nedir bu böyle her televizyonu açtığımda eşinden ayrılmak isteyen bir kadın öldürülmüş.tacize uğrayan kadın aldatılan kadın dayak yiyen kadın öldürülen kadın...korunmak için başvuran ama korunamayan kadın...Artık birisi buna dur desin bir önlem alınsın haberleri izledikçe çok üzülüyorum arkadaşlar...
-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Kadın cinayetleri
- Konu Sahibi zuhal32
- Başlangıç Tarihi
- 12 Kasım 2010
- 646
- 110
- 123
Aslında sürekli bu konuyu güncel tutmamız gerekiyor, ellerine sağlık böyle bir konuyu açtığın için.
Zulüm gören kadın sayımız gün geçtikçe artıyor.
Yaşadığımız psikolojik ve fiziksel şiddetin haddi hesabı yok.
Ama düşününce yaşadıklarımızdan biraz da kendimizi sorumlu görüyorum ben.
Hala erkek evladını kız evlatlarından üstün gören o kadar çok ana var ki!!
Erkek yetiştirildiği evde gördüğü çifte standartı, evlenince kendi evinde uygulamaya başlıyor.
Eşini hayat arkadaşı olarak değil kölesi olarak görüyor. Kadın onun her dediğine evet demek zorunda, kan kussa da kızılcık şerbeti içtim demek zorunda !!
Dayak yese de susmalı, hakkını aramamalı. Bunu yapmadığında ise yaşananlar ortada.
Geçen günlerde bir haber okudum.
Mantıktan yoksun, insanlıktan nasibini almamış insan müsveddeleri olduğunu biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum.
Gencecik bir anne. Sanırım 22-23 yaşlarında. Kocası işsizlikten kendisini terk ettiği için babasının evine sığınmış.
Suçu ailesine sığınmak yani!!!!!
Aile meclisi bu sebepten dolayı gencecik anneyi kurşuna dizmiş, sonra ölmesi için odasının kapısını kapatmış.
Yapanlar tutuklandıktan sonra haberciler eve gitmiş ve şok olmuşlar.
Herkes o kadar sakin ki!!!!!!!!!
Evde hiçbir şey yaşanmamış gibi.
Anne hiçbir şey olmamış gibi davranıyor. Sanki hiç kızı olmadı.
SEN ANNE MİSİN, EVLADIN EVLADINI ÖLDÜRDÜ, SEN NESİN??????
Ataerkil toplum yapısı değişmedikçe, evlatlara eşit davranılmadıkça, çocuklar okutulmadıkça bu gerçek değişmeyecek sanırım.
Biz üreten, düşünen, uygulayan, mantık ve vicdan sahibi varlıklarız.
Ben kayınvalide olup oğlumun eşine dünyayı zindan edersem, oğluma kadınların sadece ona hizmet etmesi için dünyaya geldiğini öğretirsem kim suçlu olur?
Suçun tamamı oğlumda mı??
Çok üzgünüm kızlar. Bunları yaşamak zorunda değiliz ama ben bu satırları yazarken bile o kadar çok kadın şiddet görüyor ki çözüm çok uzakta kalıyor sanki....
Zulüm gören kadın sayımız gün geçtikçe artıyor.
Yaşadığımız psikolojik ve fiziksel şiddetin haddi hesabı yok.
Ama düşününce yaşadıklarımızdan biraz da kendimizi sorumlu görüyorum ben.
Hala erkek evladını kız evlatlarından üstün gören o kadar çok ana var ki!!
Erkek yetiştirildiği evde gördüğü çifte standartı, evlenince kendi evinde uygulamaya başlıyor.
Eşini hayat arkadaşı olarak değil kölesi olarak görüyor. Kadın onun her dediğine evet demek zorunda, kan kussa da kızılcık şerbeti içtim demek zorunda !!
Dayak yese de susmalı, hakkını aramamalı. Bunu yapmadığında ise yaşananlar ortada.
Geçen günlerde bir haber okudum.
Mantıktan yoksun, insanlıktan nasibini almamış insan müsveddeleri olduğunu biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum.
Gencecik bir anne. Sanırım 22-23 yaşlarında. Kocası işsizlikten kendisini terk ettiği için babasının evine sığınmış.
Suçu ailesine sığınmak yani!!!!!
Aile meclisi bu sebepten dolayı gencecik anneyi kurşuna dizmiş, sonra ölmesi için odasının kapısını kapatmış.
Yapanlar tutuklandıktan sonra haberciler eve gitmiş ve şok olmuşlar.
Herkes o kadar sakin ki!!!!!!!!!
Evde hiçbir şey yaşanmamış gibi.
Anne hiçbir şey olmamış gibi davranıyor. Sanki hiç kızı olmadı.
SEN ANNE MİSİN, EVLADIN EVLADINI ÖLDÜRDÜ, SEN NESİN??????
Ataerkil toplum yapısı değişmedikçe, evlatlara eşit davranılmadıkça, çocuklar okutulmadıkça bu gerçek değişmeyecek sanırım.
Biz üreten, düşünen, uygulayan, mantık ve vicdan sahibi varlıklarız.
Ben kayınvalide olup oğlumun eşine dünyayı zindan edersem, oğluma kadınların sadece ona hizmet etmesi için dünyaya geldiğini öğretirsem kim suçlu olur?
Suçun tamamı oğlumda mı??
Çok üzgünüm kızlar. Bunları yaşamak zorunda değiliz ama ben bu satırları yazarken bile o kadar çok kadın şiddet görüyor ki çözüm çok uzakta kalıyor sanki....
rahmetli Duygu Asena'ya çok kızarlardı ama kadın haklıydı " Kadının Adı Yok"...
ataerkil bir toplumuz ne yazık ki. kadın erkeğin kölesidir, ne derse onu yapar, yapma dediğini yapmaz. yaparsa da cezasını bulur. Sadece içinde insaniyet olan ve gerçekten İNSAN olmayı başarabilenler kadınlara karşı davranışlarında olması gerektiği gibi davranıyorlar. Yani işin özünde insan var. Kadına yönelik şiddet, taciz vs... bunun okumuş olmakla, mevki sahibi olmakla hiçbir ilgisi yok.
Malesef bu durum çekirdekten geliştiği için orta bir yerinden çözüm bulunamaz. Bir kadın evlatlarını düzgün yetiştirmeli ki o gerçek bir İNSAN olabilsin.
Kadınların bu durumunda sadece erkeklerin suçu olduğunu da düşünmüyorum. Biraz açık giyinen bir kadını yargılayıp yaftayı yapıştıranlar arasında kadınlar da var. Dayak yiyen kadına "kim bilir ne dedi ki kocasına ya da ne yaptıysa, yedi dayağı oturdu" diyenler, tacize uğrayana " dişi köpek kuruk sallamasa birşey olmaz" diyenler....
bu insanlar İNSAN olamamış ki ne bekliyoruz.
İşin devlet ve koruma boyutuna gelirsek maalesef ki kimsenin umurunda değil. Önümde bilmem kaç yüz tane dosya var diyor hakim. kararları otomatiğe bağlamış.. haklıyı mağduru koruma durumu kesinlikle yok. kadın şanslıysa ve yine kadın bir hakime denk gelirse ancak o zaman bazı sonuçlar elde edebiliyor. ceza hukukunda neyin adam gibi cezası var ki zaten, adam öldür çık, tecavüz et çık, hırsızlık yap çık. ama allah korusun sakın aç kalıp da ekmek falan çalma o zaman işin bitti.
İNSAN olup İNSAN yetiştirebilmek mühim olan. yumurtlayan tavuk misali fırt fırt çocuk yapıp, ilgilenmeyip kendi başına bırakınca, o çocuklardan hayır gelmiyor. ne kendine ne başkasına.
böylelerine toplumun da tepki vermesi lazım. açık seçik dışlanmalılar. bana ne, ailevi meseleleri denmemeli. eşine saygısı olmayan adam bana saygı gösterse kaç yazar.
ataerkil bir toplumuz ne yazık ki. kadın erkeğin kölesidir, ne derse onu yapar, yapma dediğini yapmaz. yaparsa da cezasını bulur. Sadece içinde insaniyet olan ve gerçekten İNSAN olmayı başarabilenler kadınlara karşı davranışlarında olması gerektiği gibi davranıyorlar. Yani işin özünde insan var. Kadına yönelik şiddet, taciz vs... bunun okumuş olmakla, mevki sahibi olmakla hiçbir ilgisi yok.
Malesef bu durum çekirdekten geliştiği için orta bir yerinden çözüm bulunamaz. Bir kadın evlatlarını düzgün yetiştirmeli ki o gerçek bir İNSAN olabilsin.
Kadınların bu durumunda sadece erkeklerin suçu olduğunu da düşünmüyorum. Biraz açık giyinen bir kadını yargılayıp yaftayı yapıştıranlar arasında kadınlar da var. Dayak yiyen kadına "kim bilir ne dedi ki kocasına ya da ne yaptıysa, yedi dayağı oturdu" diyenler, tacize uğrayana " dişi köpek kuruk sallamasa birşey olmaz" diyenler....
bu insanlar İNSAN olamamış ki ne bekliyoruz.
İşin devlet ve koruma boyutuna gelirsek maalesef ki kimsenin umurunda değil. Önümde bilmem kaç yüz tane dosya var diyor hakim. kararları otomatiğe bağlamış.. haklıyı mağduru koruma durumu kesinlikle yok. kadın şanslıysa ve yine kadın bir hakime denk gelirse ancak o zaman bazı sonuçlar elde edebiliyor. ceza hukukunda neyin adam gibi cezası var ki zaten, adam öldür çık, tecavüz et çık, hırsızlık yap çık. ama allah korusun sakın aç kalıp da ekmek falan çalma o zaman işin bitti.
İNSAN olup İNSAN yetiştirebilmek mühim olan. yumurtlayan tavuk misali fırt fırt çocuk yapıp, ilgilenmeyip kendi başına bırakınca, o çocuklardan hayır gelmiyor. ne kendine ne başkasına.
böylelerine toplumun da tepki vermesi lazım. açık seçik dışlanmalılar. bana ne, ailevi meseleleri denmemeli. eşine saygısı olmayan adam bana saygı gösterse kaç yazar.
Bir türlü çıkmayan koruma kararları
Ayşe Paşalı, 2010 yılının aralık ayında kendisini ölümle tehdit eden eski eşi tarafından Ankara'da sokak ortasında öldürüldü. Paşalı'nın mahkemeden talep ettiği koruma kararı bir türlü çıkmamıştı.
Ocak ayında Arzu Yıldırım, eski eşi tarafından Ümraniye'de sokak ortasında infaz edildi. Yıldırım, katili Metin Çilingir hakkında suç duyurusunda bulunmuş, dilekçesini daha hızlı olsun diye cumhuriyet savcılığından alıp kendisi elden emniyet birimlerine iletmek istemişti. Ama Yıldırım, dilekçesini emniyete ulaştıramadan öldürüldü.
15 Şubat'ta 59 yaşındaki Saliha Erdem Ataşehir'de ayrı yaşadığı eşi tarafından kapısının önünde öldürüldü. 22 Şubat'ta da Adana'da öğretmen Özlem Yılmaz ayrı yaşadığı eşi tarafından öğrencilerinin gözü önünde boğazı kesilerek ağır yaralandı.
23 Şubat günü ise dört çocuk annesi Arzu Odabaş, boşanma davası süren eşi tarafından Üsküdar'da öldürüldü. Aynı gün Adana'da Semiha Karadağlı boşanmak istediği eşi tarafından çocuklarının gözleri önünde av tüfeği ile katledildi. Bunlar sadece birkaç ay içinde basında da yer alan tüyler ürpertici cinayet haberlerinden bazıları.
26 Şubat günü Maltepe'de, iki çocuk annesi Şehri Filiz, birlikte yaşadığı Tarık E. tarafından cadde ortasında bıçaklandı. Yere düşen kadına tekmeler atan Tarık E. koşarak olay yerinden uzaklaşırken hastaneye kaldırılan kadın tüm müdahalelere rğmen kurtarılamadı.
Ayşe Paşalı, 2010 yılının aralık ayında kendisini ölümle tehdit eden eski eşi tarafından Ankara'da sokak ortasında öldürüldü. Paşalı'nın mahkemeden talep ettiği koruma kararı bir türlü çıkmamıştı.
Ocak ayında Arzu Yıldırım, eski eşi tarafından Ümraniye'de sokak ortasında infaz edildi. Yıldırım, katili Metin Çilingir hakkında suç duyurusunda bulunmuş, dilekçesini daha hızlı olsun diye cumhuriyet savcılığından alıp kendisi elden emniyet birimlerine iletmek istemişti. Ama Yıldırım, dilekçesini emniyete ulaştıramadan öldürüldü.
15 Şubat'ta 59 yaşındaki Saliha Erdem Ataşehir'de ayrı yaşadığı eşi tarafından kapısının önünde öldürüldü. 22 Şubat'ta da Adana'da öğretmen Özlem Yılmaz ayrı yaşadığı eşi tarafından öğrencilerinin gözü önünde boğazı kesilerek ağır yaralandı.
23 Şubat günü ise dört çocuk annesi Arzu Odabaş, boşanma davası süren eşi tarafından Üsküdar'da öldürüldü. Aynı gün Adana'da Semiha Karadağlı boşanmak istediği eşi tarafından çocuklarının gözleri önünde av tüfeği ile katledildi. Bunlar sadece birkaç ay içinde basında da yer alan tüyler ürpertici cinayet haberlerinden bazıları.
26 Şubat günü Maltepe'de, iki çocuk annesi Şehri Filiz, birlikte yaşadığı Tarık E. tarafından cadde ortasında bıçaklandı. Yere düşen kadına tekmeler atan Tarık E. koşarak olay yerinden uzaklaşırken hastaneye kaldırılan kadın tüm müdahalelere rğmen kurtarılamadı.
Adaletin kadından yana olmadığı düzen, daha ne kadar sürecek? Her gün farklı şehirlerde yaşanan kadın cinayetlerine karşı suskun değil, öfkeliyiz. Kadına koruma vermesi gerektiği halde vermeyen, koruma kararı verdiği halde korumayan düzene karşıyız. Kadın katillerine ağır ceza verecek, kadınlara her ne surette olursa olsun koruma sağlayacak
yasal düzenlemelerin acilen hayata geçirilmesi için yasa tasarısı meclis tarafından derhal dikkate alınmalıdır. Koruma kararı alınan kadınların gerçekten korunması için gerekli tüm yaptırımlar acilen hayata geçirilmelidir. Kadınların talepleri oldukça açık ve nettir. Öldürülmeden önce ve gerçek koruma gereklidir...
yasal düzenlemelerin acilen hayata geçirilmesi için yasa tasarısı meclis tarafından derhal dikkate alınmalıdır. Koruma kararı alınan kadınların gerçekten korunması için gerekli tüm yaptırımlar acilen hayata geçirilmelidir. Kadınların talepleri oldukça açık ve nettir. Öldürülmeden önce ve gerçek koruma gereklidir...
- 12 Kasım 2010
- 646
- 110
- 123
Ne yazık ki tedbirler hala yetersiz. Daha fazla tedbir için daha çok insanın ölmesi mi gerekiyor acaba?
Dün okuduğum bir haberde şiddet gören kadınların hemen yardım alabilmesi için bir kolye geliştirildiği yazıyordu.
Ne kadar etkili olur bilemiyorum ama umarım faydalı olur :26:
Hadi kızlar bu konuyu güncel tutmamız lazım. Hepimiz bu konuyla ilgili düşündüklerimizi yazalım.
Belki şiddet gören ve yardıma ihtiyacı olan bir arkadaşımıza yardım edebiliriz.
- 14 Mart 2011
- 1.036
- 787
- 123
Yalnızca Türkiye'de değil tüm dünyada en ağır, en vahşi şekilde kadına karşı şiddet yaşanmakta...
Ülkemizde töre cinayetleri olan kayıtlara geçen şiddet, Japonya'da dul kadınların uğursuzluğu olarak adlandırılarak meşruiyet kazanıyor, Hindistan'da kız çocuklarının namuslarını koruyabilmek için evlendirilmeleri şeklinde kenidini gösteriyor, kadın sünnetinden mağdur "çöl çiçekleri" bir bir açıyor....
Asıl gözden kaçırılan yanı ise, muzlar, plajlar ve askeri üsler....
(bu kitabı okumanızı ŞİDDETLE tavsiye ederim)
Ülkemizde töre cinayetleri olan kayıtlara geçen şiddet, Japonya'da dul kadınların uğursuzluğu olarak adlandırılarak meşruiyet kazanıyor, Hindistan'da kız çocuklarının namuslarını koruyabilmek için evlendirilmeleri şeklinde kenidini gösteriyor, kadın sünnetinden mağdur "çöl çiçekleri" bir bir açıyor....
Asıl gözden kaçırılan yanı ise, muzlar, plajlar ve askeri üsler....
(bu kitabı okumanızı ŞİDDETLE tavsiye ederim)
Benzer Konular
