Öncelikle Allah kolaylık versin size.
Kadının düşmanı kadın demişsiniz ve bunu sizde doğrulamışsınız. Bakın sizde eşinize zerre kabahat yüklemiyorsunuz bu konuda, hemen bir kadını suçlamışsınız ve evli erkeklerden uzak durun demişsiniz. Ya evli erkekler? Onlarında bekar veya evli kadınlardan uzak durmaları gerekmiyor mu?
Eşiniz sizi aldatmış ve tek taraflı olarak size olayı anlatmış ona inanmışsınız. Ya anlattıkları doğru değilse, ya sırf hatasını diğer kadına yüklemek için size böyle bir şey uydurduysa.
Yani bu olayda her iki tarafta yarı yarıya suçlu.
Bundan sonra hayatınız asla eskisi gibi olmayacak. Eşiniz değil ağzıyla poposuyla havada kuş tutsa sizin aklınızda bu aldatma olayı her daim olacak. Güveniniz asla yerine gelmeyecek.
Hep söylüyorum aldatma ve şiddet evliliğin mutlaka bitirilmesini gerektiren 2 olgudur. Biz kadınlar yuvamız dağılmasın mantığı ile evliliğimizi sürdürüyoruz ama inanın bu en çok bizlere zarar veriyor.
Yıllarca beynimizde bir şüpheyle yaşamaya mahkum oluyoruz. Sinir harbi içinde git geller yaşıyoruz.
Bakın erkekler öyle mi? En ufak bir şeyde tekmeyi basıyorlar. Ne çoluk ne çocuk dinlemiyorlar.
Aynısını siz yapmış olsaydınız ve aynı mazeretlerle eşinizin karşısına çıksaydınız eşiniz hangi tavrı sergilerdi? Adım gibi eminimki şimdi 4 yıllık boşanmış bir kadın olurdunuz.
Siz affetmeyi seçmişsiniz, aradan 4 yıl geçmiş, öyleyse yapacağınız şey ya kuruntularınızla yaşayacaksınız yada geçmişe asla dönüp bakmayacaksınız.