Islam medeniyetinin cocugu bati uygarligi!

weiss

Hayr-ül a-bı dıde
Kayıtlı Üye
7 Mart 2012
3.387
428
Müslümanlar, ilimler tarihindeki yerlerini bilmedikleri icin yada yanlsi bildikleri icin, avrupalilar karsisinda büyük bir asagilik duygusu icindedirler. Benim amacim, onlara, atalarinin ilimler tarihindeki muazzam yerlerini göstermek ve ögretmektir!
Prof Dr. Fuat Sezgin


Fuat Sezgin, kendisini, bugün avrupanin yok saydigi ve tarih kitaplarinda yasanmamis gibi atladigi 800 yillik tarihi aciga cikarmaya adamis ve bu ugurda gerceklere ulasabilmek icin 27 dil ögrenmis mukaddes bir insandir.

800-1600 yillari arasi Avrupanin kan gölüne döndüsü ve kafataslarindan kuleler kurduklari bir dönem.
Avrupalilar Orta cagin bir kismi ile yakin caga kadar olan yeni cag dönemini asla anlatmazlar, ne tarih kitaplarinda, ne konusmalarda.
3-5 önemli savasi konusur gecerler.

Peki Osmanli basta olmak üzer müslümanlarin altin cagini yasadigi bu dönemde, müslümanlarin ilim, sanat, bilim vb gibi konulardaki durumlari nedir?

Iste bunu ne Avrupali konusur nede harf devrimi nedeni ile tarihinden koparilan Türkler.

Prof. Dr. Fuat Sezgin, ömrünü bu dönemi arastirmaya adamis ve bugün avrupanin yükselmesi sirasinda yeni bulusmus gibi ortaya sürdükleri seylerin temelinin aslinda, orta ve yeni cag döneminde müslümanlarca atildigini görmüsütür.

Ve bu durum karsisinda " bati usgarligi, islam medeniyetinin cougudur" cümlesini dile getirmistir.

Prof. Dr. Sezgin, bu alana ilgisinin nasil basladigini ise söyle anlatiyor;
"Alman Hellmut Ritter'in öğrencisi oldum. Hocamdan, Müslümanlardan da büyük matematikçiler olduğunu ve Avrupa'nın en büyük alimleri seviyesinde bilim adamı olduklarını işitip; isimlerini de duyunca çok şaşırdım. Dehşete düştüm. Çünkü ilkokulda, lisede öğrendiğimiz şeyler tamamıyla buna aykırıydı. Modern dünyanın gelişimine, İslam dünyasının katkısının sıfır olduğunu sanıyorduk. Ritter'in sözleri, İslam ilimleri tarihini öğrenmem için bende kırbaç rolü oynadı. Bütün dünyayı terk ederek, gece gündüz bunun için çalıştım."

Ingilizler basta olmak üzere diger avrupa ülkelerinin lozanda siraladigi isteklerin bircogunun nedeni, müslümanlara gecmisini unuturmak ve müslümanlara ait olan ilimi kendilerininmis gibi lanse etmektir.


Nasil olurda, tüm dünyada koca bir çağ yok sayilir. Dünya üzerinde 100 lece yil insanoglu nasil hicbir kesife imza atmadan yasar. Bu mümkün degildir.
Ama Avrupa o dönemleri bilerek hafizalardan silmistir!


Asagida aslinda müslümanlara ait olan buluslardan bazilarini göreceksiniz.

Akşemseddin: Pasteur r;dan 400 sene önce mikrobu bulmuştur

Ali Kuşçu: Büyük astronomi bilgini. İlk defa ayın şekillerini anlatan kitabı yazmıştır.

Ebul-Vefa: Trigonometrir;de tanjant,cotanjant,sekant,kosekant ;ı bulan büyük alimdir

Biruni: İlk defa dünyanın döndüğünü ispat etmiştir.

Ebu Kamil Şür;ca: Avrupaya matematiği öğretmiştir.

Ebu Mar;şer: Med-Cezir (Gel-Git) olayını ilk o bulmuştur.

Battani: Dünyanın en büyük kaşifidir. Trigonometrinin kaşifidir

Cabir Bin Hayyan: Atom bombası fikrinin babası ve kimya biliminin atası büyük alim

Cezeri: 8 asır önce otomatik sistemin kurucusu ve bilgisayarın babasıdır

Demiri: Avrupalılardan 400 sene önce zooloji ansiklopedisini yazmıştır.

Farabi: Ses olayını ilk defa fiziki yönden açıklamıştır.Sesin fiziki izahını ilk defa o yapmıştır

Gıyasüddin Cemşid: Matematikte ondalık kesir sistemini ilk o bulmuştur.

İbn Cessar: Cüzzamın sebebini ve tedavisini 900 sene önce açıklamıştır

İbn Hatip: Vebanın bulaşıcı bir hastalık olduğunu ilmi yoldan açıklamıştır

İbn Firnas: Wright kardeşlerden bin sene önce ilk uçağı yapıp uçmayı gerçekleştirdi.

İbn Karaka: 900 sene önce harika bir torna tezgahı yapmıştır

İbni türk: Cebirin temelini atan bilginlerdendir

İdrisi: Yedi asır önce bugünkü ne çok benzeyen dünya haritası çizmiştir

İbni Sina: Eserleri Avrupa üniversitesinde 600 sene ders kitabı olarak okutmuştur. Tıbbın babasıdır. AVRUPA ya göre adı AVICENNAr;dır.

Kadızade Rumi: yaşadığı asrın en büyük matematik ve astronomi bilginidir. Fizik kurallarını astronomiye uyarlamıştır

Kambur Vesim: verem mikrobunu R.Kochr17;tan 150 sene önce keşfetmiştir

İbnünnefis: avrupalılardan üç asır önce küçük kan dolaşımını keşfetmiştir

Piri Reis: 400 sene önce bugünküne en yakın dünya haritasını çizmiştir
 
Son düzenleme:
bazı şeyler çok tevafuki gelişyo, bi kaç gündür bu konuya takılmış durumdayım. cahil aklımla , keşke Üniversitelerde Kuran-ı Kerim bir bilim kitabı olarak öğretilse diye geçiriyorum. bugün şehir efsanesi gibi gelse de ünlü bilim adamlarının en önemli kaynaklarından biridir Kuranı Kerim. biz neden ondan uzak kalalım.
KÜÇÜK KAN DOLAŞIMININ İBNܒN- NEFİS TARAFINDAN BULUNDUĞUNUN ORTAYA ÇIKARILMASI

1553’te İspanyalı Michael Servetus’un bir dolaşım nazariyesinden bahsedip buna ‘küçük kan dolaşımı’ veya ‘akÂ.ciğer dolaşımı’ adını vermeÂ.sinden ve onu takiben İtalyalı Colombo ve Cesalpino’nun Galen’in başarısız modelinden yaptıkları bazı düzeltmelerden sonra 1616 yılında William Harvey, Galen nazariyesinin hatalarını tamamen gösterdi ve yeni bir akciğer dolaşım teÂ.orisi ortaya koydu. GünümüzÂ.de geçerli akciğer dolaşım sisÂ.temi modelinin ilk defa W. Harvey tarafından keşfedildiği bilgisi, 1924 yılına kadar deÂ.ğişmeden kaldı.

1924 yılında Freiburg Tıp Fakültesinde ilim tarihinin çehresini değiştirecek bir hâÂ.dise oldu. Muhyiddin Tantavi adlı Mısırlı genç bir MüslüÂ.man, Almanca bir doktora teÂ.zi hazırladı. Bu genç doktorun tezi, bazı Alman profesörlerin dikkatini çekti. Çünkü, tezde, ilk defa, küçük kan dolaşımıÂ.nın İbnü’n-Nefîs adında bir Müslüman ilim adamı tarafından bulunduğundan bahsediliyordu. Profesörler buna bir türlü inanamıyorlardı. Onlara göre bu mümkün değildi. Bunun üzerine tezin bir kopyası, o sıralarda Kahire’de buÂ.lunan Alman doktor Mayerhof’a gönderildi. Dr. Mayerhof, Tantavi’yi doğrulamakla kalmayıp daha sonra yazdığı makalede bunları açıkladı. Evet, akciğer dolaşımını ilk buÂ.lan İbnü’n-Nefîs’ti. 1553’te Servetus, 1559’da Colombo, 1628’de Harvey kan dolaşımı hakkında tek söz etmeden asırlar önce İbnü’n-Nefîs akciÂ.ğer dolaşımını keşfetmişti.

Bugün M. Servetus’un Îbnü’n-Nefîs’ten haberdâr ve Colombo’nun, Servetus’un kitabından bilgi sahibi olduğu, hattâ Îbnü’n-Nefîs’in kitaplarının tercümesi ile uğraşan bir kişi ile temas ettiği anlaşılÂ.maktadır. Colombo kalp doÂ.laşımı konusunda önemli katÂ.kıları olan bir araştırıcıdır. İtalÂ.yan anatomi okulunun diğer meşhur hocaları Fallopius ve Fabricius da Padua’da çalışmışlar ve bunlardan sonuncuÂ.su tıp eğitimini İtalya’daki Padua Üniversitesi’nde yapan W. Harvey’in en çok istifade ettiği kişi olmuştur. Bu üniÂ.versitede Kuzey Afrika Müslümanlarının tesirinin fazla olÂ.duğu da bilinmektedir.

İbnü’s-Sina, tıp başta olÂ.mak üzere 29 ayrı konudaki keşifleriyle Avrupalı ilim adamlarına öncülük yapmış, Zehravî, cerrahlığı bağımsız bir ilim haline getirmiş. 200 kadar ameliyat aletinin resimÂ.lerini çizmiş; Razi çiçek ve kıÂ.zamık hastalıklarını keşfetmiş ve bu konuda ilk eser veren ilim adamı olmuştur. Akşemseddin mikrobu keşfetmiş: İbnü’r-Rüşd retina tabakasının fonksiyonundan ilk bahseden kişi olmuş; Ali ibn Abbas çaÂ.ğımızın modern ameliyatlarına uygun bir tarzda kanser ameÂ.liyatı yapmış, İbn Cezzar cüzzamın sebep ve tedavilerini göstermiştir.

Dr. Sigrid Hunke’nin şu sözleri zikredilmeye değer:

“Tantavi’nin bu buluşu gösterdi ki, İslâm âlimleri teÂ.orilere uygunluk dereceleÂ.rine ve önce vukua gelip gelÂ.mediklerine bakmadan, kriÂ.tik deneme, titiz gözlem ve peşin hükümsüz araştırmaya gayret gösterme hususunda Orta Çağdaki Hristiyan mesÂ.lektaşlarına göre daha azimÂ.li ve daha kararlıydılar.”

Arthur Pellegrin’in şu sözleri ile bahsimize son veÂ.relim:

“Bütün Orta Çağ boÂ.yunca Müslümanlar bilhassa tıp sahasında inkârına imÂ.kân olmayan bir üstünlük göstermişlerdir. Hakikî ilim adamları olan Müslüman heÂ.kimler hastalıkların kaynağı ile seyrini, klinik gözlemler ve belki de otopsilerle derinden derine tetkik etmişÂ.lerdi.”
Sızıntı
 
Bende artik ezbere tarihten, bize kendi yazdiklari tarihi okutmalarindan biktim artik Cadum.
Artik gercekleri ögrenmeli insanlar.
Fuat Sezgini okumani tavsiye ederim.
Okuduklarin seni hem cok sasirtacak, hemde gerckelerin isinda ufkunu acacak.
 
Bende artik ezbere tarihten, bize kendi yazdiklari tarihi okutmalarindan biktim artik Cadum.
Artik gercekleri ögrenmeli insanlar.
Fuat Sezgini okumani tavsiye ederim.
Okuduklarin seni hem cok sasirtacak, hemde gerckelerin isinda ufkunu acacak.

araştıracağım:KK34:
 
bazı şeyler çok tevafuki gelişyo, bi kaç gündür bu konuya takılmış durumdayım. cahil aklımla , keşke Üniversitelerde Kuran-ı Kerim bir bilim kitabı olarak öğretilse diye geçiriyorum. bugün şehir efsanesi gibi gelse de ünlü bilim adamlarının en önemli kaynaklarından biridir Kuranı Kerim. biz neden ondan uzak kalalım.

Kuranı Kerimin eksiksiz, muazzam bir bilim kitabı olduğu düşüncesindeyim ben de. Çözülememiş haliyle nelere işaret ediyor, bir de çözülebildiğini düşünemiyorum.
Keşke küflü beyinler kuranı kendilerine yontup kitabı linç etmese de, bu kutsal kitaptan bu şekilde yaralanabilsek.
 
Kuranı Kerimin eksiksiz, muazzam bir bilim kitabı olduğu düşüncesindeyim ben de. Çözülememiş haliyle nelere işaret ediyor, bir de çözülebildiğini düşünemiyorum.
Keşke küflü beyinler kuranı kendilerine yontup kitabı linç etmese de, bu kutsal kitaptan bu şekilde yaralanabilsek.

uzunca bir aradan sonra yine katılıyorum sana:KK1::KK1::KK1:
 
bazı şeyler çok tevafuki gelişyo, bi kaç gündür bu konuya takılmış durumdayım. cahil aklımla , keşke Üniversitelerde Kuran-ı Kerim bir bilim kitabı olarak öğretilse diye geçiriyorum. bugün şehir efsanesi gibi gelse de ünlü bilim adamlarının en önemli kaynaklarından biridir Kuranı Kerim. biz neden ondan uzak kalalım.

Haklısın, bu fikrine katılmamam mümkün değil, Kur'an içinde yaratılanlar için emirlerin bulunduğu bir kutsal kitaptan çok fazlası.
Bir zamanlar belgesellerini hayranlıkla seyrettiğim Jacques-Yves Cousteau kitabımızı okumuş, kendisine birçok araştırmasında kitabımızı rehber edinmiş biridir.
Hangi boğazdaydı hatırlamıyorum ama Kızıldeniz'le Hint Okyanusu'nun birbirine karışmadığını görünce araştırmalar yapmış ve cevabı Kur'an'da bulmuştu.
 
Haklısın, bu fikrine katılmamam mümkün değil, Kur'an içinde yaratılanlar için emirlerin bulunduğu bir kutsal kitaptan çok fazlası.
Bir zamanlar belgesellerini hayranlıkla seyrettiğim Jacques-Yves Cousteau kitabımızı okumuş, kendisine birçok araştırmasında kitabımızı rehber edinmiş biridir.
Hangi boğazdaydı hatırlamıyorum ama Kızıldeniz'le Hint Okyanusu'nun birbirine karışmadığını görünce araştırmalar yapmış ve cevabı Kur'an'da bulmuştu.


Bundan binlere yil önce vayh edilmis bir kitap ama okundugunda ana rahminde bir bebegin nasil olustugunun anlatilmasi ne kadar mükemmel. Nekadar essiz.
Birzamanlar insanlar okuyor, anliyor ve kesfediyordu.
Ama o kesifler simdi baskalarinin buluslari olarak sunuluyor dünyaya.
Istanbulda da vardi sanirim Islam bilimi müzesi ama Frankfurt takini görmelisiniz!
Insan hem cok gurur duyuyor hemde derin bir üzüntü!
 
Haklısın, bu fikrine katılmamam mümkün değil, Kur'an içinde yaratılanlar için emirlerin bulunduğu bir kutsal kitaptan çok fazlası.
Bir zamanlar belgesellerini hayranlıkla seyrettiğim Jacques-Yves Cousteau kitabımızı okumuş, kendisine birçok araştırmasında kitabımızı rehber edinmiş biridir.
Hangi boğazdaydı hatırlamıyorum ama Kızıldeniz'le Hint Okyanusu'nun birbirine karışmadığını görünce araştırmalar yapmış ve cevabı Kur'an'da bulmuştu.

cebeli tarık boğazıydı sanırım. Kuranı Kerimin mucizesi tahrip edilmeyişidir. peki nedne böyle bir garanti veriyor Yaradan. Bence bu çok önemli bir kanıt. bugün yalnız ölülerin arkasından okunan, ezber yapılarak dilek ve temenniler için , kısır bir alana hapseidlen bu Yüce Kitap kimbilir içinde ne mucizeler barındırıyor.
 
Bundan binlere yil önce vayh edilmis bir kitap ama okundugunda ana rahminde bir bebegin nasil olustugunun anlatilmasi ne kadar mükemmel. Nekadar essiz.
Birzamanlar insanlar okuyor, anliyor ve kesfediyordu.
Ama o kesifler simdi baskalarinin buluslari olarak sunuluyor dünyaya.
Istanbulda da vardi sanirim Islam bilimi müzesi ama Frankfurt takini görmelisiniz!
Insan hem cok gurur duyuyor hemde derin bir üzüntü!

Beni en çok etkileyenlerin arasında yer alır bahsettiğiniz.:KK16:

Ayrıca kuranda seçilen her bir kelime özeldir yani kalkıp yerine başka kelime koyarsan eş anlamlı dahi olsa o kelimenin yerini alamaz.
Ve arapça öyle bir dil ki bir harf değişritmeye kalksan o kelime orada sırıtır ve binlerce düşmanı olan kitap hale değişmeden günümüzde ve dipdiri!!

Ve birde insanları kafir ve mümin değil bir de münafık olarak üçe ayırıyor rabbim ne güzel tanıyor yarattığı kullarını.
 
Beni en çok etkileyenlerin arasında yer alır bahsettiğiniz.:KK16:

Ayrıca kuranda seçilen her bir kelime özeldir yani kalkıp yerine başka kelime koyarsan eş anlamlı dahi olsa o kelimenin yerini alamaz.
Ve arapça öyle bir dil ki bir harf değişritmeye kalksan o kelime orada sırıtır ve binlerce düşmanı olan kitap hale değişmeden günümüzde ve dipdiri!!

Ve birde insanları kafir ve mümin değil bir de münafık olarak üçe ayırıyor rabbim ne güzel tanıyor yarattığı kullarını.
Muhakak,
“Allah onların kalplerinde ne var, ne yok pekiyi biliyor.” (Nisâ, 63)
O bütün kalplerin künhünü (hakikatini) bilir.” (Hadîd, 6)

ancak bize böyle bir bilgiyi edinme hakkı vermediği gibi bu konuda yorum yapmayıda yasaklıyor.
“Ey iman edenler, zandan çok kaçının; çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin gizli yönlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.”(Hucurat, 49/12)
 
cebeli tarık boğazıydı sanırım. Kuranı Kerimin mucizesi tahrip edilmeyişidir. peki nedne böyle bir garanti veriyor Yaradan. Bence bu çok önemli bir kanıt. bugün yalnız ölülerin arkasından okunan, ezber yapılarak dilek ve temenniler için , kısır bir alana hapseidlen bu Yüce Kitap kimbilir içinde ne mucizeler barındırıyor.

Bir ara kitabımızı ayet ayet araştıranların katıldığı programları çok seyrediyordum, hala öyle programlar olsa seyrederim ki şimdilerde yapılmaması büyük kayıp.
Düşünebiliyor musun? Arının kromozom sayısına varana kadar herşey var kitabımızda, yabancı bilim adamları okumasın da ne yapsın.
Dünya'daki en kıymetli araştırma kitabı daha ne olsun.
 
Muhakak,
“Allah onların kalplerinde ne var, ne yok pekiyi biliyor.” (Nisâ, 63)
O bütün kalplerin künhünü (hakikatini) bilir.” (Hadîd, 6)

ancak bize böyle bir bilgiyi edinme hakkı vermediği gibi bu konuda yorum yapmayıda yasaklıyor.
“Ey iman edenler, zandan çok kaçının; çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin gizli yönlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.”(Hucurat, 49/12)

Evet çok mükemmel ayetleri değinmişsin.
 
Ayrıca bilimsellik dışında, uslubu hitap şekli herşeyiyle mükemmel.
Mesela her zorlukla beraber bir kolaylık vardır bu ayet iki kez tekrarlanmış ben bu ayeti çok seviyorum. Sıkıntılı zamanlarımda okuyorum.
Ya da insanların çok soru sorması ile ilgili olan ayetler, veya da tam hatırlamıyorum ne kadar iman edersek edelim insanın o gözleriyle görup tatmin olmak istemesi hikayesi hz. İbrahimin bile bunu istemesi bizler için bir umut vesevesemize direkt cevap veren bir kıssa bence. Nesye çok konuştum :):):)
 
Bir ara kitabımızı ayet ayet araştıranların katıldığı programları çok seyrediyordum, hala öyle programlar olsa seyrederim ki şimdilerde yapılmaması büyük kayıp.
Düşünebiliyor musun? Arının kromozom sayısına varana kadar herşey var kitabımızda, yabancı bilim adamları okumasın da ne yapsın.
Dünya'daki en kıymetli araştırma kitabı daha ne olsun.

Mune onu da birak ne var biliyor musun?
Astrono mi?
Bundan binlerce yil önce insanlar daha dünyanin yuvarlak oldugunu bile bilmezken.
Kuran astronominin en ince ayrintisina kadar anlatir.
Hatta günes patlamalarina kadar.
Ben atronomiden bahsedilen ayetleri okudugumda soke olmustum
Insanlar nasil bunlari görmez anlamaz diye.
Ama görmüsler, kesfetmisler ama bugün bunlar bizlerin degil, yabancilarin kesfi gibi sunuluyor cok icim aciyor cok!
 
Bir ara kitabımızı ayet ayet araştıranların katıldığı programları çok seyrediyordum, hala öyle programlar olsa seyrederim ki şimdilerde yapılmaması büyük kayıp.
Düşünebiliyor musun? Arının kromozom sayısına varana kadar herşey var kitabımızda, yabancı bilim adamları okumasın da ne yapsın.
Dünya'daki en kıymetli araştırma kitabı daha ne olsun.

aletleri yapan insnalar içerisine mutlaka kullanma kılavuzu ekliyor Mune alemleri yaratan Rabbin kılavuzu da Kuranı Kerim.
 
aletleri yapan insnalar içerisine mutlaka kullanma kılavuzu ekliyor Mune alemleri yaratan Rabbin kılavuzu da Kuranı Kerim.

Ay cadum günün cümlesini kurdun gercekten:)
Yani klavuzu okusak herseyi biz yapacagiz, biz ortaya koyacagiz ama elimizde ki klavuzu biz arastirmayi birak, okumuyoruz bile, üstelik yabancilarin okuyup buldugu seyleri agzimiz acik izliyoruz.
 
Mune onu da birak ne var biliyor musun?
Astrono mi?
Bundan binlerce yil önce insanlar daha dünyanin yuvarlak oldugunu bile bilmezken.
Kuran astronominin en ince ayrintisina kadar anlatir.
Hatta günes patlamalarina kadar.
Ben atronomiden bahsedilen ayetleri okudugumda soke olmustum
Insanlar nasil bunlari görmez anlamaz diye.
Ama görmüsler, kesfetmisler ama bugün bunlar bizlerin degil, yabancilarin kesfi gibi sunuluyor cok icim aciyor cok!

Katılmamak mümkün değil, konunda bahsettiğin Ali Kuşçu gibi değerleri merak ettiğimden araştırmıştım bir ara, hatta yazıda adı geçmeyenlerde var hatta birtanesi hem devlet yönetiminde önemli zat hemde keşifleriyle bilinen biriydi ama balık hafızamın kusuruna bakmayın, isimleri aklımda değil, çok üzülüyorum aslında İslam alemine ait keşiflerin Avrupa'nınmış gibi gösterilmesine ve sahiplenilmesine.

Ben Kur'an' a ciddi manada hayranım, her okuyuşta başka birşey öğreniyorsunuz.

İçinde kimya, fizik, biyoloji, astronomi, matematik, herşey barındırıyor Allah'ım, anlatırken bile içim coşuyor inanın.
 
Ay cadum günün cümlesini kurdun gercekten:)
Yani klavuzu okusak herseyi biz yapacagiz, biz ortaya koyacagiz ama elimizde ki klavuzu biz arastirmayi birak, okumuyoruz bile, üstelik yabancilarin okuyup buldugu seyleri agzimiz acik izliyoruz.

öylemi oldu Weis cim. gece idrakimi açtı sanırım.
 
X