavşakta onu gözlemleyebilceğimiz bir petrole park ettik. Zıplıyor oynuyor, kendini eğlendirmeye çalışıyordu. Arabalar gidince dans ediyor. Arabalar gelince de dansının son hareketini yapıp önlerine çıkıyordu. Bir ara duvara cişini bile yaptı zıpır.
Eşimle çocuğa para verip vermeme konusunda kararsız kaldık .Çünkü tasvip ettiğimiz birşey değildi. Ben arabanın arkadasında oturdum. Işıklar sakinken sürdük arabayı bu sefer eşim konuştu. Benden daha tatlı ve kibar bir dille.
Okuyor musun sen dedi.
Evet abi, bak bu okulda okuyorum diyerek armasını gösterdi.
Kaça kadar burada duruyorsun sen bakim?
Akşam okuldan geldikten sonra duruyorum. Anneme paramı götüyorum 20 tl olunca eve gidiyorum dedi.
10 lira verince tamam oldu bugün 20 tl eve gidiyorum diyip ayrıldı.
Öyle senle ben gibiydi ki içim acıdı. Eğitimli bir cocuk olduğu belliydi. Empati duygumu sonuna kadar çalıştırdı.
Arasıra para verdiğimiz için pişmanlık duyuyorum ama o an aklıma başka birşey gelmedi. Hala aklıma gelince üzülüyorum ona kötü davrandığım için. En azından kibar davranabilirdim diyorum neredeyse elini sıkıştırıyordum ve kalbini kırıyordum bu tatlı cocuğun.
Ama şunu da biliyorum ki suç sadece bende değil
Bugüne kadar sadece sanirim bir çocuk böylesine icimi acitti. Ayni sekilde harcligini cikarmak icin ugrasiyordu islek bir cadde de. Sürekli ayni yerde calisiyordu.
Kendi basima cesaret edemezdim nisanlima soyledim bi baksan nasil bi cocuk gerekirse evleriyle ilgilenelim dedim.
Sonucta bir sekilde yasiyoruz bir zekatimiz sadakamiz hic değilse iyi olduguna inandigimiz bir ihtiyacliya gitsin.
Bir arkadasi ile birlikte cocugu alıp yemeğe götürmusler. Cocuk o kadar utanip sıkılmış ki bi cay alayim ben demis. Bizimkiler zorla yedirmisler. Çocuğun ac oldugu o kadar belliydi ki dedi. Kardeslerim hic yemiyorlar biz suriyedeyken cok zengindik bir anda herseyimiz gitti diye anlatmis.
Çocuğu evlerine bırakırken biraz yiyecek icecek alıp gitmisler. Babasi ile görüşmüşler. Nisanlimin arkadasi baya zengin kardeslerini ve cocugu okutmak icin burs saglamis sagolsun. Babasina da sigortali is imkani saglamis. Cok sukur durumlarini düzeltmeye basladilar.
Bazen böyle ic acitan tesaduflerde el birliği ile hareket etmek gerekiyor. O anda para vermek sadece durmasini saglamaya sebep oluyor. Belki imkanlarimiz cok iyi degil ama ne yapsak kar..
Hangi milletten olursa olsun.
Yeter ki iyi niyetlerimizi suistimal ettirmeyelim.
Bu da işin başka bir boyutu bilmiyoruz ki kimin gerçekten ihtiyacı var kim merhametimize oynuyorDevlet onlara kalacak yer ve yiyecek imkanı tanıyorken kamptan kaçıp dilenmeye geliyorlar. Ben şahsen vermiyorum. İçim de acımıyor. Çünkü zaten günde emin ol senden çok para kazanıyodur. 3000tl maaşlı eleman ayda 20 iş gününden günlük 150tl kazanıyorken eminim o çocuk 150tlden fazla kazanıyodur.
Sana çok düzgün bir çocuk denk gelmiş.üzüldüm ve çok duygulandım. Ben de yaşadığım bir olayı anlatmadan geçemeyeceğim. Bir keresinde kırmızı ışıkta önüme bir kaç tane birden çıktılar. Malesef yanımda bozuk yoktu veremedim. cama yapışıp vurmaya başladılar. bir kaç hafta sonra bir tanesine verdim. diğerleri bunu görüp toplandılar yok dediğim için daha beterini yaptılar, arabanın her yerini çizdiler.
Aslında kampanya gibi bir etkinlik başlatmak lazım hatta sloganıda "para verme ........ver" gibi ......olan yerler ihtiyaca göre doldurulabilir ben dilenci çocukları geri çeviremiyorum ama o para o çocukların elinde kalmıyor belki o para ile karnı bile doymuyor onu sokaklara bırakan insan tacirini zengin ediyor ama toplumumuzu bu tarz kampanyalarla bilinçlendirebilirsek bu kötü gidişata bir nebze de olsa dur diyebdiyebiliriz
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?